"Gerçekten" haber verir 29 Temmuz 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

Arkasında kim var?

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Sedat Laçiner, İstanbul’daki terör olayıyla ilgili olarak, “terör örgütlerinin kendi başına hareket etmediğini dile getirerek, “PKK başlı başına hareket etmiyor. Yani tek başına karar alamaz” dedi.

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk de, peşinen adresler göstermenin anlamı olmadığını kaydederek, Şemdinli, Lice ve Bingöl’de yaşanan olayları hatırlattı ve ‘’Arkasından Ergenekon’la, derin devletle ilişkisi olanların çıktığını görüyoruz’’ diye konuştu.

Türk: Bu olayı şiddetle ve nefretle kınıyoruz

DEMOKRATİK Toplum Partisi (DTP) Genel Başkanı Ahmet Türk, Güngören’de meydana gelen patlamalara ilişkin olarak, ‘’(Kimden gelirse gelsin) demeyeceğim, bu olayı şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Bunu barışa, sürece, geleceğe vurulan bir darbe olarak değerlendiriyoruz’’ dedi. DTP’nin 2. Olağan Büyük Kongresi’nde seçilen Parti Meclisi (PM) ilk kez toplandı. Genel Başkan Türk, toplantı öncesinde düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Türk, patlamaları, ‘’Türkiye’yi derinden sarsan ve herkesi acıya boğan’’ bir olay olarak niteleyerek, olayda ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi. ‘’(Kimden gelirse gelsin) demeyeceğim, bu olayı şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Bunu barışa, sürece, geleceğe vurulan bir darbe olarak değerlendiriyoruz’’ diyen Türk patlamaların ülkede gerginliğin gelişmesine neden olacak çok boyutlu bir olay olduğunu ifade etti. Olayın bütün boyutlarıyla ele alınıp değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Türk, ‘’Peşinen adresler göstererek gerginlik yaratmanın bize göre hiç bir anlamı yok’’ dedi. Birkaç gün önce Şemdinli, Lice ve Bingöl’de yaşanan olaylarda olaylarda terör örgütü PKK’nın adres gösterildiğini ifade eden Türk, ‘’Arkasından Ergenekon’la, derin devletle ilişkisi olanların çıktığını görüyoruz’’ diye konuştu.

29.07.2008


 

BEBEKLER VE İHTİYARLAR

Araç trafiğine kapalı yolda insanların ailecek akşam yürüyüşüne çıktıkları bir saatte peş peşe meydana gelen iki patlama, ortalığı kan gölüne çevirdi. Sağlık görevlilerinin “Böylesini hiç görmemiştik” dedikleri korkunç olayda, 3-4 yaşlarındaki küçük çocuklarla 60'lı yaşlardaki ihtiyarların da dahil olduğu 18 kişi can verdi, 6'sı ağır 152 kişi yaralandı. Ölenlerden 8'i, ikindi vakti dualar ve gözyaşlarıyla toprağa verildi.

YENİ BİR VAHŞET ÖRNEĞİ

Bütün Türkiye gibi dünyada da şok tesiri meydana getiren dehşet verici olay, masum sivilleri hedef alan terörün acımasızlığını bir defa daha gözler önüne seren yeni bir vahşet örneği olarak lânetlendi. Yayınlanan mesajlarda, teröre karşı millet olarak kenetlenme çağrıları yapılırken, terör bataklığını kurutacak tedbirlerin alınması için daha fazla gecikilmemesi istendi.

KATLİÂMA LÂNET YAĞDI

GÜNGÖREN çevredeki vatandaşların özellikle tatil günleri ile akşam saatlerinde gezinti ve sosyal alan olarak kullandıkları trafiğe kapalı Menderes Çıkmazı Sokak, önceki gün akşam, 10 dakika arayla meydana gelen 2 ayrı patlamayla sarsıldı. Sokak üzerindeki ilk patlama, saat 21.50 sıralarında bir telefon telefon kulübesinin yanında oldu. Bu sırada civarda bulunan çok sayıda vatandaş, merakla olay yerine gitti. Ardından saat 22.00 sıralarında olay yerinin yakınındaki bir çöp tenekesinde, daha büyük bir patlama meydana geldi. Patlamalarda 17 kişi hayatını kaybetti. Halen 7’si ağır 117 yaralının tedavisi İstanbul’daki çeşitli hastanelerde devam ediyor.

BAKANLAR OLAY YERİNDE

Olayın hemen ardından, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Enerji Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen olay yerine geldi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Yazıcı, olaya ilişkin değerlendirmesinde, ‘’Bunun hain bir örgüt olduğu, hain kişi ve kişilerce yapıldığı belli, ama o kim, o henüz belli değil. Arkadaşlar araştırma yapıyor, mutlaka bulunacaklar’’ dedi. İçişleri Bakanı Atalay da ‘’Acı bir olay. Terörün acımasız yüzünü bir kez daha gördük’’ dedi. Sağlık Bakanı Akdağ, olayın ardından yaralıları hastanelerde ziyaret etti. Bakan Akdağ, ‘’İstanbul’daki bu olayda gerçekten arkadaşlarımız çok hızlı hareket etmişler. 112’de çalışan bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum’’ dedi. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, masum insanların en temel hak olan yaşam hakkına kastederek bütün insani değerleri ortadan kaldıran bu terör saldırısını yapanları ve destekçilerini lanetle kınadı. Üskül, ‘’Masum insanların en temel hak olan yaşam hakkına kastederek bütün insani değerleri ortadan kaldıran bu terör saldırısını yapanları ve destekçilerini lanetle kınıyorum’’ dedi.

