Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Kalp Damar ve Çocuk Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Hakan Poyrazoğlu, son dönemlerde yeni doğan bebeklerde kalp hastalığı görülme sıklığının arttığı yönünde bir izlenim olduğunu belirtti.
İstatistikî anlamda hastalığın görülme oranının değişmediğine dikkati çekerken Doç. Dr. Poyrazoğlu, tıpta yaşanan gelişmeler doğrultusunda hastalığın erken tanısının anne karnında bile mümkün olabildiğini, bu durumda da oranların sanki artıyormuş gibi göründüğünü aktardı.
Doç. Dr. Hakan Poyrazoğlu, tıpta yaşanan gelişmelerle artık anne karnında bile kalp hastalığının tespit edilebildiğine işaret ederek kamuoyunun hastalıktan daha çok haberdar olduğunu ifade etti. İstatistiklere göre dünyada canlı doğumların binde 5-8 aralığında konjontal kalp hastalığı olduğuna değinen Poyrazoğlu, ölü doğumlarda ise bu rakamın yüzde 3 ila 5 olduğuna dikkati çekti.
Morarmayan bebeklerin ileriki dönemde genelde gelişim sorunları yaşadıklarını bu durumunda hastalığın bir başka belirtisi olabileceğini dile getiren Poyrazoğlu, morarmayan bebeklerin kalbinde delik olmasının en sık görülen hastalıkların başında geldiğine değindi.
Çevresel ve genetik faktörlerin hastalığın oluşmasında önemli rol oynadığını da ifade eden Poyrazoğlu, gebelikte alkol ve uyuşturucu kullanımının ayrıca ileri yaş gebeliğinin de hastalıkta önemli pay sahibi olduğuna dikkati çekti
Çukurova bölgesinde ise tecrübeye dayanarak tam bir istatistiki rakam verememekle birlikte hastalığın görülme sıklığının fazla olduğuna vurgu yapan Hakan Poyrazoğlu, bunun nedenlerine ilişkin net bir bilimsel çalışmada olmadığına değindi. Poyrazoğlu yine Suriye’den göçle birlikte gelen bebeklerde de kalp hastalığının sıklıkla görüldüğünü bunda da yaşam koşulları ve kalitesinin kısıtlı olmasının etken olduğunu ifade etti.
20. haftadan itibaren anne karnında kalp hastalığının rahatlıkla tespit edilebildiğine işaret eden Poyrazoğlu, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi olarak bebeklerde kalp hastalığının tıbbın son imkânlarıyla gerek tanı gerekse tedavi yönünde gerekli tüm imkânları sunduklarını belirtti.