Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 20 Haziran 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Dünyanın ilk ve tek çini müzesi

Kütahya’da, son Germiyan Beyi 2. Yakup tarafından külliye olarak yaptırılan ve uzun yıllar Vahid Paşa Halk Kütüphanesi olarak kullanılan yapı, 1999 yılından itibaren çini müzesi olarak hizmet veriyor.

Kütahya Müze Müdürü Metin Türktüzün, son Germiyan Beyi 2. Yakup’un yaptırdığı külliyenin Ulu Cami yanındaki imaret bölümünün, günümüzde Çini Müzesi olarak faaliyet gösterdiğini söyledi.

Bu yapının, uzun yıllar Vahid Paşa Halk Kütüphanesi olarak kullanıldığını, kütüphanenin buradan ayrılmasından sonra yıllarca boş kaldığını belirten Türktüzün, “Kültür ve Turizm Bakanlığınca iki yılda restore edilen binanın 5 Mart 1999’da dünyanın ilk ve tek çini müzesi niteliğiyle ziyarete açıldığını” ifade etti.

Türktüzün, yapının halk arasında, içindeki yekpare mermer şadırvandan dolayı “Gökşadırvan” olarak adlandırıldığına işaret ederek, şöyle konuştu:

“Kubbeli ve şadırvanlı orta mekâna, üç yönde kubbeli eyvan ile iki oda açılmaktadır. Türbe bölümü kesme taş işçilikli olup, burada topraklarını Osmanlı’ya vasiyet eden 2. Yakup Bey’in çinili sandukası yer almaktadır. Türbe bölümünün önüne ise 20. yüzyıl başlarında Ulu Cami’nin tamirat dolayısıyla kapatılması sırasında, ibadetlerin burada yapılması için mihrap eklenmiştir. İmaretin bitişiğinde yer alan ve 1960’lı yıllarda yıkılan medresenin taş vakfiye kitabesi giriş kapısının güneyindeki niş içine alınmıştır. 39 satırdan oluşan kitabe, Osmanlı Türkçesiyle yazdırılmıştır. Üzerinde Germiyanoğlu 2. Yakup’un vakfettiği yerler, burada çalışanlara verilecek ücretler ve medreseye gelen misafirlere nasıl davranılacağı belirtilmiştir.”

ATEŞTE AÇAN ÇİÇEKLER

Müzenin vitrinlerinde, 14. yüzyıldan başlayarak günümüzde yapılan örneklerden oluşan ve Kütahyalılar tarafından “ateşte açan çiçekler” olarak tanımlanan çini örnekleri yer alıyor. El emeği, göz nuru dökülerek tek tek fırça ile yapılan bu çiniler birer san'at eseri.

İş adamı Rıfat Çini’nin müzeye bağışladığı değerli eski çinilerin de sergilendiği bölüme, Rıfat Çini’nin babası Mehmet Çini’nin adı verilmiş. Çinicilerin üstadı Hafız Mehmet Emin’in gümüş mührü, torunları tarafından müzeye bağışlanmış ve bu kişinin kendi eseri olan çini sehpa da müzede sergileniyor.

Müzenin iç kısmında sağ tarafta bulunan odada en eski Kütahya çinileriyle çini yapımında kullanılan madde, boya, fırça ve desen örnekleri yer alıyor. Bu malzemeler, çiniciliğin ne kadar zahmetli bir iş olduğu konusunda ziyaretçilere bilgi veriyor.

Topkapı Sarayı’ndan getirilen İznik çinilerinin en nadide duvar karo örneklerinin müzede sergilendiğini, eski çini ustalarının mercan kırmızısını sır olarak sakladıklarını ve bu rengin formüllerini kendilerinden başkasının bilmediğini ifade eden Müze Müdürü Türktüzün, “Soldaki odada, Kütahya Tanıtım Vakfı (KÜTAV) tarafından yapılan çini yarışmalarında derece alan tabaklar ile çini pano örnekleri ve 1921 tarihli eski bir çeşme kitabesi sergilenmektedir” dedi.

ENGELLİLERE KOLAYLIK

Metin Türktüzün, tarihteki ilk toplu iş sözleşmesi olan ve 1766’da Kütahya’da imzalanan Fincancılar Anlaşmasının bir örneğinin müzede sergilendiğine işaret ederek, şunları söyledi:

“Orijinali Ankara’daki Millî Kütüphanede olan Fincancılar Anlaşmasının bir örneği de çini müzesinde bulunmaktadır. Vali Ali Paşa huzurunda yapılan anlaşmada 24 iş yerinden başka iş yeri açılmayacağı belirtilerek, fincancı usta, kalfa ve çırakların alacağı ücretler tek tek yazılmıştır. Bu anlaşmaya uymayanların ölüme bedel kürek cezasına çarptırılacağı belirtilmiştir.

Müzenin bitişiğinde suları dinmeden akan eski bir sakahane ile hemen yakınında 2000 yılında Kütahya Müze Müdürlüğü tarafından yapılan kazılarda ortaya çıkarılan ilk Germiyan eserlerinden biri olan eski bir hamam kalıntısı da vardır.”

Binanın gezilmesi sırasında dış bahçe girişinden itibaren bedensel engelliler için yapılan rampa bulunduğunu bildiren Türktüzün, engellilerin müze içinde tekerlekli sandalyeleriyle rahatlıkla gezebileceklerini sözlerine ekledi.

/ Kütahya

20.06.2008


 

20 liraya bir yıl boyunca müze ve ören yerleri sınırsız gezilebilecek

KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) işbirliğiyle Türk halkını müzelerle buluşturmak amacıyla oluşturulan ‘’Müzekart’’, Günay’ın da katıldığı toplantıyla tanıtıldı.

İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, TÜRSAB’ın katkısıyla ‘’Tarihe Yolculuk’’ sloganıyla projeyi gerçekleştirmek istediklerini belirterek, şunları kaydetti:

‘’Ben de geçmiş yıllardan bu yana, gezmeye meraklı bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olarak, zaman zaman bir yörede görülebilecek olan herhangi bir yeri gördükten sonra ikincisinde tasarruf ettiğimi hatırlıyorum. Halbuki bu şimdi bize ikincide tasarruf etme sıkıntısını ortadan kaldırıyor, ikinciyi, üçüncüyü görme imkânı ve rahatlığını veriyor. Efes’e gittiniz, peki Milet’i ne yapacaksınız? Hepsine gitmeye kalkarsanız ciddî bir yük getiriyor. Şimdi artık bir kez bir kart alacaksınız, dilediğiniz yerde bir müzeyi, ören yerini hak etmiş bir biçimde ekonomik giderini düşünmeksizin gezebileceksiniz.’’

Toplantıda konuşan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy da müze ve ören yerlerine Türk vatandaşlarını şimdiye kadar yeterince çekemediklerini belirterek, Müzekart ile bunu gerçekleştirmeyi amaçladıklarını söyledi.

Bakanlığa bağlı 185 müze ve 130 ören yerini 1 yıl boyunca 20 YTL karşılığında sınırsız ziyaret imkânı veren Müzekart’ın bütün müze ve ören yerlerindeki gişelerden, Ankara Müzekart Merkez Ofisi’nden, DÖSİMM İstanbul İşletme Müdürlüğü, TÜRSAB merkezi ve belirlenmiş seyahat acentelerinden ve ‘’www.muzekart.com’’ adresinden on-line olarak temin edilebileceğini bildirdi.

Konuşmaların ardından Müzekart konusunda iş birliği protokolü Bakan Günay ve TÜRSAB Başkanı Ulusoy tarafından imzalandı.

Günay ve Ulusoy daha sonra 20’şer YTL ödeyip Müzekartlarını çıkartarak basın mensuplarına poz verdiler. Günay ve Ulusoy, Arkeoloji Müzesi gişelerinden kartlarıyla geçtiler.

20.06.2008


 

Kitaplar konuşacak, ortalık şenlenecek

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün himayesinde “Konuşan Kitap Şenliği” başlatılacak.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamada, “Toplumda okuma bilinci oluşturmak, teşvik edici çalışmalarla insanlara okuma alışkanlığı kazandırmak ve okumayı insan yaşamının vazgeçilmez bir unsuru haline getirmek amacıyla Hayrünnisa Gül’ün himayesinde ‘Konuşan Kitap Şenliği” adıyla etkinlik düzenlendiği” belirtildi.

Açıklamada, “her yaş grubundan insanları bir araya getirerek coşkuyla kutlanması düşünülen okuma ve kitap şenliğinde, toplumun önde gelen saygı ve sevgi duyulan değerli isimlerinin okuma çadırlarında kitap okumalarının, böylelikle kitlelere kitap sevgisi aşılanmasının hedeflendiği” ifade edildi.

Çeşitli yayınevlerinin, yayınlarının yanı sıra imza günü düzenleyecek yazarları ile destek verecekleri kaydedilen şenliğin bütün illerde yapılacağı belirtildi. Şenliğin ilk durağının yarın 11.00-19.00 saatleri arasında İstanbul Sultanahmet Meydanı olacağı bildirildi. Türk-İslâm Eserleri Müzesinde aynı gün akşam Hayrünnisa Gül tarafından bir kokteyl verilecek.

/ Ankara

20.06.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Gezi Eki Pdf

Bütün haberler

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır