Dünya

Kur’ân’a hakaret eden askere büyük infial

Irak’taki en önemli Sünnî gruplardan biri olan İslâm Partisi, Irak’ta görev yapan bir Amerikan askerinin Kur’ân-ı Kerim’e hakaret etmesini kınadı ve askere “örnek ceza” verilmesini istedi.

İslâm Partisi’nden yapılan açıklamada, “olaydan büyük üzüntü duyulduğu, bütün Müslümanlara yönelik bu saldırının kınandığı” belirtildi. Açıklamada, “bu tür olayların son yıllarda sık sık gündeme geldiği, artık özürlerin yetmediği, Amerikan ordusunun caydırıcı tedbirler alması gerektiği” ifade edildi. Bu arada, olaya çok az yer ayıran Irak basını, uluslararası ajansların konuya ilişkin haberlerini yayımlamakla yetindi. Bağdat yakınlarındaki bir atış sahasında, geçen hafta bir Kur’ân-ı Kerim üzerinde mermi izleri ve karalamalar bulunduğunun fark edilmesi üzerine, söz konusu Amerikan askeri hakkında soruşturma başlatılmış, adı açıklanmayan askerin Irak’tan gönderilmesine karar verilmişti. Amerikan ordusu sözcüsü Albay Bill Buckner, olayı, “ciddi ve üzücü” olarak nitelendirmiş, bunun münferit bir eylem olduğunu söylemişti.

/ Bağdat

20.05.2008

Çin depremi Müslümanları da vurdu

Çin’de depremde en çok kaybın verildiği Beichuan’daki 600 Çinli Müslümandan 400’ü öldü. Geriye kalanlar Mianyang şehrindeki bir stadyumda diğer Çinlilerle birlikte zor şartlarda yaşıyor. Yaklaşık 20 bin depremzedenin bulunduğu bu stadyumdaki insanların tek isteği başlarını sokabilecekleri bir ev kurmak. Zira depremden kurtulan ve yanlarına hiçbir şey alamayan bu insanların acı ve hüzünden başka sahip oldukları birşey yok.

Depremde en çok kaybın verildiği Beichuan’daki 600 Çinli Müslüman’dan 400’ ü öldü. Geriye kalanlar ise Mianyang şehrindeki bir stadyumda diğer Çinlilerle birlikte hayat mücadelesi veriyor. Kurtulan Müslümanlar da diğerleri gibi kilometrelerce yolu yürüyerek buraya gelmişler. Yaklaşık 20 bin depremzedenin bulunduğu bu stadyumdaki insanların tek isteği başlarını sokabilecekleri bir ev kurmak. Zira depremden kurtulan ve yanlarına hiçbir şey alamayan bu insanların acı ve hüzünden başka sahip oldukları bir şey yok. Kampta bulunan 200 kadar Çinli Müslüman’ın da sığınabileceği emniyetli tek yer burası. 4 aylık bebeğiyle burada bulunan Yü Ying (29), kocasının ağır yaralı olarak hastanede bulunduğunu, kendisinin de bebeğiyle burada çaresizce beklediğini ifade etti. Yü, deprem anında çöken binanın üçüncü katında bulunduğunu ve ilk iki kattakilerin öldüğünü söyledi. ‘’Rabbim bizi korusun ve yeniden bir ev kurmamamızı nasip etsin’’ diyen Yü, devletin ve Müslümanların kendisine yardım yapmalarını istedi.

HELÂL YEMEK MESELESİNİMİANYANG’DAKİ MÜSLÜMANLAR ÇÖZMÜŞ

Kampta dikkatleri çeken bir durum göze çarpıyor. Yemek vakitlerinde kampta hareketlenme gözleniyor. Müslümanlar ise helâl olmayan bu yemeklerden yiyemiyor. Müslüman depremzedelerin bu sorunun ise Mianyang’daki dindaşları çözmüş. Stadyumda dağıtılan yemekleri yiyemeyen 200 Müslüman, din kardeşlerinin getirdiği yemeklerle karınlarını doyurmaya çalışıyor. Ekmek ve sulu erişte karışımı yemekleri yiyen Müslümanlar kamptaki diğerlerinden daha şanslı. Çünkü yedikleri yemek diğerlerinkinden daha iyi. Şehirdeki Müslümanlar ayrıca ellerinden geldiği kadar stadyumdaki diğer Çinlilere de yardımda bulunmaya çalışıyor. Yemekleri ve ekmekleri fazla yapıp, diğer Çinlilere de dağıtıyor. Eline aldığı kuru ekmeği yiyen Çinli bir çocuk ise küçük de olsa kendisine uzanan bu yardım elinden oldukça memnun görünüyor.

Müslümanların yaptığı yardımlar stadyumdaki komünist partili yetkililerin de takdirini kazanmış. Aralarında para toplayan Mianyang Müslümanları ayrıca depremde yetim ve sahipsiz kalmış Çinli Müslümanların dertlerine de çare olmaya çalışıyor. Çevre şehirlerdeki Müslümanlar da bu girişime destek veriyor. Depremde hasar gören inşaat halindeki camilerini onarmak yine Mianyang Müslümanlarının öncelikleri arasında yer alıyor.

Stadyumda akşamları depremzedeler, kurulan dev ekranlarla film ya da deprem haberlerini izliyor. Stadyum dışındaki halk, her gün artçıların hissedildiği şehirde korkudan dolayı hayatlarını arabalarının içinde ya da yolların kenarına kurduğu çadırlarda sürdürüyor. Ta ki deprem tehlikesi geçinceye kadar. “DEPREM ANINDA BOMBA ATILMIŞ GİBİ SES SUYDUK” Depremden yaralı olarak kurtulan ve sürekli “Her şeyimizi kaybettik, geri gidemiyoruz’’ diyerek ağlayan bayan Ding Qinghui (50), 80 yaşındaki kayınvalidesi ve bir kızıyla kurtulduklarını, diğer bütün yakınlarını kaybettiğini aktardı. Yaşadıkları Beichuan’da sağlam bina kalmadığını anlatan Ding, diğer depremzedeler gibi hükümetin, Çin Komünist Partisi (ÇKP)’nin ve Müslümanların kendilerine yardımcı olmasını arzuladığını söyledi. Deprem anını anlatan ve bilgisayar dükkânı bulunan bir genç de sarsıntı sırasında bomba atılmış gibi büyük bir ses duydukları ifade etti. Kamptaki yardım çalışmalarını organize edenlerden imam Ma Lianglu ise hükümete ve ÇKP’ye gösterdiği yardımlar ve destekten dolayı teşekkür ederken dünya Müslümanlarından yardım beklediklerini vurguladı. İmam Ma, yardımın hükümet kontrolünde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacağından şüphe duymadığını vurguladı.

/ Mianyang

20.05.2008

ABD yüzlerce çocuğu gözaltında tutuyor

ABD, BM’ye, Irak’ta yaklaşık 500, Afganistan’da ise 10 çocuğu “militan” şüphesiyle gözaltında tuttuğunu bildirdi.

ABD’nin BM’nin Çocuk Hakları Komisyonuna geçen hafta sunduğu raporda, hemen hemen tamamı Irak’ta olmak üzere 18 yaşın altında toplam 2 bin 500 çocuğun 2002’den bu yana bir yıl ya da daha fazla süreyle gözaltında tutulduğu belirtildi. Çocuk Hakları Sözleşmesine uyduğuna dair dönemsel olarak BM’ye sunduğu rapora göre ABD, “2008 Nisandan itibaren Irak’ta yaklaşık 500, Afganistan’daki Bagram üssünde de 10 çocuğun gözaltında olduğunu” teyit etti. Guantanamo’daki askerî üste tutulan çocuklarla ilgili olarak da raporda, üsteki gözaltı merkezinde 8 çocuğun bulunduğu, ancak bunların 2004 ile 2006 arasında serbest bırakıldıkları kaydedildi. Uluslararası Adalet Ağı ve Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) gibi sivil toplum kuruluşları, söz konusu gözaltıları “menfur” olarak kınadı ve ABD’nin ilgili anlaşmaları ihlal ettiğini bildirdi.