SORUŞTURMA ÖZEL BAŞSAVCILIKTA

İstanbul Valisi Muammer Güler, patlayıcının zaman ayarlı veya uzaktan kumandalı olabileceğini ifade etti. olayda kullanılan patlayıcının türünün, laboratuvar incelemelerinin ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Olaya ilişkin soruşturma özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatıldı. Bu çerçevede, patlamanın ardından olay yerine giden İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Turan Çolakkadı ve Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel incelemelerde bulundu. Bu arada, İçişleri Bakanı Beşir Atalay ile Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal ve İstanbul Valisi Muammer Güler, sabah saatlerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğüne geldi. Olay yerinde bomba uzmanı polis ekipleri ve olay yeri inceleme ekipleri gece boyunca çalışmalarını yürüttü. Çevre sakinleri olaya tepkisini ev ve iş yerlerinin pencere ve balkonlarına astıkları Türk bayrakları ile gösterdi.

İŞ DÜNYASINDAN TEPKİ

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Güngören’de meydana gelen bombalı terör saldırını nefretle lanetlediğini belirterek, ‘’TOBB Yönetim Kurulu ve Türk iş dünyası adına milletimize yönelik terörist saldırıları nefretle kınıyoruz’’ dedi.

Hisarcıklıoğlu, "Türk iş dünyası olarak, devletimizin aldığı her kararın ve ülkemizin birlik ve bütünlüğüne kasteden terör belasına karşı yürüttüğü haklı mücadelenin sonuna kadar yanında olduğumuzu tek ses olarak dile getiriyoruz.’’

Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Başkanı Hazim Sesli, Güngören’deki patlamalara ilişkin, ‘’Türkiye bu tip saldırılara pabuç bırakmayacak kadar iradeli ve kuvvetlidir’’ dedi. Sesli, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin, 85 yıllık genç bir ülke olmasına rağmen, yaşadığı tüm zorlukların üstesinden gelmeyi başardığını ve bugünlere kadar da emin adımlarla geldiğini belirtti.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, Güngören’deki patlamalara ilişkin, “Eylemlerini sürdürenler bilmelidirler ki, bu hain saldırı, teröre karşı kararlılığımızı asla etkilemeyeceği gibi birlik ve dayanışmamızı daha da güçlendirecektir” dedi. Bu alçakça saldırıyı nefretle kınadıklarını, gerçekleştirenleri ve arkasındaki güçleri lanetlediklerini ifade eden Yalçıntaş, şunları kaydetti: ”Eylemlerini sürdürenler bilmelidirler ki, bu hain saldırı teröre karşı kararlılığımızı asla etkilemeyeceği gibi birlik ve dayanışmamızı daha da güçlendirecektir.Saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı, yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.”

/ İstanbul

29.07.2008


 

Ergenekoncular Silivri’ye

Ergenekon dâvâsına bakacak olan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, dâvânın tüm tutuklu sanıklarının Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsüne nakledilmesine karar verdi. Mahkeme, sanıkların Silivri'ye nakli için Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları Genel Müdürlüğü ile ilgili cezaevlerine ve duruşmaların yapılacağı yerle ilgili düzenlemeler için Silivri Başsavcılığına yazı yazılmasını kararlaştırdı.

‘’ERGENEKON’’ dâvâsına ilişkin yargılamayı yapacak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, dâvânın bütün tutuklu sanıklarının Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsüne nakledilmesine karar verdi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, dosya üzerinden yaptığı incelemenin ardından düzenlediği tensip tutanağında, sanık sayısının fazlalığı, tutuklu sanıkların farklı infaz ve tutukevlerinde bulunmalarını dikkate alarak, güvenliğin sağlanması bakımından duruşmaların Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü içindeki duruşma salonunda yapılmasını karara bağladı.

Bütün tutuklu sanıkların Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsüne nakli için Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları Genel Müdürlüğüne ve ilgili cezaevlerine yazı yazılmasına hükmeden mahkeme, duruşmaların yapılacağı yerle ilgili gerekli düzenlemeler için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına yazı gönderilmesini kararlaştırdı.

Mahkeme, sanıkların çokluğunu dikkate alarak, dâvânın mağdurları Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden, üyeler Ayla Gönenç ve Ayfer Özdemir, Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Çobanoğlu ile tanıkların daha sonraki duruşmalara çağrılmalarına hükmetti.

Başka suçtan tutuklu sanıklar Sedat Peker ile Semih Tufan Gülaltay’ın bulundukları cezaevlerine yazı yazılarak duruşma günü hazır edilmelerinin istenmesini ve iddianamenin bir örneğinin kendilerine verilmesini kararlaştıran mahkeme, dâvânın tutuklu sanıklarının tutukluluk durumlarının da 30’ar günlük sürelerle tekrar incelenmesini karara bağladı.

Mahkeme, dâvânın ilk duruşmasının 20 Ekim 2008 saat 09.00’da yapılmasına, sanık sayısının fazla olması dikkate alınarak, uzaması halinde duruşmanın devam eden günlerde de saat 09.00’da başlamasına karar verdi.

/ İstanbul

29.07.2008


 

Redd-i hakim talebine red

Anayasa Mahkemesi heyeti, Avukat Mustafa Kemal Turan’ın 4 asıl üye hakkındaki redd-i hakim talebini Turan’ın ‘’üçüncü şahıs olduğu ve başvuru yetkisinin bulunmadığı’’ gerekçesiyle reddetti.

