Avrupa Parlamentosu üyesi Vural Öger, “AB'deki Türkiye dostları içinde bir Türkiye yorgunluğu başladı. Bunların eline birşeyler vermek lâzım. Hükümet Mart ayından sonra Avrupa Birliği konusuna soyunmazsa benim de şevkim biter" dedi. Öger yerel seçimlerin ardından hızlı bir şekilde reformlara girişilmesi gerektiğini söyledi.
HÜKÜMET BU ÇOĞUNLUĞUYLA YAPABİLİRDİ
“Mecliste çoğunluğa sahip olan bir hükümet reform yasalarını daha güçlü ve sür'atli bir şekilde yapabilirdi“ diyen Öger, “AB içindeki Türkiye dostları, Mart'taki seçimlerden sonra çok aktif bir Avrupa politikası yapılmadığı takdirde bu sürecin duracağını ve hatta kopabileceğini düşünüyorlar” uyarısında bulundu.
Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Türk asıllı vekillerinden Vural Öger, Ankara’nın Avrupa Birliği (AB) üyeliğini destekleyen vekiller arasında Türkiye yorgunluğu başladığını söyledi. Öger, Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinin 2009 yılında alacağı boyutlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hükümetin yerel seçimlerin ardından reformlara hızlı bir şekilde girişmesi gerektiğinin altını çizen Öger, aynı zamanda Türk toplumunun AB konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Avrupalı parlamenter, Kıbrıs meselesinde limanların açılması gerektiğini savunurken AB’nin dış politikada önemli adımlar atan Türkiye’yi yüksek not verdiğini ancak iç politikadaki istikrarsızlığından dolayı ikmale bırakabileceğini vurguladı. AB’de Türkiye dostları içinde bir Türkiye yorgunluğu başladığını işaret eden Vural Öger, “Seçimlerden sonra çok aktif bir Avrupa politikası yapmadıkları takdirde bu sürecin duracağını ve hatta kopabileceğimizi de düşünüyorlar. Türkiye dostları içinde de bir Türkiye yorgunluğu başladı. Bunların eline bir şeyler vermek lâzım diye düşünüyorum. Hükümet Mart ayından sonra Avrupa Birliği konusuna soyunmazsa benim de burada açık söyleyeyim şevkim biter” dedi.
“AB, POLİTİKA ÜSTÜ”
AP üyesi Öger, hükümetin 2002-05 yılları arasında “cumhuriyet tarihinde belki son 30-40 yılın en önemli reformalarını gerçekleştirdiğini” ancak daha sonra bu reform hızının kesildiğini söyledi. Hızın kesilmesinde iç politik sorunların rol oynadığını kabul eden Öger, “Ama şu anda mecliste çoğunluğa sahip olan bir hükümetin kanımca bu yasaları daha güçlü bir şekilde daha çabuk bir zaman içinde yapabilirdi diye düşünüyorum. Muhakkak iç politik sebepler bunda rol oynuyor. Diğer taraftan Avrupa içinde çıkan çatlak sesler aleyhte bir kamuoyu oluşturuyor. Böyle bir ortamda da kanımca hükümeti yasaları meclisten geçirmesi de zor oluyor. Muhalefet de yardımcı değil.” diye konuştu. Avrupa Birliği’nin her türlü politik alanın dışına çıkarılması gerektiğini savunan Avrupalı parlamenter, “Yani AB konusu, Türkiye’de çok politize olan bir konu. Belli ideoloji sahip belli kesimler AB sürecini kendi amaçları için kullanıyorlar. Dolayısı ile bence AB konusu, partiler üstü bir konu olmalı Türkiye’de. Hükümetin, muhalefetin, sivil kamu örgütlerinin, tüm toplum örgütlerinin, gençliğin ve üniversitelerin birbirine kenetlenerek AB yolunda medyanın da desteği ile yol almaları gerekir. Çünkü Türkiye’nin geleceği bu AB içinde ne yazık ki Türkiye’de bu konu iyi anlaşılamıyor.” şeklinde konuştu.
|