/ New York

20.05.2008

Mahmut Abbas’dan görevi bırakma tehdidi

FİLİSTİN Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas, “önümüzdeki 6 ay içerisinde İsrail ile bir barış anlaşmasına varılamaması halinde, görevinden istifa edeceği” uyarısında bulundu.

Abbas, bu açıklamayı, Dünya Ekonomik Forumu toplantıları sebebiyle bulunduğu, Mısır’ın sahil beldesi Şarm El Şeyh’te, İsrail parlamentosunun sol kanat partisi Meretz’in eski Başkanı Yossi Beilin’le görüşmesi sırasında yaptı. İsrail basınında yer alan Abbas-Beilin buluşmasına ilişkin haberlere göre, Abbas, Beilin’e önümüzdeki 6 ayın barış süreci için oldukça kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti, bir anlaşmaya varılamaması halinde, kendisi için görevine devam etmesi gibi bir hususun olamayacağını vurguladı.

/ Kudüs

20.05.2008

Dışişlerine göre Barzani değişiyor

DIŞİŞLERİ Bakanı Ali Babacan, Türkiye’nin Irak ve bu ülkenin kuzeyindeki yönetim nezdinde gerçekleştirdiği girişimler sonucu Kuzey Irak yerel yönetiminin duruşunun son bir ayda değişmeye başladığını söyledi.

Dünya Ekonomik Forumu toplantıları için Mısır’ın Şarm el Şeyh şehrinde bulunan Babacan, temasları konusunda Türk basınına açıklamalarda bulundu. Forum’un şu ana kadar Ortadoğu’da gerçekleştirdiği her üç toplantısına da katıldığını söyleyen Babacan, bu tür toplantılara, dünya liderlerinin yanı sıra ekonomiye yön veren isimlerin katıldığını belirtti.

/ Şarmelşeyh

20.05.2008

Endonezyalı birinci sanık kayıp

Endonezya’da 240 kişiden fazla insanın ölmesine yol açan terör eylemlerinin 1 numaralı sorumlusu olarak gösterilen ve 2002 yılından beri aranan Noordin Top’un, Endonezya’dan kaçmayı başardığı ve bilinmeyen bir ülkede olduğu ileri sürüldü.

Güneydoğu Asya’nın 1 no’lu terör sanığı olarak adlandırılan Top’un ülkeden kaçtığına ilişkin bilgiyi, polisin eline geçen bir başka terör sanığının verdiği bildirildi. Top, Bali adasında 2002 yılında bir gece kulübünün bombalanması ve ülkede Batılıların bulunduğu diğer başka noktalara terör saldırıları düzenlenmesi olaylarını yönetmekle suçlanıyor. Bu eylemlerde çoğunluğu yabancı turist, 240’dan fazla kişi ölmüştü. Top’un bir çok yardımcısı yakalanırken, polis, bu teröristin de ele geçirilmesinin an meselesi olduğunu ileri sürüyordu.

/ Cakarta

20.05.2008

Fransa’dan, Hamas ile görüşme itirafı

Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, Hamas liderleriyle gayriresmî temas kurduklarını doğruladı.

Kouchner, Le Figaro gazetesinde çıkan haber üzerine Europe-1 radyosuna yaptığı açıklamada, bu temasın resmî ilişkilere geçildiği ya da görüşmeler yapıldığı anlamına gelmediğini söyledi. “Hamas ile temasa geçen kişi konuştuğu için bunu yalanlamanın zor olacağını” belirten Kouchner, temasların gerekli olduğunu ve Hamas’ın Gazze’nin denetimini ele geçirmesinden önce de bazı temasları olduğunu söyledi. Le Figaro’nun haberine göre, emekli Fransız diplomat Yves Aubin de la Messuziere, bir ay önce Hamas liderleriyle görüştüğünü açıkladı. Hamas liderlerinin kendisine, 1967 sınırları temelinde bir Filistin devleti kurulmasını kabul etmeye hazır olduğunu söylediğini belirten emekli diplomat, Hamas’ın ayrıca intihar saldırılarını durdurmaya ve Filistin lideri Mahmud Abbas’ın meşruiyetini kabul etmeye hazır olduğunu açıklamıştı.

/ Paris

20.05.2008

Katar, Lübnan’lılardan cumhurbaşkanını seçmelerini istedi

Lübnan’daki siyasî krizin çözüme kavuşturulması ve şiddet olaylarına son verilmesi amacıyla Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen konferansta, Katar’ın, Lübnanlı rakip taraflara bir an önce bir cumhurbaşkanı seçilmesi önerisi getirdiği bildirildi.

Konferansa katılan, ancak adının açıklanmasını istemeyen bir delege, Katar Emiri Şeyh Hamad Bin Halife El Tani’nin, Lübnanlı liderlerle bir toplantı yaptığını belirterek, ‘’Öneri, gelecek yıl yapılacak parlamento seçimlerine yönelik seçim kanunu hakkında karar alınmasının ertelenmesi ve doğrudan General Michel Süleyman’ın seçimine geçilmesinden ibaret’’ dedi.

/ Doha

20.05.2008

‘İsrail, sözkonusu olduğunda hepimiz biriz’

ABD Başkanı George Bush’un özellikle Irak politikası konusunda şiddetli muhalifi olan Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, ‘’söz konusu İsrail olduğunda, Bush ile karşıt taraflarda olmadıkları’’ mesajı verdi.

İsrail’de bulunan Pelosi, Kudüs’te bir hastaneyi ziyaret ederken, ABD’de karşıt siyasî partilere mensup olanların, İsrail konusunda birleşik tutum sergilediklerini ifade etti. Pelosi, ‘’İsrail devletini desteklemek söz konusu olduğunda, Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında bir ayrılık yoktur’’ diye konuştu.

/ Kudüs

20.05.2008

Bin Ladin kasetle ses verdi

Usame bin Ladin’in sesini içerdiği bildirilen yeni bir ses kaseti yayınlandı.

İsrail’in kuruluşunun 60’ıncı yıl dönümü kutlanırken, bir internet sitesinde yayınlanan kasette, ‘’Müslümanların, Gazze Şeridinin İsrail tarafından zalimce kapalı tutulmasına karşı mücadele etmeleri’’ çağrısı yapıldı. Bin Ladin’e ait olduğu belirtilen ses, ‘’işgal altındaki Filistin topraklarının kurtarılması, İsrail yanlısı Arap ülkelerine karşı mücadele edilmeden mümkün olamaz’’ dedi. Kasette, Batının desteğinin olmaması halinde İsrail’in zayıf kalacağı belirtilerek, ‘’Mısır gibi Arap ülkelerinin yönetimlerinin, İslâm’a karşı Batı ve İsrail’in yanında yer aldıklarını’’ kaydetti.

/ Dubai

20.05.2008

Bangladeş Cemaati İslâmî lideri gözaltına alındı

Bangladeş’in en büyük İslâmî partisi olan Cemaati İslâmî’nin, yolsuzlukla suçlanan lideri Matiur Rahman Nizami, gözaltına alındı.

ATN Bagla televizyon kanalının haberine göre Nizami, Yüksek Mahkeme’nin kefalet ödenmesi talebini reddetmesi üzerine, evine gelen polislerce gözaltına alındı. Nizami, eski Başbakan Halid Ziya’nın kabinesinde görev yapmıştı. Görev başındaki geçici askerî yönetim döneminde, üst düzey başka bazı politikacılar da yolsuzluk suçlamasıyla karşı karşıya.

/ Dakka

20.05.2008