Güncel

Allah rahmet eylesin

Türkiye Taşkömürü Kurumuna bağlı Karadon Müessese Müdürlüğü Maden Ocağında meydana gelen grizu patlamasında endişeli bekleyiş, işçilerin cesetlerine ulaşıldığı açıklanınca, yerini Allah’tan rahmet dilekleriyle birlikte derin bir hüzne bıraktı.

Umutlu bekleyiş acıya dönüştü

TÜRKİYE Taş Kömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğündeki patlamanın ardından madende mahsur kalan işçilerin cesetlerine 3 gün sonra ulaşıldı.

Zonguldak’ta 3 gündür süren umutlu bekleyiş yerini acıya bıraktı. Pazartesi günü öğle saatlerinden itibaren yerin 540 metre altında bulunan 30 maden işçisinden dün sabah saatlerinde ilk olarak 28’inin cesedine ulaşıldı. Madende 19 ceset havuz bölgesinde, 9 ceset de patlamanın meydana geldiği yerin arkasında bulundu. Ekipler, cesetleri işletmenin girişlerinden biri olan eski kuyudan çıkardı. Patlamadan itibaren hazır tutulan ambulanslara konulan cesetler, Zonguldak’taki hastanelerin morglarına sevk edildi.

Madenci yakınlarının da geldiği kuyu önünde bazı vatandaşlar sinir krizi ve baygınlık geçirdi.

ÖLÜM SEBEBİ, KABONMONOKSİT ZEHİRLENMESİ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da cesetlerin açık alanda bulunduğunu belirterek, ‘’İlk teşhis karbonmonoksit zehirlenmesi olduğu yönünde bunu daha sonraki çalışmalar netleştirecek’’ dedi. ‘’Patlamadan birkaç saat sonra girilseydi kurtarılabilirler miydi’’ sorusuna Yıldız, ‘’Platform dağılmış girilemedi’’ karşılığını verdi.

KİMLİKLER TEŞHİS EDİLDİ

Göçükte ölenlerin kimlikleri açıklandı:Adem Çengel, Ahmet Karabektaşoğlu, Dursun Kartal, Ekrem Akkaya, Engin Düzcük, Erdem Alkin, Erkan Taşdemir, Erman Çaylıoğlu, Hasan Akbaba, Hüseyin Arslan, Hasan Ersin, İlker Bebek, İsmail Fidan, Kadir Ötgeç, Koray Kebabcı (Maden Mühendisi), Murat Özbay, Mustafa Zoroğlu, Ramazan Bakıroğlu, Ramazan Yavuz (Maden Mühendisi), Sabri Özdal, Sadık Kocakaya, Samet Aydın, Serkan Yılman, Şahin Ataman, Şahin Tavukçu, Şeref Aydoğan, Tarık Candemir, Veli Akyüz, Volkan Candemir, Yunus Ekmekçi.

21.05.2010

İŞÇİLER CANI PAHASINA ÇALIŞTIRILMASIN

HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu, "İş kazalarını azaltmak ve önlemek için yeni bir felsefeye, kamu kurumları arasında koordinasyona ve denetim zaaflarının sür'atle giderilmesine ihtiyaç var. İşçilerin canı pahasına çalışmasının önüne geçilmeli ve meslek eğitimlerinin yetersizliği de giderilmeli" dedi.

İŞÇİ-İŞVEREN-DEVLET İŞBİRLİĞİ

İşveren Sendikaları Konfederasyonu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik de “Başka canların yitirilmemesi, çalışanlara sağlıklı ve güvenli bir iş ortamının sağlanması için işçi, işveren ve devlet üçlü işbirliği ile çok daha fazla gayret göstermeli” çağrısı yaptı.

Uslu: İş kazalarının sebebi meslekî eğitimin

yetersizliği

HAK-İŞ Başkanı Salim Uslu, İnsan Kaynaklarının Mesleki Eğitim Yoluyla Geliştirilmesi Projesi (İKMEP) değerlendirme toplantısında yaptığı konuşmada, Zonguldak’taki maden kazasında hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi. Uslu, iş kazaları sadece alınmayan tedbirlerden değil, meslek eğitiminin yetersizliğinden kaynaklanan olaylar olduğunu belirterek, yapılan toplantının önemine işaret etti. Mesleki eğitimin kişiye özgüven sağladığını belirten Uslu, “Aynı zamanda insanlara iş güvencesi de sağlıyor.” dedi. Uslu, yaptığı yazılı açıklamada da “İş kazalarını azaltmak ve önlemek için İş Sağlığı Güvenliği Yasası ile yeni teknik düzenlemeler yapmak elbette gerekli olmakla beraber yeni bir felsefeye, kamu kurumları arasında koordinasyona ve denetim zaaflarının süratle giderilmesine ihtiyaç bulunmaktadır” dedi.

