Kültür-Sanat

Dünyanın en kapsamlı ‘Hilye’ sergisi yurt dışına da çıkacak

HZ. Muhammed’in (asm) vefat ettiği yaşı temsilen 63 hilyenin (Peygamber’in fiziksel özellikleri, hal ve hareketleri ile ahlakının anlatımı) yer aldığı, dünyanın en kapsamlı hilye sergisi, İngiltere, Rusya, Macaristan, Almanya ve Suudi Arabistan’da da açılacak.

Hz. Muhammed’in hilyelerinin, hastalığı sırasında Hz. Fatıma’nın bir daha yüzünü göremeyeceği endişesini dile getirmesi üzerine, damadı Hz. Ali’ye, ‘’Hilyemi yaz; benden sonra onu gören, beni görmüş gibi olur’’ sözleri üzerine yazılmaya başlandığı rivayet ediliyor.

Osmanlı hattatlarından Hafız Osman’dan beri hattatlar arasında hüsn-i hatla hilye yazmanın bir gelenek halinde devam ediyor. Mehmet Çebi’nin 500 hilyeden oluşan koleksiyonundan Abdullah Güzelce, Ali Hüsrevoğlu, Cevat Huran, Eyyüp Kuşçu, Fevzi Günüç, Gürkan Pehlivan, Habib Ramazanpur, Hasan Çelebi, İhsan Ahmedi, Kerim Erbili, Levent Karaduman, Muhammed Cevadzade, Nurullah Özdem, Said Abuzeroğlu, Süleyman Berk, Tahsin Kurt ve Turan Sevgili imzası taşıyan ve Hz. Muhammed’in vefat ettiği yaşı temsilen 63 hilyenin yer aldığı sergi, 15 Temmuz’a kadar Küçükçekmece Cennet Kültür Merkezi’nde görülebilecek.

Koleksiyoner Mehmet Çebi, ‘’hilye’’ sergisi hakkında, Osmanlı’da ilk hilyeyi Hafız Osman’ın yazdığını anımsatarak, ‘’400 senelik zaman dilimi içerisinde bu genişlik ve bu kalitede bir hilye sergisi yapılmadı. Sergi, kendi çapında dünyada bu zamana kadar yapılan en geniş hilye sergisi. Sergi hem klasik hem de modern tasarımları içeriyor’’ diye konuştu.

Sergide yer alan hilyelerin ebatlarının çok büyük olduğunu ifade eden Çebi, genelde 50-60 santimetre ebatlarda yazılan hilyelerin yanında, 2 ila 3 metre boyutlarında hilyeler de bulunduğunu söyledi. Çebi, serginin İngiltere, Rusya, Macaristan ve Almanya’da sergilenmesi konusunda çalışmaların sürdüğünü bildirdi. Mehmet Çebi, serginin hac döneminde Medine’de Mescid-i Nebevi’nin dış avlusunda da açılmasını düşündüklerini belirterek, görüşmelere yakın zamanda başlanacağını kaydetti.

DÜNYADA BÖYLE BİR SERGİ ÖRNEĞİ YOK

SERGİDE eserleri bulunan hattat Gürkan Pehlivan da sergiye beklenen ilginin gösterildiğini söyledi. Eski hilye örneklerine bakıldığında sergide yer alanlar kadar devasa örnekler olmadığını ifade eden Pehlivan, ‘’Sergide klasiklerin dışına çıkılan eserler var. Çok yeni denemeler, grafik anlatımlar da mevcut. Dünyada böyle bir sergi örneği yok. Sergide ebatları 1,5-3 metre olan, 4,5 metre karelik hilyeler var’’ dedi. Sergiyle sadece bir koleksiyonu tanıtmayı amaçladıklarını, halka kültürel bir hizmet sunmaya çalıştıklarını anlatan Pehlivan, sergide satış yapılmadığını bildirdi. Küçükçekmece Cennet Kültür Merkezi’ndeki sergi, 15 Temmuz’a kadar görülebilir.

13.07.2010

Taş ustası 50 yıldır taşlara şekil veriyor

Hataylı taş ustası 50 yıldır bıkmadan usanmadan dağlara taşlara şekil veriyor.

Antakya’da bulunan dünyanın St. Pierre Kilisesi’nin hemen dışında duvara dizdiği taştan figürleri turistlere satan Hataylı taş ustası Mehmet Çoban (67), elli yıldır bulduğu her taşa şekil veriyor. “Taşın iyisinden anlarım. Hangi taşa hangi figür yakışır onu bilir, ona göre işlerim” diyen Çoban, çocuk yaşlarda başladığı taş oymacılığından kazandığı para ile geçimini sağlıyor. St. Pierre Kilisesi’ni ziyarete gelen turistlere fil, kedi, kaplumbağadan oluşan hayvan figürlerinin yanı sıra haç ve kendi elleriyle hayat verdiği kavalları satan Çoban, gün içinde oluşturacağı figüre göre en fazla 3 tane taşı işlediğini söylüyor. İşlediği figüre göre ücretin farklılaştığını söyleyen Çoban, “Küçük yaşta başladım. Geriye bakıyorum da 50 yıl geçmiş. Bu taşlar benim hayatım artık. Elimin yettiğince son anıma kadar da taşlara şekil vermek istiyorum” dedi.

