Hareketsiz hayat, karaciğeri vuruyor
Obezite ve hareketsiz hayatın, karaciğerdeki yağlanmayı arttırdığı bildirildi.
Karaciğer yağlanmasının günün en önemli sağlık sorunlarından biri olduğu, hastalıkla ilgili şikâyetlerin her geçen gün arttığını söyleyen uzmanlara göre; karaciğer yağlanması genel olarak, düzensiz beslenme ve obeziteyle birlikte ortaya çıkıyor.
Yıllar içinde karaciğerin fonksiyonlarının bozulmasına yol açan yağlanmanın, genel olarak hayat kalitesini de önemli ölçüde düşürdüğünü belirten Gastroenteroloji ve İç Hastalıklar Uzmanı Uzm. Dr. Nazmi Demirel, teknolojik gelişmeler ve hazır yiyecek tüketiminin obezite riskini arttırdığını kaydetti. Dr. Demirel; “Genellikle tesadüfen bulunan karaciğer yağlanması, günümüzde sıkça karşılaşılan bir sağlık sorunudur. Tıp dilinde ‘hepatosteatoz’ diye anılan hastalık, karaciğer hücrelerinde aşırı yağ birikmesi anlamına gelir. Şişmanlık, şeker hastalığı, bazı ilâçların kullanımlarıyla ortaya çıkan yağlanma, devamı halinde ise siroz gibi karaciğerin fonksiyonlarını yitirmesine yol açabilir, hatta ölümle bile sonuçlanabilir. Günlük hayatta monotonluktan kurtularak, hareketli bir hayat tarzı benimsenmeli’’ dedi.
Katı yağların azaltılarak, yağlı yemeklerden uzak durulmasını tavsiye eden Uzm. Dr. Nazmi Demirel, sebze ağırlıklı beslenilmesi ve alkol kullanımından uzak durulması gerektiğini belirtti. Karaciğer yağlanmasından şüphelenilen kişilerde hastalıkların mutlaka araştırılması ve sonuca göre tedaviye başlanmasının önemine dikkati çeken Dr. Demirel şöyle devam etti:
“Başka bir hastalığın sonucu oluşmadıkça tek başına kişiye bir zararı yoktur. Çok çabuk düzelebilir. Ancak aynı zamanda başka hastalıklarla beraber görülebileceğinden, karaciğer yağlanması olan kişilerde bu hastalıklar mutlaka araştırılmalıdır ve sonuca göre tedaviye başlanmalıdır. Fazla alkol kullanılması sonucu ortaya çıkan karaciğer yağlanması kronikleştiğinde siroz hastalığına kadar ilerler. Karaciğer yağlanmasının herhangi bir özgül tedavisi yoktur. Lâkin diyete dikkat etmek gerekir. Genellikle tetkikler ve kan tahlili sonucu ortaya çıkar.”
|
18.10.2008
|
|
BİTKİSEL TEDAVİDE DİKKAT
SAKARYA'NIN Adapazarı ilçesinde, sinüzit hastası kadın, burnuna acı kavun (yaban hıyarı) suyu damlatınca fenalaşarak hastaneye kaldırıldı.
Hülya Bostan (43), 2 yıldır sinüzit hastalığıyla mücadele ettiğini belirterek, acı kavunun sinüzite iyi geldiğini duyduğunu, bu sebeple kullandığını söyledi.
Acı kavununun bir tanesinin suyunu sıkarak burnuna damlattığını kaydeden Bostan, başına gelenleri şöyle aktardı:
‘’Acı kavunun bu mevsimde yetiştiğini duymuştum. Bir tane acı kavunun suyunu burnuma damlattım. Burnumdan hep iltihap aktı. Rahatladım ama boğazım yanmaya başladı. Fenalaşmam üzerine eşim tarafından hastaneye kaldırıldım. Olayı doktora anlattım, doktor bana çok kızdı; zararlı bir yöntem olduğunu anlattı. Acı kavunun suyu sinirlerimi delebilirmiş, çok zehirliymiş. Ucuz atlattım. Bunu kimseye tavsiye etmiyorum.’’
ACI KAVUN ZEHİRLİ BİR MADDEDİR
Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Cevdet İzmirli, acı kavunun insanların görme yeteneğini kaybetmesine yol açabildiğini söyledi. Hastanın çok büyük bir tehlike atlattığını belirten İzmirli, ‘’insanlarımız bu yöntemlere inanmasın’’ dedi.
Bilimsel bir açıklaması olmayan yöntemlerin, insanların hayatlarını karartabileceğini ifade eden İzmirli, şunları söyledi:
‘’Sinüzit hastası 2 vatandaşımız da acı kavun kullanmış. Onlar da bir süre hastanede tedavi gördüler. Acı kavun insanların görme yeteneğini kaybetmesine yol açabilir. Sinüzitin olduğu bölgeye yakın görme sinirleri var. Acı kavun, hem bu sinirlere hem de beyne zarar verebiliyor. Beyin sıvısının akmasına ve menenjit hastalığına neden olabiliyor. İnsanlar üzerinde bilimsel açıdan denenmemiş ve uygun görülmeyen her şey zararlıdır. Acı kavun zehirli bir maddedir. Tıp çok ilerledi, artık sinüzit ameliyatları lazerle yapılıyor.’’
|
18.10.2008
|
|
Aspirin kullanmak zararlı olabilir
KALP krizini önlemek için düzenli olarak Aspirin kullanmasının yarardan çok zarar getirebileceği bildirildi.
British Medical Journal’da yayımlanan araştırmada, sağlıklı orta yaş grubundaki insanlarda Aspirin’in tedbir olarak alınmasının bir faydasının görülmediği belirtildi. Buna mukabil ilâcın mide kanaması riskini arttırdığı hatırlatıldı. Araştırmanın başkanı Prof. Jill Belch, mide kanamasına yol açabilen Aspirin’i önleyici olarak kullanmadan önce düşünmek gerektiğini belirtti.
|
18.10.2008
|