Ölümler, maden emekçisinin kaderi değil,

olmamalıdır

TÜRKİYE Maden İşçileri Sendikası Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye Taş Kömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü’ndeki patlamada hayatını kaybeden işçilerin ailelerine, yakınlarına ve maden camiasına sabır diledi. ‘’Grizu patlamaları, göçükler, ölümler maden emekçisinin kaderi değildir, asla da olmamalıdır’’ denilen açıklamada, etkili ve sürekli denetimlerle, yeraltı kömür ocaklarında öngörülen önlemlerin kayıtsız-şartsız yerine getirilmesininin, iş kazalarının önüne geçilmesini sağlayacağı belirtildi. Karadon Müessese Müdürlüğü’ndeki kazanın önlenebileceği belirtilen açıklamada,’’Yetkili ve sorumlu olanlara diyoruz ki, ‘Bu toplu ölümlü kaza da geçmiştekiler gibi kader değildi. Ama yeraltı maden ocaklarında iş kazalarını, toplu ölümlü iş kazalarını adeta kader gibi kaçınılmaz haline getiren nedenleri bir kez daha, son kez daha size hatırlatmak istiyor, gereğini zaman geçirmeden yapmanızı istiyoruz’’ denildi.

Özel sektörün ‘önce üretim, önce kar’ anlayışının, en küçük bir ihmalin bile toplu ölümlere yol açtığı yeraltı maden ocaklarında iş kazalarına davetiye çıkarttığı öne sürülen açıklamada, devletin iş sağlığı ve güvenliği denetimi ve yaptırımlarında yetersiz olduğu ve fenni nezaretçinin işverene bağımlı yapısının, yerinde ve sürekli denetimi etkili kılmadığı savunuldu.

21.05.2010

AİLELERE 10’AR BİN LİRA YARDIM YAPILACAK

SOSYAL Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, ‘’Arkadaşlarımız dün (önceki gün) gece yarısı platformu biraz riskli de olsa kullanılacak hale getirmeyi başardılar.

Onu yaptıktan sonra da aşağı havuzun bulunduğu bölgeye ulaşabildiler. Havuzun orada arkadaşlarımız vardı. Allah rahmet eylesin, hepimizin başı sağolsun’’ diye konuştu. Dinçer, bir soru üzerine, ‘’Zaten bizim tespitlerimiz arkadaşlarımızın kaza anında hayatını kaybettiği yönündeydi’’ dedi. Bakan Ömer Dinçer, Başbakanlık Acil Durum Fon Yönetiminin, göçükte hayatını kaybeden işçilerin yakınlarına, ilk ihtiyaçlarını karşılamaları için 10’ar bin liralık yardım yapacağını bildirdi. Dinçer, “Türkiye’deki iş güvenliği sistemini değiştirmeye çalışan bir hazırlık yapıyoruz” dedi.

21.05.2010

Kılıçdaroğlu: Uzlaşma sağlandı, sorun bitti

CHP Genel Başkanlığına adaylığını açıklayan İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’ın, uzlaşma çerçevesinde gelecek olan adaya destek vereceğini açıkladığını ifade ederek, ‘’O çerçevede uzlaşma arandı, bu büyük ölçüde sağlandı, dolayısıyla sorun bitti.

Geriye dönük olayları farklı değerlendirmenin hiçbir mantığı yok’’ dedi. Kılıçdaroğlu, Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Demir ve beraberindeki heyeti kabulünde, gazetecilerin sorularını cevapladı. ‘’Adaylığınızı gizlediniz mi?’’ sorusuna karşılık, Kılıçdaroğlu, adaylığını kamuoyunun önünde açıkladığını hatırlatarak, “Adaylığımı kimseden gizlemedim. Çıktım, adaylığımı açıkladım. Eski Genel Başkanımızıdır, eleştirisi de hoşgörüsü de başımızın üstünedir. Hata yapmamamız için söylüyor” dedi. Kılıçdaroğlu, “Gizli görüşmeler yaptınız mı?” sorusuna ise “Gece yarısı planı yok” cevabını verdi. Kılıçdaroğlu, Baykal’ın, ‘’bir uzlaşma olursa, uzlaşma çerçevesinde gelecek olan adaya destek vereceğine’’ yönelik açıklamasına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’O çerçevede uzlaşma arandı. Uzlaşma büyük ölçüde sağlandı, dolayısıyla sorun bitti. Geriye dönük, olayları farklı değerlendirmenin hiçbir mantığı yok. Biz geleceğe bakmalıyız. Sayın Baykal’ın eleştirileri olabilir. Eleştirilerin tümü başımın üstünde. Bütün eleştirilerden ders almak benim görevimdir.’’

21.05.2010

Aday olmam söz konusu değil

CHP'NİN eski Genel Başkanı Deniz Baykal, yaptığı yazılı açıklamada, ‘’Bu noktada aday olmam gibi birşey söz konusu değildir’’ dedi.

