TÜKETİCİLERE altın değerinde tavsiyelerde bulunan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Tuncay, biber ve salatalığın domatesle aynı yerde saklanmamasını önerdi. Tuncay, domatesin olgunlaşmayı teşvik eden bir gaz salgıladığını,bu gazın diğer ürünlerin yaşlanmalarına sebep olduğunu belirtti.
Ürünlerin hasadından tüketiciye kaliteli bir şekilde ulaşması için yapılan bütün uygulamalar hasat sonrası uygulamalar olarak adlandırılıyor. Ürüne ve koşullara göre işlemler değişebiliyor. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Tuncay, hasat döneminde ve sonrasında yapılması gerekenler ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Biber ve salatalığın domatesle aynı yerde saklanmamasını öneren Doç. Dr. Tuncay, "Domates olgunlaşmayı teşvik eden bir gaz salgılıyor, bu doğal bir gaz, etilen. Bu gaz diğer ürünlerde yaşlanmaya sebep oluyor. O nedenler aynı yerde saklamamak bir çözüm olabilir. Salatalık aslında soğuğu sevmez, buzdolaplarının sıcaklığı salatalık için düşük. Ama 7 derecenin üzerinde de bir yer bulamayacağımız için yine buzdolabında saklamak zorunda kalıyoruz" dedi.
TARLADAKİ DÖRT ÜRÜNDEN BİRİ ÇÖPE GİDİYOR
Hasadın, hasattan sonra ürünlerin taşınması, temizlenmesi, ayıklanması,sınıflanması, boylanmasını da kapsadığını belirten Tuncay, son 10 yıl içerisinde Türkiye'de çok büyük gelişmelerin olduğunu fakat iç pazarda istenilen düzeyin yakalanamadığını söyledi. Tuncay “Ürünler olabildiğince hızlı hasat edilip paketlendikten sonra soğuk zincir korunak tüketiciye ulaştırılırsa kalitenin daha fazla korunması ve kayıpların azaltılması söz konusu olacaktır. Türkiye'de üründen ürüne değişmekle beraber yaklaşık yüzde 25 civarında kayıp oluyor" ifadelerini kullandı.
"TAZE SEBZE MEYVE İHRACATI, HASAT SONRASI UYGULAMARA İVME KAZANDIRDI"
Özellikle belirli ürünlerde, taze sebze meyve ihracatı yapıyor olmanın hem teknolojilerin hem de sektörün gelişmesi açısından Türkiye'ye hasat sonrası sektörüne bir ivme kazandırdığını ifade eden Doç. Dr. Tuncay, "Çünkü ihracata başladığınız zaman paketleme, depolama yapmanız gerekiyor. Dolayısıyla ihracat, paketleme işletmelerinin ve buralarda kullanılan teknolojilerin gelişmesi yönünde epey faydalı oldu. Ancak bizim hasat sonrası teknoloji kullanımımız yine de iç pazar için istenilen seviyede değil" diye konuştu.
"PATATES VE SOĞANI BUZDOLABINDA SAKLAYIN"
Temelde ürünlerin hangi koşullarda saklandıklarında dayanımlarının ve besin içeriklerinin korunabildiği konusu üzerine çalıştıklarını aktaran Doç. Dr. Tuncay, "Bazı ürünleri kullanacağımız kadar alıp, tüketme yoluna gidersek daha iyi olur. Örneğin yeşilliklerin, çilek, incir gibi çok çabuk bozulan meyvelerin, satın alındıktan hemen sonra tüketilmesi daha sağlıklı. Diğer ürünleri de serin yerde saklayabiliriz. Patates ve soğanı eğer yeriniz müsaitse buzdolabında saklarsanız daha uzun süre dayanacaktır. Işık istenmeyen gelişmelere sebep oluyor, patateste yeşillenmeler söz konusu olabiliyor veya soğanlar sünebiliyor. Patates ve soğan kuru, serin ve karanlık bir yerde saklanırsa uzun süre dayanmaları sağlanabilir" açıklamalarında bulundu.
"YEŞİLLİKLERİN SUYUNU İYİCE SÜZÜP KAPALI KAPTA BUZDOLABINA KOYUN"
Maydanoz, roka gibi yeşillikleri iyice yıkayıp suyunu mümkün olduğunca süzdükten sonra buzdolabına koyulmasını tavsiye eden Doç. Dr. Tuncay, "Ev kadınlarını yaptığı ve doğru olan bir uygulama var, bende öneriyorum. Maydanoz, roka gibi yeşillikleri iyice yıkayıp suyunu mümkün olduğunca süzdükten sonra bunları ağzı sıkı kapanan kaplara koyup dolapta muhafaza etmek iyi bir uygulama aslında. Böylelikle domates, elma, muz gibi buzdolabında sakladığınız başka ürünlerle birlikte durduklarında etkilenmelerini önlemiş oluyorsunuz ve daha uzun süre dayanmalarını sağlayabiliyorsunuz" şeklinde konuştu.
DHA