Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 02 Aralık 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

ABD’den tuhaf manevra

ABD’nin dün BM Güvenlik Konseyi’ne sunduğu ve Annapolis zirvesini destekler nitelikteki karar tasarısını geri çektiği bildirildi. Adının açıklanmasını istemeyen Amerikalı diplomat, Konsey’e sunulan karar tasarısının geri çekildiğini söyledi, ancak tasarının geri çekilmesine açıklık getirmedi.

BM Güvenlik Konseyi, 27 Kasım’da ABD’de düzenlenen ve Filistin ile İsrail tarafını bir araya getiren Annapolis Konferansına tam destek verdi.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un siyasi işlerden sorumlu yardımcısı Lynn Pascoe, Konsey’de yaptığı konuşmada Annapolis Konferansı’nın son yıllarda Orta Doğu barış sürecinde elde edilen en önemli hamle olduğunu belirtti. Pascoe, Orta Doğu’daki son gelişmelerle ilgili Konsey’e verdiği brifingde, BM’nin Annapolis Konferansına ve Orta Doğu barış sürecine tam destek verdiğini vurguladı. Bu arada, ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Alejandro D. Wolff ABD’nin Konsey’e sunduğu karar tasarısını geri çekmesiyle ilgili olarak gazetecilere yaptığı açıklamada ‘’Odak noktası şu an için Annapolis süreci olmalı, biz Konsey üyeleri olarak bu tarihi adımı memnuniyetle karşılıyoruz ve dikkatlerin başka yöne kaymaması gerektiğini düşünüyoruz, o yüzden karar tasarımızı geri çektik’’ dedi.

/ BİRLEŞMİŞ MİLLETLER

02.12.2007


 

Fransa’nın imam subayları

Fransız ordusunda Müslüman asker sayısının artması üzerine Fransız Millî Savunma Bakanlığı, 12 imama orduda görev verdi. Fransız vatandaşı olan ve subay rütbesini alacak kadar da askerî eğitimden geçirilen imamlar, ordudaki görevlerine başladılar.

Fransız haftalık Le Nouvel Observateur dergisinin son sayısında,”Genelkurmay’da Bir İmam/Un imam à l’état-major” başlığıyla verilen haberde, şimdiye kadar Fransız ordusunda Katolik, Protestan ve Yahudi din adamları olmasına karşılık, Müslüman din adamının bulundurulmayışına dikkat çekildi. Ordudaki Müslüman askerlerin isteği üzerine bundan böyle imam-subay kadrosuna da yer verildiği belirtildi. Ayrıca haberde, Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında Fransız ordusu saflarında askerlik yapan ve savaşlarda ölen Müslüman askerlerin, din subayı bulunmadığı için cenaze namazları kılınmadan gömüldükleri ve mezar taşı olarak da başlarına haçların dikildiği gerçeği dile getirildi.

Derginin haberine göre Fransız ordusundaki 440 bin 555 askerin 40 binini Müslümanlar oluşturuyor. Laikliğin beşiği olan Fransa’nın ordusunda halihazırda 168 katolik rahip-subay, 38 protestan papaz-subay, 19 haham-subay görev yapıyor. Bu sayıya şimdi de 12 imam-subay eklenmiş bulunuyor. Askerî yetkililer 2010 yılına kadar imam-subay kadrosunun 40 rakamına ulaşacağını ifade ediyorlar. Eskiden haham-subayların kontrol ettikleri “kaşer (veya ‘koşer’ Museviliğe göre helâl ürün)” yiyeceklerin yerini, artık imam-subayların denetiminden geçen “helâl” gıdaların aldığı da hatırlatılıyor. Bu arada kara, deniz ve hava askerî birimlerinde Müslüman askerlerin ibadetlerini rahatça yapabilmeleri için mescitlerin de hizmete sokulmuş bulunduğu kaydediliyor. Fransız dergisi, yakın gelecekte Fransız ordusunda general Ahmet veya albay Mehmet’lerin de mutlaka yer alacağını müjdeliyor.