ANAYASA Mahkemesi heyeti, Avukat Mustafa Kemal Turan’ın 4 asıl üye hakkındaki reddi hakim talebini reddetti. Ömer Özgür Kormaz isimli bir vatandaşın avukatı Mustafa Kemal Turan AKP hakkında açılan kapatma dâvâsında, Anayasa Mahkemesi’nin 4 asıl üyesine ilişkin reddi hakim talebinde bulundu. Turan, konuya ilişkin dilekçesini Anayasa Mahkemesi’ne verdikten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye’de Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı olmadığını belirterek, bu konuda şikâyette bulunmak üzere Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yaptıklarını söyledi. ‘’AK Parti’nin kapatılmaması’’ yönünde de tedbir konulması istemiyle AİHM’e başvurduklarını belirten Turan, AİHM’in ‘’kapatılmama’’ yönündeki taleplerini reddettiğini, diğer başvuruyu ise görüşülebilir bulduğunu ifade etti. Turan, ‘’Strasburg, dâvâmızı kabul edilebilir bulduğuna göre biz de buraya geldik’’ dedi. AKP hakkında açılan kapatma dâvâsında başkan Haşim Kılıç, Başkanvekili Osman Paksüt ve üyeler Ferruh Kaleli ile Necmi Özler hakkında reddi hakim talebinde bulunduklarını kaydeden Turan, şöyle konuştu: ’’Haşim Kılıç basında AK Parti’ye yakınlığı ile biliniyor. Paksüt için de bu geçerli. Ferruh Kaleli Anayasa Mahkemesi üyesi olmadan önce hülle partisi kurarak Anayasa’ya karşı hile yapmış birisidir. Tarafsızlığına inanmıyoruz. Necmi Özler de asker üye olması sebebiyle bu talepte bulunduk.’’ Bir soru üzerine Turan, müvekkili Ömer Özgür Kormaz’ın ‘’CHP’ye oy vermiş bir vatandaş’’ olduğunu söyledi. Talebi görüşen Anayasa Mahkemesi heyeti, Avukat Mustafa Kemal Turan’ın 4 asıl üye hakkındaki reddi hakim talebini reddetti. AKP hakkındaki kapatma dâvâsını görüşmeye başlayan Yüksek Mahkeme heyiti, sabah saatlerinde avukat Turan’ın yaptığı başvuruyu da ele aldı. Heyet, Turan’ın ‘’üçüncü şahıs olduğu ve başvuru yetkisinin bulunmadığı’’ kararına vardı ve bu gerekçeyle başvuruyu reddetti.

29.07.2008


 

Bakan Atalay: Emniyet bütün gücüyle çalışıyor

İÇİŞLERİ Bakanı Beşir Atalay, Güngören’de dün akşam meydana gelen patlamalarla ilgili en önemli hassasiyetlerinin olayın aydınlatılması olduğunu belirterek, ‘’Şu anda emniyet bütün gücüyle buna çalışıyor’’ dedi.

İçişleri Bakanı Atalay, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde bir toplantı yaptı. Atalay, yaklaşık 2 saat süren toplantının ardından, basın mensuplarının soruları üzerine, olaya ilişkin teknik çalışmaların ve laboratuvar çalışmalarının sürdüğünü kaydetti. Atalay, ‘’Elimize aydınlatıcı bilgiler geliyor çalışmalar sürdükçe. Ama biliyorsunuz bunları titizlikle devam ettirmek lâzım ki sonuca ulaşalım. Onun için o konuda pek bir açıklama yapmak istemiyoruz’’ diye konuştu. Atalay, ‘’Şu anda Emniyet bütün gücüyle buna çalışıyor" dedi.

/ İstanbul

29.07.2008


 

Soylu: Hedeflerine ulaşamayacaklar

DEMOKRAT Parti (DP) Genel Başkanı Süleyman Soylu, Güngören’de meydana gelen patlamalara ilişkin, ‘’Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu gerginlikten fayda ummaya çalışanlar, buradan Türkiye’nin birliğini, kardeşliğini bozmaya çalışanlar, hesap ettikleri sonuca ulaşamayacaklar’’ dedi.

Soylu, beraberinde parti üyeleriyle patlamaların olduğu caddede esnaf ve yetkililerle görüşerek, olay hakkında bilgi aldı. İncelemenin ardından gazetecilere açıklama yapan Soylu, bütün Türkiye’ye geçmiş olsun dileğinde bulundu. son 1 ayda İstanbul’da üst üste meydana gelen üzücü olayların Türkiye’nin birliğini ve beraberliğini bozmaya yönelik eylemler olduğunun apaçık ortaya çıktığını belirten Soylu, bütün ülkeyi sağduyuya çağırdı. Soylu, el birliğiyle her türlü acıya ve her türlü saldırıya karşı morallerin en üst seviyede tutulması gerektiğini de dile getirdi.

29.07.2008


 

HİÇBİR SEBEP, BÖYLE BİR VAHŞETİ MAZUR GÖSTEREMEZ

ÇEŞİTLİ meslek örgütleri ve sendikalar Güngören’de meydana gelen patlamaları kınadı.

Türkiye Barolar Birliği, Güngören’de meydana gelen patlamalara ilişkin olarak ‘’Bu saldırı terörün ne kadar acımasız ve insanlık düşmanı olduğunu göstermiştir. Hiç bir neden böyle bir vahşeti mazur gösteremez’’ dedi. Barolar Birliği açıklamasında, 60 bini aşkın avukat, 78 baro ve Türkiye Barolar Birliği’nin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve ulusuna yönelik saldırılar karşısında ulusal birlik ve beraberliğin gösterilmesi gerektiğine inandığı belirtiltildi.

‘’TÖRENLERE KATILMA’’ ÇAĞRISI

HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada ‘’hain saldırıyı’’ ve Bingöl’de Asayiş Ekipleri Amirliği’ne yönelik pusuyu nefretle kınadıklarını bildirdi."Hain saldırılar, terörün dehşet verici kanlı yüzünü bir kez daha göstermiştir. Eli kanlı teröristler, sivil halkın canına kıymıştır’’ diyen Uslu, yapay gündemler yerine terör ve terörle mücadelenin Türkiye’nin hala en önemli gündem maddelerinden biri olduğu gerçeğinin bir kez daha ortaya çıktığını söyledi. Demiryol-İş Sendikası Genel Başkanı Ergün Atalay yaptığı açıklamada, ‘’Bu alçakça saldırı terörün ve terör örgütünün gerçek yüzünü bir kez daha ortaya koymuştur. Bu gerçek artık terör örgütlerine destek veren ülkelerce de görülmeli, insanlığa karşı işlenen bu suça tüm dünya kamuoyu tepki vermelidir’’ dedi.

