Haberler |
Okullar kapanıyor, dertleri kapanmıyor |
MERSİN Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Faik Kanatlı, Türkiye’de ilköğretim okullarında kaliteli eğitim anlamında pek çok eksiklik bulunduğunu, bu sorunların kırsal kesimdeki okullarda daha da göze çarptığını söyledi. Köylerdeki ilköğretim okullarındaki temel sorunun, bu okullara sürekli genç öğretmenlerin tayin edilmesi, deneyimli öğretmenlerin şehirde birikmesi olduğunu kaydeden Kanatlı, ‘’Bu durumda, deneyimli ile genç öğretmenler arasında etkileşim gerçekleşmiyor. Aynı zamanda, köy okullarındaki öğretmenler sürekli oradan kaçmak için çarelere başvuruyor. Bu sebeple öğretmen ile öğrenci arasındaki zamana dayalı karşılıklı güven sağlanamıyor’’ dedi. Kırsal alandaki varlıklı kesimin de kentsel imkânları değerlendirmek istediğini, köyü tercih etmediğini belirten Kanatlı, ‘’Böylece iyi ve kötü öğrenciler arasındaki etkileşim gerçekleşmiyor. Köyde kalanların önlerinde iyi örnekleri kalmıyor. Köydeki beklenti kırılıyor, hedef olmuyor. Son gittiğim bir köy okulunda Anadolu ve fen lisesini kazanan hiç yoktu. Öğrencilerin kazanabileceklerine dair inançları da yoktu, çünkü önlerinde örnek bulunmuyordu’’ diye konuştu. Doç. Dr. Kanatlı, kent ile kırsal alan arasındaki uçurumun deneyimli öğretmenlerin orada bulunması ve sorunların yerinde çözülmesiyle aşılabileceğini kaydetti.
BİRLEŞTİRİLMİŞ SINIFLI OKULLAR
Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim görevlisi Ömer Aslantaş ise köylerde genellikle ‘’birleştirilmiş sınıflı’’ yani bir öğretmenin birden fazla sınıfı okuttuğu okullar bulunduğunu, Türkiye’deki yaklaşık 35 bin ilköğretim okulundan 17 bininin bu durumda olduğunu söyledi. Birleştirilmiş sınıflı okullarda en fazla 4 öğretmen bulunduğunu ama çoğunun tek öğretmenli olduğunu ifade eden Aslantaş, ‘’Türkiye’de tek öğretmenli yaklaşık 7 bin 800 okul var. Bunların eğitim ve öğretim konusunda hangi düzeyde olacağı ortada. Öğretmenler de bu konuda yeterli donanımlara sahip olmadan göreve başlıyor çünkü yeterli staj yapmıyor’’ dedi. Son yıllarda taşımalı eğitim uygulamasının başlatıldığını hatırlatan Aslantaş, şöyle konuştu: ‘’Bu sistemin özellikle 1, 2 ve 3’üncü sınıf öğrenciler üzerinde olumsuz etkileri oldu. Bu okullardaki eğitim ve öğretimin kaliteli olduğunu kimse iddia edemez. Taşımalı sistemin ortaya çıkardığı diğer bir durum, öğretmenlerin köylerde yaşamamasının oluşturduğu olumsuzluk. Önceden öğretmenler köylerde yaşar, yaygın eğitim bu şekilde gerçekleştirilirdi. Köydeki herkesle iletişim halindeydi. Yaşlısı, genci, hiç fark etmeden yaygın eğitim gerçekleştiriliyordu. Şimdi bu durum da ortadan kalktı.’’ Ömer Aslantaş, Türkiye’de en çok birleştirilmiş sınıflı köy okuluna sahip ilin Şanlıurfa, en az okula sahip ilin Yalova olduğunu sözlerine ekledi. |
12.06.2009 |