Kültür-Sanat |
Türkiye’de Karagöz ustası yetişmiyor |
TÜRKİYE’NİN kültür hazinelerinden Karagöz oyununda, yeni ustaların yetişmediği, bu san'atı temsil edecek en fazla 6-7 kişi bulunduğu bildirildi. Türkiye’nin önde gelen hayalilerinden (Karagözcü) Metin Özlen, Karagöz oyununun millî bir san'at olduğunu söyledi. Bu san'atın yaşaması için yeni ustaların yetişmesi gerektiğini ifade eden Özlen, ‘’Biz buna sahip çıkmaz, bizden sonraki nesiller de sahip çıkmazsa başkaları alır, kendilerine mal ederler’’ dedi. Karagöz oyununun, çok kısa zamanda öğrenilemeyeceğine işaret eden Özlen, ‘’Çok teferruatlı bir san'at. Tasvir yapımının ayrı, gösteri yapılmasının ayrı, musikîsinin ayrı, yazarlığının ayrı şekilde değerlendirilerek ele alınması lâzım. Türkiye’de gerçek değerde bu san'atı temsil edecek en fazla 6-7 kişi bulunuyor’’ diye konuştu.
BU SAN'AT BU DURUMA MI DÜŞECEKTİ?’ Son yıllarda revaçta olduğu için özellikle Ramazan aylarında belediyelerin iyi araştırma yapmadan, önüne gelene Karagöz oynattığını ileri süren Özlen, şunları söyledi: ‘’Milletlerarası Kukla ve Gölge Oyunu Birliğine (UNIMA) üye oluyor, üyelik kartını gösterip, ‘Karagöz oynatırım, orta oyunu yaparım’ diyorlar. İş veren bunu düşünmez. Meselâ büyük bir markette üzülerek söylüyorum, portakal sandıklarının arasına perde kuruyor, Karagöz oynattığını zannediyorlar. Bu san'at bu duruma mı düşecekti?’’
KARAGÖZ’Ü KÖŞE BAŞLARINA DÜŞÜRDÜLER Osmanlı döneminde de iki tür san'atçı olduğunu belirten Özlen, şöyle devam etti: ‘’Bir padişah ve paşa huzurunda oynatılan ‘Huzur Karagözü’ oynatan usta san'atçılar, bir de köşebaşı oyuncuları vardı. Bugün Karagöz’ü yavaş yavaş köşe başlarına düşürdüler. Onun için her işin başı eğitim. Eğitimle yetişen san'atçıların ileride konservatuvarlara girip, resim ve müzik gibi eğitimler almaları ve memlekete yarar sağlayabilmeleri için de bunların manevî olduğu kadar, madden de garanti altında olması lâzım. Maneviyat var, ama maddiyat olmadığı takdirde kimse bu san'ata meyletmez. Etmeyince de bu san'at, alelâde insanların elinde kalır. Arasanız 200 tane de hayali vardır ama kalite yoktur. Kalite olmayınca da millet, yavaş yavaş bu san'attan uzaklaşıyor.’’
İKİ HAZİNE: KARAGÖZ VE ORTA OYUNU’
UNIMA Türkiye Millî Merkezi Üyesi Mustafa Mutlu da nüfusu Türkiye’ye göre daha az olan bazı ülkelerde bile 300-400 kukla ustası bulunduğuna dikkati çekti. Karagöz’ün yaşaması için büyük firmalara sponsor olmaları çağrısında bulunan Mutlu, ‘’Türk operası ve konservatuvarının kurucusu sayılan Carl Ebert, ‘İki hazineniz var. Bir Karagözünüz, iki orta oyununuz’ demiş. Eğer bunlar ihmal edilirse çok yazık olur’’ dedi. |
09.06.2010 |
Adana’da, Risâle’den hikmetli sırlar semineri |
“RİSÂLE-İ Nur’dan Hikmetli Sırlar” konulu seminer Yeni Asya Gazetesi Adana Temsilciliği toplantı salonunda yapıldı. Gazetemiz yazarı M. Lâtif Salihoğlu tarafından verilen ve ilgiyle takip edilen seminerde, her satırı bir kitap muhtevasında olan ve Kur’ân’ın özellikle ahirzamana bakan sırlı âyetleri ile ve Hz. Resulullah’ın yine zamanımızdaki hadise ve sırlara işaret eden nurlu hadislerinin izdüşümü ile yorumlandığı Risâle-i Nur tefsirlerinin, engin ve nurlu satırları içinde sırlarla dolu bir yolculuğun manevî zevk ve lezzetleri yaşandı. Meşveretin ehemmiyetini vurguladığı konuşmasında M. Lâtif Salihoğlu şunları söyledi: “Şahs-ı manevî fertler gibi nefis ve heva taşımadığından, kişilere kini ve karşıtlığı söz konusu değildir. Biz öyle bir dâvânın mensuplarıyız ki, meşveretimizi ve şahs-ı