TÜSİAD, siyasî partilerin seçmenden aldıkları oyun düzeyi ne olursa olsun, kapatılma talebi ile karşılaşmalarının Türk demokrasisi açısından kabul edilemez olduğunu bildirdi. TÜSİAD’dan yapılan açıklamada, siyasî partilerin kapatılmasının, Türk demokrasisinin evrensel standartlarda işlediği hususunda gerek iç, gerekse uluslararası kamuoyunda ciddi soru işaretlerinin doğmasına yol açtığı ifade edildi.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), AKP hakkında açılan kapatma davası ile ilgili olarak, ‘’demokratik yaşamın vazgeçilmez unsuru olan siyasi partilerin, seçmenden aldıkları oyun düzeyi ne olursa olsun, kapatılma talebi ile karşılaşmalarının, bir asra yakın çoğulcu parlamenter rejim deneyimi olan Türk demokrasisi açısından kabul edilemeyeceğini’’ bildirdi.
TÜSİAD, AKP hakkında açılan kapatma davasıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, ‘’Demokratik yaşamın vazgeçilmez unsuru olan siyasi partilerin, seçmenden aldıkları oyun düzeyi ne olursa olsun, kapatılma talebi ile karşılaşmaları, bir asıra yakın çoğulcu parlamenter rejim deneyimi olan Türk demokrasisi açısından kabul edilemez’’ denildi.
Geçmiş tecrübelerin, siyasi partilerin kapatılmasının Türkiye’nin siyasi, ekonomik ve sosyal sorunlarının çözümüne katkıda bulunmadığını gösterdiği, Türk demokrasisinin evrensel standartlarda işlediği hususunda gerek iç, gerekse uluslararası kamuoyunda ciddi soru işaretlerinin doğmasına yol açtığı kaydedilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
‘’Siyasetin amacı, seçmenden alınan yetkinin, istismar edilmeden, çoğulcu demokratik sistemin anayasal sınırları içinde, ülke refahı için en iyi şekilde kullanılmasıdır. Siyasi partilerimiz, demokratik süreci hem şekillendiren hem de uygulayan temel unsurlar olduklarından, daha ileri bir demokratik standardın da mimarları yine siyasi partiler olacaktır. Siyasi partilerden beklentimiz, Türkiye’yi, kutuplaşmaları körükleyen bir siyasi atmosferden, uzlaşı ve refah projeleri üreten bir siyaset ortamına taşımalarıdır.’’
|