|
|
|
Neonaziler mi? |
İngiliz Times gazetesi, haftasonu Almanya’da 9 Türkün öldüğü yangının ırkçı neonazilerin başlattığı bir kundaklama eylemi olduğundan şüphelenildiğini yazdı.
Alman basını, Ludwigshafen kentinde 9 Türkün hayatını kaybettiği yangınla ilgili haberlere geniş şekilde yer verdi. Bild gazetesi, ‘’Yaşıyor - Alev Cehennemindeki Bebek’’ başlığıyla birinci sayfada yayımladığı haberde, amcası Kamil Kaplan (32) tarafından yangından kurtulması için pencereden aşağıya atılarak Türk kökenli polis Hakkı Paker tarafından kurtarılan 11 aylık Onur’un fotoğrafına yer verdi.
Gazetenin iç sayfalarında da Kaplan’ın ‘’Bebeği öptüm ve pencereden aşağıya attım’’ şeklindeki sözlerinin başlığa taşındığı haberde, Kamil Kaplan olayı şöyle anlattı: ‘’İki kız kardeşim ve kayın biraderim pencerede duruyorduk. Bebek benim yeğenim Onur’dur. Onu aşağıya bırakmak son şanstı. Binanın önünde bir polis duruyordu. Gözlerine baktım ve iyi olacağına inandım. Polis ceketini çıkardı ve bir tente gibi önünde tuttu. Onur’u bir kez daha öptüm ve onu aşağıya bıraktım.’’ Kaplan ve yanında bulunan kişilerin sonuçta yine de yangından kurtuldukları, ancak Kaplan’ın annesi Medine Kaplan’ın (48) hayatını kaybettiği, Onur’un anne ve babasının da duman zehirlenmesi ve kırık çıkıklarla hastaneye kaldırıldıkları belirtildi.
Berliner Kurier gazetesi ise ‘’Bir Yangın Şeytanı mıydı?’’ başlığıyla verdiği haberde, Aylin ve Bedriye adlı kız kardeşlerin yangından önce bina içindeki merdivenlerin yanında yangın çıkaran bir kişiyi gördükleri yolundaki sözlerini hatırlattı. B.Z gazetesi de ‘’Saldırı mıydı?’’ başlığıyla verdiği haberde, 2006 yılının Ağustos ayında da aynı binaya yanıcı madde atıldığını ve suçluların bugüne kadar yakalanmadığını bildirdi.
Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi ise Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble’nin Türkiye’de yangınla ilgili olarak yaptığı açıklamalara yer verdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisinden olay yerine Türk uzmanların gönderilmesine izin verilmesini rica ettiğini belirten Schaeuble, ‘’Bundan tabii ki memnuniyet duyarız. Alman makamlarına duyulan güvensizliğin yersiz olduğunu bilmemize rağmen Türk hükümeti bunu yapabilir’’ dedi.
|
/ BERLİN
07.02.2008
|
|
|
Şoven hahama tepki yağıyor |
Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin, Sina çölünde kurulacak bir Filistin devletine gönderilmesini isteyen İsrail’in Aşkenazi Hahambaşı Yona Metzger’e tepki, İsrail içindeki Siyonizm karşıtı Yahudi toplumu Neturei Karta’dan geldi.
Neturei Karta, Metzger’in açıklamalarına sert karşılık verdi ve yaptığı açıklamada, Metzger’i yüklü parayla beslenen bir “siyonist kukla” olarak nitelendirdi, Metzger’i hain bir kötülük temsilcisi olmakla suçlayarak İsrail’den kovulması çağrısında bulundu.
Metzger’in Sina’da Filistin devleti önerisini kınayan grup, hahambaşını “sözde İsrail devletinin sözde hahambaşı” ve “Siyonistlerin bol maaşlı kuklası” olarak tanımladı.
Siyonizmin “sapık bir tarikat” olduğunu bildiren Neturei Karta, Metzger’in “Kutsal Topraklar’dan atılması gereken “hain bir kötülük temsilcisi” olduğunu belirtti. Neturei Karta, Metzger ve tüm Siyonist hahamların, Yahudi dininin temsilcileri olmadığını vurguladı.
Grubun açıklamasında, Allah’ın kendilerini “Siyonizm’in etkilerinden, kana susamış liderlerinden ve onların kendilerine “haham” diyen hain hizmetkarlarından koruması çağrısına da yer verildi.