’’VAHŞİ VE KALLEŞ SALDIRILAR’’

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’ndan yapılan açıklamada, ‘’insanlık dışı, canice saldırının nefretle lanetlendiği’’ belirtildi ve ‘’Türkiye’nin demokratik yapısına ve istikrarına, halkımızın birlik düşüncesine ve sağduyusuna yönelik bu tarz vahşi ve kalleş saldırılar, ülkemizin birlik ve beraberliğini bozmayacaktır. Faillerin yakalanması ve cezalandırılması, mücadelenin daha da yoğunlaştırılarak bölücü terör örgütünün sonunun getirilmesi zorunludur’’ denildi. Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası Başkanı Şükrü Koçoğlu açıklamasında, ‘’Terör konusunda hepimiz bir toplumsal bilinç yaratmak zorundayız. Ülke patlayan ve patlamayan bombalardan çok acele kurtulmalıdır’’ dedi. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası’nın yazılı açıklamasında, ‘’Halkımıza korku ve panik salan, belirsizlik ve yeni bir karmaşa ortamı yaratan, onlarca insanımızın yaralanmasına ve hayatını kaybetmesine neden olan bu vahşet, barıştan ve insanca yaşamdan yana olan biz demokrasi güçlerini yıldırmayacaktır’’ ifadelerine yer verildi.

29.07.2008


 

LAÇİNER: PKK TEK BAŞINA KARAR ALAMAZ

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi (USAK) Başkanı Sedat Laçiner önceki gün akşam İstanbul’da meydana gelen patlamayla ilgili olarak, “PKK terör örgütünün amacı gündemi değiştirmek. Terör örgütü başarılı olursa bunda zirve yapmak isteyecektir” dedi.

Saldırıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan USAK Başkanı Sedat Laçiner, PKK’nın büyük şehirlerde ses getirecek eylemler yapacağını önceden tahmin ettiklerini söyleyerek, örgütün son operasyonlar neticesinde verdiği kayıpların neticesinde can havliyle saldırdığını ifade etti. Ülkemizin çok hassas bir dönemden geçtiğine işaret eden Laçiner, bu patlamanın da şu anki gelişmelere bağlı olduğunu söyledi. Zaten gergin olan toplumumuzun, daha da gerilmek istendiğini belirten USAK Başkanı Laçiner, “Ergenekon İddianamesi de tam açıklandı, bu patlama oldu. Gerilimi en yükseğe çıkarmak istiyorlar.” dedi. Terör örgütlerinin başlı başına hareket etmediğini dile getiren Laçiner, “PKK başlı başına hareket etmiyor. Yani tek başına karar alamaz” dedi. PKK terör örgütünün yediği darbelerden sonra can havliyle sağa sola saldırmaya başlayacağının altını çizen Laçiner, “Örgütün hedefi yok artık. Kendini kanıtlama ihtiyacı içerisinde. Büyük şehirlerde bu tür eylemlerin devamı gelebilir."

/ İstanbul

29.07.2008


 

SAĞLIK GÖREVLİSİ: BEN BÖYLE ŞEY GÖRMEDİM

GÜNGÖREN'DEKİ patlamanın ardından kısa sürede olay yerine gelerek yaralılara müdahale eden bir sağlık görevlisi gördüklerine inanamadığını söyledi.

“Ben böyle şey görmedim” diyen sağlık görevlisi Göksel Erdoğan, karşılaştığı manzarının korkunçluğuna işaret etti. Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne çok sayıda yaralı getiren Göksel Erdoğan, Güngören’de can pazarı yaşandığını söyledi. Vatandaşların yardımıyla birçok yaralıya müdahale ettiklerini belirten Erdoğan aynı anda 3-4 kişiyi ambulanslara koyarak hastanelere yetiştirmeye çalıştıklarını belirtti. İlk patlamanın ardından ikinci patlamanın meydana geldiğini anlatan Erdoğan asıl kaybın bundan kaynaklandığını söyledi. Kendisinin yıllardır bu işi yaptığını, çokça kazaya ve benzeri olaya müdahale ettiğini anlatan Erdoğan, “Ben bu seferki gibisi ile karşılaşmadım. Korkunçtu. İnsanlar panik içerisinde sağa sola koşturuyor, yakınlarını arıyordu. 2-3 yaşında bir çocuğun kafasının parçalanmış olduğunu gördüm. Her yer yaralı doluydu. Ancak iyi organize olarak yaralıları hastanelere yetiştirdik” dedi. Olay yerine yakın olması sebebiyle Bakırköy Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi’ne çok sayıda yaralı getirildi. Acil servisin koridorları bile yaralılarla doldu.

29.07.2008


 

ERDOĞAN, GÜNGÖREN’DE HALKI ZİYARET ETTİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, patlamaların meydana geldiği Güngören’de incelemelerde bulundu.

Başbakan Erdoğan, bombalı saldırıların gerçekleştirildiği Menderes Çıkmazı Sokağı üzerinde hasar gören dükkânlara tek tek girerek, sahiplerine ve bölgedeki vatandaşlara geçmiş olsun ve başsağlığı dileğinde bulundu. Başbakan’ın gezisi sırasında özel korumaları, uzun namlulu silâhlarla geniş güvenlik tedbirleri aldılar. Başbakan Erdoğan’ın inceleme gezisine bakanların yanı sıra İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah da katıldı.

29.07.2008


 

Baykal: Vahşi bir terör saldırısı

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 17 kişinin ölümüne sebep olan patlamaları lanetleyerek, ‘’Bu olay öyle anlaşılıyor ki bir umutsuzluğun patlaması olarak ortaya çıkıyor.

Bir yenilginin, umutsuzluğun, bir davayı takip edemez hala düşmüş olmanın tepkisi olarak bu haince saldırılar yapılıyor’’ dedi. Güngören'deki olay yerine bazı milletvekilleriyle gelen Baykal, incelemelerde bulunarak, vatandaşlara geçmiş olsun dileğini iletti. ‘’Bu olay çok açıktır ki, doğrudan masum insanları hedef alan bir terör saldırısıdır’’ diyen Baykal, saldırıyı lanetleyerek kınadı.