13.07.2010

Okuyucularımız Başkonuş’ta buluştu

YENİASYA Kahramanmaraş Temsilciliğinin organize ettiği ‘’Başkonuş Okumaları’’nın bir yenisi daha gerçekleştirildi.

Başkonuş Yaylasında bir hafta boyunca gerçekleştirilen etkinliklere, gazetemiz yazarlarından Latif Salihoğlu da iştirak etti. Organizenin son gününde Gaziantep Yeni Asya okuyucularının da katıldığı proğramda Latif Salihoğlu bir seminer verdi. Salihoğlu seminerinde özetle, ezanın ve Kur’ân’ın yasaklandığı, İslâmi şeairlerin ortadan kaldırıldığı ortamlarda Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî’nin bu yasaklara kesinlikle uymadığını, tek başına ve etrafındaki talebeleriyle İslâmî şeairlere sahip çıktığını anlattı. Latif Salihoğlu ayrıca; Üstadımızın mesajını bütün insanlığa ulaştırdığını söyledi. ‘’Bitlis’li Said Nursî‘’ gibi tabirlerin Bediüzzaman’ı dar bölgelere hapsederek onu lokalize ettiğini anlatan Latif Salihoğlu, Bediüzzaman Said Nursî’nin evrensel bir şahsiyet olduğunu vurguladı.

13.07.2010

4 bin yıllık mangala oyununu turnuvayla hatırlatıyorlar

HUNLARDAN Sakalara, Göktürklerden Karahanlılara, Selçuklulardan Osmanlılara kadar 4 bin yıldır oynanan Türklerin zekâ ve strateji oyunu mangala için bu yıl ilk defa bir turnuva düzenleniyor.

Uzun yıllar sadece gravürlerde kalan mangalayı sosyal hayata sokmak isteyen bir grup, 12-18 Temmuz tarihleri arasında Türkiye 1. Mangala Turnuvası’nı gerçekleştiriyor. İstanbul Kitapçısı’ndan elde edilebilecek mangala oyunu, günümüzde “bao”, “deka”, “wari”, “owari” gibi isimlerle Doğu Asya’dan Afrika’ya kadar geniş bir alanda oynanıyor. Türkçe’de “dokuz kumalak”, “dokuztaş”, “kuyu” ve “güç” adıyla da anılan oyun, 48 taş ve 2 oyuncu ile oynanıyor. Her oyuncunun önünde 6 adet çukur ve sağ taraflarında ise kazandıkları taşları koyabilmeleri için 1’er hazine oluyor. 24 taşa sahip olan oyuncunun bu taşları kendi önündeki 6 çukura 4’er adet dağıtması ile başlayan oyun, 25 taşın toplanmasıyla son buluyor.

13.07.2010

Osman Hamdi Bey’in Tarihi Böcekhane Binası restore ediliyor

OSMAN Hamdi Bey’in ipek böceği yetiştirdiği tarihi Böcekhane Binası restore ediliyor.

Bina, 17 Ağustos Marmara Depremi’nde büyük hasar almıştı. Kocaeli’nin Eskihisar Beldesi’nde bulunan ve Osman Hamdi Bey’in sayfiye olarak kullandığı ve ipek böceği yetiştiriciliği yaptığı tarihi yapı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından restore ediliyor. Depremde önemli oranda hasar gören yığma yapılı iki katlı ahşap binanın güçlendirilmesinin yapılmasının ve aslına uygun olarak yeniden restore edilecek. On dokuz yıl önce Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescillenen 160 metrekarelik tarihi yapının merdivenleri, çelik konstrüksiyon üzerine ahşap kaplama, ıslak mekanları seramik, zemin ve tavan döşemeleri ise ahşap kaplama olarak tepeden tırnağa yenilenecek. İçerisinde idari ofis, hol ve tuvalet gibi kısımların da bulunacağı yapının, bir katı ve çatı katı çelik kirişlerle desteklenecek. Önümüzdeki yıl mayıs ayı içerisinde tamamlanması öngörülen çalışma sonucu tarihi bina yeniden kent hizmetine sunulacak.

13.07.2010

Rağbet görmeyen eski halı ve kilimler duvarlarda

KARS'IN Kağızman ilçesinde el dokuması kök boyalı halı ve çift yönlü kilimler rağbet görmeyince duvarları süslemeye başladı.

Halı koleksiyoncusu Akın Dilli, 15 sene önce halı ve kilimlerin büyük ilgi gördüğünü ifade ederek, “Günümüzde halı ve kilimlere verilen değerlerin kaybolduğunu görüyoruz. 15 senedir eskiyi anımsatan, eski insanların kullandığı halıların koleksiyonunu yapıyorum. Eski insanlarımızın kullandıkları bu halıları yaklaşık 30 yıldır kimse dokumuyor. Fabrikalar çoğaldığı için artık el sanatına kimse rağbet göstermiyor. El sanatlarının yerini şimdi fabrikalardaki makineler aldı” diye konuştu. El sanatlarının yok olduğundan dolayı üzüntülü olduğunu da dile getiren Dilli, “El sanatları bizim geçmişimizden günümüze gelen bir miras. Ben sağ oldukça eski halı ve kilimlere sahip çıkacağım. Bize bırakılan mirasların yok olmasına izin vermemeliyiz.” diye konuştu.

13.07.2010