Sanmayın ki, 1967 Trabzon'da futbolun oynanmaya başladığı tarihtir. Sanmayın ki, 1967'den önce Trabzonlular futboldan bihaber yaşardı. Trabzonspor'un 40.yılını kutladığı, 41 yaşına bastığı bu günlerde 56. kongresine gidememesi. 40 senede 56 kongre yapmış bir kulüpten bahsediyoruz. Birinci ligde ilk şampiyonluk 1975-76'da geldi, son şampiyonluk ise 1983-84'de. Bu on senede yapılan kongre üç. Onlar da normal yapılması gereken kongreler. Bir de bugünkü gibi, kimse kimsenin arkasından kuyusunu kazmıyor. Bu kadar grup da yok..
Benzetmek gibi olmasın ama bir zamanlar Fenerbahçe, acıların takımıydı. Acınacak haldeydi. Neden? Yok Kadıköy grubu, yok Kazım Bayülken grubu, yok Aziz Yılmaz grubu. Aziz Yıldırım geldikten sonra önce grup olayı kalktı, sonra da başarılar geldi. Şimdi, o da kulübü de kral..
Aynı durum şimdi Trabzonspor için geçerli. Yalnız Trabzonspor'da gruplar Fenerbahçe'den çok çok fazla. İlçeler ayrı bir grup. Her ilçenin de seçimlerde kontenjanları var. Sonra siyasilerin, eski başkanların, eski başkan yardımcıları, asbaşkanların, kentteki işadamlarının, ticaret, sanayi ve esnaf odalarının, hemen herkesin grubu var. Yani siz göremeseniz de Trabzonspor içerde bölük börçük ama bu dışarıya çok az yansıyor.
Peki kongrenin yapılmaması hukuki mi? Hukuki ama doğru değil. Türkiye'de her derneğin, her vakfın genel kurulları böyle yapılır. Siz kanunda boşluk ararsanız TÜSİAD'ın kongresini de iptal eder, Sabancı'yı başkanlıktan düşürürsünüz. Ama sonunda olan o derneğin imajına olur. Zaten sen saha içinde kör topal yürüyen bir takımsın. Yönetim kurulun, işi öğrenme sürecinde. Pek çok yönetimsel hatalar yapıyorlar. Bir de bunların üstüne üstlük kongreni yapamıyorsun. Bunun faturası ister istemez şimdiki yönetime çıkacak.
Ancak burnumuza başka kokular gelmiyor da değil. Burada, orada burada ağızdan ağza dolaşan söylentileri yazmaya gerek yok. Kişisel olarak dedikodu yazmak tarzım değil.
Belki Nuri Albayrak federasyonla- dolayısıyla Haluk Ulusoy ile- bir hesap görecek. Belki de yeni yapılacak spor kompleksini kendi başlatacak. Belki takım bundan sonra başarılı olacak, o da kendisine olan güveni yeniden kazanmak isteyecek. Her ne olursa olsun onun hesapları bizi ilgilendirmez. Bizi ilgilendiren Trabzonspor'u nasıl temsil ettiği, ne şekilde yönettiği?
İki ay içinde tüzük tadilat kongresi olacak. Ardından da normal seçim. Senelerdir, birlik beraberlik laflarıyla büyüyen bir Trabzonsporlu olarak, gerçekten hiçbir grubun kendini Trabzonspor'un üzerinde görmediği, ben değil, Trabzonspor anlayışının baş tacı edildiği bir kongre süreci görmek istiyorum. Bu benim hakkım. Ben de delegeyim ve benim de bu kulüp üzerinden söz söyleme hakkım var.
Artık parçalara bölünmüş Trabzonspor'un bırakın büyüklerle yarışması, ligde orta sıraları alması bile hayal.
Zaten Trabzonspor camiası deyince öyle dünyalar kadar insan akla gelmiyor. İyi beyinlerimiz, büyük işadamlarımız ya başka kulüplere destek veriyor. Ya da mevcut tabloyu görüyor ve bu kulübe mi zamanımı, paramı harcayacağım diyerek kaçıyor. Kendi insanımız kendi kulübüne küsüyor. Küsmüyor, küstürülüyor.
Yaşı, 18-30 arasındaki gençlere böyle bir Trabzonspor bırakmak için mi Trabzonsporluyuz? Diyoruz ki, Trabzonspor başarısız onun için genç nesilden Trabzonsporlu az. Yani sen daha kendi iç çekişmelerle medyada haber olacaksın. Kongreni yapamayacaksın, sonra da çocuklara, gençlere neden Trabzonsporlu değilsiniz diye sitem edeceksin.
Önce özeleştiri zamanı. Senelerdir yapmadığımız şey özeleştiri. Dökelim eteklerimizdekileri. Kişisel hesapları bir tarafa bırakalım. Gelin Trabzonspor çatısı altında, o eski heyecanla birbirimize yeniden ama içten, samimice sarılalım. Ne dersiniz?
|