29.07.2008


 

Mumcu: Öldürülen İnsanlar değil, insanlık

ANAVATAN Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Göngören’deki bombalı saldırıya ilişkin olarak, ‘’Bu hain eylemde yüzlerce insan değil, yüz milyonlarca insan yaralandı.

Öldürülen sadece insanlar değil, insanlıktır’’ dedi. Mumcu, yaptığı yazılı açıklamada, alçak terör saldırısında çok sayıda vatandaşın vefat etmesinden ve yaralanmasından büyük üzüntü duyduğunu ifade etti. Mumcu, ‘’Terör eylemi, kim tarafından ve ne için gerçekleştirilse gerçekleştirilsin, bir insanlık suçudur. Çünkü terör suçlu ya da masum ayırmaz ve herkese karşıdır’’ dedi.

29.07.2008


 

İzmir'de, emniyet müdür yardımcısına gözaltı

İZMİR'DE ‘’cürüm işlemek amacıyla suç örgütü kurdukları’’ iddia edilen Ahmet Tekin Baykal liderliğindeki gruba yönelik düzenlenen operasyon kapsamında, bir emniyet müdür yardımcısı Diyarbakır’da gözaltına alındı.

Alınan bilgiye göre, soruşturmayı yürüten İzmir Cumhuriyet Savcısı Murat Gök’ün talimatıyla Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünde görev yapan Emniyet Müdür Yardımcısı C.T. gözaltına alındı. Daha önce İzmir’de görev yapan C.T’nin ‘’suç örgütüne bilgi sızdırdığı’’ gerekçesiyle gözaltına alındığı ve İzmir’e getirilmek üzere yola çıkarıldığı öğrenildi.

İzmir Emniyet Müdürlüğünce, daha önce silâhlı çete kurmak suçundan tutuklanan Ahmet Tekin Baykal’ın liderliğindeki grubun yeniden yasa dışı faaliyet gösterdiğinin öğrenilmesi üzerine, yaklaşık 20 gün önce, İzmir Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekiplerince, İzmir, İstanbul, Ankara, Aydın, Kuşadası, Muğla, Balıkesir, Samsun, Mersin, Kayseri, Zonguldak ve Antalya’da, ‘’Anafor’’ adı verilen operasyon gerçekleştirilmişti.

Gözaltına alınanlar arasında 1 emekli albay, 2 avukat ve 4 emniyet mensubu ile İzmir’de daha önce asayiş şube müdürlüğü yaptıktan sonra emekli olan polis müdürü H.E. de bulunuyordu. Operasyonda yakalanan 58 kişinin 14’ü tutuklanmış, 21 tabanca, 11 pompalı tüfek, bunlara ait çok sayıda mühimmat ve 1 çelik yelek ele geçirilmişti. Grubun, ‘’cürüm işlemek amacıyla suç örgütü kurdukları, adam yaralamak, zorla adam kaçırmak ve alıkoymak, yağma, haraç alma, zorla iş yeri ve oto ele geçirme, çek-senet tahsilatı, ölümle tehdit, ihalelere fesat karıştırmak, haksız menfaat temin etmek, 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ile Bıçaklar ve Diğer Aletler Hakkında Kanunu’na muhalefet’’ suçlarını işlediklerinin belirlendiği bildirilmişti.

29.07.2008


 

1 MAYIS’A SORUŞTURMA VAR, GÖREVDEN ALMA YOK

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, İstanbul’daki 1 Mayıs olaylarıyla ilgili Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturmanın sürdüğünü, bir polis memurunun ifadesine başvurulduğunu, herhangi bir kamu görevlisinin mahkemeye sevk edilmediğini bildirdi.

Şahin, CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol’un, ‘’İşçi sendikalarının 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak istemesi üzerine çıkan olaylarla ilgili kamu görevlileri hakkında açılan adlî-idarî soruşturmalara’’ ilişkin soru önergesine verdiği yanıtta, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı konusunda Anayasa ve yasalarda yer alan düzenlemeleri hatırlattı. Anayasada temel hak ve hürriyetler kapsamında düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının kullanılmasında uygulanacak usullerin kanunda gösterileceğinin açıkça hüküm altına alındığını ifade eden Bakan Şahin, bu çerçevede yapılan düzenlemelere herkesin uymasının zorunlu olduğunu belirtti. Mehmet Ali Şahin, kanuna ve bu doğrultuda yapılan düzenlemelere uyulmaması halinde eylemin suç sayıldığını ve cezai müeyyideye bağlandığını ifade ederek, şöyle devam etti: ’’Bu çerçevede, her ne amaçla olursa olsun toplantı ve gösteri yürüyüşü yapmak isteyenlerin Anayasanın ve kanunların koyduğu kurallara kesinlikle uymaları gerekmekte olup; yürürlükteki usul ve kurallara uyulmadan yapılan veya yapılmaya teşebbüs edilen toplantı ve gösteri yürüyüşleriyle toplumsal düzenin bozulmasına, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğinin tehlikeye girmesine neden olunabilecektir.’’

BÜTÜN PERSONELE SORUŞTURMA

Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığının yazısıyla olaylara ilişkin yürütülen adlî soruşturmalara ilişkin bilgi de veren Adalet Bakanı Şahin, İstanbul’da 1 Mayıs’ta çıkan olaylarla ilgili, Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığınca, ‘’Polisin görevini kötüye kullanması’’ ile ÖDP il binasında yaşanan olaylarda, ‘’Polisin zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması’’ ile ilgili soruşturma başlatıldığını bildirdi.