Metzger, Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki sınır duvarlarının Filistinlilerce patlatıldığı ve yüz binlerce kişinin Mısır tarafına geçtiği günlerde yaptığı açıklamada, tüm yoksul Gazzelilerin, Sina Çölü’nde kurulmasını önerdiği ABD’deki Arizona benzeri modern bir ülkeye gönderilmesini istemiş, bu planının iyi bir çözüm olacağını, böylece herkesin kendi ülkesine kavuşacağını ve barış içinde yaşanacağını öne sürmüştü.
Adı “Şehrin (Kudüs’ün) Koruyucuları” anlamına gelen Neturei Karta toplumu, İsrail içinde ortodoksi küçük bir topluluk. Sayıları birkaç yüzlerle ifade edilen; Kudüs ve Beyt Şemes’te bulunan Neturei Karta üyelerinden bir bölümü de Londra ve New York’ta yaşıyor.
Siyonizm karşıtı bir grup olarak bilinen Neturei Karta, devlet olarak İsrail’i değil, Filistin’i tanıyor. Filistinlilerin efsanevi lideri Yaser Arafat’ın dönemindeki Filistin Yasama Meclisinde de (parlamento) bir üyeleri bulunuyordu.
Neturei Karta’dan bazı hahamlar, 2006 aralık ayında, Tahran’da düzenlenen soykırımın tartışıldığı bir konferansa da katılmıştı.
|
/ KUDÜS
07.02.2008
|
|
|
Financial Times: Kosova’nın bağımsızlığı dünyayı sallar |
İngiltere’de yayımlanan Financial Times gazetesi, Sırbistan devlet başkanı seçimlerinden sonra Kosova’nın tek yanlı bağımsızlık ilanı ihtimalini değerlendirirken, böyle bir gelişmenin etkilerinin Balkanların sınırlarını aşacağını yazdı.
Konuyla ilgili bir haber analize yer veren gazete, Sırpların büyük çoğunlukla böyle bir duruma karşı olduğunu, ancak Kosova’nın bağımsızlığının ABD ile, aralarında İngiltere, Almanya ve Fransa’nın bulunduğu AB ülkeleri tarafından tanınacağını, bunun da de facto bir “tanıma” olacağını kaydetti.
Rusya’nın hem kendi kaderini tayin ilkesine bakış açısı hem de Sırbistan’a sadakat açısından olası gelişmeye karşı koyacağını ifade eden gazete, pek çok AB üyesi ülkenin de derin bir kuşkuyla gelişmeleri izlediğini belirtti. Bu bağımsızlık ilanının emsal teşkil etmesinden kaygılı olan bu ülkeler arasında, Bask sorunu yaşayan İspanya, Slovakya ve Romanya’nın bulunduğunu kaydeden gazete, söz konusu ülkelerin, bağımsız Kosova’yı tanımayı mümkün mertebe geciktireceğini yazdı.
“AB üyeleri arasında gelişmeyi en düşmanca tutumla izleyen ülkenin ise Kıbrıs (Rum kesimi) olduğunu” belirten gazete, Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli’nin tek yanlı bağımsızlık ilanını kabul etmeyeceklerini açıkça söylediğini hatırlattı.
|
/ LONDRA
07.02.2008
|
|
|
Avrupa’ya Müslümanlarla diyalog dersi |
Rusya’da Kremlin için yarışan adaylardan Demokrat Parti lideri Andrey Bogdanov Rusya’nın içinde barındırdığı büyük Müslüman nüfusla yaşadığı iletişim tecrübesini Avrupa’ya öğretmesi gerektiğini savundu.
Rusya’da Kremlin için yarışan adaylar ilk defa televizyonda seçmenin karşısına çıktı ve projelerini anlatma fırsatı buldu. Kazanmasına kesin gözü ile bakılan başbakan birinci yardımcısı Dmitri Medvedev sosyal projeleri yürüttüğü ofisinde çalışmaya devam etmeyi tercih ederken, diğer üç aday seçmenin sorularını cevapladı. Bogdanov Avrupa Birliği’nin Rusya’nın en büyük ortağı olduğunu ifade ederek, “Rusya kendi değerlerini Avrupa’ya taşıyabilir. Rusya, çok büyük bir Müslüman nüfusa sahip. Müslüman dünya ile nasıl ilişki kurmaları gerektiğini onlara öğretebiliriz.” dedi.
|
/ MOSKOVA
07.02.2008
|
|
|
‘Çad’da kan gövdeyi götürüyor’ |
Çad’dan tahliye edilerek Fransız Savunma Bakanlığı’na ait askeri uçakla sabaha karşı Paris’e getirilen 6 Türk vatandaşı, THY’nin tarifeli uçağıyla İstanbul’a gitti.
Çad’dan tahliye edilen Türk vatandaşlarından Kızılay temsilcisi Emrah Tek, Orly Havaalanında yaptığı açıklamada, Çad’da durumun çok kötü olduğunu belirterek, “Kan gövdeyi götürüyor. Her tarafta ölüler var. Durum bu ülkede gerçekten çok kötü” dedi
Sudan’dan sonra Libya’yı suçladılar
Öte yandan, Çad Başbakanı Delva Kassire Cumakoye, Sudan’a yönelik suçlamalarının ardından şimdi de Libya’yı isyancıları desteklemekle suçladı. AFP’ye telefonla açıklamalarda bulunan Başbakan, geçen hafta başkent N’Camena’yı ele geçiren isyancıların Libya tarafından desteklendiğini ve silahlandırıldığını söyledi ve “Bu insanların silahlanmasına katkıda bulunan kişi (Libya lideri Muammer) Kaddafi’dir” ifadesini kullandı.
|
/ PARİS
07.02.2008
|
|
|
Türkiye yerine Moldova’ya kucak açtı |
Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğine karşı çıkan Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy Moldova’ya kucak açtı. Romanya resmi ziyareti sırasında basına açıklamada bulunan Sarkozy, Moldova’nın AB’ye üye olacağını söyledi.
Başkent Bükreş’te Romanya Cumhurbaşkanı Traian Basescu ile bir araya gelen Fransız lider, Balkan ülkelerinin AB’ye üye olmasının, birliğin güçlenmesi açısından büyük önem arz ettiğini belirtti. Moldova’nın AB yolunda hızlı ilerlediğini söyleyen Sarkozy, Moldova’nın birliğe üye olmasında bir sakınca olmadığı ifade etti.
|
/ KİŞİNEV
07.02.2008
|
|
|
Fransa, İsrail’den fedakârlık istedi |
Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, Ortadoğu barış sürecinin yeterince ilerlemediğini belirterek, İsrail’den “bazı anlamlı fedakarlıklarda” bulunmasını istedi.
Europe-1 radyo kanalının sorularını yanıtlayan Kouchner, “İsrail’in, her zaman olduğu gibi, Filistin halkının günlük hayatını değiştirecek bazı fedakarlıklarda bulunmasını anlaması gerekir” dedi. ABD Başkanı George Bush’un mayıs ayından itibaren Annapolis barış sürecini güçlü biçimde canlandırmak istediğini belirten Kouchner, bu süreçle bir Filistin devletinin kurulmasınını hedeflendiğini hatırlattı.
|
/ PARİS
07.02.2008
|
|
|
Kerimov’un kızı Dışişleri Bakan Yardımcısı oldu |
Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un kızı Gülnara Kerimova Dışişleri Bakan Yardımcısı görevine atandı.
İnterfax Haber Ajansı’nın Özbekistan diplomatik kaynaklarına dayanarak verdiği haberde, Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un konuyla ilgili kararı imzaladığı belirtildi. Gülnara Kerimova, Özbekistan Dışişleri Bakanı’nın uluslararası kültürel faaliyetlerden sorumlu yardımcısı görevini yürütecek. Özbek liderin, kızının bu göreve atanması kararını 1 Şubat 2008 tarihinde imzalandığı bildirildi.
|
/ MOSKOVA
07.02.2008
|
|
|
Avrupa-Avustralya arası 5 saat olacak |
İngilizler, Avrupa’dan binlerce kilometre ötedeki Avustralya’ya 5 saatten kısa sürede uçabilecek uçak projesi için kafa yoruyor.
Abingdon’daki “Reaction Engines” adlı şirketin uzmanlarınca 25 yıla kadar hayata geçirilmesi tasarlanan projeye göre, Mach 5 hızında (saatte 6 bin 125 km) yol alabilecek “A2” uçağı, 300 yolcusuyla 4 saat 40 dakikada İngiltere’den Avustralya’ya varabilecek. (Mach 5’ten itibaren uçaklara hipersonik jet deniyor.) Bu mesafeyi uçaklar molayla birlikte halen 22 saatte alıyor. Dünyanın en hızlı uçağı Concorde, Mach 2 ile uçuyordu. Müstakbel uçağın bileti ise 3500 sterlin (yaklaşık 8 bin YTL) civarında olacak. Uçak kısaca LAPCAT olarak adlandırılan proje çerçevesinde geliştiriliyor. 7 milyon avroluk proje finansmanının yarısı AB’den geliyor.
|
/ LONDRA
07.02.2008
|
|
|
|