Güncel

Ramazan hediyeniz Yeni Asya’dan

Abone ve Dağıtım Müdürü Saim Çelenli kampanya ile ilgili bilgi verdi.

Kitaplarınız hazır Gazetemİz Yeni Asya, Ramazan Ayı’nda yeni bir kampanya çalışması başlatıyor. Bu kampanya çerçevesinde okuyuculara birbirinden değerli iki eser ücretsiz olarak verilecek. Konuyla ilgili olarak gazetemiz Abone ve Dağıtım Müdürü Saim Çelenli ile görüştük. Çelenli, kampanya çalışmalarından bahsederek, hediye kitaplar hakkında bilgi verdi. Kampanya çerçevesinde okuyucuları neler

bekliyor?

Ramazan ayında Türkiye genelindeki bütün okuyucularımıza ve yeni abonelerimize 5 kitaptan oluşan bir set vereceğiz. Bunlardan 1. ve 2. kitap Cep Boy Kur’ân-ı Kerim ve Mu'cizat-ı Kur’âniye Risâlesi özel bir kutu içinde birlikte verilecek. Bunlar 59 kupon karşılığı okuyucularımıza hediye edilmiş olacak. İlk kupon 11 Ağustos’ta. Kampanyanın bitiş tarihi de 8 Ekim.

Bunun yanı sıra Ramazan ayı boyunca her Cuma günü bir kitapçık ücretsiz olarak verilecek. Gazetemize abone olanlara, Ramazan ayı başlamadan önce kitapların tamamı verilecek. Ramazan ayı içerisinde abone olanlara ise abone olmalarının hemen ardından kitaplar ulaştırılacak.

Cuma günleri okuyucularımıza hediye edilecek kitaplar hangileri?

13 Ağustos’ta “Cep İlmihali,” 20 Ağustos’ta “Namaz Rehberi,” 27 Ağustos’ta “Peygamberimizin Dilinden Dualar” kitapları verilecek. Bu kitapları ücretsiz olarak Türkiye genelindeki bütün temsilcilerimize dağıtacağız. Temsilcilerden talebimiz, bu kitapçıklardan ve gazeteden daha fazla talepte bulunarak gazetenin tirajının artmasına katkıda bulunmaları.

Nasıl bir çalışma içerisindesiniz ve kampanyadan beklentileriniz nelerdir?

Matbaamız hummalı bir çalışma içinde. Kitaplarımızın bir kısmının basımı tamamlandı, bir kısmı da tamamlanmak üzere. 21 Temmuz akşamından itibaren kitapların dağıtımına başlandı. Temsilcilerimizin eline ulaşan kitaplarla bölgelerinde rahatlıkla abone çalışması yapabilecek. Şu anda bütün arkadaşlardan ciddî mânâda destek bekliyoruz. Tirajımızı bu kampanya ile yüzde 100 arttırmayı hedefliyoruz. Bölgelerimiz şu an çalışıyor. Şimdiden abone sayımız artmaya başladı. Bu bizi mutlu ediyor.

Biz de buradan TV ve radyo reklâmları, haber ve röportajlarla destekleyeceğiz. Daha önceki kampanyalarımızda da ciddî mânâda başarı sağladık. Okuyucularımız bize destek veriyor, yine vereceklerinden eminiz. Ramazan ayının bereketi bizim kampanyamıza da İnşallah yansır. İstediğimiz hedefe ulaşmayı Cenâb-ı Allah bize nasip eder diye düşünüyoruz.

İrtibat Tel: 0(212) 630 48 35 - (0532) 267 27 72 - (0535) 941 80 46 - (0544) 420 44 24 - 0(212) 655 88 59 -219-220 dahili telefonlardan ulaşabilirler. MUSTAFA GÜNEŞ-İSTANBUL

27.07.2010

Sarhoş kavgasından provokasyona

Önceki gece İnegöl’de çıkan olaylarla ilgili açıklama yapan Bursa Valisi Şahabettin Harput, olayı çıkaran kişilerin alkollü olduğunu söyledi. Niçin yapıldığının izahı olmadığını ifade eden Harput, “Olayın gerisinde yanlış anlamaya dayalı provokasyon vardır” dedi.

Provokatörler iş başında Bursa’nIn İnegöl ilçesinde ellerinde bıçak ve sopalarla kahvehaneye giren üç kişi, beş kişiyi bıçakla yaraladı. Alınan bilgiye göre, isimlerinin Mehmet Şerif S, Mehmet S. ve Şenol S. olduğu öğrenilen üç kişi, ellerinde sopa ve bıçaklarla Orhaniye Mahallesi Çinili Cami yanında bulunan bir kahvehaneye girdi. Kahvehanede oturanlar ile bu kişiler arasında henüz belirlenemeyen bir sebeple kavga çıktı. Kavgada Selahattin O., Metin B., Şaban D. ve isimleri henüz belirlenemeyen iki kişi bıçakla yaralandı. Olayın ardından kahvehaneye giren üç zanlı gözaltına alınırken yaralılar İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Bu sırada yaralıların çok sayıdaki yakını hastane bahçesinde toplandıktan sonra zanlıların bulunduğu polis merkezi önüne geldi. Topluluk, polislerden, içeride bulunan Mehmet Şerif S., Mehmet S. ve Şenol S.’yi kendilerine vermelerini istedi. Taleplerinin kabul edilmemesi üzerine çevrede bulunan ve zanlılara ait olduğu tahmin edilen aracı taşlayan grup, sakinleşmeyince biber gazı sıkılarak durdurulmak istendi. Polis ekipleri, buna rağmen dağılmayan kalabalığı bölgeden uzaklaştırmak için havaya ateş etti.

İKNA EDİLEMEYEN GRUP

ÇEVREYE ZARAR VERDİ

Bursa ve ilçelerinden istenen takviye kuvvetler İnegöl’e geldi. Bütün uyarılara rağmen ikna edilemeyen yaklaşık 250 kişilik bir grup ise çevredeki araç ve binalara zarar verdi. Ambulansların camlarını kıran topluluk, servis aracını ateşe verdiği bir alış veriş merkezinin içine girmeye çalıştı. Yaşanan olaylarda yaralanan yaklaşık 20 polis İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Bacak ve kollarında yaralar bulunan polislerden dokuzu tedavi için Bursa’ya gönderilirken gözünden yaralanan bir polis memuru da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Olaylarda emniyet ve zabıta ekiplerine ait en az 7 araç ateşe verildi. İtfaiye ekipleri, yer yer süren araç yangınlarına müdahale etti. Ters dönen ve yanan araçlarda büyük maddî hasar meydana geldi.

Provokatörlerin işi

İlçeye gelen Bursa Valisi Şahabettin Harput, Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile kaymakamlıkta yaptığı görüşmenin ardından olayların yaşandığı bölgede incelemelerde bulundu. Harput, ilçede herkesi son derece üzen olaylar yaşandığını ifade ederek, ‘’Bizi asıl üzen bir anlık yanlış anlamayla bölgemizde yaşayan vatandaşların arasında ‘normal adi bir asayiş olayını’ bölgesel özellikli bir olay gibi algılayarak birilerinin de bunu provoke ederek yan yana yaşayan insanlarımızın karşı karşıya getirilmek istenmesidir’’ diye konuştu. Harput, Bu işin öncüsü görülen bir kısım kişilerin aşırı alkollü olmaları, söz dinlememeleri, şuursuzca eylem yapma hevesi içinde olmaları dolayısıyla bunlarla ikna edici mutabakat sağlanamadığını söyledi. Harput, şunları kaydetti: ’’Bir gençlik grubunun yaptığı yanlış, üzüntü vesilesi olmuştur. Olayın gerisinde yanlış anlamaya dayalı provokasyon vardır. Yöneticilerimiz olabildiğince aklıselim çalışmıştır.’’ Güvenlik güçleri, kamera kayıtlarından olaya karıştığı belirlenen 25 kişiyi ev ve iş yerlerinde gözaltına aldı. Böylece, olayla ilgili gözaltına alınanların sayısı 32’ye yükseldi. Polis Merkezinde ifadesi alınan zanlıların daha sonra Bursa Emniyet Müdürlüğüne götürüldüğü öğrenildi. Emniyet müdürlüğü yetkilileri, olayla ilgili kamera kayıtlarının incelenmesine devam edildiğini, gözaltına alınanlarınsayısının artabileceğini bildirdi.

27.07.2010

Sakarya’da trafik katliamı

Sakarya’da TEM Otoyolu üzerinde, panelvan minibüsün TIR’ın dorsesine arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada 6’sı çocuk 9 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. 13 kişinin bulunduğu minibüsün Sivas’ın Hafik ilçesinden İstanbul Bağcılar’a gitmekte olduğu öğrenildi.

