"Gerçekten" haber verir 13 Eylül 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Büyüme hedefini tutturmak zor

TİCARET Odası Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, iç talep canlandırılamazsa, Türkiye’de özel sektörün yatırım yapacağı ortam oluşturulamazsa, sene sonunda büyümede yüzde 4,5 hedefinin tutturulamayacağını söyledi.

Yalçıntaş, İTO Meclis Toplantısındaki konuşmasında, 2008 yılı ikinci çeyrek büyüme rakamlarına değinerek, birinci çeyrek büyümesi yüzde 6,7 iken, ikinci çeyrek büyümesinin yüzde 1,9 olarak açıklandığını hatırlattı. Bu rakamların tarım ve inşaat sektörü sebebiyle düşük çıktığını belirten Yalçıntaş, tarımda yüzde 3,5 oranında bir küçülme yaşandığını, inşaat sektörünün de sadece yüzde 0,9 büyüdüğünü dile getirdi.

Yalçıntaş, bunun sebebini de kapatma davasının getirdiği belirsizlik ve küresel çalkantı olarak sıralayarak, cari işlemler açığının yüzde 42,5 artışla 31 milyar dolara ulaştığını ve bunun yılın 50-51 milyar dolarlık bir cari açıkla kapatılacağını gösterdiğini söyledi.

İlk 6 ayda kamu sektörünün yatırım harcamalarını yüzde 16,8 daralttığını, özel sektörün yatırımlarının da sadece yüzde 0,6 arttığını aktaran Yalçıntaş, ‘’Bu şu demek; Birincisi, devlet kemerlerini ciddî bir şekilde sıkıyor. Çok sıkı bir maliye politikası uyguluyor, dolayısıyla enflasyonla ciddî anlamda mücadele ediyor. 16,8’in manası bu. Özel sektörün sadece yüzde 0,6 büyümesinin mânâsı da demek ki özel sektör yatırım yapacak ortamı, kârlılığı bulamıyor’’ diye konuştu. Yalçıntaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Peki biz sene sonunda yüzde 4,5’luk büyümeyi yakalayabilecek miyiz? Çünkü bu, bir terazinin iki kefesi gibi, bir tarafına fazla bastığınız zaman öteki tarafı havaya kalkıyor. Yüzde 16,8 kamu sektörü yatırımlarını kıstı. Demek ki enflasyonla mücadele ediyor ama bu büyümeye olumsuz olarak yansımamalı. Büyümeye olumsuz olarak yansımasın ki Türkiye’nin temel ekonomik verileri normal çıkmaya devam etsin. Biliyorsunuz yüzde 4,5’tu bu senenin hedefi. Eğer, biz iç talebi canlandıramazsak ve aynı şekilde özel sektörün yatırım yapacağı yatırım ortamını Türkiye’de oluşturamazsak, bizim sene sonunda yüzde 4,5’u tutturmamız çok zor.’’

Büyümenin düşük çıkma sebeplerinden birinin muhtelif belirsizlikler sebebiyle halkın tüketim yapmaması olduğunu vurgulayan Yalçıntaş, tüketici güven endeksindeki düşüşle bu düşüşün paralel olduğunu anlatarak, bunun anlamının, ‘’Türk halkının ekonomiye güveninin azalması’’ olduğunu söyledi. Yalçıntaş, ‘’Tüm sektörler, ama ağırlıklı olarak imalat sanayi, inşaat sanayi, Türkiye’de yeni yatırımlara özendirilmezse, Türkiye’nin büyümesine imkân yok. Eğer halkın ekonomiye olan güveni tekrar tesis edilmezse, özel sektör yatırım yapmak için teşvik edilmezse, Türkiye’nin büyüme şansı yok’’ diye konuştu.

/ İstanbul

13.09.2008


 

Cari işlemler riski büyük

TÜRKİYE İş Bankası bülteninde, cari işlemler açığının yüksek seviyesinin Türkiye’yi diğer bir çok gelişmekte olan ülke ekonomisinden ayırdığı ve riskli kıldığı bildirildi.

