Aile-Sağlık |
Ömrü uzatacak 6 tedbir DÜNYA Sağlık Örgütü (DSÖ), ülkelerin altı sorunun önüne geçecek tedbirler almaları durumunda, dünya genelinde insan ömrünün ortalama 5 yıl artacağını bildirdi. DSÖ tarafından yayımlanan rapora göre, dünya genelinde her yıl ortalama 60 milyon kişi hayatını kaybediyor ve bu ölümlerin dörtte biri, devletlerin tedbir alarak önüne geçebilecekleri 6 temel konuyla bağlantılı olarak gerçekleşiyor. DSÖ raporuna göre, üye ülkelerin acilen düşük ağırlıklı doğum, güvenli olmayan cinsel ilişki, alkol kullanımı, temiz su kaynaklarına erişim ve yüksek tansiyon sorunlarına odaklanarak, politikalar üretmeleri gerekiyor. İnsan sağlığını etkileyen, dünya genelinde ölümlere neden olan global 24 riski sıralayan DSÖ’nün listesinde, hava kirliliği, tütün ürünleri kullanımı ve sağlıksız beslenme ilk sıralarda yer alıyor. Koroner kalp hastalıklarının, dünya genelinde ‘’ölüm listesinin’’ birinci sırasında yer aldığı da belirtilen raporda, global riskler arasında ilk sıralarda yer alan alkol tüketimi, yüksek tansiyon, sigara, yüksek kolesterol, obezite, fiziksel hareketsizlik ve dengesiz beslenme ile koroner kalp hastalıkları arasında doğrudan bağlantı olduğuna dikkat çekiliyor.
DÜNYADA 5, AFRİKA'DA 10 YIL ÖMÜR UZAYACAK
DSÖ’YE göre, koroner kalp hastalıkları ve bununla bağlantılı riskler daha yoğun olarak gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde görülürken, gelişmemiş ülkelerde hijyen eksikliği, su kaynaklarına ulaşım, düşük doğum ağırlığı gibi faktörler, ‘’ölüm listesinin’’ daha ön sıralarında bulunuyor. Raporda, gelişmemiş ülkelerde bulaşıcı hastalıkların daha fazla can aldığı, bir ülke gelişmeye başladıkça, ölüm nedenleri arasında bulaşıcı hastalıkların gerileyerek yerini kalp hastalıkları ya da kanser gibi bulaşıcı olmayan hastalıklara bıraktığı kaydediliyor. Gelişmekte olan ülkelerde doğan 38 çocuktan birinin, 5 yaşın altında hayatını kaybettiğine işaret edilen raporda, bu çocuk ölümlerinin, çok basit önlemlerle önüne geçilebilecek beslenme hijyen sorunlarından kaynaklandığı belirtiliyor. DSÖ, istatistiklerin genel bir anlayışı desteklemediğine de dikkat çekiyor ve dünya genelinde aşırı kilo ve beslenme nedeniyle ölümlerin, sanılanın aksine, yetersiz beslenme nedeniyle meydana gelen ölümlerden daha fazla olduğunu kaydediyor. Rapora göre, önlenebilir ölüm risklerinde ilk sıralarda yer alan konularda olumlu adımlar atılması, önleyici politikalar benimsenmesi durumunda, dünya genelinde insan ömrünü 5 yıl, Afrika kıtasında ise 10 yıldan fazla uzatmak mümkün. |
03.11.2009 |
İlâçta kaos 4 Aralık’ta daha da büyüyecek ORTA Vadeli Program kapsamında yapılan düzenlemeyle 700 kalem ilacın fiyatında dünden itibaren geçerli olacağı açıklanan fiyat indiriminin yürürlüğünün 4 Aralık tarihine ertelenmesi, Türk Eczacıları Birliği (TEB) tarafından, ‘’Sorunu çözmediği, ötelediği’’ şeklinde değerlendirildi. TEB Genel Sekreteri Özgür Özel, dünden itibaren 700 kalem ilacın fiyatında yüzde 11’lik iskonto oranının yüzde 24’e çıkarılmasını öngören düzenlemenin yürürlüğünün 4 Aralıka ertelendiğini hatırlattı. Türkiye’de bu alanda uygulanan tedbirlerin, sadece kamu kurum ıskontolarının yüzde 11’den yüzde 24’e çıkmasıyla sınırlı olmadığını, bunun dışında 16 milyar dolarlık ilaç pazarını 3.3 milyar dolar daraltacak tedbirlerin de söz konusu olduğunu kaydeden Özel, bu 3.3 milyar dolar tasarrufla eczane ekonomisinin 815 milyon TL küçüleceğini savundu. 700 kalem ilaçtaki kısmi indirim nedeniyle oluşacak stok erimesinin buzdağının sadece görünen yüzü olduğuna işaret eden Özel, ‘’Bugün fiyat indirimi ertelenen bu 700 ilaçla birlikte 4 Aralık’ta fiyatları düşecek ilaç sayısı 4 bini bulacak. Kaos o zaman daha da büyüyecek’’ diye konuştu. |
03.11.2009 |
