Haberler

HUKUK VE DEMOKRASİ İÇİN BEDEL ÖDEMEK GEREKİYOR

Eski savcı Gültekin Avcı, Türkiye'de adaletin büyük sıkıntılarla boğuştuğunu ifade ederek, ne kadar hukukî düzenleme yapılırsa yapılsın, bu sistemin doğru çalışamayacağını söyledi. “Cumhuriyetin militarist karakterli olduğunu'' ifade eden Avcı, Türkiye'de adalet duygusunun, demokrasinin ve hukuk devletinin önündeki birinci engelin Kemalist ideoloji olduğunu belirterek, ''Türkiye'de en isabetli bir hukuk dizaynı ve demokratik sistem istiyorsanız, siyasî iktidar ve millet olarak söylüyorum, bazı bedelleri göze almak zorundasınız” şeklinde konuştu.

SİSTEMLE UZLAŞARAK BİRŞEY DEĞİŞTİRİLEMEZ

İlmî ve Kültürel Araştırmalar Vakfı (İLKAV) tarafından düzenlenen ''Resmî İdeoloji ve Askerî Vesayet Kıskancında Yargı'' panelinde konuşan Avcı, “Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez. Bedeller ödemek zorundasınız. Siz değiştirmek istediğiniz sistemin müdafileriyle mutabakat yaparak Türkiye'de birşey değiştiremezsiniz” dedi. Görevdeyken başörtüsü yasakçılarına dâvâ açtığı için cezalandırılan panel konuşmacılarından eski savcı Reşat Petek de ''yargı ve yüksek yargının resmî ideoloji ve askerî vesayet altında olduğunu'' söyledi.

Eskİ savcı Gültekin Avcı, ‘’Cumhuriyet’in militarist karakterli olduğunu’’ ifade ederek, Türkiye’de adalet duygusunun, demokrasinin ve hukuk devletinin önündeki birinci engelin Kemalist ideoloji olduğunu belirtti.

İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı’nın (İLKAV) düzenlediği ‘’Resmi İdeoloji ve Askeri Vesayet Kıskancında Yargı’’ paneli, Kocatepe Kültür Merkezi’nde yapıldı. İLKAV Genel Başkanı Mehmet Pamak, Abdurrahman Dilipak, Gültekin Avcı ve Reşat Petek’in konuşmacı olarak katıldığı panel, Kur’ân-ı Kerim okunmasıyla başladı. Eski savcı Gültekin Avcı, Türkiye’de adaletin büyük sıkıntılarla boğuştuğunu ifade ederek, ne kadar hukuki düzenleme yapılırsa yapılsın bu sistemin doğru çalışamayacağını söyledi. ‘’Cumhuriyet’in militarist karakterli olduğunu’’ ifade eden Avcı, Türkiye’de adalet duygusunun, demokrasinin ve hukuk devletinin önündeki birinci engelin Kemalist ideoloji olduğunu dile getirdi. Avcı, şunları söyledi: ‘’Türkiye’de en isabetli bir hukuk dizaynı ve demokratik sistem istiyorsanız, siyasi iktidar ve millet olarak söylüyorum, bazı bedelleri göze almak zorundasınız. Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez. Bedeller ödemek zorundasınız. Siz değiştirmek istediğiniz sistemin müdafileriyle mutabakat yaparak Türkiye’de bir şey değiştiremezsiniz. Gerginlik olmadan değişim olmaz. Muhakkak suretle gerginlik yaşanacak.’’

Abdurrahman Dilipak da ‘’bugünkü resmi ideolojinin şekillendiği meclisin tek kişinin meclisi olduğunu’’ söyledi. ‘’Kemalizmin dinleştirilmiş bir ideoloji’’ olduğunu öne süren Dilipak, ‘’Mustafa Kemal de kutsaldır, O’nun devleti de kutsaldır’’ dedi. Ankara / aa

PETEK: YARGI,

ASKERÎ VESAYETİN ALTINDA

Eskİ savcılardan Reşat Petek de ‘’yargı ve yüksek yargının resmi ideoloji ve askeri vesayetin altında olduğunu’’ belirtti. Anayasa Mahkemesi’nin başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasını öngören anayasa değişikliğini iptal etmesini eleştiren Petek, Anayasa Mahkemesi’nin bu kararla hukuk ihlali yaptığını, yetkisini aştığını vurguladı. Mehmet Pamak ise konuşmasında, ‘’İslam ve Kürt kimliklerinin sürekli olarak ötekileştirildiğini, sürekli tehdit ve düşman konumuna oturtulduğunu’’ ifade etti.

18.11.2008

Hastasını bilgilendirmeyen doktora rekor tazminat

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, hastasını aydınlatmayan doktora verilen 125 bin YTL’lik tazminat kararını onayladı. Kararın, sadece aydınlatmama gerekçe gösterilerek Yargıtay'ın verdiği ilk karar olduğu bildirildi.

YARGITAY 13. Hukuk Daire, hastasını aydınlatmayan doktora verilen 125 bin YTL’lik tazminat kararını onayladı. Kararın, sadece aydınlatmama gerekçe gösterilerek Yargıtayın verdiği ilk karar olduğu bildirildi. Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hakan Hakeri, yaptığı açıklamada, hastayı aydınlatma yükümlülüğünün birçok ülkede yıllardır uygulandığını söyledi. Türkiye’de de aydınlatma yükümlülüğünün yeni olmadığını ifade eden Hakeri, ‘’1977 tarihli Yargıtay kararı, aydınlatma yükümlülüğünün bulunduğunu gösteriyor. 1977 yılındaki kararda doktor, aydınlatmama dışında bazı kusurlarla da suçlanıyor. Yargıtayın son kararı ise sadece aydınlatmama gerekçe gösterilerek verildiği için önem taşıyor’’ dedi. Prof. Dr. Hakeri, Yargıtayın Eylül ayında verdiği konuya ilişkin kararıyla ilgili şunları kaydetti: ’’Yargıtayın yeni kararına konu olayda, dâvâ ameliyat sonrası ses kısıklığının oluşması nedeniyle 2003 yılında açılıyor. Gelen bütün bilirkişi raporları hekimin bu konuda bir kusurunun olmadığını söylüyor. Bunun üzerine mahkeme, 2007 yılında, hekim her ne kadar kusurlu değilse de ‘Ameliyat yönünde rıza alınmasına rağmen hastanın, ameliyatın yapılması esnasında ve sonrasında meydana gelecek komplikasyonlara ilişkin bilgilendirilmediği, buna ilişkin aydınlatılmış bilgi rızası (onamı) bulunmadığı’ gerekçesiyle hekimin tazminat ödemesi gerektiğine hükmediyor. Bu karar Yargıtay tarafından Eylül 2008’de onaylanıyor ve doktor faiziyle birlikte 125 bin YTL tazminat ödeme cezasına mahkûm ediliyor. Bu tarihi bir karar. Aynı zamanda Yargıtayın ilk ayrıntılı kararı. Ayrıca, doktorun hastayı bilgilendirdiği yönündeki savunması, Yargıtay tarafından, yazılı bir bilgilendirme olmadığı gerekçesiyle de reddediliyor.’’

Tek başına aydınlatmanın da hekimi sorumluluktan kurtaramayacağını bildiren Prof. Dr. Hakeri, aydınlatma, rıza, doğru teşhis ve tedavinin birlikte olması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Hakeri, hekim faaliyetinin hukuka uygunluğunun temel şartlarından birinin ‘’hastanın rızası’’ olduğunu belirterek, rızanın geçerlilik şartının da kişinin neye rıza gösterdiğini bilmesi olduğunu söyledi. Rızası alınan hastanın mutlaka aydınlatılması gerektiğini bildiren Prof. Dr. Hakeri, ‘’Kanunda bununla ilgili bir hüküm yok. Ancak Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 15. maddesinde, hastanın sağlık durumunu, kendisine uygulanacak tıbbi işlemleri, bunların faydaları ve muhtemel sakıncaları, alternatif tıbbi müdahale usulleri, tedavinin kabul edilmemesi halinde ortaya çıkabilecek muhtemel sonuçları ve hastalığın seyri ve neticeleri konusunda sözlü veya yazılı olarak bilgi istemek hakkına sahip olduğu belirtiliyor’’ diye konuştu. PROF. DR. HAKERİ: SORUMLU HEKİM HASTAYI BİLGİLENDİRMELİ Prof.Dr. Hakeri, aydınlatma yükümlülüğünün bizzat tedaviyi üstlenen hekim tarafından yerine getirilmesi gerektiğini kaydederek, şunları söyledi: ‘’Eğer tedavi birden fazla hekim tarafından üstlenilmişse, sorumlu hekim de aydınlatma yapabilir. Hasta, tedavisi ile ilgilenen tabip dışında bir başka tabipten de sağlık durumu hakkında bilgi alabilir. Hastanın tıbbi müdahaleden en geç bir gün önce bilgilendirilmesi gerekir. Yine eğer küçük yaşta veya kısıtlı bir hastaysa velisi veya varisi bilgilendirilmelidir.’’ Aydınlatmanın ispat açısından yazılı olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Hakeri, ‘’Yazılı olması ile ilgili yasal bir düzenleme yok. Ancak ispat açısından yazılı olması sıkıntıların aşılmasını sağlayacaktır. Matbu formlarla ve sadece imzalatma suretiyle yapılan aydınlatma geçersizdir’’ dedi. Aydınlatmanın tedavide çok önemli bir aşama olduğunu bildiren Prof. Dr. Hakeri, şöyle devam etti: ’’Aydınlatılmamış olan hastanın rızası geçersizdir. Bu durumda hekimin sorumlu tutulabilmesi için ayrıca bir kusurunun bulunması gerekmemektedir. Hekimin aydınlatmada yanlış bilgi vermesinin nedeni kendi yanılgısı da olsa, sorumluluğu vardır.’’ Prof. Dr. Hakeri, polikliniklerde yazılı bir aydınlatmaya gerek duyulmadığını, ‘’Ancak doktor, hastasına aspirin dahi yazsa, hasta kayıt defterine hastaya aydınlatma yaptığına dair not düşmelidir’’ dedi. Konya / aa

18.11.2008

İSTANBUL’DA SUYA ZAM YAPILMAYACAK

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbullulara, suya zam yapılmayacağı müjdesini verdi. Topbaş, “İSKİ haklı olarak bir talepte bulundu; yüzde 4 gibi bir zam istedi. Böyle sıkıntılı bir dönemde zammın yapılmamasını, biraz daha idare edilmesini söyledik¨ dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş, İstanbullulara, suya zam yapılmayacağı müjdesini verdi. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kadir Topbaş, İSKİ’nin suya yüzde 4 civarında zam yapılması teklifini getirdiğini hatırlattı. Topbaş, “İSKİ haklı olarak bir talepte bulundu; yüzde 4 gibi bir zam istedi. Çünkü; Melen’den su getirdik bir bedel ödedik. Ancak biz, böyle sıkıntılı bir süreçte bu zammın yapılmamasını, biraz daha idare edilmesini, hiç olmazsa 5-6 ay belki 1 yıl bu sürecin görülmesi açısından bu hassasiyetin oluşmasını istedik. Bunu ben Tarife Komisyonu Başkanıma özellikle söyledim. Bunu dikkate almalarını, aksi taktirde zam teklifini meclisin gündemine verelim diye bahsettim. Ama aldığım bilgiye göre meclise zamlı şekilde gelmiyor. Bu bakımdan İstanbullular rahat olabilirler. Birlikte bu sıkıntıyı aşalım istiyoruz. Zamlar yapılmamalı, indirimler yapılmalı, ekonomik hareketliliğe herkes önem vermeli” diye konuştu.

İstanbul / cihan

18.11.2008

Okyanus operasyonunda şok dalga

Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından Okyanus Grubuna yönelik üçüncü dalga operasyonu kapsamında Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan, Vakıflar Bölge Müdürü İbrahim Genç, Konya Numune Hastanesi Başhekimi Rıza Sarıbabıçcı’nın da aralarında bulunduğu 30 kişi gözaltına alındı. Operasyonun, Malatya, Konya, Kütahya ve Afyonkarahisar gibi illerde eşzamanlı düzenlendiği öğrenildi.

Konya polisinin 8 ilde düzenlediği Okyanus operasyonu kapsamında, aralarında Selçuk Üniversitesi (SÜ) Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan’ın da bulunduğu yaklaşık 30 kişi gözaltına alındı.

Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, dün sabah Konya ile birlikte Adana, Malatya, Adıyaman, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş, Kütahya ve Karaman’da, çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, ihaleye fesat karıştırmakla suçlandığı belirtilen yaklaşık 30 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan ile Konya Vakıflar Bölge Müdürü İ.G, Konya Numune Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. R.S. ve çeşitli hastanelerin yöneticilerinin de bulunduğu öğrenildi. Gözaltına alınanlardan bazılarının ‘’adlî yargılamayı etkilemeye teşebbüs’’le de suçlandığı bildirildi. Operasyonun, Okyanus Şirketler Grubu ihaleleri ile ilgili düzenlenen yolsuzluk ve çete operasyonunun 3. dalgası olarak gerçekleştirildiği öğrenildi. Prof. Dr. Okudan Konya Numune Hastanesi’nde sağlık muayenesinden geçirilirken, SÜ Rektörlüğü’nde ve Okudan’ın makam odasında polisin arama yaptığı öğrenildi. Operasyonun 23 Eylülde düzenlenen ikinci dalgasında Okyanus Şirketler Grubu’nun çeşitli hastanelerden aldığı temizlik, güvenlik, yemek ve görüntüleme ihalelerinde yolsuzluk yapıldığı ve çıkar amaçlı suç örgütü kurulduğu gerekçesiyle şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Argun ve SÜ Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Başmüdürü Mustafa Mete ile birlikte 21 kişi Konya’dan sevk edildikleri Adana’da çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı.

Okyanus Şirketler Grubu, SÜ Meram Tıp Fakültesi ve Konya Numune Hastaneleri ile birlikte Konya’da ve farklı illerde çok sayıda sağlık kurumunun yemek, görüntüleme, güvenlik ve temizlik ihalelerini almıştı. Çıkar amaçlı suç örgütü kurularak, bu ihalelere fesat karıştırıldığı öne sürülüyor.

Konya / aa

18.11.2008

DENİZLİ’DE MEVLİD COŞKUSU

Uzun süredir hazırlıkları devam eden, Peygamberimiz (asm) başta olmak üzere bütün ehl-i imanın, Bediüzzaman Said Nursî ve merhum talebeleri, özellikle Hafız Ali ile Hasan Feyzi Yüreğil ve şehitlerimizin ruhlarına bağışlanmak üzere düzenlenen mevlid programı, 16 Kasım Pazar günü, günlük güneşlik bir havada, Denizli’nin merkezinde bulunan Ulu Camide çevre il ve ilçelerden gelen dostların ve Denizli Merkezden katılanların iştirakiyle yapıldı.

Bu sene üçüncüsü düzenlenen mevlid programı, Nur talebelerinin ve Yeni Asya okuyucularının görüşüp kaynaşmalarına vesile oldu. Pazar günü öğle namazını müteakiben Denizli Merkez Ulu Camideki programda yine İhsan Atasoy ve ekibi mevlid programını sundular. Kur’ân-ı Kerim, mevlid ve ilâhiler okuyarak iki saate yakın mevlide katılanlara manevi bir ziyafette bulundular. Denizli’nin en büyük camii olan Ulu Cami cemaatle doldu taştı. Caminin üst katları hanımlara ayrılmıştı. Mevlid programına hanımlar da büyük ilgi gösterdiler. Onlar da huşu ile mevlidi dinlediler. Çevre il ve ilçelerden mevlide katılanların ihtiyaçlarını karşılamak üzere cami avlusunun dışında açılan gıda kermesi Denizli’deki özellikle Gümüşler beldesindeki hanım okuyucuların gayretleriyle ve el emekleriyle süslenmişti.

Mevlide katılanlara namazın önemini anlatan bir kitap ve Risâle-i Nur’dan derlenen vecizelerin bulunduğu broşürler ücretsiz dağıtıldı.

Bir aydan beri hazırlıkları devam eden ve Pazar günü gerçekleşen Mevlid programında, Kur’ân okundu, Süleyman Çelebinin yazdığı mevlidin bazı bölümleri ve ilâhiler İhsan Atasoy ve diğer hocalarımız tarafından icra edildi.

Mevlid gününün öncesi ve sonrasında Yeni Asya Temsilciliği hizmet binasında Mehmet Kutlular ve Mehmet Fırıncı Ağabeylerin katıldığı Nur sohbetleriyle dolu dolu bir hafta sonu geçirdik. Mevlide şehir dışından Uşak, Afyonkarahisar, Ankara, Antalya, Aydın, Muğla, İzmir, Tire, Ödemiş, Balıkesir, Bursa, Burdur, Isparta başta olmak üzere Ege bölgesinden ve çevre illerden katılanlar oldu. İl dışından mevlide katılan Yeni Asya okuyucuları Hafız Ali ve Hasan Feyzi Ağabeylerin Denizli eski kabristanda bulunan mezarlarını ziyaret ederek duâlar okudular. Nur hizmetlerinin daha geniş çevrelere yayılması için, Allah (c.c) için, Resûlullah (asm) adına onun dâvâsını devam ettiren Üstad Said Nursî ve talebeleri adına yapılan bu hayırlı hizmete uzaktan yakından katılan bütün kardeşlerimize, Denizli Yeni Asya okuyucularına, en büyüğünden en küçüğüne, hanımlarından erkeklerine, hepsinden Allah razı olsun. Mevlide katılanlar, bu yıl üçüncüsü yapılan ve hizmetlerimizin gelişmesine, tanınmasına vesile olan bu ve buna benzer faaliyetlerin devamlı ve daha sık yapılması dileğinde bulundular.

MEHMET CEBE / DENİZLİ

18.11.2008

Erkek hemşire adayları, eğitimde

ÇANAKKALE'NİN Biga ilçesindeki Sağlık Meslek Lisesi’nin hemşirelik bölümünde eğitim gören erkek öğrenci sayısı bu yıl 3’ten 7’ye yükseldi. Lise Müdürü Nermin Kunt, yaptığı açıklamada, okullarının en başarılı öğrencilerinin hemşirelik bölümünde eğitim gördüğünü, artık erkek öğrencilerin de bu bölüme ilgi gösterdiğini söyledi. Kunt, eğitim süresi 5 yıl olan bölüme erkek öğrenci alımının süreceğini ifade ederek, ‘’Bu bölüme öğrenciler, matematik ve fen puanıyla, OKS sınav sonuçlarına göre alınıyor’’ dedi. Kız öğrencilerin yanında erkek öğrencileriyle de gurur duyduklarını anlatan Kunt, Türkiye’de artık bir çok sağlık kuruluşunda erkek hemşirelerin kadınlar kadar başarılı olduğunu kaydetti. Hemşirelik bölümünde bu yıl 112 kız öğrencinin eğitim öğretim gördüğü öğrenildi. Çanakkale / aa

18.11.2008

Okullar, evlerinden daha güzel olacak

BİTLİS Millî Eğitim Müdürü M. Emin Korkmaz, kentteki okulların fiziki altyapılarının yüzde 80’inin iyileştirildiğini belirtti.

Korkmaz, yaptığı açıklamada, Bitlis’in, eğitim, öğretim ve fiziki altyapısıyla Doğu ve Güney Doğu Anadolu’daki en iyi illerden biri olduğunu söyledi. Şehirdeki okulları onarımdan geçirerek daha iyi bir hale getireceklerini ve okulların 3 yıldızlı otellerden farksız olacağını ifade eden Korkmaz, şöyle konuştu: ‘’Bitlis, eğitim yönünden iyi durumda. Onarımı tamamlanan okullarımız pırıl pırıl oldu. Çocuklarımız temiz ortamlarda eğitimlerine devam edecek. Bütün okullarımızı onarımdan geçirip, ilin eğitim kalitesinin yükselmesi için çalışamaya başlayacağız. Onarımları biten okullarımızı eğitime açtık. Onarımı devam eden okullarımızı da kısa zamandan bitireceğiz. İldeki okullar öğrencilerin evlerinden daha güzel olacak. Böylece öğrencilerin okula ilgisi artacak ve okula devam etmeyen öğrencimiz de kalmayacak.’’ Bu yılki 300 okulun onarım maliyetinin 2 milyon 300 bin YTL olduğunu bildiren Korkmaz, maddî kaynakta sorun yaşanmadığını, Bitlis merkez kırsalda bulunan bütün okulların onarımdan geçirileceğini kaydetti. Bitlis / aa

18.11.2008

Çorum'da bin fidan toprakla buluştu

ÇORUM Gökkuşağı Çevre Derneği (GÖKÇEDER) üyeleri, Melikgazi tepesine bin fidan dikti. GÖKÇEDER Başkanı Kadir Şahin, Bahçelievler Mahallesi Melikgazi tepesi civarındaki fidan dikim töreninde, tabiatı ve ağacı seven, ülkenin kuraklaşmamasına katkıda bulunmak ve gelecek nesillere en güzel mirası bırakmak isteyen herkesi fidan dikmeye davet etti. Bu yıl içerisinde kentin çeşitli bölgelerinde yaklaşık 4 bin 500 adet fidanı toprakla buluşturduklarını bildiren Şahin, gelecek yıllarda da bu faaliyetleri sürdüreceklerini kaydetti. Dernek Başkan Yardımcısı Yaşar Demirdöven’in fidan dikimi konusunda katılımcılara bilgi vermesinin ardından etkinliğe katılan yaklaşık 50 kişi, bin fidan dikti. Çorum / aa

18.11.2008

Malkara'da yağmur duâsı

Tekirdağ’ın Malkara ilçesinde 13 köyün halkının katılımıyla yağmur duâsı yapıldı. İlçeye bağlı Batkın Köyü merasında yapılan yağmur duâsına, organizasyonu yapan Sarnıç, Kiremitlik, Yörücek, Sarıyer, Güneşli, Batkın, İbrice, Şahin, Doğan, Kürtüllü, Pirinççeşme, Hemit ve Demircili Köyleri ile çevre köylerden üreticiler katıldı. Kur'ân okunarak, yağmur yağması için dilekte bulunuldu. Törene katılanlara 800 kilogram pirinçten yapılan etli pilav ile ayran ikram edildi. Tekirdağ / aa

18.11.2008

Hamzabeyli kapısında uyuşturucu operasyonu

EDİRNE'DE Hamzabeyli Sınır Kapısı’ndan yurt dışına çıkış yapacak tırda 575 kilogram eroin ele geçirildi. Edinilen bilgiye göre, İstanbul’dan aldığı yükü yurt dışına götürmek için yola çıkan M. H’nin kullandığı 55 K 2001 çekici ve 55 K 2002 dorse plakalı tır, Hamzabeyli Sınır Kapısı girişinde, Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince durduruldu. X-ray cihazı taramasında dorsenin bazı bölümlerinde yoğunluk tespit edilmesi üzerine araçta dedektör köpeği yardımıyla arama yapıldı. Dorsenin tabanında bin 90 paket halinde 575 kilogram eroin ele geçirildi. Tır sürücüsü M. H. gözaltına alındı. Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, 575 kilogram eroin ele geçirerek, Kapıkule Sınır Kapısı’nda geçen yıl pizza kutuları içinde ele geçirilen 565 kilogram eroin rekorunu kırmış oldu. Edirne Kaçakçılık İstihbarat ve Narkotik Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ekipleri, 9 Şubat 2007 tarihinde dünya gümrüklerinde bir defada ele geçirilen en yüksek miktar olan 565 kilogram eroini pizza kutuları içinde bulmuştu. Edirne / aa

18.11.2008

Krize karşı acil tedbir talebi

GAZİANTEP Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Koçer, reel ve mali sektörlerin küresel krizin olumsuz etkilerinden korunması için alınacak tedbirlerde daha fazla geç kalınmaması gerektiğini kaydetti.

Koçer, gazetecilerin sorularını cevaplarken ilk başlarda belli bazı sektörleri olumsuz etkileyen küresel krizin, şimdilerde bütün sektörleri etkisi altına aldığını belirtti. Alınması gereken tedbir ve kararların alınmaması sebebiyle ekonomik kriz sorununun daha büyük bir önem kazandığını vurgulayan Koçer, şöyle konuştu:

‘’Türkiye’nin bütün sanayisi ve sanayicileri krizden etkilendi. Kriz ilk haftalarda belli sektörlerde etkili olmakla birlikte, şu anda tüm sektörler krizin etkisi altına girdi. Alınmayan tedbirler, alınmayan kararlar neticesinde bugün artık bu sorun çok daha üst sıralara, üst noktalara, önemli yerlere gelmiş durumda. Temenni ediyoruz ki önümüzdeki bir iki hafta içinde çok önemli kararlar alınsın, sanayi rahatlasın. Bankalarımızın faiz yarışına girmesi de sıkıntıyı arttırıyor. Bir yanda kredilerin geri çağrılması ve kredilerin yenilenmemesi diğer yanda işlerin durması, çeklerin, senetlerin tahsil edilememesi. Yani piyasa durmuş durumda. Piyasaları yeniden hareketlendirecek çok önemli tedbirlerin alınması gerekiyor.’’ Sanayiciler olarak mali sektörün sıkıntılarını da bildiklerini kaydeden Koçer, ‘’Onların da sendikasyon borçları var. Ama sanayi sektörünü de mali sektörü de rahatlatacak önlemleri alacak olan hükümettir. Önlem ve karar almada gecikiliyor. Alınacak kararlar çok hızlı bir biçimde alınmalı’’ diye konuştu. Koçer, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile hükümet arasında yarın ekonomik şura toplantısı yapılacağını, toplantının iş âlemi ile hükümetin ekonomi yönetimini bir araya getireceğini ifade etti. Şûrâ ile Türkiye’de yeni bir sürecin başlamasını temenni ettiğini kaydeden Koçer, şunları anlattı: ‘’Öncelikle IMF ile yapılan görüşmelerin bir an önce bitirilmesi çok önemli. Bunun dışında yurt dışından ithal edilen sanayi hammaddelerinden alınan KKDF’nin kaldırılması, Eximbank kaynaklarının arttırılması, Merkez Bankası’nın bankalarımıza yeniden kaynak yaratarak sanayiyi fonlaması gibi yeni çalışmaların yapılması, birçok acil tedbirin alınması gerekiyor. Yoksa istihdam, üretim ve ihracat kaybımız önümüzdeki aylarda çok daha yüksek olacak. Bütün ekonomi yönetimi ve iş âlemi şurada olacak. Ben temenni ediyorum o ekonomik şura bir milat olsun. Tüm kararlar o şuradan çıksın ve önümüzdeki haftadan itibaren Türkiye’de yeni bir süreç başlasın.’’

Gaziantep / aa

18.11.2008

Darbelerden en çok CHP zarar görmüş!

CHP Genel Saymanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, darbelerden en çok zarar gören partinin CHP olduğunu idda etti.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Millî Savunma Bakanlığının 2009 yılı bütçesinin görüşmelerinde söz alan Özyürek, küresel krizin, başta döviz kuru olmak üzere Türkiye’yi etkilemeye başladığını hatırlatarak, bütçede ithal edilecek araç gereç noktasında bir revizyon düşünülüp düşünülmediğini sordu. Özyürek, Aktütün karakoluna yönelik saldırının ardından, ‘’ödenek yokluğu nedeniyle karakolun yerinin değiştirilemediği’’ şeklinde yaşanan tartışmalara değinerek, konunun hala açıklığa kavuşmadığı, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın yaptıkları açıklamaların farklılık taşıdığını söyledi. TSK’nın, her zaman her türlü tartışmanın dışında tutulmasını ve yıpratılmaması gerektiğini ifade ettiklerini belirten Özyürek, bazı çevrelerin bunu, ‘’CHP, Türk Silahlı Kuvvetleri üzerinden siyaset yapıyor’’ şeklinde değerlendirdiklerini söyledi. Özyürek, ‘’Her darbede en çok zarar gören partiyiz. 12 Mart’ta da 12 Eylül’de en çok zararı CHP görmüştür. Buna rağmen, TSK’nın tüzel kişiliğine her zaman saygı gösterdik’’ diye konuştu. DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, son AB İlerleme Raporunda, ‘’askerî harcamalarının denetlenemediği’’ konusunda yer alan eleştirileri hatırlatarka, AKP iktidarını, 3 yıldır AB konusunda yerinde saymakla suçladı.

Ankara / aa

18.11.2008

Açık öğretimde kayıt yenileme 24 Kasımda başlayacak

ANADOLU Üniversitesinin (AÜ) Uzaktan eğitim sistemine göre öğretim yapan Açıköğretim, İktisat ve İşletme fakültelerine kayıtlı öğrencilerin 2008-2009 öğretim yılı kayıt yenileme işlemleri 24 Kasımda başlayacak, 22 Aralıkta sona erecek. AÜ Rektörlüğünden yapılan açıklamaya göre, kayıt yenilemek isteyen öğrenciler, 2008-2009 öğretim yılı öğretim gideri ve cari hizmet maliyetlerine öğrenci katkı payı 1. taksit tutarlarını 24 Kasımdan itibaren Vakıfbank’ın herhangi bir şubesine TC kimlik numarasını bildirerek ödeyebilecek. Kayıt yenileme işleminin gerçekleşip gerçekleşmediği, bankaya ödeme yapıldıktan sonraki iki iş günü içinde AÖF Büro-Web sitesi olan http://aofburo.anadolu.edu.tr’ye girilerek kontrol edilecek. Eskişehir / aa

18.11.2008

SGK, prim borçlularını açıklayacak

SOSYAL Güvenlik Kurumu (SGK), 75 bin YTL ve üzerinde sigorta prim borcu bulunan işverenleri, internet aracılığı ile kamuoyuna açıklayacak. SGK Antalya İl Müdürü Selim Erol, yaptığı yazılı açıklamada, ödeme tarihi altı aydan daha uzun süre gecikmiş ve Yönetim Kurulu tarafından her yıl belirlenecek tutardan daha fazla prim borcu olan işverenlerin, yönetmelikle belirlenen usul ve esaslara göre her yıl kamuoyuna açıklanması gerektiğini bildirdi. SGK’na Prim Borcu Olan İşverenlerin Kamuoyuna Açıklanmasına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Hükümleri ve SGK Yönetim Kurulu’nun aldığı karar uyarınca, SGK’ya 75 bin YTL ve üzerinde prim aslı borcu bulunan işverenlerin kamuoyuna açıklanmasına karar verildiğini belirten Erol, “borcu olan işverenlerin listesi kurumumuzun internet sitesinde (www.sgk.gov.tr) 15 Aralık 2008 tarihinde ilân edilecek olup, iki hafta süreyle yayımlanacaktır” dedi. Antalya / aa

18.11.2008

25. Türkiye-AB KİK toplantısı bugün

Türkİye-Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesinin (Türkiye-AB KİK) 25’inci toplantısı, bugün Paris’te başlayacak. Paris Ticaret ve Sanayi Odasında iki gün sürecek toplantının açılış konuşmalarını Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, Türkiye-AB KİK Türkiye Kanadı Eş Başkanı ve Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik ile AB Kanadı Eş Başkanı Sandy Boyle yapacak. Toplantıda, “Sivil Toplum Örgütlerinin Türkiye’nin Katılım Sürecindeki Rolü”, “AB ve Türkiye’de KOBİ’lerin Finansmana Erişimi” ve “AB ve Türkiye’de Tüketici ve Sağlık Politikaları” konuları ele alınacak. Paris / aa

18.11.2008

2 terörist ölü ele geçirildi

Gazİantep’İn İslahiye ile Hatay’ın Dörtyol ilçelerinde 2 terörist ölü ele geçirildi. Alınan bilgiye göre, Hatay-Gaziantep sınırındaki İslahiye ilçesine bağlı Karagöz ve Kızlarufacık yaylalarında arama ve tarama faaliyeti yürüten jandarma timleri ile terör örgütü PKK mensupları arasında çatışma çıktı. Çatışmada 1 terörist ölü ele geçirildi. Hatay’ın Dörtyol ilçesinde ise Amanos Dağları’ndaki Kapılı köyü Ufacık yaylası yakınlarında, güvenlik güçleri ile bir grup terörist arasında gece çatışma çıktı. Çatışmada 1 terörist ölü ele geçirildi. Operasyonda kalaşnikof piyade tüfeği, 5 şarjör ile 2 el bombası ele geçirildi. Teröristlerin karanlıktan yararlanarak kaçtığı, bölgede operasyonun sürdürüldüğü bildirildi. İslahiye / aa

18.11.2008

AKP heyeti, ÇKP’nin dâvetlisi olarak Pekin’de

Adana milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat başkanlığındaki AKP heyeti, Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) davetlisi olarak Pekin’e gitti Fırat, yaptığı açıklamada, iki parti arasında uzun süredir her yıl karşılıklı ziyaretler yapıldığını belirterek, “ÇKP yetkilileriyle dünyadaki son siyasi gelişmeleri ele alacaklarını ve görüşmelerin esasını küresel ekonomik krizin oluşturmasını beklediğini” söyledi. AKP heyeti Hangcou ve Şanghay’a da gidecek ve 24 Kasımda Çin’den ayrılacak. Heyette AKP Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ ve Çevre Komisyonu Başkanı Haluk Özdalga dahil olmak üzere 7 milletvekili ve bir Gençlik Kolları yöneticisi bulunuyor. Ankara / aa

18.11.2008

301’de iki dâvâ düştü

İlmİ ve Kültürel Araştırmalar Vakfı (İLKAV) Genel Başkanı Mehmet Pamak ile Öğretmen-Sen Genel Başkanı Yusuf Tanrıverdi hakkında, Türk Ceza Kanununun (TCK) 301. maddesine muhalefet ettikleri iddiasıyla açılan dava, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in yargılama izni vermemesi sebebiyle düştü. Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesindeki davanın duruşmasına, Pamak’ın avukatı Hüseyin Yılmaz katıldı. Duruşmada, TCK’nın 301. maddesinde yapılan değişikliğin ardından gönderilen dosyayla ilgili Adalet Bakanı Şahin’in yargılama izni vermediği açıklandı. Dava, bu sebeple düştü. Pamak ve Tanrıverdi hakkında, İLKAV tarafından düzenlenen ‘’Resmi İdeoloji Kıskacında Eğitim’’ başlıklı panelde yaptıkları konuşmalarla, ‘’Cumhuriyeti ve devletin askeri teşkilatını alenen aşağıladıkları’’ gerekçesiyle TCK’nın 301. maddesi uyarınca dava açılmıştı. Ankara / aa

18.11.2008

Cezaevlerinde 10 bin hükümlü ve tutuklu sigortalı çalışıyor

Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye’de 10 bin hükümlü ve tutuklu sigortalı olarak cezaevlerinde çalışıyor. Ceza infaz kurumları artık kamuoyunda el sanatlarıyla, ürettikleri ürünlerle, tiyatro ve sinema gibi kültürel etkinliklerle yer alıyor. 186 ceza infaz kurumunda hükümlü ve tutukluların meslek ve sanatlarını koruyup geliştirmek veya onlara bir meslek ve sanat öğretmek, ürettikleri ekonomik değerleri pazarlamak için oluşturulan tesis, atölye gibi ünitelerden oluşan iş yurtları bulunuyor. Halen cezaevlerinde 40’tan fazla iş kolunda faaliyet gösteriliyor. Bu atölyelerde sürekli olarak 10 bin civarında hükümlü ve tutuklu sigortalı olarak çalışıyor. Ankara / cihan

18.11.2008

Yatalak hastalar için özel cihaz

İzmİr’de bir girişimci, yatalak hastaların altının temizlenmesi ve bakımının yapılması amacıyla geliştirdiği cihaz için Türk Patent Enstitüsü’ne başvurdu.

Girişimci Seyfettin Barlas, televizyon programlarında yatalak hastaların altlarının çok zor şartlarda temizlendiğini gördüğünü ve bu cihazı tasarladığını söyledi. Tasarladığı cihazın yatalak bir hastanın bakımını 10 dakikada tamamladığını ifade eden Barlas, şunları kaydetti: ‘’Yatağa mahkûm hastalar için yaptığım bakım ünitesi, bakıma muhtaç hastaların ihtiyaçlarını bilgisayarlı cihazlarla otomatik giderecek. Bu cihaz, hastaların tuvalet temizliğini otomatik olarak gerçekleştiriyor. Kumandayla çalışan cihaz, hastanın ilgili bölgesine yerleştiriliyor. Hastanın bezi alınıyor, poşetleniyor, poşet vakumlanıp kovaya atılıyor. Bu işlem tamamlanınca sinyal geliyor. Hastanın altının yıkanması için suyun sıcaklığını ayarlayabiliyorsunuz. Üç boyutlu su vuruşuyla hasta yıkanıyor. Hasta hassas bir vücuda sahipse tazyikli suyun ayarını yapıyorsunuz. Yıkama işlemi bittikten sonra cihaz hastayı kuruluyor ve yeni bez takıyor.’’

18.11.2008

Uzay mekiği Endeavour, UUİ ile kenetlendi

UluslararasI Uzay İstasyonu’na (UUİ) ikmal görevini yerine getirmek amacıyla fırlatılan uzay mekiği Endeavour’un UUİ ile kenetlendiği bildirildi. Binbaşı Christopher Fergusson’un idare ettiği uzay mekiği UUİ’ye başarıya kenetlendiğini belirten Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA) yetkilileri daha önce anteninde bir arıza tesbit edilmesine karşın Endeavour’un radarının iyi çalıştığını kaydetti. UUİ ile kenetlenmeden önce Ferguson’un Endeavour’u kendi ekseninde 360 derece döndürdüğü ve bu sırada UUİ’deki astronotlardan Mike Fincke’in, başka bir astronotun yardımıyla uzay mekiğinin yakın plan fotoğraflarını çektiği öğrenildi. NASA, UUİ’deki astronotların yardımıyla çekilen fotoğrafların yardımıyla kalkışta uzay mekiğinde herhangi bir hasar meydana gelip gelmediğine karar verecek. Endeavour’un 7 kişilik mürettebatı, yeryüzünden 380-400 kilometre yükseklikte yapımı süren UUİ’de 2 hafta geçirecek. Endeavour, uzay istasyonunda hayat alanını 2 katına dek genişletecek 15 tonluk malzeme taşıyor. İstasyona 2 ek yatak odası, ikinci tuvalet ve küçük mutfak yapılacak. Endeavour, UUİ’de idrarın arıtılarak suya dönüştürülmesini sağlayacak bir cihaz da götürüyor.

18.11.2008

İngiliz kimlik bilgileri internette

İngİlİz yayın kuruluşu BBC, İngilizlere ait isim, adres, pasaport numarası gibi kimlik bilgileri ile kredi kartı numarası gibi malî konulardaki ayrıntıların, suç çeteleri tarafından internet üzerinden 80 sterline satıldığını bildirdi. Her 10 kişiden 6’sının bankacılık işlemlerini internet üzerinden yaptığına işaret eden yetkililer, elektronik suçun önlenmesi için daha çok tedbirin alınması gerektiğini bildirdi. To Get Safe Online adlı grup, kimlik hırsızlığının boyutlarının her geçen gün büyüyerek tehlikeli hal almaya başladığı uyarısında bulundu. İngilizlere ait kimlik bilgileri ve finansal detayların, daha çok elektronik suçlarla ilgili yasal düzenlemelerin yeterince bulunmadığı ülkelerde kurulan internet siteleri tarafından satıldığına işaret eden uzmanlar, “buralarda oluşan çetelerin, zengin ülkelerde çok iyi savunulmayan bilgisayarlara saldırarak buralardan kimlik hırsızlığı yaptığı” uyarısında bulundu. Bir kişiye ait bütün kimlik bilgilerinin paket halinde 80 sterline, bir ayrıntının ise 5 sterline satıldığı belirtildi.

18.11.2008