Türkiye İş Bankası İktisadi Araştırmalar Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Türkiye ekonomisinde yaşanan son gelişmelerin değerlendirildiği bültende, ekonomik aktivitedeki yavaşlama paralelinde istihdama ilişkin verilerin 2008 yılının ikinci yarısında olumsuz bir görünüm sergileyeceği düşünüldüğü belirtildi. Cari işlemler açığının yüksek seviyesinin Türkiye’yi diğer birçok gelişmekte olan ülke ekonomisinden ayırdığı ve riskli kıldığı ifade edelen bültende, şöyle devam edildi: ‘’Ayrıca, cari açığın finansmanında banka dışı kesimin döviz cinsinden yükümlülüklerinin artması endişe oluşturmaktadır. Global kredi krizinin henüz sona ermemiş olması ve birçok gelişmiş ülke ekonomisindeki yavaşlama eğiliminin belirginleşmesinin önümüzdeki dönemde Türkiye’de finans sektörüne ve reel ekonomiye daha fazla yansıması beklenmektedir. Nitekim son dönemde yurt içinde açıklanan veriler de iktisadi faaliyetteki yavaşlamanın sürdüğüne işaret etmektedir. Yurt içinde belirsizliklerin azalmasına rağmen para politikasındaki temkinli duruşun devam etmesi nedeniyle kredi şartlarında bir iyileşme beklenmemektedir. Bu gelişmeler paralelinde kredi artışının önümüzdeki dönemde ılımlı bir seyir izleyeceği tahmin edilmektedir.’’

/ Ankara

13.09.2008


 

Şimşek: IMF ile diyalog sürüyor

DEVLET Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Para Fonu ile diyaloğun teknik düzeyde devam ettiğini belirterek, ‘’Türkiye’nin rekabet gücünü artırmaya yönelik felsefeyle bir program kurgusu üzerinde anlaşırsak, yararlı olacağına inanıyorum’’ dedi.

TRT1’de katıldığı programda, gazetecilerin, Türkiye ve dünya ekonomisine ilişkin sorularını cevpalandıran Şimşek, IMF ile ilişkiler konusundaki bir soru üzerine, IMF ile diyaloğun teknik düzeyde devam ettiğini bildirdi. Türkiye’nin IMF kaynaklarına kamu sektörü olarak ihtiyacının olmadığını, halihazırda IMF’ye yaklaşık 9,4 milyar dolar borcu bulunduğunu ifade eden Şimşek, program sonrası izleme ve ihtiyati standby anlaşması gibi iki seçeneğin hâlâ gündemde olduğunu vurguladı. Bakan Şimşek, ‘’düşük kur, yüksek faiz politikası ve Merkez Bankası’nın faiz politikasını nasıl değerlendirdiğine’’ ilişkin soru üzerine de, enflasyonun düşük tek haneli rakama indirilmesi, fiyat istikrarının sağlanması gibi konuların çok kritik olduğunu belirtti. ‘’Son birkaç yıldır liradaki değerlenme, liranın güçlü olması, bir geçiş dönemine ihtiyacı olan bazı sektörleri, özellikle mahalli girdi oranı yüksek olan sektörleri, kurun değerlenmesi bunları zorluyor’’ diyen Şimşek, büyümeyle ilgili olarak da, büyüme rakamlarını iç ve dış gelişmeler etkilediğini belirterek, “Bu rakam benim için sürpriz olmadı. Yılın ikinci çeyreğinden itibaren büyümenin yavaşlayacağını zaten önceden beri söylüyorum’’ dedi.

/ Ankara

13.09.2008


 

TAYSAD: Eldeki yatırımcıyı kaçırmaktan korkuyoruz

TAŞIT Araçları Yan Sanayicileri Derneği Başkanı Ömer Burhanoğlu, Batı Avrupa’da otomotiv sanayindeki durağanlık ile Türkiye’de başta enerji ve işçi maliyetleri nedeniyle endişelerinin arttığını belirterek, yabancı yatırımcı çekmeye çalıştıkları bir dönemde eldekini kaçırmaktan korktuklarını söyledi.

Rakip ülke Rusya’daki gelişmelere değinen Burhanoğlu, uzun vadede Türkiye’deki birçok otomotiv firmasının ayakta kalmasının imkânsız olabileceğinin altını çizdi. Rusya’nın uyguladığı vergi politikası ile araç satışlarını patlattığını, 20 tane büyük yatırımcının kapısında beklediğini kaydeden Burhanoğlu, Türkiye’ye çok daha ciddi yeni rakipler doğacağını söyledi. Batı Avrupa’da bir süredir durağanlık yaşandığını, Türk otomotiv sanayinin ihracatının büyük bir bölümünü bu pazarlara yaptığını ve sıkıntıyı kendilerinin de daha net hissetmeye başladıklarını ifade eden Burhanoğlu, bu pazarlardaki durgunluğun 2009 yılında da devam edeceğini öngördüklerini kaydetti. Burhanoğlu, otomotiv sektörünün uzun vadede gelecek planlarını acilen yeniden gözden geçirmesi gerektiğinin altını çizdi.

