Güncel |
Laiklik, inancın teminatı olmalı |
Memur-Sen Mersin şubesinin düzenlediği “Kuşatılmış Demokrasi” konulu konferansta konuşan Genel Başkan Gündoğdu, sosyal devlet, vatandaşını ayırmayan ve ötekileştirmeyen olduğunu belirterek, “Laiklik dinsize dinsizliğini yaşamanın teminatı, dindara da dindarlığını yaşamanın teminatıdır” şeklinde konuştu. Laiklik, inancı yaşamanın teminatı olmalı
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “Laiklik; dinsize dinsizliğini yaşamasının teminatı, dindara da dindarlığını yaşamasının teminatıdır” dedi.Memur-Sen Başkanı Gündoğdu, Mersin Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Kuşatılmış Demokrasi ve Sivil Toplum” konulu panelde konuşma yaptı. Gündoğdu, demokratikleşmeye ve hukuka vurgu yaparker, Genelkurmay’daki “kozmik oda”yı eleştirdi. Gündoğdu, “Kozmik oda yüzbaşıya açık, yasama, yürütme, yargı erki olan hakimin giremediği oda, belgeler yakan ere açık. Böyle bir ülkeye demokratik diyemezsiniz. Başkomutanına, Cumhurbaşkanına sır odası bulunan ülkeye şeffaf diyemezsiniz” dedi.
“KUTSAL OLAN DEVLET DEĞİL, MİLLETTİR” Gündoğdu, sosyal devletin vatandaşını ayırmayan ve ötekileştirmediğini belirterek, şunları söyledi:“Her süreçte her darbe sürecinde bir kesimi dövmek için gözüne kestirmeyen, her kesime eşit yakınlıkta bulunan bir devlettir. Hukuk devleti, çağdaş devletler konumunda ve hukuken geçerli olmasıdır. Ama bizdeki uygulamaya bakıyorsun, demokratik devletin, sosyal devletin ve hukuk devletinin tanımı var uygulaması yok. Başka ülkelere sürgün ettiğimiz başörtülü kızlarımızın, özgürce okumasının teminatı olması gereken laiklik ilkesinin tanımı olmayınca, Sütçü İmam Üniversitesi’nde bile bu kızlarımızı sürgün etmenin kumpasına dönüştürülebiliyor. Onun için, laikliğin tanımının yapılması gerektiğini, buradan ifade etmek istiyorum. Deniyor ki; devletin milleti mi olalım, milletin devleti mi olalım? Bu zamana kadar hep devletin milleti olduğumuz için devlet, döğme hakkını kendisinde gördü. Kutsal olan devlet değildir, millettir”
“STAND-BY ANLAŞMALARI ŞİFA OLMADI” Başbakan’ın “IMF ile artık anlaşmayacağız” cümlelerini önemsediklerini anlatan Gündoğdu, şunları kaydetti: “İnşallah yeniden bir bahane ile yeni anlaşmalara gidilmez. Çünkü IMF ile 19 kez stand-by anlaşması imzalamışız. Tamamında bu ülkenin 330 kapitalist ağa babaları köşeyi dönmüş, ama milletin hep ekmeği küçülmüş, işçinin, memurun, dar gelirlinin ekmeği elinden alınmış ve şifa olmamış. IMF’nin kararlarına bakıyoruz, ‘yüzde 85 çoğunlukla karar alınır’ diyor. ABD’nin IMF içerisinde oy oranı ise yüzde 18. Yani, yüzde 85 olmadan karar alınmaz ama yüzde 18’inde ABD söz sahibi. ABD istemezse IMF karar alamaz.”
“BEDİÜZZAMAN YILLAR ÖNCE REÇETEYİ YAZMIŞ” “Hükümete de 72 milyonu kucaklayacak anayasa yapın” çağrısında bulunan Gündoğdu, Memur-Sen’e anadilde eğitim için iftiralar atıldığını önü sürdü. “Ya bizi doğru anlayın ya da iftira atmayın” diyen Gündoğdu, şöyle konuştu: “Memur-Sen’in ana dilde eğitim gibi bir talebi hiçbir zaman olmamıştır. Asla olamaz. Eğitim dili Türkçe’dir. Başka bir eğitim dili anlayışımız yok. Bu devlet kim hangi dili öğrenmek istiyorsa öğretsin. Bediüzzaman Said Nursî yıllar önce reçeteyi yazmış ‘Türkçe lâzım, Kürtçe caiz olsun’ demiş. Memur-Sen’in ölçüsü bellidir. JİTEM’e de KCK’ya da, ETÖ’ye de PKK’ya da aynı uzaklıktayız. Fersah fersah uzağız. Ha Silivri Cezaevi ha İmralı bizim için hiç fark etmiyor. Memur-Sen ailesine tavsiyem. İmralı’da ya da Silivri’de olmayın da nerede olursanız olun.”
|
22.03.2010 |