Bakan Şahin, şunları kaydetti: ’’Her iki evrakla ilgili İstanbul İl Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak Beyoğlu ilçesinde görevli tüm amir ve polis memurlarının fotoğraflarının CD’ye kaydedilerek, görev yazıları ile birlikte Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığında hazır bulundurulmaları ve ayrıca MOBESE kayıtlarının da gönderilmesinin istenilmiş olduğu; bu suçlarla ilgili bir polis memurunun ifadesine başvurulduğu, herhangi bir kamu görevlisinin mahkemeye sevk edilmediği, Başbakan, İçişleri Bakanı, Emniyet Genel Müdürü, İstanbul Valisi, İstanbul Emniyet Müdürü hakkında Beyoğlu Cumhuriyet başsavcılığı nezdinde bir soruşturmanın bulunmadığı bildirilmiştir.’’

Adalet Bakanı Şahin, İçişleri Bakanlığının Emniyet Genel Müdürlüğü ifadeli yazısında, 1 Mayıs olaylarıyla ilgili başlatılan soruşturmanın devam ettiği ve olaylar sebebiyle görevden uzaklaştırılan İçişleri Bakanlığı personeli bulunmadığının bildirildiğini kaydetti.

/ Ankara

29.07.2008


 

İŞ MAKİNESİNDE SAF EROİN ELE GEÇİRİLDİ

HAKKÂRİ'NİN Yüksekova ilçesinde bir tıra yüklü iş makinesinde yapılan aramada, 490 kilogram saf eroin ele geçirildi.

Hakkâri Valiliğinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şubesi ekiplerince yürütülen ‘’Beyaz İnci’’ ile Hakkâri Emniyet Müdürlüğü KOM Şubesi ekiplerinin yürüttüğü ‘’08-09-30 N1’’ kod adlı planlı operasyonda, Yüksekova ilçesinden batı illerine yüksek miktarda uyuşturucu sevkıyatı yapılacağı bilgisine ulaşıldı.

Bunun üzerine harekete geçen KOM ekipleri, Yüksekova’dan Van’a gelen, sürücüsünün kimliği ve plakası açıklanmayan tırı, İpekyolu kontrol noktasında durdurdu. Tıra yüklenmiş iş makinesinde, dedektör köpeğinin yardımıyla yapılan aramada, 490 kilogram saf eroin ele geçirildi. Olayla ilgili 5 kişinin gözaltına alındığı belirtildi.

/ Hakkâri

29.07.2008


 

AB, sadece karara değil gerekçeye de bakacak

AB Komisyonu AKP’nin kapatılması istemiyle açılan davada ‘’sadece karara değil, gerekçesine de bakacaklarını’’ bildirdi.

Günlük olağan basın toplantısında konuyla ilgili bir soruyu cevaplayan AB Komisyonu Sözcüsü Amadeu Altafaj Tardio, dava sonuçlanmadan Türkiye-AB müzakerelerine olası etkisi konusunda önceden fikir belirtmenin iyi bir yaklaşım olmayacağını söyledi. Mahkemenin işleyişine saygı gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak, kararı beklediklerini anlatan Altafaj Tardio, güçler ayrılığı ilkesinin önemine dikkat çekti. AB Komisyonu Sözcüsü, ‘’Kararı incelememiz gerekiyor. Sadece karara değil, gerekçesine de bakacağız’’ dedi.

/ Brüksel

29.07.2008


 

Kara Kuvvetleri'ne uzman erbaş alınacak

KARA Kuvvetleri Komutanlığı, uzman erbaş alacak. Başvurular, internet ortamında ‘’www.kkk.tsk.mil.tr’’ adresinden dünden itibaren 14 Ekime kadar yapılabilecek.

Başvurusu kabul edilen adaylara uygulanacak sınavın tarihi ve yerleri de 24 Ekim’de açıklanacak. Yazılı sınav 2 Kasım’da yapılırken sınav sonucuna göre ön sağlık kontrolü ve fiziki kabiliyet yeterlilik testi tarihleri ise 7 Kasım’da duyurulacak. Asil ve yedek adaylar 5 Aralık’ta açıklanacak. Güvenlik soruşturması işlemlerine de aynı tarihte başlanacak. Komando uzman erbaş adaylarının ‘’Komando olur, paraşütle atlar’’ kayıtlı sağlık raporu alması gerekirken, uzman erbaşlık için bugün itibariyle 26 yaşından gün almamış adaylar başvurabilecek.

29.07.2008


 

Terör, çirkin emellerine hiç bir zaman ulaşamayacak

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ‘’Ülkemiz üzerinde hesapları olan iç ve dış hain güçler, terörle, şiddetle masum insanların canına kastederek çirkin emellerine hiçbir zaman ulaşamayacaklardır’’ dedi.

Sezer yaptığı yazılı açıklamada, İstanbul Güngören’de masum vatandaşları hedef alan ‘’alçak terör saldırısından’’ derin bir üzüntü duyduğunu ve ‘’bu insanlık dışı saldırıyı nefretle kınadığını’’ belirtti.

ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras da açıklamasında, Güngören’de meydana gelen ‘’insanlık dışı terör eylemini’’ nefretle kınadıklarını belirterek, ‘’Hiç bir amaç masum insanların katledilmesini haklı kılamaz. Halka yönelik bu saldırı, kim tarafından ve hangi nedenle yapılmış olursa olsun, Türkiye’yi anlamsız bir şiddet ortamına sürüklemek amaçlıdır’’ dedi. Patlamaların arkasındaki güçlerin, kullandıkları yöntemle amaçlarına ulaşamayacaklarını belirten Uras, masum insanların katledilmesine yönelik terör eylemleri senaryosuna boyun eğilmeyeceğini söyledi. Uras, ‘’topluma dayatılan kanlı senaryoyu bir kez daha yaşamamak için’’ herkesi şiddete karşı harekete geçmeye çağırdı. BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu, ise yaptığı açıklamada, ‘’Türk Devletinin ve milletinin birliğine ve beraberliğine karşı yapılan bu uluslar arası destekli cani saldırı karşısında, siyasî hesaplar yapmadan tüm siyasi partiler ve milletimiz ortak tavır almalıdır’’ dedi. ‘’Yetkililer kınama ve tel’in ötesine geçmeli. Sözün bittiği yerdeyiz’’ diyen Topçu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, ABD, İsrail ve AB çevrelerine karşı da net tavır alması gerektiğini savundu.