Avukatlarının ve bilirkişinin kasedin montaj olduğunu açıklaması sonrasında CHP eski lideri Deniz Baykal kısa bir açıklama yaptı. Baykal yazılı açıklamasında, “Aday olmam söz konusu değil. Avukatım ve bilirkişinin yaptığı açıklamalar siyaseti dizayn etme anlayışına, fitne ve fesat rüzgarlarıyla ahlak dışı komplolora yanıttır” dedi.

21.05.2010

“Kasetteki kişinin Baykal olduğu ispatlanamaz”

ULUSAL Kriminal Büro Direktörü Uğur Kurtulan, Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a ait olduğu iddia edilen görüntülerle ilgili, ‘’Görüntülerdeki kişinin Baykal olduğunu iddia ve ispat etmek mümkün değildir’’ dedi.

Türk siyasetinde deprem etkisi yapan kasetle ilgili Baykal’ın avukatları, görüntülerdeki kişilerin Deniz Baykal ve Nesrin Baytok olmadığı yönünde hazırlanan bir raporu kamuoyuna açıkladı. Baykal’ın avukatı Muzaffer Yılmaz’ın başvurduğu Londra ve Türkiye’de bürosu olan Ulusal Kriminal Büro Direktörü Uğur Kurtulan, “Kasetteki kişiler Milletvekili Nesrin Baytok ve Deniz Baykal olmadığı kanaatindeyiz. Görüntülerin verici kamerayla alındığını düşünüyoruz. Sayın Baytok’un, Sayın Baykal’la hiçbir ilişkisi olmadığını, bu görüntülerin modifikasyonla değiştirildiği kanaatindeyiz. Montajlanarak oluşturulmuş. Görüntülerdeki kişilerin Baykal ve Baytok olduğunu ispat ve iddia etmek mümkün değildir. İddia edilen bayanın Nesrin Baytok olduğunu da ispat etmek, aynı kuvvetle mümkün değildir” diye konuştu.

21.05.2010

Erdoğan, Latin Amerika’ya gidecek

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, 25 Mayıs-1 Haziran 2010 tarihleri arasında Brezilya, Arjantin ve Şili’ye resmi ziyarette bulunacak.

Başbakan Erdoğan, bu ziyaretler çerçevesinde 26-29 Mayıs 2010 tarihlerinde Brezilya’nın Rio de Janerio şehrinde düzenlenecek Medeniyetler İttifakı Üçüncü Forumu’na katılacak. Başbakan Erdoğan, daha sonra Arjantin’e geçerek 31 Mayıs 2010 tarihinde Cumhurbaşkanı Cristina Fernandez de Kırchner ile görüşecek. Erdoğan, 1 Haziran 2010 tarihinde de Şili’de gerçekleştirilecek resmi görüşmeler kapsamında Şili Cumhurbaşkanı Sebastian Pinera ile bir araya gelecek ve temaslarını tamamlamasının ardından aynı gün Türkiye’ye hareket edecek.

21.05.2010

Yüksek yargıda ses kaydı krizi

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarıyla ilgili, ‘’Gerekli incelemeyi yaptıktan sonra konunun takipçisi olacağım’’ dedi.

Yüksek yargıda ses kaydı krizi

Yargitay Başkanı Hasan Gerçeker, Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarıyla ilgili, ‘’Konuyu tam açıklığa kavuşturmadan bir kanaat belirtmek doğru değil. Araştırdıktan, gerekli incelemeyi yaptıktan sonra konunun takipçisi olacağım’’ dedi.

Gerçeker, Yargıtay’a gelişinde, gazetecilerin son günlerde basında yer alan ve Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına ilişkin sorularını cevapladı. Ses kayıtlarında yargıya müdahale anlamına gelecek ifadeler bulunduğunu ve buna ilişkin soruşturma ya da inceleme başlatılıp başlatılmayacağının sorulması üzerine Gerçeker, ‘’Bunları basından öğrendik. Takip ediyoruz, araştıracağız, nedir, ne değildir, bir bakacağız’’ karşılığını verdi. Konuya ilişkin bir görüşme yapmadığını belirten Gerçeker, Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarının da yasa dışı yollarla elde edildiğini, bu yüzden öncelikle bunların doğru ya da yanlış olduğunun tespit edilmesi için görüşmeler yapacağını söyledi. Hasan Gerçeker, ‘’Konuyu tam açıklığa kavuşturmadan bir kanaat belirtmek doğru değil. Araştırdıktan, gerekli incelemeyi yaptıktan sonra konunun takipçisi olacağım’’ diye konuştu.

ÖZBEK: TARTIŞILMASI GEREKEN

KAYITLAR NASIL ELDE EDİLDİĞİDİR

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek de, HSYK’ya gelişinde, bir gazetecinin ‘’Yargıtay üyesi Hamdi Yaver Aktan’a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarında Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in davasında etkin bir şekilde çalıştığınız söyleniyor’’ değerlendirmesi üzerine Özbek, bu konuda kendisine söz hakkı doğup doğmadığını bilmediğini söyledi. Özbek, İtalyan yüksek yargı kuruluşuyla yargı bağımsızlığı konusunda işbirliği protokolü imzalamak üzere yurt dışında bulunduğu sırada iddia olunan haberlerin basında yer aldığını ve konunun ayrıntısını bilmediğini bildirdi. Özbek, bugüne kadar kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla basına açıklamalarda bulunduğunu belirterek, bu olayda da doğru bilgileri kamuoyuyla paylaşacağını ifade etti. Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarının yasa dışı yollarla elde edildiğine işaret eden Özbek, burada tartışılması gerekenin kayıtların nasıl elde edildiği olması gerektiğini savundu. HSYK Başkanvekili Özbek, ‘’Benim bu konuda değerlendirme yapmam yasa dışı yollarla elde edilmiş bu ses kayıtlarına meşruiyet kazandırmak olur. Bu da yanlış olur. Üzerinde durulması gereken, (bu kayıtlar niye bu şekilde elde edilmeye çalışılmıştır. Niye hâlâ Türkiye Cumhuriyeti’nde kayıtların gizli şekilde yapılmakta olduğudur)’’ dedi.

21.05.2010

İstanbul’da çatışma: 1 polis şehit

Aşiyan'da meydana gelen çatışmada yaralanan iki polisten Turgay Yılmaz (23) şehit oldu. Yaralı polis Mehmet Birlik (22) ise tedavi altına alındı. Saldırgan ağır yaralı ele geçirildi.

Aşiyan Mezarlığı’nda polise silâhla saldırı: 1 şehit, 1 yaralı

Sarıyer’de çıkan silâhlı çatışmada 2 polis memurundan biri şehit oldu. Şüpheli yaralı olarak yakalandı. Alınan bilgiye göre, Aşiyan Mezarlığı’nda bıçaklı bir kişinin olduğu yönündeki ihbar üzerine Yunuslar olarak bilinen motorize polis timleri bölgeye gönderildi. Polisin silâhını aldığı iddia edilen şüpheli, ateş etmeye başladı. Olayda, 2 polis memuru yaralandı. Yaralı polislerden biri kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Şüphelinin de polis ekipleri tarafından yaralı olarak ele geçirildiği bildirildi.

21.05.2010

Karakol saldırısında yaralanan er şehit oldu

Tuncelı’nın Nazımiye ilçesi Sarıyayla Jandarma Karakoluna 30 Nisan Cuma günü teröristlerce yapılan saldırıda yaralanan Jandarma Komando Çavuş Erman Aydın’ın şehit olduğu bildirildi.

Edinilen bilgiye göre, Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisinde (GATA) 20 gündür tedavisi süren Aydın önceki gün hayatını kaybetti. Şehit Jandarma Komando Çavuş Erman Aydın’ın dün Bursa’da toprağa verildiği öğrenildi.

21.05.2010

Korgeneral Pulatsü, talimatla ifade verdi

1. Hava Kuvveti Komutanı Korgeneral Korcan Pulatsü, ‘’Balyoz Planı’’ iddiaları soruşturması kapsamında talimatla ifade verdi.

Avukatı Ali Fahir Kayacan ile Ankara Adalet Sarayı’na gelen Pulatsü’nün ifadesi, terör ve organize suçlara ilişkin soruşturmalara bakmakla görevli Başsavcıvekilliğinde, talimat savcısınca alındı. Savcılık ifadesi yaklaşık 2 saat süren Pulatsü, daha sonra adliyeden ayrıldı. ‘’Balyoz Planı’’ iddiaları soruşturması çerçevesinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı doğrultusunda, Ankara’da bugüne kadar 2 albay ve 2 yarbay olmak üzere 4 muvazzaf subayın ifadesine başvuruldu. Soruşturma kapsamında, önümüzdeki günlerde, bazı muvazzaf ve emekli generaller ile subayların, talimatla ifadelerinin alınacağı öğrenildi.

21.05.2010

Cindoruk: ANAVATAN’ımızın hedefleri, DP’mizin hedefleridir

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Anavatan Partisi’nin kuruluşunun 27. yıl dönümü dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı.

Anavatan Partisi’nin, siyasî hayatın en sıkıntılı dönemeçlerinden birinde hayati bir misyon üstlendiğini ve büyük bir performans gösterdiğini ifade eden Cindoruk, mesajında şunları kaydetti: ‘’Siyasî başarının sağlanmasında, Anavatan kurucularının liderlik vasıflarının yanı sıra, Anavatan hareketini kucaklayan Demokrat Parti geleneğinin temsilcisi, demokrasi ve ülke aşığı, her kademedeki vefakâr ve cefakâr Anavatanlıların sağduyu, cesaret ve özverileriyle büyük pay sahibi oldukları kuşkusuzdur. Bu noktayı vurgulamayı ödenmesi gereken bir borç sayarım. Ne mutlu bizlere ki, aynı millet, ülke ve demokrasi sevgisiyle, aynı siyasî ülkü ve ilkeler doğrultusunda, manevi mirasçısı olduğumuz Demokrat Parti çatısı altında bugün bölünmez bir bütün oluşturuyoruz. Ülkemizin birlik ve bütünlüğünü, barış ve refahını da aynı siyasi doğrultu bilinciyle ve ülke sevgisini her tutkunun üstünde tutan yüksek siyaset anlayışıyla sağlayabileceğimize yürekten inanıyorum. Anavatan Partimizin hedefleri, Demokrat Partimizin hedefleridir. 27’nci kuruluş yıl dönümümüzü bu düşüncelerle, en içten duygularla kutluyorum.’’

21.05.2010

EDP Başkanı Halis: Başörtüsünün yasaklanması doğru değil

Eşıtlık ve Demokrasi Partisi (EDP) Genel Başkanı Ziya Halis, ‘’’Gençlerimizin eğitiminin aksatılmaması için başörtüsünün üniversitelerde yasaklanmasını doğru bulmuyoruz’’ dedi.

Halis, Yargıtay Evi’nde düzenlediği basın toplantısında, Zonguldak’ta hayatını kaybeden madencilerin aileleri ile Zonguldak halkına başsağlığı diledi. EDP’nin 60 ilde örgütlenmesini tamamladığını ifade eden Halis, EDP’nin secime katılma hakkı olan 19 partiden biri olduğunu dile getirdi. EDP’yi demokrat sol bir kitle partisi olarak tanımlayan Halis, iktidarı hedeflediklerini anlattı.

Halis, bir gazetecinin ‘’Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP genel başkanlığına adaylığını nasıl değerlendiriyorsunuz?’’ sorusu üzerine, Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı olmasına kesin gözüyle bakıldığını söyledi. Siyasi partilerde esas olanın kadrolar değil parti tüzüğü ve parti programı olduğuna işaret eden Halis, ‘’Mesele genel başkanın değişmesi ile tanımlanabilecek bir mesele değil’’ dedi. Halis, CHP’nin Kürt sorunu, Alevi sorunu ve emeğe dönük bakışını değiştirmesi gerektiğini söyledi.

Halis, ‘’Türban sorununa nasıl bir bakış açınız var?’’ sorusuna da ‘’Gençlerimizin eğitiminin aksatılmaması için türbanın üniversitelerde yasaklanmasını doğru bulmuyoruz. Ama kamusal alanda türbanın takılmasının da doğru olmadığını düşünüyoruz. Ancak, üniversitelerde hocalarının takması doğru değil’’ cevabını verdi.

21.05.2010

KPSS-Lisans ve DGS başvuru süresi uzatıldı

Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS-Lisans) ve 2010 Dikey Geçiş Sınavı (DGS) başvuru ve banka işlemleri süresi, 25 Mayıs Salı gününe kadar uzatıldı. ÖSYM'den yapılan yazılı açıklamada, 2010 Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS), 2010 KPSS-Lisans ve 2010 DGS'ye girecek olan adayların bilgisayar sistemlerindeki tıkanıklık sebebiyle sınav ücreti yatırma ve başvuru işlemlerinde bazı zorluklarla karşılaştığı belirtildi.

Bu nedenle, 2010 KPSS-Lisans ve 2010 DGS sınavları başvuruları ve banka işlemlerinin dün saat 13.30'dan itibaren durdurulduğu ve bu işlemlerin bugün saat 10.00'da yeniden başlatılacağı ifade edildi. KPSS-Lisans ve DGS başvuru ve banka işlemleri süresinin 25 Mayıs Salı günü saat 17.00'ye kadar uzatıldığı bildirildi. 2010 LYS için banka işlemleri ve başvuru süresi de daha önceden ilân edildiği gibi dün saat 17.00'de sona erdi. ÖSYM yaptığı açıklama ile başvuru ücretinin yatırılamamasından dolayı başvurusunu gerçekleştiremeyen binlerce adayı rahatlattı. Daha önce ilan edilen başvuru süresi 21 Mayıs’ta yani bugün sona eriyordu. Bankalara giden adaylar sistemin kapalı olduğu cevabı karşısında çaresiz kalmıştı. İnternet üzerinden de “İşleminiz şu anda gerçekleştirilemiyor” cevabıyla karşılaşmışlardı.

21.05.2010

Orman yangınları camide anlatılacak

DENİZLİ Orman Yangınları İle Mücadele Komisyonu, belde ve köylerdeki camilerde, cuma günleri müftülüklerce yangınların zararının anlatılmasını kararlaştırdı.

Komisyon, Vali Yavuz Erkmen başkanlığında, Orman Bölge Müdürlüğü Çamlık Sosyal Tesisleri’nde toplandı. Denizli Orman Bölge Müdürü Adem Oklu, toplantıda yangınlar ve alınan tedbirlerle ilgili bilgi verdi. Oklu, 7 bin 900 kilometre orman yolu, 1593 yangın emniyet ve yol şeritleriyle 116 adet yangın havuzlarının bakım ve temizliklerinin yapıldığını, 26 yangın gözetleme kulesinde görev yapacak personelin tespit edilerek görev yerlerine gönderildiklerini belirtti. Orman Yangınları İle Mücadele Komisyon kararları ile ilgili de bilgi veren Oklu, şunları kaydetti:’’Müftülüklerce, yangın mevsimi süresince, cuma günleri köy ve belde camilerinde orman yangınlarının vereceği zararlar anlatılacaktır. Orman idaresince bildirilen her kritik hava durumu, minarelerden orman köylülerine duyurularak, vatandaşların bilgilendirilmesi ve gerektiğinde çalışmalara katılımı sağlanacaktır.

Erkmen, ‘’Türkiye’de ilk kez ormanlarda yangın kuyularının açılıp su alınması, köylere tek tek yangın tankeri dağıtılmasınını sağladık. Çevre ve Orman Bakanlığı, yürüttüğümüz çalışmayı Türkiye’ye örnek gösterdi’’ dedi.

21.05.2010

Et fiyatları daha da artacak

TÜRKİYE Kırmızı Et Üreticileri Merkez Üst Birliği Başkanı Mustafa Demir 1 aydır besicilerin besi için yeni hayvan almadıklarını belirtirken, bu yüzden yıl sonunda Türkiye’de kesim için hayvan bulmakta sorun yaşanacağını, et fiyatlarının daha da artacağını savundu.

Et fiyatlarını dengelemek amacıyla Et ve Balık Kurumunun (EKB) dün yapacağı 8 bin tonluk kasaplık hayvan ithalatı ihalesi öncesi, besiciler tepki gösterdi. Dün sabah EBK Genel Müdürlüğü önüne gelen Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Üst Birliği Başkanı Mustafa Demir ve bir grup besici, ihaleye tepki gösterdi. Mustafa Demir, burada, yaptığı kısa açıklamada, ‘’kırmızı et fiyatlarında üretici üzerinden spekülasyon yapıldığını’’ bildirerek, ‘’Bazı firmalar, ithalatı açtırmak amacıyla, EBK’nın 14,5 liraya alım yaptığı dönemde, sadece 1-2 gün için Suluova’da hayvan alım fiyatını 18 liraya çıkardı. Hükümet de bunu kullanarak ithalata karar verdi. Hükümet, bu firmaların oyununa geldi’’ iddiasında bulundu. Halen üreticilerin 14-15 liraya aldığı besilik hayvanı 12-13 liraya satamadığını, EBK’nın da hayvan almadığını anlatan Demir, besicinin büyük mağduriyet yaşadığını, devletin bu zararı mutlaka karşılaması, maliyetlerin düşürülmesi açısından üreticinin desteklenmesi gerektiğini söyledi.

İthal edilecek 8 bin ton kasaplık hayvanın, 200 bin ton yem anlamına geldiğine işaret eden Demir, ithalattan, yemcilerin de zarar göreceğini, yem satamayacaklarını öne sürdü. Türkiye’de, 5 baş ve üzerinde hayvana sahip 450 bin işletme bulunduğunu, üst birliğe 17 alt birlik ve 2 bin 800 besicinin üye olduğunu kaydeden Demir, ithalattan 2 milyon ailenin öncelikle mağdur olacağını belirtti. Besicilere destek vermek amacıyla gelen Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin de, ithalatın sadece besicilere değil, tarım ve özellikle hayvancılık sektörüne krediren kuruluşları da olumsuz etkileyeceğini söyledi. Yetkin, zarar eden besicilerin kredi borcunu ödemekte zorlanacağını, kredi geri dönüşlerinin duracağını, bundan başta Ziraat Bankası olmak üzere hayvancılık sektörüne kredi kullandıran kuruluşların etkileneceğini anlattı. İbrahim Yetkin, et fiyatlarındaki spekülatif artışın ithalatla düşürülemeyeceğini de vurguladı. Eylem için Sakarya’dan gelen besici Mehmet Adıgüzel, ‘’ithalat sürecinde, TOBB ve TZOB’u besicilerin yanında olmamakla’’ eleştirdi. Amasya Suluova’dan gelen besici İdris Yavuz da, Suluova’da bir sezonda 50 bin baş hayvan beslendiğini ve şu anda besicilerin büyük sıkıntı yaşadığını söyledi. Yavuz, özel sektörün ithalatı açtırmak için suni fiyat artışı yaptığını öne sürerken, ‘’EBK’yı devreden çıkarmak için, askeri kurumların et alımı için açtığı ihalede, EBK 14 lira verirken onlar 12 lira verdiler. EBK’yı devreden çıkarmak, ithalatı açtırmak istiyorlar’’ iddiasında bulundu.

