ESKİŞEHİR Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Turan, Türkiye’de öğretmen ve öğretim üyeleri gibi okumuş kesimin de kitap okuma alışkanlığının olmadığını öne sürdü. Prof. Dr. Turan, insanın kendini tanıması ve ifade edebilmesi için kitap okuması gerektiğini belirterek, kitap okuyan insanın potansiyelini yüksek oranda kullandığını kaydetti. Prof. Dr. Turan, şöyle konuştu: ‘’Artık toplumların yeraltı kaynakları eskisi kadar önemli değil. İnsan kaynağı giderek önem kazanıyor. Cep telefonu, diz üstü bilgisayar, Google ve CD gibi dünyaya yön veren icatlar yeraltında bulunmadı. Bunlar üretici insanların icat ettiği buluşlardır. Türkiye’nin parlak geleceği için okuyan toplumu inşa etmemiz gerekir. Üretici bir Türkiye için kitap okunması zorunludur. Tüm araştırmalar üretici olmanın kitap okumakla mümkün olduğunu gösteriyor. Okuma alışkanlığı kazanmadan üretici bir birey olmak mümkün değil.’’
Kitap okumanın kişinin hayat biçimi olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Turan, şöyle devam etti: ‘’Türkiye çok az kitap okuyor. Türkiye’de öğretmen ve öğretim üyeleri gibi okumuş kesimin de kitap okuma alışkanlığı yok. Eğitim-Bir-Sen ve Gazi Üniversitesinin yaptığı anket çalışmalarına göre, Türkiye’de öğretmenlerin yüzde 8’i hiç kitap okumuyor. Yüzde 39’u bu konuda bilgi vermek istemiyor. Yüzde 28’i de ayda bir kitap okuyor. Öğretmenler 4 yılda sadece bir kitap okuyor. Sadece öğretmenler değil, öğretim üyeleri de okumuyor. Öğretim üyelerinin yüzde 22’si sadece akademik yayın okuyor. Yüzde 56’sı ise ayda bir iki kitap okuyor. Öğretim üyelerinin de yaklaşık yüzde 50’si kitap okumuyor. Okuma alışkanlığı okumuş kesimde de çok yaygın değil. Vatandaşın durumu ise daha vahim. Türkiye, kitap okuma alışkanlığında çoğu Afrika ülkelerinin bile gerisinde kaldı. ABD’de kitap okuma yüzde 12, Japonya’da yüzde 14, Türkiye’de ise on bin de bir. Bir Japon yılda ortalama 25, İsviçreli 10, Fransız 7 kitap okuyor. Türkiye’de 6 kişiye yılda bir kitap düşüyor. Gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığında Türkiye’nin okuma alışkanlığı yok denecek kadar azdır.’’
“SİSTEM KİTAP OKUMAYI TEŞVİK ETMİYOR’’
Prof. Dr. Turan, kitap okuma alışkanlığı kazanılmasında ailenin de öneminin büyük olduğunu vurgulayarak, ‘’Bir evde kitaplık yoksa, çocuk anne ve babasının kitap okuduğunu görmüyorsa çocuğa kitap okuma alışkanlığı kazandırmak zordur’’ diye konuştu. ‘’Türkiye’de kitap okunmamasının nedeni birey değil, sistemin kendisidir. Türkiye’de sistem kitap okumayı teşvik etmiyor’’ diyen Prof. Dr. Turan, okumayan toplumun kendi geleceğini yok ettiğini kaydetti. Turan, genç nesile okuma alışkanlığı kazandırmak için şunları tavsiye etti: “Bütün kitapları hızla e-kitap haline getirmeliyiz. Kitabı, okurun evine, otomobiline, ayağına götürmeliyiz. Otomobilde, yolculukta kitap okumanın önü açılmalıdır. Bunun için sesli kitaplar yapılmalıdır. Klâsik kitap okuma alışkanlıklarımızı terk etmeliyiz. Genç nesile farklı bir stratejiyle kitap okuma alışkanlığı kazandırmalıyız.’’ Eskişehir / aa
|