manevimizi tenkit etmektense, değil dünyamızı, gerektiğinde ahiretimizi bile feda edebiliriz. Bu dâvânın nurlu yolunda sırlarla dolu maddî-manevî fedakârlık destanı yazan gönül erlerinin sayısı belli değildir. Risâle-i Nurun yazılmadan önceki birçok engin sırları, Muhakemat, İki Mekteb-i Musibetin Şehadetnamesi, Hutbe-i Şamiye, Münâzarât vb. Eski Said dönemi eserlerinde nurlu çekirdekler olarak yer almıştır. Bunun birçok misali bu eserlerde mevcuttur. Risâle-i Nurlar’da “sırlar” mânâsındaki bir çok hususun Üstadın talebelerine ve talebelerinin Üstada yazdığı mektuplarında açıklandığı da ayrı bir vakıadır. Onun için Zübeyir Ağabey bizlere ‘imanî bahisleri bir kere okursanız, içtimaî bahisleri iki kere okumalısınız’ der. Çünkü meslekte yanılma ve sapma bu bahislerde oluyor, bunu günümüzdeki hadiselere baktığımızda açık bir şekilde görürüz.” Seminer, katılımcıların sorularının cevaplandırılması ile sona erdi. Seminerin ardından M. Lâtif Salihoğlu kitaplarını imzaladı. |
09.06.2010 |
Unutulmuş ‘Kutular’ |
HER aya özel, farklı konsepti ile her yaştan koleksiyonerin buluşma noktası haline gelen koleksiyonerim.com’un Haziran ayı konsepti “Kutular” olarak belirlendi. Mücevher, sabun kutularının yanı sıra ünlü pastanelerin özel günler için hazırladığı farklı kutulardan, eski dönemlerde kadınların kullandığı toz pudra kutularına kadar geniş bir yelpazede sunulan ürünler koleksiyonerim.com’da. “Bir koleksiyon yapıyorsanız, içindeki her parçanın çok değerli olması gerekmez. Koleksiyon yapmanın zevki, sadece sevdiğiniz için alabilme özgürlüğüdür” felsefesi ve “Geleceğe bugünden miras bırak” sloganıyla yola çıkan www.koleksiyonerim.com’u Haziran ayında ziyaret ederek koleksiyonunuza uygun objeleri seçin ya da ilginizi çeken objeler ile yeni koleksiyonunuzu oluşturmaya başlayın. |
09.06.2010 |
İki asırlık cami restore ediliyor |
KOCAELİ’DE 17 Ağustos 1997 Marmara Depremi’nden sonra hasar gördüğü için kullanılamayan Eski Cami restore ediliyor. Restorasyon çalışmaları toplam 132 metrekarelik bir alanda sürdürülüyor. Şehrin tarihî kimliğine ışık tutan mekânları korumak ve geleceğe taşımak amacıyla tarihî mekânları restore eden Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Tavşancıl’da bulunan iki asırlık Eski Cami’yi de restore etmeye başladı. Tavşancıl’ın simgesi durumunda bulunan 1817 yılında Hacı Veliyüddin Ağa tarafından inşa ettirilen tarihî camide çalışmalar devam ediyor. Kare planlı kagir yapıda gerçekleştirilen restorasyon çalışması, yapının mimarî bütünlüğü bozulmadan tamamen aslına uygun şekilde sürdürülüyor. Sadece belirli bir dönemde inşa edilen küçük camilerde bulunan ahşap oturtma çatısı bulunan Eski Cami, iki odalı bir bodrum kat, zemin kat ve kadınlar mahvilini oluşturan bir asma kattan oluşuyor. Avluda mermer tabureli bir abdestlik yapımını da kapsayan çalışmaların yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. |
09.06.2010 |
Öğretmen ve öğrencilerin resim sergisi ilgi gördü |
KÜTAHYA’NIN Domaniç ilçesinde öğretmen ve öğrencilerin açtığı Karma Resim Sergisi yoğun ilgi gördü. İmam Hatip Lisesi, Çukurca Şehit Veli Selçuk ilköğretim okulu ve Karaköy ilköğretim okullarının resimleri hava muhalefeti dolayısıyla Belediye Kültür salonunda sergilendi. Sergilenen resimler Yağlı Boya, Ebru, Çini ve Karakalem çalışmalarında, yaklaşık 115 eser sergilendi. Resim sergisinin açılışını yapan Domaniç Kaymakamı Cevat Çelik, sergiyi çok beğendiğini ve sergide emeği geçen öğretmenler ile öğrencileri tebrik etti. |
09.06.2010 |