Sokaklarda satılan süte dikkat!

KIRKLARELİ Tarım İl Müdürü Erdinç Yazıcı, denetimden uzak, yağı alınarak veya su katılarak besin unsurlarınca fakirleştirilmiş, hastalık yapıcı her türlü mikrobu içeren sokak sütlerinin kesinlikle içilmemesi uyarısında bulundu. Yazıcı, 21 Mayıs Dünya Süt Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, büyüme ve gelişme çağında olan çocukların, gençlerin, gebe ve emzikliler ile yaşlıların süt ve süt ürünlerini dengeli biçimde tüketmeleri halinde günlük protein ve yağ ihtiyaçlarının önemli bir kısmının karşılanacağını belirtti. Sütün faydalarından gereği gibi yararlanabilmek için sağlıklı, temiz ve kalitesi yüksek süt ve süt ürünleri tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Yazıcı, ‘’İyi beslenen bireyler, fiziksel ve zihinsel yönden sağlıklı olduklarında yaratıcı, yetenekli, düzenli çalışma ve üretme gücüne sahip olmaktadır. Kalsiyum, Protein, A, D, E, K vitamini bakımından zengin olan süt, başta gelişme çağındaki çocuklar olmak üzere insan beslenmesinde önemli bir besin kaynağıdır’’ dedi. Ülkede üretilen sütün yüzde 40’ına yakın bir kısmının sokak sütü olarak hiçbir işlem görmeden tüketime sunulduğunu ifade eden Yazıcı, insan sağlığı için sokak sütünün tüketilmemesi gerektiğini bildirdi.

21.05.2010

Nijerya, temiz suya hasret

Cansuyu Genel Merkezi’ni ziyaret eden Dr. Abdullah Jibril Oyekan Nijerya’daki en önemli sıkıntının temiz su ihtiyacı olduğunu söyleyerek, Cansuyu’ndan daha çok su kuyusu açılması için yardım istedi.

27-29 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek olan “Uluslararası 19. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi”ne katılmak üzere Türkiye’ye gelen Nijerya İslâmî Eğitim Vakfı Başkan Vekili Dr. Abdullah Jibril Oyekan, Cansuyu Genel Merkezi’ni ziyaret ederek, Genel Başkan Mustafa Köylü ve yönetim kurulu üyeleri ile görüştü. Cansuyu’nun faaliyetleri hakkında bilgi alan Dr. Abdullah Jibril Oyekan, Nijerya’nın en büyük sıkıntısının temiz su ihtiyacı olduğunu söyledi. Oyekan, Cansuyu’dan Nijerya’daki açılan su kuyusu sayısını arttırmasını istedi. Ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti belirten Cansuyu Genel Başkanı Mustafa Köylü, Afrika’nın susuzlukla mücadele eden bölgelerini suya kavuşturmak için çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.

21.05.2010

Cezaevinde kavga: 1 yaralı

KÜTAHYA'DA, cezaevinde çıkan kavgada 1 hükümlünün darbedilerek yaralandığı bildirildi.

Alınan bilgiye göre, Kütahya E Tipi Kapalı Cezaevi’nde, ‘’yağma’’ suçlamasıyla tutuklu C.K. ile ‘’adam öldürme’’ suçundan hükümlü M.D. arasında henüz belirlenemeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine C.K’nin yumrukla darbettiği öne sürülen M.D, 112 Acil Servis ekiplerince Kütahya Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralının daha sonra taburcu edilerek cezaevine getirildiği bildirildi. C.K. hakkında yasal işlem yapıldı.

21.05.2010

Bin 600 oyuncak imha edildi

AKSARAY'YA, insan sağlığını olumsuz etkileyeceği belirlenen bin 600 adet oyuncak toplanarak imha edildi.

Aksaray İl Sağlık Müdürlüğünden edinilen bilgiye göre, Çevre Sağlığı ekiplerinin Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan ‘’Oyuncaklar Hakkındaki Yönetmelik’’ çerçevesinde oyuncak satan iş yerleri ile semt pazarlarında oyuncak kontrollerini sıkı bir şekilde devam ettirdiği bildirildi. Yönetmelik gereğince, belli özelliklere sahip olması gereken oyuncaklarla ilgili yapılan kontrollerde Aksaray’da 1 yıl içinde bin 600 adet oyuncağa el konuldu. İnsan sağlığını olumsuz etkileyeceği belirlenen oyuncakların Aksaray Belediyesine teslim edilerek imhasının gerçekleştirildiği öğrenildi.

21.05.2010

Beyza Hotel’de alternatif tatil

TATİLCİLERİN gözde mekânlarından Altınoluk’ta bulunan Beyza Hotel bu sezonda da misafirlerine çok özel hizmetler sunuyor.

Beyza Hotel bol oksijenli nemsiz havası ve mavi derinlikleri ile 2010 tatil sezonunu 22 Mayıs Cumartesi açıyor. Tatili klimalı otel odalarında veya lobisinde geçirmek istemeyen, tabiat ile barışık ve doyasıya tatil yöresini gezmek isteyen tatilcilere en uygun mekân olan Altınoluk Beyza Hotel, 85 odalı 10 bin metrekare alanda kurulu. Beyza Hotel’de hanımlara özel, 2 bin 400 metrekarelik filtre ile arıtılarak sürekli akışkan deniz suyu ile doldurulmuş, etrafı kapalı özel havuz da bulunuyor. Çocuklar için aquapark ve oyun alanları özel olarak hazırlanmış. Sabah, öğle, akşam açık büfe hizmeti ise, günlük taze olarak gelen kaliteli ürünlerle hazırlanan yemeklerden oluşuyor. Menteşe Turizm Yatırım A. Ş. grubuna bağlı olan ve 7 yıldır Ege Bölgesi’nde “kusursuz hizmet” anlayışını ilke edinen Beyza Hotel, Ankara’ya Balıkesir ve Bursa üzerinden 630 km, İzmire 230 km, Bandırma üzerinden İstanbul’a 210 kilometre.

BEYZA HOTEL TAM BİR AİLE ORTAMI

Beyza Hotel Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Menteşe, Beyza Hotel’in 2004 yılında bir aile şirketi olarak Şeref, Hayati ve Necmettin Menteşe kardeşler tarafından kurulduğunu belirterek, otelin tam bir aile ortamı olduğunu söyledi. Menteşe, “Misafirlerimize parayla satın alınamayacak muhteşem bir aile ortamı sunuyoruz. Otelin alt yapısını ve sıhhî tesisatını komple yeniledik. Misafirlerilerimizin konforu için tüm çalışmalarımızı tamamladık. Oteli konuklarımıza ikinci bir yuva haline getirdik” dedi. Menteşe, dünyada iki beldenin oksijen bolluğuyla tanındığını belirterek, şunları söyledi: “İsviçre Davos, Türkiye Altınoluk. Altınoluk’un en büyük özelliği sahil beldesi olmasına rağmen dünyada eşsiz oksijen bolluğuna sahip olmasıdır. Kültür, örf, adet veya inancı gerekçesiyle alternatif turizmi tercih eden insanımızın, Beyza’yı tercih edip tabiat mu’cizesi olan oksijen çadırında nemsiz bir havada tatil yapması büyük bir ayrıcalıktır. 230 yatak kapasiteli otelimiz aile boyu tatil yapabilmeniz için her türlü alt yapısını tamamlamıştır.” Menteşe, otellerinde tesettürlü hanımların, hiç zorluk çekmeden, sıcaklardan ve nemden bunalmadan rahat günler geçirebileceğini belirterek, “Yazı serin geçirmek isteyenler Akdeniz’in nemli ve bunaltıcı sıcağını değil, Kaz Dağları’ndan gelen bol oksijenli, sıfır nemli havasıyla Beyza Hotel’i tercih etsinler” diye konuştu.

Menteşe, misafirlerinin haftalık rezervasyonlarda yüzde 20’ye varan kampanyadan yararlanabileceklerini söyledi. Otel Beyza’nın sunduğu diğer aktiviteler ve imkânlar şöyle: “Denize sıfır sahil cafe, semaverde çay, nargile gibi otantik bir ortam, 100 kişilik sohbet ve Toplantı odası, 300 kişilik komple deniz ve Havuz manzaralı restorant, spor salonu, çocuk kulübü, sauna, akşamları canlı halk müziği ve animasyonlar, market, wireless internet servisi, 1000 metrekarelik kaydıraklı tatlı su havuzu.” Tur operatörlerine bağlı günlük dağ ve deniz turları.” Ramazan Ayı’nın yılın en sıcak ayı olan Ağustos’a denk gelmesi sebebiyle Altınoluğu 2010 yılı favorisi ettiğini belirten Menteşe, erken rezervasyonlarını Mart ayında tamamlayan Otelin, tüm Ramazan ayını kapsayan gece ve gündüz programlarını hazırladığını ve büyük bir sevinçe Mübarek Ramazan Ayını karşılamayı beklediklerini vurguladı.

21.05.2010