|
|
|
TL’ye geçiş hasta etmesin |
Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Verimli, Merkezi Bankası’nın YTL’ye geçiş sürecinde insan psikolojisini yeteri kadar dikkate almadığını savunarak, aynı hatanın TL’ye geçişte tekrarlanmaması gerektiğini söyledi.
YEDİTEPE Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Verimli, Türkiye Cumhuriyet Merkezi Bankası’nın (TCMB) YTL’ye geçiş sürecinde insan psikolojisini yeteri kadar dikkate almadığını savunarak, aynı hatanın TL’ye geçişte tekrarlanmaması gerektiğini söyledi.
Verimli, 1 Ocak 2009 tarihinden itibaren Türk halkının yeni bir para birimi değişikliğiyle karşı karşıya kalacağına dikkati çekti. 1 Ocak 2005 tarihindeki YTL’ye geçişte, sürecin psikolojik etkileri konusunda bazı tekliflerde bulunduklarını, ancak bunların dikkate alınmadığını ifade eden Verimli, o dönemde eleştirdikleri konuların haklılığını canlı delillerle izlediklerini ifade etti. YTL’ye geçişte halkın yeteri kadar eğitilmediğini, yeni para birimini kullanması konusunda ikna edici bir çalışma yapılmadığını ileri süren Verimli, ‘’Gelinen noktaya baktığımızda bu eleştirilerde ne kadar haklı olduğumuzu görüyoruz. Bugün bırakın daha düşük eğitim veya gelir seviyesindeki vatandaşları toplumun tüm kesimlerinde halen YTL kavram olarak yerleşmedi. Bugün dilimizde hâlâ milyonlar ve milyarlar var. ‘Kaç para maaş alıyorsunuz?’ sorusuna kim YTL ile cevap veriyor? YTL her ne kadar kullanıma girse de halkın büyük çoğunluğu bunun kullanımına alışamadı. Etiketler YTL üzerinden yazılsa da alış veriş eski diyaloglarla devam ediyor.’’
Verimli, gelecek yıl tekrar TL’ye geçişin halkın ‘’milyon ve milyar’’ kullanımındaki alışkanlıklarından kopamadığı için sorunlar oluşturabileceğine dikkati çekti. Bu nedenle Merkez Bankası’nın YTL’ye geçişte yeteri kadar dikkate almadığı psikolojik faktörleri TL’ye geçişte gündemine alması gerektiğini ileri süren Verimli, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Merkez Bankası, YTL’ye geçişte yaptığı hatayı artık tekrarlamasın. YTL’ye olan geçişin bir benzerini yaşayacağız. Merkez Bankası’nın bu sürecin psikolojik değerlerini göz ardı ettiğini kanaatindeyim. Parayı kullanacak olan insan ve kullanma eylemi de bir davranış biçimidir. İnsanın ihmal edilmemesi gerekiyor. Geçmiş dönemde atlanmış olana, bu süreçte yeterli zaman varken bir an önce başlanması gerekiyor.’’ Verimli, Merkez Bankası tarafından günlük hayatın içinden mesajlarla hazırlanacak reklâmların medya yoluyla halka iletilmesi gerektiğini söyledi. Özellikle yaşlı nüfusun yeni duruma adapte olmakta zorlandığı dikkati çekiyor.
|
30.08.2008
|
|
|
Fındık fiyatı açıklanıyor |
TARIM Bakanı Mehdi Eker, Ankara Diyarbakır uçağında fındıkta beklenen fiyatın yarın açıklanacağını duyurdu.
Milyonlarca kişiyi ilgilendiren fındık fiyatlarıyla ilgili uzun süredir beklenen çalışmayı bitirdiklerini söyleyen Bakan Eker, “Bu akşam Diyarbakır dönüşü Başbakan’la görüşerek fiyatı yarın bir basın toplantısıyla açıklamayı planlıyoruz” dedi. Fındık fiyatıyla ilgili teknik çalışmanın Hazine, Maliye ile de koordine edildiğini söyleyen Eker, “Verilebilecek en yüksek rakamı sunacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu. Bu arada Bakan Eker, fiyat hakkında yorum yapmaktan kaçınırken fiyatın 5 YTL civarında olacağı belirtiliyor. Türkiye halen Dünyanın fındık ihtiyacının yüzde 80’ini karşılıyor.
|
30.08.2008
|
|
|
Karadeniz yaylaları birleştiriliyor |
BAYINDIRLIK ve İskân Bakanı Faruk Nafiz Özak, yayla turizmi süresinin uzatılmasını amaçlayan Karadeniz yaylalarını birleştirme projesi doğrultusunda, Ordu-Artvin arasındaki yaylaları birleştirecek master planlarının ihale edildiğini söyledi.
Bakan Özak, Türkiye’de şimdiye kadar hiçbir dönemde yapılmamış bir çalışma hazırlayarak, Karadeniz yaylalarını birleştirme işine kalkıştıklarını, bunun da yöreye büyük katkı sağlayacağına inandığını belirtti. Valiliklerle işbirliği içinde yürütülen projenin Ordu’dan başlayarak Giresun, Trabzon, Gümüşhane’nin kuzeyi, Rize ve Artvin arasındaki yaylaların birleştirilmesini kapsadığını hatırlatan Bakan Özak, ‘’Yayla turizmi süresinin uzatılmasını amaçlayan Karadeniz yaylalarını birleştirme projesi doğrultusunda, Ordu-Artvin arasındaki yaylaları birleştirecek master planları ihale edildi. 6 ilin valiliği tarafından ihale edilen iş, tahminen 1.5 yıl civarında sürecektir’’ dedi. Bakan Özak, küresel ısınma dolayısıyla yaylaların daha da önem kazandığına dikkati çekerek, projenin Doğu Karadeniz’de hizmet sektörünün önünü açacağını da belirtti. Türkiye’nin yayla zengini bir ülke olduğunu kaydeden Özak, bu projeyle Karadeniz yöresinin yayla turizmi bakımından büyük önem kazanacağını ifade ederek, Türkiye’nin önemli güzellikleri arasında yer alan yaylaların iyi korunması ve pazarlanması gerektiğini kaydetti.
|
30.08.2008
|
|
|
Karadeniz petrolde yeni Hazar olabilir |
ENERJİ Bakanı Güler, 2009’da Karadeniz’de petrol sondajına başlanacağını duyurdu.
Güler, Karadeniz’in petrol üretimi açısından Hazar gibi bir bölge olabileceğine ilişkin işaretler olduğunu söyledi. Enerji Bakanı Hilmi Güler, Karadeniz’de ortak petrol aramak için ilgi duyan Alman ve Amerikalı şirketler ile görüşmekte olduklarını söyledi. 9. Uluslararası Enerji Arenası’nda konuşan Güler, “Karadeniz’in petrol üretimi açısından Hazar gibi bir bölge olabileceğine ilişkin işaretler var; 2009 yılında buradaki sondajlardan güzel haberler bekliyoruz. Brezilyalı Petrobras ile de Karadeniz’deki çalışmalarımız sürüyor” dedi. Güler, petrol ve doğal gaz aramalarına yaygın bir şekilde devam ettiklerini dile getirerek, Türkiye’nin cari açığını bu derece olumsuz etkileyen bir etkene karşı görevleri icabı arama faaliyetlerine çok büyük yoğunluk verdiklerini ve arama bütçesini 10 kat arttırdıklarını bildirdi. Petrol ve doğal gazın elektrik üretiminde, ısınmada kullanıldığını anlatan Güler, bunların yerine geçecek enerji kaynaklarına ağırlık verildiği zaman dengenin tüketiciler lehine değiştirileceğini söyledi. Bakan Güler, alınan doğalgazın yarısının elektrik üretiminde kullanıldığını hatırlatarak, bunun yerine yenilenebilir enerji kaynakları kullanıldığı zaman alınacak doğal gaz miktarında azalma olacağını, bunu diğer ülkelerin de yapması halinde doğal gaz fiyatlarında önemli değişiklikler olacağına işaret etti. Güneşte Türkiye’nin geçen yıl tükettiği elektriğin iki katı kadar potansiyel bulunduğuna dikkati çeken Güler, bunun yüzde 25-30’uzunun kullanılması halinde bile dengelerin çok olumlu bir şekilde değişeceğini belirtti. Petrol fiyatlarının 22 dolardan 23 dolara, 24 dolara çıkmadığını 150 dolara çıktığını aktaran Güler, “Böyle bir şey olamaz. Biz ekmek fiyatlarını yüzde 10 arttırdığımız zaman yer yerinden oynuyor ama petrol fiyatları bu kadar artınca hiç kimsenin sesi çıkmıyor. Bu, çok edilgen bir ortam” dedi.
|
30.08.2008
|
|
|
İhracatta yeni adımlar atmalıyız |
TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanlığına aday olan TİM Başkanvekili Mehmet Büyükekşi, Türkiye’nin cari açığını kapatabilmesi için ihracat ve turizm gibi iki tane büyük kaleminin bulunduğunu belirterek, ‘’ihracatta mutlaka yeni adımlar atmamız gerekiyor’’ dedi.
Bir toplantı için Adana’ya gelen Büyükekşi burada yaptığı açıklamada, 5 yıldır yeniden görev almayacağını açıklayan TİM Başkanı Oğuz Satıcı ile başarılı çalışmalar yaptıklarını söyledi. Büyükekşi, Türkiye’de son dönemlerde ihracatla ilgili büyük bir atılımın olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: ‘’7 yıl önce 26 milyar dolar olan ihracat rakamlarında bu yıl inşallah 130 milyar doları aşacağız.
Yeni dönemde bu rakamları daha da ileriye taşıyabilmek amacıyla ihracatın önündeki engelleri kaldırmak için özellikle düşük kur, yüksek faiz ve cari açıkla ilgili çalışmalar gerçekleştireceğiz. Ayrıca, ihracat rakamlarını 2023 yılında 500 milyar dolara çıkartma yönünde koyduğumuz hedefe ulaşabilmek için çalışmalar yapacağız.’’
Büyükekşi, Türkiye’nin cari açığını kapatabilmesi için ‘’ihracat’’ ve ‘’turizm’’ gibi iki önemli ve büyük kaleminin bulunduğunu belirterek, ‘’ihracatta mutlaka yeni adımlar atmamız gerekiyor. Emek yoğun, katma değeri yüksek sektörlerimizin bazı sorunları var. Bunların çözümleri farklı olan sorunlarının giderilmesi yönünde çaba harcayacağız’’ diye konuştu.
|
30.08.2008
|
|
|
MTV yerine, harç tekne imalatını arttırır |
İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Antalya Şube Başkanı Ahmet Erol, teknelerde Motorlu Taşıt Vergisi’nin (MTV) kaldırılıp, harç uygulamasının konulmasının Türkiye’de tekne imalatını arttıracağını söyledi.
Erol, Türkiye’de yat sahibi sayısının artmasına rağmen marinaların yetersiz olduğunu belirterek, son yıllarda Antalya bölgesinde yeni bir marina yapılmadığını kaydetti. Antalya ve bölgesine 1992 yılından bu yana yeni marina yapılmadığı için yabancı yatların başka ülke marinalarını tercih ettiğini savunan Erol, şöyle konuştu: ‘’Türkiye’de teknecilik ve yatçılık gelişiyor. Uzunluğu 56 metre olan tekne alımları yaygınlaşıyor. Bu, Türk denizciliği açısından da oldukça sevindiricidir. Teknelerde MTV’nin kaldırılıp harç uygulamasının konulması, Türkiye’de tekne imalatını arttırır. Herkes tekne alımına başlar. Ancak, bu tekneleri bağlayacak yerimiz yok. 1992’den beri söylüyoruz. Bu tarihten bu yana Antalya’ya tekne bağlama yeri yapılamadı. Mevcut marinalar kapasiteyi taşımıyor. Yer yok.’’
|
30.08.2008
|
|
|
Rusya’nın gümrük uygulaması anlamsız |
ANTALYA Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı, Rusya’nın gümrüklerdeki uygulamalarını sıkılaştırmasını anlayamadıklarını belirterek, bunun Rus halkının tüketim maliyetlerini arttıracağını, meyve ile sebzeyi daha yüksek fiyattan tüketmelerine sebep olacağını söyledi.
Satıcı, Rusya’nın gümrük kapılarındaki uygulamalarını sıkılaştırmasının, hem tekstil, hem de yaş meyve taşıyan TIR’ları zor duruma soktuğunu savundu. Rusya’nın gümrük kapılarındaki uygulamalarını sıkılaştırmasını anlayamadıklarını ifade eden Satıcı, şöyle konuştu: ‘’Rusya gümrük kapılarında on bine yakın TIR bekliyor. Rusya’nın bunu niye yaptığını anlamıyoruz. Bu, Rus halkının tüketim maliyetlerini arttırır, meyve ile sebzeyi daha yüksek fiyattan tüketmesine sebep olur. TIR’ların gümrük kapılarında bekletilmesi dolayısıyla tekstilde sezon geçer, yaş meyve sebze bozuluyor. Bir TIR’ın maliyeti 700800 dolar.’’
|
30.08.2008
|
|
|
Dış borç ödemesi, 11 milyar doları aştı |
KAMU kesimi, 127 Ağustos döneminde 779.1 milyon dolarlık dış borç ödemesi gerçekleştirdi.
Merkez Bankası’nın verilerine göre, kamunun yılbaşından 27 Ağustos’a kadar olan dönemde yaptığı dış borç ödemesi 11 milyar 24.5 milyon dolara çıktı. Söz konusu geri ödemelerin 8 milyar 165.3 milyon dolarını Hazine, 284 milyon dolarını ise Merkez Bankası yaptı. Diğer kamu kesimi 1 milyar 86.2 milyon dolarlık dış borç ödemesinde bulunurken, IMF’ye 1 milyar 485.8 milyon dolarlık ödeme yapıldı. Kamu, geçen yılın tamamında 19 milyar 31 milyon dolarlık dış borç ödemesinde bulunmuştu.
|
30.08.2008
|
|
|
Türkiye’de gelecek vaat eden 14 sektör |
TÜRKİYE'DE “geleceğin sektörleri” olarak yatırım için cazip 14 sektör belirlendi. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından yapılan “Türkiye’de Geleceğin Sektörleri” başlıklı araştırma Çerçeve dergisinin Ağustos sayısında yayınlandı.
Yatırımcılar için rehber olarak nitelendirilen araştırmada, yatırım yapılabilecek 14 sektör ön plana çıktı. Bu sektörler, enerji, otomotiv, tekstil, telekomünikasyon, bilişim sistemleri, savunma teknolojileri, eğitim, elektronik, perakende, uluslar arası taşımacılık, sağlık, çevreyeniden dönüşüm, güvenlik ve danışmanlık olarak sıralandı.
|
30.08.2008
|
|
|
|