Mağlubiyeti hak edersin, mağlup da olursun, kimse şaşırmaz, üzülmez ama hak ettiğin bir maçı mağlup bitirmek neyin nesi? Maçın ilk yarısında Trabzonspor gol yiyene kadar oyunda yoktu. Bursa topu dolaştırdı ama gol pozisyonu üretemedi. Derken, geçen hafta Kocaeli maçında olduğu gibi yine olmadık bir şuttan gol yedi Trabzonspor. Kaleci Tolga olsa olmadık eleştiriler yapardık. Bence bu golde de Sylva'nın yanlış yer tutuşundan kaynaklanan bir hata var. Bunu da söylememiz gerekiyor.
Golden sonra ve ikinci yarı bambaşka bir Trabzonspor vardı sahada. Bu takım eksiklerine rağmen istediği zaman baskı kurabiliyor. İkinci yarı 45 dakika. 40 dakikası Bursa yarı sahasında oynandı. 22 futbolcunun 20'si Bursa sahasındaydı. Hani hapsetti deriz ya, Trabzonspor Bursa'yı kendi sahasında öyle hapsetti. O zaman Trabzonspor neden yenildi? Birincisi ofsayttan gol yedi. İkincisi baskı kurduğu anlarda golü geç buldu. Trabzonspor golü, 45 ile 60 arasında bulsaydı, bu maçın sonucu bu olmayabilirdi. Ama artık olan oldu.
Maçın içinde Ersun Yanal'ın yapması gereken de yapmadığı ne var derseniz, hiçbir şey. İkinci yarı bunaltan bir baskı kuran, sonra ofsayttan gol yiyerek mağlup ayrılan bir takımın hocasına belden aşağı vurmak akıllıca olmaz. Bakın yedek kulübesine. Oyuna aldığı oyuncuların tamamı hücum. O halde nereden ne eksik bulacaksınız? Yanal, özellikle ikinci yarı riskli oyunu seçti. Kazanabilirdi, kaybetti ama cesaretli davrandı.
Bu maç ligin ilk yarısını lider bitirme açısından önemliydi. Bir de Trabzon Bursa maçları her zaman kıyasıya rekabete sahne olmuştur. Trabzonspor, ilk yarıyı yine lider bitirilebilir. Lider bitirmese bile gelinen nokta sevindirici. Trabzonspor sadece iki kez yenildi. Ligin en az yiyenlerinden ve en çok atanlarından. Son on yılın en iyi ilk yarı performansı. Trabzonspor, hak etmediği şekilde yenildi diye moralsiz olmamak lazım. Bilakis oyun anlamında Trabzonspor sezon başına göre çok çok yol aldı. Sevindirici olan da bu.
|