29.07.2008


 

AB, saldırıyı kınadı

AVRUPA Birliği (AB), İstanbul’un Güngören ilçesinde 17 kişinin ölümü ve 154 kişinin de yaralanması ile sonuçlanan “adi” saldırıyı kınadı.

AB Ortak Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana, “Pekçok insanın ölmesine ve yaralanmasına yol açan bu adi saldırıyı en sert şekilde kınıyorum” dedi. AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso da yaptığ açıklamada, saldırının “çok fazla sivil öldürmeyi açıkça hedeflediğini” kaydetti. “İğrenç saldırıyı kınadığını” belirten Barroso, ölenlerin yakınlarına başsağlığı diledi. Avrupa Birliği’nin yanı sıra Avrupa Konseyi de saldırıyı kınadı. Avrupa Konsey Genel Sekreteri Terry Davis, saldırının “planlı ve duygusuzca” olduğunu söyledi. Davis, “Bu adi saldırıyı bütün kalbimle kınıyorum. Türk yetkililer umarım, sorumluları en kısa zamanda bulur ve adaletin önüne çıkarır.” dedi. Ayrıca Davis, demokratik ve gelişmiş toplumlarda teröre yer olmadığını vurguladı. Davis, yaralılara acil şifalar dilerken ölenlerin yakınlarına da başsağlığı diledi. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Lluís Maria de Puig, İstanbul’daki saldırıyı kınadı. Puig yaptığı yazılı açıklamada, “Planlı bir şekilde sivilleri hedef alan bu iğrenç saldırıyı hiçbir neden maruz gösteremez.” dedi. Toplumda teröre yer olmadığını belirten Puig, yaralılara acil şifalar dilerken ölenlerin yakınlarına da başsağlığı diledi. NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer de saldıryı kınamıştı. Afganistan’ı ziyaret eden Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de saldırıyı kınamıştı.

/ Brüksel

29.07.2008


 

Kaza ‘geliyorum’ diyor

HER yıl binlerce insanın vefat ettiği ve yaralandığı trafik kazalarını önleme ve azaltma konusunda yetersiz kalınan Türkiye’de, trafik kazası riski yüksek seviyelerde bulunuyor.

Sayıştay Başkanlığı’nın hazırladığı ‘’Trafik Kazalarını Önleme Faaliyetleri’’ başlıklı raporuna göre, Türkiye’de yolcu taşımacılığının yüzde 95’inin, yük taşımacılığının da yüzde 92’sinin karayolları vasıtasıyla gerçekleştirilmesi sebebiyle kaza riski artıyor. Türkiye’de trafik güvenliği konusunda ulusal düzeyde bir stratejinin hayata geçirilmediği kaydedilen raporda, trafik kazalarının önlenmesinde önemli hususlardan biri olan trafik işaretlerin de standartlara uygun olmadığı belirtiliyor. Rapora göre, motorlu taşıt sürücü kurslarında verilen eğitim, kursu tamamlayan kursiyerlerin trafikte güvenli bir sürücü olarak yer almalarına yetmiyor. Sürücü adaylarının araç kullanma kabiliyetleri de direksiyon sınavlarında tam olarak ölçülemiyor. 20022005 yıllarını kapsayan ölümlüyaralanmalı trafik kazalarına karışan sürücülerin eğitim düzeylerine bakıldığında, yaklaşık yüzde 50’sinin ilkokul mezunu olduğu görülüyor. Bu oran da eğitimkaza ilişkisinin önemini ortaya koyuyor. Okullardaki uygulamalı trafik ve ilk yardım derslerinde deneyimli Emniyet Genel Müdürlüğü personelinden gerektiği ölçüde yararlanılmıyor. Bu da trafik eğitiminden beklenen olumlu sonuçların alınmasına engel teşkil ediyor. Sayıştay raporuna göre, radarla hız kontrolleri de etkin ve sürekli bir şekilde yapılamıyor. Yaya denetimlerine yeterli öncelik verilmemesi, yayaların kurallara uyma alışkanlıklarının yeterince sağlanamamasına sebebiyet verirken, son 10 yılda trafik kazaları sonucunda vefat edenlerin yaklaşık yüzde 21,7’sini yayalar oluşturuyor.

TEKLİFLER

Raporda, trafik kazalarını önlemeye yönelik faaliyetlerin etkinliğinin süreklilik temelinde geliştirilmesi olduğu vurgulandı. Sayıştay’ın raporunda bu kapsamda, şöyle denildi: ‘’Türkiye’de özetle, trafik kazalarının belli bir plan dahilinde azaltılması ve bu amacı gerçekleştirecek kaynakların hedefe yönelmesini sağlayacak ulusal trafik güvenliği stratejisi hazırlanması, okul çağında yaklaşık 15 milyon çocuğa güvenlik odaklı trafik eğitiminin etkin şekilde verilmesinin önündeki engellerin kaldırılması gerekli. Trafik genel eğitim planına işlerlik kazandırılması, sürücü kurslarının eğitim kalitesinin yükseltilmesi ve daha etkin denetlenmesi, toplumun trafik güvenliği konusunda bilgilendirilmesi ve bilinç düzeyinin yükseltilmesi amacıyla radyo ve televizyonların üzerlerine düşen görevi yerine getirmeleri, personel araç gereçlerin daha verimli kullanılması, fahri trafik müfettişliği sisteminden daha etkin yararlanılması ve trafik cezalarının kural ihlâllerini azaltıcı etkisine işlerlik kazandırılması zorunluluk arz ediyor.’’