Yeni Asya / İstanbul

13.09.2008


 

Rusya’dan enerji teminatı

RUSYA Federasyonu Ankara Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada, Rusya’nın, Türkiye başta olmak üzere ortakları için güvenli enerji tedarikçisi olmaya devam edeceği belirtildi.

Büyükelçilik, son günlerde Batı ve Türk medyasında yer alan haber ve yorumlara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, yakıt ve enerji mallarının, iki ülke arasındaki ticaret hacminin yüzde 70’ini oluşturarak ticaretin ana kalemleri olma özelliğini taşıdığı belirtilerek, “Ayrıca 2007 yılında Rusya’dan Türkiye’ye 3 milyon ton ham petrol sevk edilmiştir. Türkiye’nin, Rusya’nın 3. (Almanya ve İtalya’dan sonra) büyük doğal gaz alıcısı olduğunu göz önünde bulundurarak Rusya’nın da sözü edilen karşılıklı yarar sağlayan işbirliğine Türkiye kadar ihtiyaç duyduğunu söylemek tam yerinde olacaktır. Biz, Türkiye gibi partnerlerimize çok büyük önem vermekteyiz. Rus tarafı bu konuda siyasi ve jeopolitik düşüncelere göre değil, ticari ve ekonomik düşüncelere göre hareket etmektedir. Rusya, Türkiye başta olmak üzere ortakları için güvenli enerji tedarikçisi olmaya devam edecektir. Türkiye gibi ortaklarımıza büyük önem veriyoruz’’ denildi.

/ Ankara

13.09.2008


 

Kavurucu sıcakta isot temizliği

ŞANLIURFA'DA ekonomik durumu iyi olmayan ailelere mensup bazı kadınlar ve okul çağındaki çocuklar, Ramazan ayında sıcak havaya rağmen, saplarından ayırdıkları çuvallarca taze biberi temizleyerek kazandıkları parayla geçinmeye çalışıyor.

Yöre mutfağının vazgeçilmez tatları arasında yer alan ve her yıl sonbahar aylarında hasat edilen kırmızı biberlerin kurutulup işlenmesiyle elde edilen isot (pul biber), aynı zamanda dar gelirli ailelerin en önemli geçim kaynağını oluşturuyor. Hal pazarından günde ortalama 35 ton biberin satın alındığı Şanlıurfa’da, İl Tarım Müdürlüğü ekiplerinin denetiminde Sırrın semtinde oluşturulan alanlarda, kadın ve çocuklar, çuval başına 1 YTL karşılığında temizledikleri taze biberleri pul biber yapımı için hazır hale getiriyor. Çocuklarıyla birlikte yazın bir bölümünü bu şekilde çalışarak değerlendiren kadınlar, kazandıkları parayla evlerinin kışlık erzak ihtiyacını karşılıyor.

/ Şanlıurfa

13.09.2008


 

Nar, üreticisinin yüzünü güldürdü

Gaziantep’in nar üretim merkezi olan Oğuzeli ilçesinde, hasada başlandı. Nar üreticileri bahçelerinden hasat ettikleri narları, kilogramı 0,90 YTL ile 1 YTL arasında değişen fiyatlardan tüccara satıyor.

Tüccarın nar için önerdiği fiyatın üreticinin yüzünü güldürdüğünü belirten çiftçi Ahmet Yılmaz, ‘’ilk hasat ettiğimiz ürünleri kilogramı 1 YTL’den sattık, şimdi fiyat 0,90 YTL. Fiyatlar iyi. Ancak, fiyatın düşmesinden endişe ediyoruz. Fiyat 0,80 YTL’nin altına düşerse zarar ederiz, emeğimizin karşılığını alamamış oluruz’’ dedi.

/ Gaziantep

13.09.2008


 

Elektrik zammında gözler EPDK’da

DAĞITIM şirketleri enerji maliyetlerindeki artış sebebiyle konutlara ve sanayiye yaptıkları perakende satış fiyatının yeniden revize edilmesi için EPDK’ya başvurdu. Zammın faturaya yüzde10 oranında yansıması bekleniyor.

Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (TEDAŞ) yeniden yapılanması sonucu oluşan 20 elektrik dağıtım şirketi, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (EPDK) başvurarak, maliyetlerindeki artış çerçevesinde perakende satış tarifelerinin revize edilmesini talep ettiler. EPDK, 18 Eylül 2008’de yapacağı ilk Kurul toplantısında, dağıtım şirketlerinin Türkiye Elektrik Ticaret Anonim Şirketi (TETAŞ), Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) ve serbest piyasadan aldıkları enerji maliyetlerini dikkate alarak, nihai tüketiciyi ilgilendiren ve 1 Ekim 2008 tarihinden geçerli olacak yeni tarifeleri belirleyecek. Bu arada, enerji uzmanları, söz konusu maliyet artışlarının, nihai tüketici olan sanayi ve konut abonelerine yüzde 910 oranında yansımasının beklendiğini kaydettiler. 1 Temmuz 2008 tarihinde yürürlüğe giren otomatik fiyatlandırma mekanizması çerçevesinde elektrikte oluşan maliyetlerin de yılda 3 kez tüketiciye yansıtılması gerekiyor.

/ Ankara

13.09.2008


 

Sosyal Güvenlik’te yeni dönem, 1 Ekim’de başlıyor

SOSYAL Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 1 Ekim’de yürürlüğe girecek maddeleri ile sosyal güvenlik alanında yeni bir dönem başlayacak.

Sigortacılık alanında getirilen bazı düzenlemeler göre, 1 Ekim’den önce SSK’lı olarak sigortalı olanlar emeklilikten sonra aylıklarını alırken destek primi ödeyerek çalışabilecek. Bu tarihten sonra ilk defa sigortalı olanlar emeklilikten sonra çalışmak istediklerinde ise aylıkları kesilecek. Askerlik borçlanması tutarı artacak, ödeme süresi kısalacak. Gazeteciler, matbaa işçileri, gemi adamları, uçuş personeli, kaynakçı, şeker sanayi çalışanları, posta dağıtıcısı gibi meslek gruplarının ‘’yıpranma hakkı’’ olarak bilinen fiili hizmet süresi zammı kaldırılacak. Kadın sigortalılar, doğumdan sonra işten ayrılmış olmaları ve çocuğunun yaşaması şartıyla en fazla 2 defa azami 4 yıllık süreyi borçlanabilecek. 18 yaşından küçükler herhangi bir şart aranmaksızın sağlık hizmetlerinden yararlanacak. 1 Ekim’den sonra 18 yaşını dolduran kız çocukları anne-babalarının sağlık yardımından yararlanamayacak. Halen 18 yaşından büyük olup annebabasının sigortalılığından sağlık hizmetlerinden yararlananlar, durumları değişmediği sürece bu haklarını sürdürecek. GSS ile tüm vatandaşlar sağlık riskleri ve sağlık harcamaları yönünden güvence altına alınacak. Aile içindeki kişi başı geliri asgari ücretin 3’te birinden az olanların genel sağlık sigortası primi devlet tarafından karşılanacak. Yurt dışına götürülen işçilere ve yakınlarına sağlık hizmetlerinden yararlanma imkanı sağlanacak. Hastaneler, belirlenen fiyatın en çok yüzde 30’u kadar fark ücreti alabilecek.

/ Ankara

13.09.2008


 

Siyasî kriz telefoncuları da vurdu

MOBİL İletişim Sistemleri ve Araçları İşadamları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Uğur Çetindağ, siyasi ve ekonomik krizler ve bunun oluşturduğu ekonomik durgunluğun cep telefonu satışını azalttığını söyledi.

MOBİSAD Genel Başkan Yardımcısı Çetindağ, Türkiye’de cep telefonu değiştirme hızının, yaptırdıkları ankete göre 1820 aydan, 2426 aya çıktığını ifade etti. Çetindağ, şöyle devam etti: ‘’2007 yılında satılan cihaz sayısı yaklaşık 12 milyon adetti. Bu yıl 10 milyon adeti yakalamada zorlanacağız. Yani satışlarda genelde bir düşüş yaşamaktayız. Sonuçta GSM abone sayısının arttığı bu süreçte satışlarımızın düşüşü, ortalama kullanım süresinin uzadığı sonucunu ortaya koymakta.’’ Bu yıl satışlarda yaşanan azalmanın en önemli sebebinin, siyasi ve ekonomik krizler ve bunun oluşturduğu ekonomik durgunluk olduğuna işaret eden Çetindağ, ‘’Özellikle Mart ayından itibaren satışlarımızda çok sert bir düşüş yaşadık. Belirsizliklerin aşılması üzerine satışlarımız Ağustos ayından itibaren tekrar toparlanmaya başladı’’ dedi. Çetindağ, azalan satışların, 3G’nin (üçüncü nesil mobil hizmetler) devreye girmesiyle yükselmesinin beklendiği bildirdi.

/ Adana

13.09.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır