Spor

Tam bir rezâlet

Kadıköy'de bütün emekler tek maçta boşa gitti. Fenerbahçe taraftarları bu travmayı uzun bir müddet üzerinden atamayacak. Şampiyonluklar gelir gider. İyi oynarsınız, maç kazanamazsınız.

Kötü oynarsınız maç alırsınız. Şampiyon olamamak dünyanın sonu değil. Ancak Şükrü Saraçoğlu Stadında yaşanan skandal en az şampiyonluğun kaçması kadar taraftarı çileden çıkardı. Maçtan sonra oluşacak tepkiyi azaltmak için yapıldığı intibaını uyandıran anons rezaletinin faturasını birileri mutlaka ödemelidir. Binlerce insanı önce sevindirip, sonra hayal kırıklığına uğratmak basit bir "yanlış bilgilendirme" olarak görülmemelidir. O anonsla birlikte sevinç içinde sahaya atlayan taraftarların dünyası bir anda yıkıldı. Aldatıldığını düşünen bu insanlar kızgınlıklarını yanlış bir yola saparak dindirmek istedi. Yüzlerce koltuğu sökerek, sahaya fırlatttı, stad içindeki tuvaletlerin lavabo ve klozetlerini kırdı ve en tehlikelisi tribünleri ateşe vererek büyük bir faciaya yolaçabilecek hareketlere girişti. Güvenlik güçleri öfkeli taraftarın tepkilerini zor da olsa kontrol almayı başardı.

HEDEFTE 3 İSİM VAR

Fenerbahçe, sadece şampiyonluğu kaçırmadı. Büyük bir servetten de mahrum oldu. Tahmini ekonomik zararın 100 milyon TL olduğu söylenebilir. Kaba bir hesap yaparsak, sadece şampiyonluk primi ve Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılım payı olarak 40 milyon TL kasasına girecekti. Ayrıca, şampiyon olabilseydi Fenerium ürünlerinin satışından yeni sezona kadar büyük bir ciro elde edecekti. Ayrıca, kombine biletlerden gelecek taze para ile birlikte bu rakamın 100 milyon TL'ye ulaşması hesaplanıyordu. Artık bu mümkün değil. Hiçbir Fenerbahçe taraftarının bu başarısızlığı bir-iki ay gibi kısa zamanda unutması mümkün değildir. Takıma Avrupa'nın en popüler ismi bile transfer edilse, taraftarı yeni sezonda tribünlere çekmek kolay olmayacaktır. Başkan Aziz Yıldırım, geçen sezon sonunda 3 kupa sözü vermişti. Fenerbahçe ne yazık ki, bu sezonu bir kupa bile alamadan kapattı. Yıldırım'ın Fenerbahçe Kulübüne kazandırdığı tesisleri kimse inkar edemez. Ancak camianın ve taraftarların büyük bir bölümü onun istifa edip, çekilmesini bekliyor. Yine Türkiye'nin en çok kazanan teknik adamı olan Christoph Daum'un başarısız olduğunu kabul edilip, derhal görevine son verilmelidir. Alman hoca sözleşmesindeki ağır tazminat maddelerine güvenip, yerinde durmak için ısrar etmemelidir. Tepkilerin hedefi olan bir diğer isim ise iki sezondur büyük bir sabırla iyi performans göstermesi beklenen ancak hiçbir katkısı olmayan İspanyol futbolcu Daniel Guiza ile de yolların ayrılması gerekiyor. Aldığı astronomik ücret ile Fenerbahçe Kulübüne ağır bir maddi yük getiren Guiza'nın Dünya Kupası'nın bitmesiyle birlikte başka bir kulübe transferi gerçekleşmesi için menacerlerle şimdiden temaslara geçilmelidir.

TEBRİKLER BURSASPOR

Bursaspor gerçekten çok büyük bir başarıya imza attı. 4 büyüklerin arasından sıyrılıp lig şampiyonluğuna ulaşması basit bir iş gibi görülmemelidir. Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam zoru başardı. Kendine güvenen, disiplinli ve inançlı bir takımın nerelere kadar gelibileceğini herkese gösterdi. Allah'ın işine bakın, kovulduğu Beşiktaş önünde zafer ulaşarak şampiyonluk sevincini yaşadı. Doğru anlayana bu bile bir mesajdır. Ertuğrul hocayı eskilerden beri tanırız. Havalı ve kasıntılı biri değildir. Futbolculuk döneminde gol attığı zaman bile rakibinin üzüntüsünü gördüğü için aşırı bir sevinç gösterisi yapmazdı. Diğer yıldız futbolcular gibi magazin sayfalarında hiç haber olmazdı. Dini görevlerini yerine getiren mazbut bir aile reisiydi. Bu yönüyle de herkesin takdirini kazanmıştı. Ocak ayında Antalya'da TSYD seminerinde kısa bir görüşmede bulunduk. O tarihte Bursaspor'un UEFA Kupası'na katılmasını bile başarı olarak görüyordu. Bugün şampiyon takımın hocası kartvizitini taşıyor. Bu başarısıyla Bursaspor'a 40 milyon TL gelir getirdi. Transfere ancak 18 milyon TL ayırabilen kulüp yönetiminin rüyasında bile göremeyeceği bir serveti Bursa'ya kazandırdı. Halk dilinde "heykeli dikilecek adam" diye bir tabir var. Ertuğrul hoca bu başarısıyla bu benzetmeye tıpa tıp uyuyor.

EROL DOYRAN

[email protected]

18.05.2010