/ Ankara

29.07.2008


 

Orman köylüsüne ‘keçi oyunu’

-YAKLAŞIK 260 bin keçinin bulunduğu Adana Orman Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde, bazı kişilerin ‘’büyük cezalar kesileceği’’ yönündeki söylentilerle, köylülerden keçilerini değerinden çok daha ucuza satın aldıkları bildirildi.

Adana Orman Bölge Müdürü Seyfettin Yılmaz, sorumluluk alanlarında 631 orman köyü ve burada yaşayan 350 bin köylü bulunduğunu hatırlatarak, ‘’Birkaç yıl öncesine kadar köylerimizde sayıları 400 bine ulaşan keçi varlığını, 260 bine kadar çekmeyi başardık’’ dedi. Yürüttükleri çalışma kapsamında köylüyü ikna edip, koyun ve inek gibi hayvanlara; alternatif gelir kaynağı olarak da harnup, defne, sedir mantarı gibi ürünler yetiştirilmesine teşvik ettiklerini belirten Yılmaz, şöyle konuştu: ‘’Ancak bazı kişiler, orman köylüsünü zarara uğratacak söylentiler çıkarıyor. Köyleri gezen bu kişiler, Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin, keçisi olan köylüye büyük cezalar keseceği yönünde söylenti çıkarıyor. Daha sonra bu kişiler köy köy dolaşarak 200-250’den satılan keçileri, 50-60 YTL gibi çok düşük fiyattan satın alıyor.’’

Orman alanlarına sokulmayan keçilere karşı köylüye bir ceza kesilmesinin söz konusu olmadığını belirten Yılmaz, zaten güç şartlar altında yaşayan köylülerin kandırılmalarını önlemek amacıyla da zaman zaman toplantılar düzenlediklerini bildirdi..’’

/ Adana

29.07.2008


 

OKS’de kayıtlar başladı

OKS 1. yerleştirme sonuçlarına göre bir okula yerleşmeye hak kazanan adayların kayıtları dün başladı.

Öğrenciler, kazandıkları okullara kesin kayıtlarını 4 Ağustosa kadar yaptırabilecekler. Kayıtlar sonucunda boş kalacak kontenjanlar 5 Ağustosta ilan edilecek. Bu kontenjanlar için 610 Ağustos arasında 2. yerleştirme başvurusu alınacak. Milli Eğitim Bakanlığı 15 Ağustosta 2. yerleştirme sonuçlarını ilan edecek. 2. yerleştirme kayıtları 1622 Ağustos arasında yapılacak ve 23 Ağustosta yeniden boş kalan kontenjanlar açıklanacak. Bu kontenjanlar için de 2425 Ağustosta ‘’tercihte yükselme’’ başvurusu alınacak ve 1 Eylülde sonuçlar duyurulacak. 24 Eylül arasında da tercihte yükselme sonucunda yerleşmeye hak kazanan adayların kayıtları yapılacak.

/ Ankara

29.07.2008


 

1 Ağustos’ta tam güneş tutulması yaşanacak

21. asrın beşinci tam güneş tutulması, 1 Ağustosta yaklaşık 1 milyar kişi tarafından seyredilebilecek.

Bilim adamlarının açıklamasına göre, olimpiyatlardan bir hafta önce Çin’i alacakaranlığa gömecek olan güneş tutulması, Cuma günü TSİ 12.30’da Kanada’nın kuzeydoğusundan başlayıp Grönland’ın kuzeybatısı, Kuzey kutbu denizi, Sibirya’nın kuzeyi, Moğolistan’ın batısı ve Çin güzergâhını takip edecek. Tutulma Çin’de TSİ 14.20’de sona erecek. Tutulma en fazla 2 dakika 27 saniye sürecek. Güneş tutulması; güneş, ay ve dünyanın aynı hizaya gelmesinden kaynaklanıyor. Güneş aydan 400 kat büyük, ama aynı zamanda 400 kat uzak. Ay, güneşle dünyanın arasına girdiğinde güneşi kapatıyor. Güneş ayın çevresinde hare oluşturuyor. Tutulma buna deniyor. Bu esnada yeryüzü sanki alacakaranlığa gömülüyor, kuşlar ötmeyi kesiyor. Çoğu Asya’da olmak üzere yaklaşık 1 milyar kişi, Cuma günü güneş tutulmasının alacakaranlığında kalacak.

/ Paris

29.07.2008


 

Obezite geni iştahı etkiliyor

Obeziteyle bağlantılı bir geni taşıyan çocukların, doyduklarını anlamakta zorlandıkları bildirildi.

İngiliz araştırmacıların 3 bini aşkın çocuğun katılımıyla FTO geninin kalori yakımı veya iştah üzerinde etkisiyle ilgili olarak yaptığı araştırma, genin riskli bir varyasyonuna sahip olanların, doymuş olmaları gerektiği halde iştahlarını kapatmakta zorlandıklarını ortaya koydu. Sonuçları Clinical Endocrinology & Metabolism dergisinde yayımlanan araştırma, yaşları 8 ila 11 olan ve FTO geninin yüksek risk taşıyan varyasyonuna sahip çocukların, çok fazla yemeye eğilimli olduğunu ve doydukları halde bunu fark etmekte zorlandıklarını gösterdi. Genin iştah üzerindeki söz konusu etkisinin, yaş, cinsiyet, sosyo-ekonomik geçmiş ve vücut kitle endeksine göre farklılık göstermediği belirtildi. Daha önce yapılan araştırmalar, FTO’nun yetişkinlerde riskli varyasyonundan iki kopyaya sahip olanların, tek bir kopyaya sahiplerden ortalama 3 kilogram, tek bir kopyaya sahip yetişkinlerin de bu geni taşımayanlardan ortalama olarak 1 buçuk kilogram ağır olduğunu göstermişti. Araştırmacılardan profesör Jane Wardle, bulgunun, genin bu varyasyonuna sahip kişilerin otomatik olarak aşırı kilolu olacağı anlamına gelmediğini, ancak aşırı yemeye daha eğilimli olduklarının gözlendiğini kaydetti.

29.07.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır