Mi'râc gecesi ve yağmur tevafuğu
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Leyle-i Mi’râcın, aynı leyle-i Regaib gibi hiç inkâr edilmez bir tarzda, bir nevî mucize-i Ahmediye gibi bir kerâmetini ve kâinatça hürmetini gözümüzle gördük. Şöyle ki:
Nasıl evvelce yazdığımız gibi iki ay kuraklık içinde burada hiç yağmur gelmediği, güya leyle-i Regaibi bekliyor gibi o mübarek gecenin gelmesiyle emsalsiz bir gürültü ile kudsiyetini burada gösterdiği gibi, aynen öyle de, o geceden beri buraya bir katre yağmur düşmediği halde, yirmi günden sonra aynen Mi’râc gecesi birden bire öyle bir rahmet yağdı ki, dinsizlerde şüphe bırakmadı ki, Sahibü’l-Mi’râc, Rahmeten li’l-Âlemîn olduğu gibi, onun Mi’râc gecesi de bir vesile-i rahmettir. Hem ehl-i imanın imanlarını kuvvetlendirdiği gibi, meyusiyetlerini de bir derece izale etti.
Hâl-i âlemi bilmiyorum, fakat hissediyorum ki: Ehl-i imân her haricî birkaç tarafta tazyikât, hem dahilî endişeler ve kuraklıktan gelen derd-i maişet ve nokta-i istinadı dünyaca bulamamaktan, ehemmiyetli bir meyusiyetin tesiriyle, hattâ ibadete karşı bir fütur gelmişti. Birden Mi’râc gecesi, burada kerâmetiyle leyle-i Regaibin kerâmetini takviye ederek ehl-i imana bildirdi ki: “Siz sahipsiz değilsiniz. Kâinat kabzasında bulunan bir zâtın, âleme rahmet gönderdiği bir istinadgâhınız vardır” diye meyusiyet ve endişelerini kısmen izale eyledi.
Hem Risale-i Nur’un bir silsile-i kerâmetini teşkil eden tevafuk, bu hadisede hiç tesadüfe havale edilmez bir tarzda üç-dört tevafukla, leyle-i Mi’râc ve leyle-i Regaib hürmetlerinde Risâle-i Nur’un da bir hissesi var olduğunu gördük.
Birinci tevafuk: İptida ve intiha-i terakkiyat-ı hayat-ı Ahmediyenin ünvanları olan leyle-i Regaib ve leyle-i Mi'râc bu kuraklık zamanında kesretli rahmette tevafuklarıdır.
İkinci tevafuk: Bugünlerde Hüsrev’in tevafuklu yazdığı Mi'râc Risâlesini burada Risâle-i Nur talebeleri şevke gelip aynen tevafukunu, hattâ yedi “fakat, fakat, fakat” kelimelerinin parlak tevafukunu gösteren nüshaları yazdılar, bitirdiler. Ben de tashih ediyordum, başkaları da okuyordular. Birden Mi'râc gecesi kesretli rahmetiyle gelmesi, Risale-i Nur’un yazılması ve Hüsrev’in Mi'râc Risâlesi ve intişarı dahi bir vesile-i rahmet olduğunu talebelerine bir kanaat verdi. İki-üç tevafuk daha var. Bize kat’î kanaat veriyor ki, tesadüf içinde yoktur. Doğrudan doğruya bu muannid zamanında şeâir-i İslâmiyenin ehemmiyetlerini göstermeye bir işarettir. Umum kardeşlerime selâm ve Mi’râclarını tebrik ederim.
Buranın umum ahalisi ve
Risale-i Nur şakirtleri namına Said Nursî
Evet, Üstadımızı tasdik ediyoruz.
Mehmed, Mehmed, Osman, İbrahim, Ceylan, Hayri v.s.
Sikke-i Tasdik-i Gaybî, s. 182
Leyle-i Mirac: Mi’rac gecesi.
leyle-i Regaib: Regaib gecesi.
mucize-i Ahmediye: Peygamber Efendimizin (asm) mucizesi.
Sahibü’l-Mi’râc: Mi’rac mu’cizesinin sahibi olan Peygamber Efendimiz (asm).
Rahmeten li’l-Âlemîn: Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (asm).
vesile-i rahmet: Rahmet vesilesi.
meyusiyet: Üzüntü, ümitsizlik.
izale: Ortadan kaldırma, yok etme.
hâl-i âlem: Şimdiki hâl ve yaşama şekli.
tazyikât: Baskılar, tazyikler.
derd-i maişet: Geçim derdi.
nokta-i istinad: Dayanak noktası.
fütur: Usanç, gevşeklik.
istinadgâh: Dayanılacak yer.
silsile-i kerâmet: Kerâmet silsilesi.
tevafuk: Uygunluk, rastlama, aynı zamanda bulunma.
iptida ve intiha-i terakkiyat-ı hayat-ı Ahmediye: Hz. Peygamberin hayatındaki mânevî terakkinin başı ve sonu.
|