TEM Otoyolunda feci kaza: 9 ölü, 4 yaralı Sakarya’da TEM Otoyolu üzerinde, panelvan minibüsün TIR’ın dorsesine arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada 9 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Kaza, gece 03.00 sıralarında TEM Otoyolu’nun Alancuma park alanı çıkışında meydana geldi. Sivas’ın Hafik ilçesinden İstanbul Bağcılar’a gittikleri öğrenilen Arslan, Derdiyok, Irmak ve Karakaş ailelerinden 13 kişinin içinde bulunduğu ve Mustafa Arslan yönetimindeki 34 FE 2894 plâkalı panelvan minibüs, park alanından çıkan Mahmut Keskin’in kullandığı 71 DN 107 plakalı TIR’ın 71 DS 697 plâkalı dorsesine arkadan çarptı. Kazada, minibüsün sürücüsü Arslan ile Elif (25), Ali Osman (2) ve İrem Arslan (7), Zeynep, Hasan Hüseyin (9) ve Şerefi Berra Derdiyok (1), Emine (15) ile Emirhan Irmak (9) öldü. Elif Karakaş (11), Medine Irmak (38), Ömer Hulisi Irmak (1) ve Mustafa Talha Derdiyok (12) yaralandı.

İtfaiye ve sağlık ekipleri tarafından hurdaya dönen araçtan çıkartılan yaralılardan Mustafa Talha Derdiyok, Toyotasa İlk Yardım ve Travmatoloji Hastanesi’ne, diğer yaralılar ise Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Ölenlerin cesetleri ise itfaiye ekipleri tarafından araçtan çıkartıldı. Cumhuriyet savcısının yaptığı incelemenin ardından cesetler, Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Kazayı haber alarak Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gelen ölenlerin yakınları sinir krizi geçirdi. Bu arada, TIR sürücüsü jandarma tarafından gözaltına alındı. Kazanın minibüs sürücüsünün uyuması sonucu meydana gelmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.

27.07.2010

Hafız İshak Danış, dinleyenleri mest etti

Kur’Ân-ı Kerim’in yeryüzüne indirilişinin 1400. yılı Bursa’da düzenlenen geniş katılımlı Kur’ân Paneliyle kutlandı. Yaklaşık 2 binden fazla kişinin Merinos Kongre ve Kültür Merkezi’ne akın ettiği gecede dünyaca ünlü hafız İshak Danış’ın okuduğu Kur’ân Tilâveti dinleyenleri mest etti. Alanında uzman konuşmacıların Kur’ân-ı Kerim’in günümüze kadar gelişini aktarıldığı geceye katılan binlerce dinleyiciye Kur’ân-ı Kerim armağan edildi.

“Zaman İhtiyarladıkça Kur’ân Gençleşiyor” sloganıyla Bursa’da ilk kez düzenlenen Kur’ân Paneline ilgi yoğun oldu. Bursa Müftlüğü, Osmanlıca Eğitim ve Kültür Derneği ile Hayrat Vakfının organize ettiği gece Merinos Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Kur’ân-ı Kerim’in nüzulünün 1400. yılı gece boyunca kutlandı. Endonezya’da düzenlenecek olan Dünya Hatip Yarışması öncesi Bursa’da Kur’ân ziyafeti veren Beyoğlu Piyale Paşa Camii İmam Hatibi Hafız İshak Danış’ın Kur’ân Tilâveti dinleyenleri mest etti. Kur’an Paneli’nde alanında uzman konuşmacılar, Kur’ân’ın çağlar üstü mesajını panele katılanlara aktardılar. Gece yarısına kadar süren panelin oturum başkanlığını İslâm Dünyası Sivil Toplum Kuruluş Birliği (İDSB) Genel Koordinatörü Cihangir İşbilir yaptı. Gecenin sonunda Tuna Camii İmamı Lütfü Taşçı, organizasyonu gerçekleştirenlere, panelistlere ve dinleyicilere hitaben anlamlı bir dua okudu. Kur’ân Paneli’ne binlerce katılımcıya çıkışta Kur’ân-ı Kerim armağan edildi.

Bursa/ Hüseyin Hiçdurmaz

27.07.2010

Kavaf’tan başörtüsü açıklaması

Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, 25 Temmuz 2010 tarihli gazetemizde yer alan “BM’de ‘Yasak yok’ diyen bürokrata tepki” başlıklı haberle ilgili olarak gönderdiği açıklamada, başörtüsü probleminin toplumun tüm kesimlerinin mutabakatı ile çözülebileceği inancını taşıdığını ifade etti

Kavaf’tan başörtüsü açıklaması Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, gazetemizin 23 Temmuz Cuma günkü nüshasındaki manşete konu olan “Başörtüsü yasağı hükümeti BM’de de terletiyor” ve bu haberi takiben 25 Temmuz tarihli nüshasında “BM’de yasak yok diyen bürokrata tepki’’ başlıklı haberlere istinaden gazetemiz Yazı İşleri Müdürlüğü’ne yazılı bir açıklamada bulundu. Devlet Bakanlığı makamından yapılan yazılı açıklamada Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın geçtiğimiz hafta Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) çerçevesinde 6. ülke dönem raporunu sunmak üzere New York’a gitmiş ve BM’de gerçekleştirilen toplantıya katıldığı hatırlatıldı. Söz konusu toplantının, ardından bazı basın-yayın kuruluşlarında gerçekle alakası olmayan yayınlar neşredildiği ileri sürülen açıklamada, Haberde Genel Müdür Yardımcısı olarak belirtilen Leyla Coşkun’un Kadının Statüsü Genel Müdürü olduğu belirtildi. Leyla Coşkun’un habere konu olan “Türkiye demokratik, laik bir ülkedir. Kadınlar giyimlerinde özgürdürler herhangi bir müdahale yoktur.” cevabının, “Kalıp yargılarla nasıl mücadele ediyorsunuz? Dini liderlerin görüşleri, alınıyor mu? îslamın görüşleri nedir? Kadınların giyimi kuşamı ile ilgili müdahale var mıdır?” sorusu üzerine verildiği ifade edilen açıklamada, İslâm’ın ve dini liderlerin görüşlerinin sorulması üzerine Leyla Coşkun “Türkiye’nin Laik bir ülke olduğunu” hatırlatarak üniversitelerde yaşanan, başörtüsü ile ilgili herhangi bir açıklaması olmadığı kaydedildi.

SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN GENİŞ MUTABAKAT LÂZIM

Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın ise BM’de gerçekleşen toplantının soru-cevap bölümünde Türkiye’de kadınlarla ilgili gelen sorulara cevap verdiği belirtilerek, Kavaf’ın burada başörtüsü yasağı ile ilgili gelen bir soruya “Kadınların başörtüsü takması ile ilgili olarak yasalarımızda bir engel bulunmamaktadır. Ancak uygulamada bazı sorunlar bulunmaktadır. Yasal mevzuatta bu konuda değişiklik yapmak için girişimde bulunuldu. Fakat bu düzenlemeye ilişkin değişiklik Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Sorunun çözümü için geniş bir mutabakatın sağlanarak, toplumun tüm kesimleri bir araya gelmelidir” şeklinde cevap verdiği kaydedildi. Bakan Kavaf’ın gerek AKP Kadın Kolları Genel Başkanlığı gerekse Devlet Bakanlığı döneminde kadının yaşadığı her sorunun çözümü noktasında çaba sarfettiği kamuoyu önünde fikirlerini, önerilerini paylaştığı ifade edildi. Açıklamada, “Hal böyle iken Şayın Bakanın kadının başörtüsü meselesini yok sayması mümkün değildir. Sorunu insan hakları ve özgürlükler çerçevesinde değerlendiren Sayın Bakanımız, meselenin toplumun tüm kesimlerinin mutabakatı ile çözülebileceği, inancını taşımaktadır. Bu düşüncesini BM’de yapılan toplantıda ilgililere ileten Sayın Kavaf, sorunun çözümü noktasında geniş bir toplumsal mutabakatın aranması gerektiğine, bunun dışındaki girişimlerin sorunun çözümüne katkı sağlamayacağına inanmaktadır” denildi.

27.07.2010

Balyozda itiraz ve redd-i hakim talepleri

‘’Balyoz Planı’’ davası kapsamında haklarında yakalama emri çıkarılan 102 kişiden kadar 53’nün bu karara itiraz ettiği, bunlardan 15’inin de redd-i hakim talebinde bulunduğu kaydedildi.

Alınan bilgiye göre, haklarında yakalama emri çıkarılan 38 kişi İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesine, 15’i de İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine dilekçe vererek itiraz etti. İtiraz eden sanıklardan 15’inin redd-i hakim talebinin de olduğu bildirildi. Bu arada, Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç’ın tebligat ulaşmadığı için görevinin başında bulunduğu, avukatının ise sadece reddi hakim talep ettiği, yakalama emrine ise şu ana kadar itiraz başvurusu yapmadığı öğrenildi. ‘’Balyoz Planı’’ davasının sanıkları eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri ile Albay Dursun Çiçek hakkındaki yakalama emirlerine yapılan itiraz dilekçesinde, mahkemelerin kısa aralıklarla tahliye ve tutukluluk gibi farklı kararlar vermesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ihlali olduğu belirtildi. Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesinde itiraz dilekçesini verdikten sonra basın mensuplarına açıklama yapan avukat Celal Ülgen, müvekkili Çetin Doğan’ın önceki gün saat 17.45’te İstanbul’a gelmek üzere gittiği Bodrum Havaalanında polisler tarafından ‘’Hakkınızda yakalama emri var, bu nedenle sizi uçakla gönderemeyiz, sizi alıkoyacağız’’ diyerek durdurulduğunu hatırlattı. Ülgen, ‘’Çetin Paşa da ‘Kardeşim bunu sağır sultan biliyor. İstanbul’a gidiyorum. Biletim İstanbul’a. Haber verin gelsin alsınlar. Kaldı ki ben sabah adliyeye gideceğim’ dedi. Bu itiraza rağmen polis alıkoymaya devam edince devreye Milas Başsavcısı giriyor ve savcı polis nezaretinde uçakla İstanbul’a gönderilmesini sağlıyor’’ diye konuştu. Doğan sİyamİ hersek’te HavaalanInda bazı polislerin Doğan’ın asker olan korumalarına saldırdığını ve korumalardan birinin yumruklandığını ifade eden Ülgen, müvekkilinin yaşadığı bu yoğun stresin ardından Atatürk Havaalanından Adlî Tıp Kurumu Başkanlığına götürüldüğünü, kalp krizi riski bulunması dolayısıyla emniyete gönderilmediğini, hastaneye sevk edildiğini hatırlattı. Avukat Ülgen, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesindeki tetkiklerin ardından Dr. Siyami Ersek Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesine gönderilen müvekkilinin gece saat 03.00’ten itibaren yoğun bakım servisinde tutulduğunu söyledi. Ülgen, diğer müvekkili emekli tuğgeneral Süha Tanyeri’nin de İstanbul’a geldiğini yaptıkları itirazlara ilişkin gelişmeleri takip ettiklerini kaydetti. Ülgen, diğer müvekkili Albay Dursun Çiçek zaten cezaevinde olduğunu kaydetti.

27.07.2010

Meryem Ana da başörtülüydü

İtalya İçişleri Bakanı Giuliano Amato, ülkesindeki başörtülü kadınlarla ilgili yaptığı açıklamada, İtalya’da Müslüman kadınların başörtüsü kullanmalarına asla karşı çıkamayacağını vurgulayarak, “Peygamberimiz Hz İsa’nın annesi Meryem Ana da başörtülüydü. İşte bu yüzden ben de İtalya’daki Müslüman kadınlara ‘Başörtünüzü çıkarın’ diyemem” dedi.

Meryem Ana da başörtülüydü İtalya İçişleri Bakanı Giuliano Amato, “İtalyan kadınlara başörtünüzü çıkarın diyemem” dedi. İtalya İçişleri Bakanı Giuliano Amato, ülkesindeki başörtülü kadınlarla ilgili yaptığı bir açıklamada, İtalya’da Müslüman kadınların başörtü kullanmalarına asla karşı çıkamayacağını vurgulayarak “Peygamberimiz Hz İsa’nın annesi Meryem Ana da başörtülüydü. İşte bu yüzden ben de İtalya’daki Müslüman kadınlara başörtünüzü çıkarın diyemem” dedi. “Şii Online” sitesinin haberine göre, İtalya İçişleri Bakanı Amato açıklamalarının devamında, Meryem Ana’nın da hep başörtülü olduğu için kendisinin Müslüman kadınlar için başörtü yasağı koyamayacağının altını çizerek “Müslüman kadınların başörtüleri için bizden onlara baskı yapmamızı bekleyen laik gruplardan bir kısmı maalesef kendi dostlarından da daha ileri giderek bizden Meryem Ana’nın başörtülü resimlerini toplayıp, onların yerine başı açık olanları yaymamızı istiyorlar. Ama bu mümkün değil tabi” dedi.

27.07.2010

İstanbul’da18. Millî Eğitim Şûrâsı için ön hazırlık

İstanbul İl Millî Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, 18. Millî Eğitim Şûrâsı İstanbul Ön Hazırlık Çalışması sırasında, ‘’Şurada alınacak kararlar, önümüzdeki yıllarda Millî Eğitim Bakanlığının alacağı kararları etkileyecek’’ dedi. Ankara’da 1-5 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek ‘’Eğitimde 2023 Vizyonu’’ temalı 18. Eğitim Şûrâsı’na ön hazırlık amaçlı 18. Millî Eğitim Şûrâsı İstanbul İli Ön Hazırlık Çalışması Cağaloğlu İstanbul Lisesinde başladı.

hazırlık toplantısana toplam 100 kişiden oluşan 5 farklı çalışma grubu katıldı.

27.07.2010

Terör iktisadî kalkınmaya da engel

Türkİye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) Yönetim Kurulu, Bitlis’in Tatvan ilçesinde toplandı. TÜGİK Genel Başkanı Erkan Güral, yaptığı yazılı açıklamada, Tatvan’ın barındırdığı potansiyele rağmen, birçok alanda olması gereken yerin gerisinde olduğunu vurgulayarak, Van Gölü’ne, Haydarpaşa’dan İran’a uzanan demiryolu Tatvan’dan geçtiğine, Diyarbakır, Van, Elazığ, Siirt, Bitlis, Ağrı gibi şehirleri birbirine bağlayan karayollarının kavşak noktalarının burada oluşuna değindi.

Güral, uzun yıllardır devam eden terör olayları gibi sorunların, Bitlis’in iktisadi anlamda cazibe merkezi olmasını engellediğini anlattı. Güral, ‘’Nasıl ki Bitlisli öğrenciler LYS sınavında ciddi bir başarı kazanmışlarsa, Bitlis’in ve Tatvan’ın da ekonomik alanda başarılara ihtiyacı vardır’’ dedi.

27.07.2010

Organize suç örgütüne eşzamanlı operasyon

Rİze, Trabzon ve Antalya’da, organize suç örgütü iddiasıyla düzenlenen eş zamanlı operasyonda 25 kişi gözaltına alındı.

Alınan bilgiye göre, jandarma ekipleri tarafından, zorla çek senet tahsilatı, uyuşturucu madde ticareti yapmak ve çıkar amaçlı suç örgütü kurmak suçlarına yönelik Rize, Trabzon ve Antalya’da operasyon gerçekleştirildi. Operasyonda 25 kişi gözaltına alındı. Bu kişilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 3 tabanca, 2 tüfek ile 98 mermi ele geçirildi. Getirildikleri Rize’de, Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliye sevk edilen şüphelilerden 12’si tutuklandı. 13 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi.

27.07.2010

Atalay: Provokasyonlara müsaade etmeyeceğiz

İçİşlerİ Bakanı Beşir Atalay, ‘’(İnegöl’de yaşanan olaylar) hiçbir yerde bu tür istismarlara, bu tür provokasyonlara müsaade etmeyeceğiz.

Çok şiddetli gideceğiz üzerine. Özellikle bu halk oylaması sürecinde bu tür bazı şeylerin olabileceğini tahmin etmek zor değil’’ dedi. Bakan Atalay, Reform İzleme Grubu 21. toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.İnegöl’de yaşanan olaylarla ilgili bir soru üzerine Bakan Atalay, şunları kaydetti: ’’Hiçbir yerde bu tür istismarlara, bu tür provokasyonlara müsaade etmeyeceğiz. Çok şiddetli gideceğiz üzerine. Özellikle bu halk oylaması sürecinde bu tür bazı şeylerin olabileceğini tahmin etmek zor değil. Tabiî biz de o konular üzerinde hassasız. Vatandaşlarımıza şunu söylüyoruz; kaymakamlarımızın, valilerimizin, emniyet birimlerimizin hepsinin izinleri kaldırılmıştır. Güvenlik birimlerimiz, çok daha hassas ve dikkatli çalışıyorlar. Güvenlik açısından bütün dileğimiz bu halk oylaması sürecinde çalışma yapacak herkesin çalışmasını rahatça, güvenlik ve huzur içinde yapmasını sağlayacağız. Hem de bütün vatandaşlarımızın hiçbir endişe ve korku olmadan sandığa gitmesini sağlayacağız, çok yoğun bir çalışmamız var.’’

27.07.2010

Tahliyeler başladı

Kamuoyunda ‘’taş atan çocuklar’’ olarak bilinen yasanın yürürlüğe girmesiyle Mardin’in Midyat ilçesinde yaşları 15 ile 18 arasındaki hükümlü 5 çocuk tahliye edildi. Adana’nın Pozantı ve Ceyhan ilçelerindeki cezaevlerinden tahliye edilen çocuklar da ailelerine kavuştu.

TAHLİYE EDİLEN ÇOCUKLAR AİLELERİNE KAVUŞTU Kamuoyunda ‘’taş atan çocuklar’’ olarak bilinen yasanın yürürlüğe girmesiyle Adana’nın Pozantı ve Ceyhan ilçelerindeki cezaevlerinden tahliye edilen çocuklar ailelerine kavuştu. Yaklaşık 1 ay önce merkez Seyhan ilçesi Şakirpaşa Mahallesi’nde düzenlenen izinsiz gösterilere katılarak polise taş attıkları iddiasıyla tutuklanan Ali Bayav (15), Pozantı ilçesindeki cezaevinden tahliye edildikten sonra ailesinin yanına geldi. Ova Mahallesi’ndeki evinde ailesi ve arkadaşları tarafından karşılanan Seyhan Belediyesi İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi Bayav, ‘’Polise taş attığım için cezaevine girdim. Benimle birlikte çok sayıda arkadaş da aynı suçtan cezaevinde yatıyordu. Cezaevi koşulları iyiydi. 21 gün cezaevinde tutuklu kaldım. Yasanın ardından da tahliye edildik. Aileme ve arkadaşlarıma kavuştuğum için mutluyum ancak pişman değilim’’ dedi. Ali Bayav’ın annesi Behiye Bayav da Kürtçe yaptığı konuşmada, çocuğuna kavuştuğu için mutlu olduğunu söyledi, baba Mehmet Bayav ise ‘’Oğlumun eve dönmesine sevindim. Yasal düzenlemeye sevindim. Kimsenin cezaevinde kalmasını istemiyorum’’ diye konuştu. Sanayi sitesindeki bir iş yerinde tornacı olarak çalışırken polise taş atma suçundan tutuklanarak Pozantı’daki cezaevine gönderilen Vedat Bayav da pişman olmadığını söyledi. Cezaevine 16 gün önce girdiğini belirten Vedat Bayav, ‘’Eve döndüğüm ve aileme kavuştuğum için mutluyum’’ dedi. Baba Şefik Bayav da ‘’Barış olsun, kan dökülmesin istiyoruz. Hepimiz kardeşiz’’ diye konuştu. Adana'nın Ceyhan ilçesi M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan 8 çocuk tahliye edildi. Yaklaşık 8 ay önce Mersin'de gerçekleştirilen izinsiz gösteriye katıldıkları ve polise taş attıkları iddiasıyla tutuklanan çocuklar ailelerine teslim edildi.Cezaevi önünde bekleyen anne Gülistan A. ile baba Sami A, serbest kalan oğullarına uzun süre sarılıp ağladılar. Cumali A. (17) serbest kalır kalmaz annesinin cep telefonuyla arkadaşlarını arayıp konuştu. Gülistan A. ''Oğluma kavuştuğum için çok sevinçliyim. Bu yasayı çıkaranlara teşekkür ediyorum'' diye konuştu.

‘Taş atan çocuklar’a tahliye

Kamuoyunda ‘’taş atan çocuklar’’ olarak bilinen yasanın yürürlüğe girmesiyle Mardin’in Midyat ilçesinde yaşları 15 ile 18 arasındaki hükümlü 5 çocuk tahliye edildi. Kamuoyunda ‘’taş atan çocuklar’’ olarak bilinen çocukları da kapsayan 6008 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Resmî Gazete’de yayımlanmasının ardından ilk tahliye Midyat Cezaevinde gerçekleştirildi. Midyat Cezaevi Savcılığı, haklarında 4 yıl 2 ay ile 4 yıl 8 ay hapis cezası verilen, cezaları Yargıtayca onaylanan 15 ile 18 yaş arasındaki 5 çocukla ilgili dosyayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi. Dosyayı inceleyen Diyarbakır Nöbetçi Mahkemesi, H. K, E. E, F. K, İ. İ ve H. U. hakkındaki hükmün infazının durdurulmasına karar vererek, 5 çocuğu tahliye etti. 5 çocuk ‘’terör örgütü propagandası yapma, örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet’’ suçlarından Diyarbakır’daki 4, 5 ve 6. ağır ceza mahkemelerinde yargılanmış ve 4 yıl 2 ay ile 4 yıl 8 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmıştı. Çocuklar hakkında verilen ceza Yargıtay tarafından onanmıştı. Bu arada, yasanın yürürlüğe girmesiyle avukatlar da mahkemelere yasadan dolayı müvekkillerinin tahliyeleri yönünde yazılı başvurular yapmaya başladı. Yasanın yürürlüğe girmesiyle Adana’nın Pozantı ve Ceyhan ilçelerindeki cezaevlerinde bulunan çocukların tahliyelerine de başlandığı bildirildi. Cezaevinde yatan çocukların bir bölümünün ailelerine teslim edildiği, bir bölümünün de işlemlerinin tamamlanmasının beklendiği belirtildi.

Adana Barosu Avukatlarından Tugay Bek, yaptığı açıklamada, Adana Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığınca çeşitli tarihlerde Adana ve Mersin’de katıldıkları izinsiz gösterilerde polise taş attıkları gerekçesiyle haklarında dâvâ açılan, hüküm giyen ve soruşturması devam eden 500’ün üzerinde çocuk bulunduğunu ifade etti. Bek, kanun değişikliğinden yararlanacak yaklaşık 70 çocuk bulunduğunu belirterek, ‘’Tahliye işlemlerine başlandı. Bazıları ailelerine kavuştu, bazılarının ailesinin ise cezaevleri önünde bekleyişlerini sürdürüyor’’ dedi. Avukat Vedat Özkan da 20 tutuklu müvekkilinin bu kapsamda bulunduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: ’’İnfaz savcılıklarının talebi üzerine tahliye işlemlerine ivedilikle başlandı. Hafta sonu olmasına rağmen tahliye işlemleri yapılması sevindirici. Sadece dosyası Yargıtayda olanların tahliyesi gecikebilir. İvedilikle bu dosyaların ele alınmasını bekliyoruz. Bu süreç uzun zamandır bekleniyordu. Avukatlar olarak, ailelere çocuklarını sahiplenerek benzer suça karışmamaları konusunda telkinlerde bulunmalarını istiyoruz.’’ Bu arada, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığından alınan bilgiye göre, ailesi Mersin’de olan ve Pozantı ilçesindeki cezaevinde bulunan yaşları 15 ile 18 arasındaki hükümlü 2 çocuğun tahliye işlemleri tamamlanarak ailelerine teslim edildiği kaydedildi.

27.07.2010

CHP, 35. Madde teklifini Cuma’ya kadar verecek

HP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesine ilişkin olarak, CHP grubunun kanun teklifini en geç 30 Temmuz Cuma gününe kadar TBMM’ye sunacaklarını bildirdi.

Okay, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Giresun gezisi sırasında parti otobüsünde bulunan gazetecilere açıklamalarda bulundu. TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesiyle ilgili kanun teklifi hazırladıklarını hatırlatan Okay, ‘’Teklifi en geç 30 Temmuz Cuma gününe kadar TBMM’ye sunacağız’’ dedi.

27.07.2010

Yine mayın tuzağı: 10 asker yaralı

Diyarbakır’ın Lice ilçesinde, askerî bir aracın geçişi sırasında meydana gelen patlamada 6 asker yaralandı. Şırnak’ta da teröristlerce döşenen mayının patlaması sonucu 1 astsubay ile 3 er yaralandı.

Lice ve Şırnak’ta askere mayın tuzağı: 10 yaralı DİyarbakIr’In Lice ilçesinde, askerî aracın geçişi sırasında, terör örgütü PKK üyelerince yola döşenen mayının patlatılması sonucu 6 asker yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Lice-Kulp karayolunun 3. kilometresinde, askerî aracın geçişi sırasında, terör örgütü PKK tarafından daha önce yola döşenen uzaktan kumandalı mayın patlatıldı. Araçta bulunan 6 asker yaralandı. Yaralı askerler, helikopterle götürüldükleri Diyarbakır Asker Hastanesinde tedavi altına alındı. Bölgede operasyon sürdürülüyor. Öte yandan Şırnak’ta teröristlerce döşenen mayının patlaması sonucu 1 astsubay ile 3 er yaralandı. Genelkurmay Başkanlığının internet sitesinde yer alan bilgiye göre, 24 Temmuzda, Güçlükonak ilçesinin dağlık arazi kesiminde güvenlik güçleri tarafından icra edilen faaliyet sırasında terör örgütü mensuplarınca araziye döşenen el yapımı mayın patladı. Patlamada yaralanan astsubay ile 3 er hastanede tedavi altına alındı.

27.07.2010

Şahin, yeni sayıştay üyelerini kabul etti

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Sayıştay Başkanı Recai Akyel ve TBMM Genel Kurulunda geçen hafta seçilen 5 Sayıştay üyesini kabul etti. Şahin, Sayıştay üyeliğine seçilen 5 üyeyi tebrik etti.

Sayıştayın, TBMM adına denetim görevini yerine getirdiğine işaret eden Şahin, TBMM ile Sayıştay arasında anayasal bir bağ bulunduğunu söyledi. Sayıştayın, üstlendiği bu sorumluluğu büyük bir dirayetle yerine getirdiğini belirten Şahin, Sayıştayın, kararları kamuoyunda hiç tartışılmayan, riayet edilen kurumların başında geldiğini kaydetti. Bundan duyduğu memnuniyeti dile getiren Şahin, ‘’Sizler zaten Satıştayın konusuna giren konularda, uzun yıllardır tecrübe kazanmış, bu konuda çalışmışsınız. Bunu üyelik göreviyle de birleştirerek en iyi şekilde yerine getireceğinizden kuşkumuz yok. Millî iradenin oluşturduğu TBMM sizleri bu göreve seçti. Meclisimizin bu kararı ve tercihi her şeyin üzerindedir’’ diye konuştu.

27.07.2010