Denizli deplasmanına giderken Ertuğrul Sağlam, “şampiyon olmak istiyorsak” diye başlayan bir cümle kurmuştu. Maçın kazanılması gerektiği belirtilmek istenen bu cümlede bir tereddüt vardı sanki. Deplasmanlardaki başarısı ile dikkat çeken siyah-beyazlı takım için Denizli’den alınacak 3 puan önemliydi Zira puan cetvelinde kendinden üstte bulunan rakipleri kendi sahalarında oynayacaktı ve büyük bir sürpriz olmasa kazanmaya daha yakın görünüyorlardı..
Denizlispor’da Yusuf’un olmayışı, saha zemininin futbol oynamaya müsait oluşu, Delgado’nun eksikliğine rağmen Beşiktaş’ın avantajıydı. Zaten oyuna da iyi başladılar. Holosko ve Nobre çalışkanlıklarının mükafatını gollerini atarak alırken, oynanan futbol ve verilen mücadele “şampiyon olmak istiyorum” mesajı veriyordu..
İlk yarısı 2-0 biten maçın ikinci yarısında Beşiktaş’dan beklenen, kontrollü oynayıp, top tutarak, risk alan rakibi karşısında , kontrataklarla farkı açmaktı. Ama olmadı Beşiktaş geriye yaslandı, orta sahada mücadeleleri kaybetmeye başladı, gereksiz yere ve profesyonelliğe yakışmayan tarzda Ali Tandoğan’ın gördüğü sarı kart, hem kırmızı kartın habercisi hem de, artık Beşiktaş klasiği haline gelen son dakikalardaki korku filminin başlangıcı gibiydi. Ertuğrul Sağlam hariç hemen herkes Ali Tandoğan’ın kırmızı görme ihtimalini fark etmişti, nitekim öyle oldu..
Bir teknik direktör için oyunu ve oyuncusunu maç içinde takip edip ona göre değişiklik yapmak maçın kazanılmasında önemli faktör olabiliyor. Ne yazık ki rtuğrul Sağlam bu tip değişiklikleri ya yapmıyor ya da geç kalıyor. Ama her şeye rağmen kazanılan 3 puan son derecede önemli. Şimdi sırada kupada Rize ve Ligde G.Saray maçları var. Ertuğrul Sağlam'dan artık “şampiyon olmak istiyoruz” cümlesini duymak tüm Beşiktaşlıların beklentisi, hem de tereddütsüz..
|