Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Servet Alan, 'domuz gribi' ifadesinin yanlış olduğunu söyledi.
Alan, “Şu anda domuz gribi denilen hastalık, mevsimsel griptir. Dünyada 2 çeşit virüs görülüyor. En sık görülen H1N1. Bu grip mevsimsel ve diğer griplerden çok daha ağır değil. Fakat grip hiçbir zaman hafif bir hastalık olmamıştır. Hafife alınmamalı.” dedi.
Grip hastalığı etkeninin ‘influenza’ virüsü olduğunu belirten Uzman Dr. Servet Alan, bu virüsün hem insanlarda hem hayvanlarda hastalık yaptığını söyledi. Alan, kuşlarda, domuzlarda ve başka hayvanlarda hastalık yapabilen bu virisün belirtilerinin özellikle yüksek ateş, aşırı halsizlik, genel vücut ağrıları, öksürük, burun akıntısı gibi bulgularla ortaya çıktığını ifade etti.
Bu belirtiler görüldüğünde doktora başvurulmasını öneren Alan, hastalıktan korunma için önlemleri şöyle sıraladı: “Öncelikle hasta olan kişiler, başkalarına bulaştırmayı engellemeli. Bunun için öksürürken ağız ve burun kapatılmalı. Toplu yerlere girilmemeli. Eğer grip geçiriyorsak evde kalmakta ve istirahat etmekte fayda var. Eğer dışarıya çıkmak, toplu yerlere girmek zorunlu bir hal alırsa o zaman standart maskelerin kullanılması başkalarını korumak için de faydalı olabilir. Aksırırken ya da öksürürken elimizde kâğıt mendil gibi bir şey yoksa ağzımızı kolumuzla kapatmalıyız.”
'DOMUZ GRİBİ SÖZCÜĞÜ KULLANILMAMALI'
Domuz gribi sözcüğünün kullanılmaması gerektiğini söyleyen Alan, “Şu anda domuz gribi denilen hastalık mevsimsel griptir. Grip virüsünün çeşitli alt türleri var. A tipi virüsün. Şu anda da zaten o sık görülüyor. H ve N gibi bazı maddeler var virüste. Buna göre H1N1, H3N2 gibi adlandırmalar yapılıyor. Şu anda 2 çeşit virüs görülüyor tüm dünyada. En sık görülen H1N1. Bu grip mevsimsel ve diğer griplerden çok daha ağır değil. Fakat grip hiçbir zaman hafif bir hastalık olmamıştır. Hafife alınmamalı.” diye konuştu.
HASTA KİŞİNİN AĞIZ VE BURNUNU KAPATMASI ÇOK ÖNEMLİ
Hastalıktan korunmak için sağlıklı beslenme ve hijyen kurallarına dikkat edilmesini öneren Alan, şöyle devam etti: “Genel vücut sağlığını yüksek tutmak gerekiyor. Bunun için yapılabilecek şey de iyi beslenmek. İyi uyku ve dinlenme. Egzersiz son derece önemli. Hijyen koşullarına dikkat edilmeli. Grip virüsü damlacık yoluyla bulaşır. Konuşma sırasında ağız ve burundan saçılan parçacıklar bulaşmaya neden olabilir. Bu çeşit bulaşma yaklaşık bir metreden olur. Fakat öksürme ya da aksırma durumunda bu parçacıklar çok daha uzağa ulaşabilir. Bu nedenle hasta olanların ağız ve burnunu kapatması çok önemli.”
grip virüsü için risk grubu olarak adlandırılan ve grip enfeksiyonunun ağır seyretmesi beklenen kişilere aşı yapılmasını öneren Alan, “Bunlar 5 ve özellikle 2 yaş altında olanlar. Ama 6 aydan küçüklere grip aşısı yapılmıyor. 65 yaş üstünden olanlar. Ve altta yatan kronik hastalığı olanlar. Şeker, kronik kalp, akciğer hastalığı olan kişiler aşıyla mutlaka korunmalılar. Gebeler yine önemli bir risk grubunu oluşturuyor. Enfeksiyonunu erkenden tanınması ve tedavi edilmesi gerekiyor. Anne ve bebek zarar görmesin diye gebelerde aşı özellikle öneriliyor.” dedi.
Hastalıktan korunmanın en etkili ve ucuz yolunun el hijyeni olduğuna dikkat çeken Alan, “Çünkü pek çok enfeksiyon ellerin mikroplarla kirlenmesi yoluyla bulaşır. Örneğin hapşıran, aksıran birisi bir ortamı kirlettiği zaman siz oraya dokunursanız, o elinizle burnunuza dokunursanız bu enfeksiyonun size bulaşmasına neden olabilişiniz. El hijyeni bunun için çok önemli.” ifadelerini kullandı.