Ağızdan kan gelmesi ölüme sebep olabilir Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı Öğretem Üyesi Doç. Dr. Uğur Gönlügür, Hemoptizi’de (Ağızdan kan gelmesi) ihmalin ölüme neden olabileceğini bildirdi. Gönlügür, yaptığı yazılı açıklamada, ağızdan kan gelmesinin akciğer, kalp hastalıkları, mide, bağırsak sistemi hastalıkları ile üst solunum yolu hastalıklarında ortaya çıkabileceğini belirtti. Mide ya da on iki parmak bağırsağındaki ülserler, gastritler, boğaz kanserleri, burun travmaları, farenjit, akciğer kanseri, bronşektazi, akut ve kronik bronşitler, zatürre, verem, kalp yetmezliği, akciğer damarlarının pıhtıyla tıkanması nedeniyle ağızdan kan gelebileceğini ifade eden Gönlügür, hastalıkla ilgili şu bilgileri verdi: ‘’Çok fazla miktarda gelen kan, soluk borusunu tıkayabilir. O zaman kişi, kendi kanıyla boğulabilir. Hastanın çıkardığı kan bulantıyla gelmişse ya da kahverengi ise muhtemelen mideden geliyordur. Bunun tersine hastanın çıkardığı kan öksürükle gelmişse, balgamla karışık ya da kırmızı renkte ise büyük ihtimal akciğerden geliyordur. Bu durumda hastaya kuvvetli öksürmemesi, öksürecekse kendini zorlamadan öksürmesi söylenir ve hasta kanayan akciğerinin olduğu tarafa yatırılır.’’ Gönlügür, ağızdan kan gelmesinin hastayı telaşa sokan bir bulgu olmakla birlikte iyi ya da kötü huylu nedenleri olabileceğini bildirerek, şunları kaydetti: ‘’Az miktarda gelen kan hastada ileri ki zamanlarda artıp, ölüm riski oluşturabileceğinden bu tür hastalar derhal en yakın sağlık kuruluşuna, mümkünse bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurmalıdırlar.’’ |
03.11.2009 |
İşlenmiş gıda tüketen depresyon geçiriyor İNGİLİZ araştırmacılar, işlenmiş gıda ağırlıklı beslenenlerin depresyona girme risklerinin fazla olduğunu ortaya koydu. İngiliz Psikiyatri dergisinde yayımlanan araştırmanın sonuçlarına göre, bol sebze, meyve ve balık tüketenlerin depresyona girme riski daha düşük. London College Üniversitesinden araştırmacılar, 3 bin 500 kamu görevlisinin beslenmesiyle ilgili elde edilen verileri 5 yıl sonraki depresyon durumlarıyla karşılaştırdı. Araştırmada farklı diyet uygulanan iki gruptaki deneklerin yaşları, cinsiyetleri, eğitim durumları, fiziksel faaliyetleri, sigara alışkanlıkları ve kronik hastalıkları da göz önüne alındı. Araştırmanın sonunda, işlenmemiş gıda tüketenlerin daha az tüketenlere nazaran gelecekte depresyona girme riskinin yüzde 26 olduğu belirlendi. |
03.11.2009 |
Alman Hastanesine grip merkezi kuruldu ALMAN Hastanesi bünyesinde Grip Enformasyon ve Koruma Merkezi kuruldu. Yapılan yazılı açıklamaya göre, yaklaşan kış mevsimiyle birlikte grip vakalarındaki olası artışla ilgili beklentiler ve özelikle ‘’Domuz Gribi’’ vakalarındaki hızlı artış nedeniyle kurulan Grip Enformasyon ve Koruma Merkezi’ne başvuranlar, grip ile ilgili her türlü bilgiye ulaşacak. Açıklamada görüşlerine yer verilen Alman Hastanesi Grip Enformasyon ve Koruma Merkezi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Metin Okucu’nun, merkeze başvuranlara her türlü bilgi ve korunma yollarının anlatılacağını, ayrıca hastalığa yakalananların da tedavisinin yapılacağını kaydettiği bildirildi. |
03.11.2009 |
Hidadik kist’ten binlerce kişi ameliyat oluyor ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Alper Akınoğlu, ‘’Halk arasında ‘köpek kisti’ olarak da bilinen ‘hidadik kist’ten ülkemizde her yıl binlerce kişi ameliyat oluyor. Bu durum gelişmiş ülkelerde kabul edilemez bir durum’’ dedi. Prof. Dr. Alper Akınoğlu, ÇÜ Balcalı Yerleşkesi Mithat Özsan Amfisi’nde gerçekleştirilen ve 5 Kasım’a kadar sürecek ‘’16. Uluslararası Parazitoloji Kongresi’’nin açılışında yaptığı konuşmada, önlenebilir olduğu halde önemli hastalıklara neden olan parazitlerin bulunduğunu ve bunların Türkiye’de her yıl binlerce insanın ölümüne sebep olduğunu kaydetti. Branşı olduğu için bu konuda ‘’hidadik kisti’’ örnek gösterebileceğini kaydeden Akınoğlu, ‘’Halk arasında ‘köpek kisti’ olarak da bilinen ve karaciğeri etkileyen ‘hidadik kist’ten ülkemizde her yıl binlerce kişi ameliyat oluyor. Çünkü ülkemiz hidadik kistte endemik bir bölge olma özelliğini devam ettiriyor. Bu durum gelişmiş ülkelerde kabul edilemez bir durum’’ dedi. |
03.11.2009 |