Fransa’da var, Türkiye’de yok

Daha önce İmam Hatip Liseleri Mezunları Mensupları Derneği (ÖNDER)’in hazırladığı dünyada din subaylığı raporunda, din subaylığı uygulamasının dünyadaki örnekleri belirtilmişti. Söz konusu raporda laik ülke Fransa’da her bin askere bir din suba-yının düştüğü ifade edilirken, Türkiye’de ise din subay-lığı uygulamasının olmadığından ve bu raporda bu sebeple Türkiye’nin yer almadığından bahsedilmişti.

/ PARİS

02.12.2007


 

İsrail füzesiyle 4 Filistinli öldü

İsrail’in, Gazze Şeridi’nde düzenlediği füze saldırısında 4 Filistinli öldü.

Filistinli hastane yetkilileri ve Hamaslı yetkililer, Han Yunus’ta düzenlenen füze saldırısında Hamas üyesi 4 Filistinli direnişçinin öldüğünü, 3’ünün de yaralandığını kaydetti. İsrail ordusundan bir yetkili de, Gazze’de bir füze saldırısı düzenlendiğini doğruladı.

/ GAZZE

02.12.2007


 

Rusya sandığa gidiyor

Rusya’da halk bugün yapılacak parlamento seçimleri için sandığa gidiyor. Ancak özellikle başkent Moskova’da iktidardaki Birleşik Rusya Partisi’nin (BRP) sokaklardaki afişleri dışında seçimi hatırlatan bir hareketlilik yaşanmıyor.

Başşehir Moskova’daki merkezi caddeler ve Kremlin Sarayı yakınındaki bölgelerde simgesi beyaz Rus ayısı olan BRP afişlerinde, ‘’Moskova oyunu Putin’e kullanıyor. Oyunuz pusulada 10’uncu sırada yer alan BRP’ye’’ şeklindeki yazılar dikkat çekiyor. Önceki seçimlerde bütün siyasî partilerin afişleri kent sokaklarını donatırken, şehir merkezindeki değişik meydanlarda partilerin binlerce kişiye hitap eden mitingleri yapılıyordu.

Ancak, bu seçimde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in BRP listesinin ilk sırasında aday olması, yapılan anketlerde iktidar partisinin oy oranını yüzde 60’a yükseltirken, anketler BRP dışında sadece Komünist Parti’nin yüzde 7’lik ülke barajını aşarak parlamentoya girebileceğini gösteriyor.

/ MOSKOVA

02.12.2007


 

ABD’de rehine heyecanı bitti

ABD’de, Demokratların başkan adaylarından Hillary Rodham Clinton’ın New Hampshire’daki seçim bürosuna girerek üzerinde bomba olduğu iddiasıyla 2 kişiyi rehin alan saldırgan teslim oldu.

Yetkililer, rehin aldığı kişileri bir süre sonra serbest bırakan Leeland Eisenberg adlı saldırganın, 6 saatlik eyleminin sonunda güvenlik güçlerine teslim olduğunu kaydetti. Eisenberg’in, elleri havada ofisten dışarı yürüdüğü ve yere yatarak teslim olduğu belirtildi.

Rehin alma olayının sona ermesinden sonra konuşan Hillary Clinton, çalışanların sağ salim kurtulmaları sebebiyle çok mutlu olduğunu, New Hampshire’a giderek polise teşekkür etmeyi ve kurtulan kampanya görevlileriyle görüşmeyi planladığını kaydetti.

/ CHESTER

02.12.2007


 

Irak’ta geçen ay 606 kişi öldü

Irak’ta geçen ay düzenlenen saldırılarda 606 Iraklının öldüğü, bu istatistiğin, 637 kişinin öldürüldüğü şubat 2006’dan bu yana en düşük düzey olduğu bildirildi.

Irak Sağlık, İçişleri ve Savunma bakanlığı verilerine göre, geçen ay 537 sivil, 24 asker ve 45 polis olmak üzere toplam 606 kişi öldürüldü. Bakanlık verilerinde, 1992 kişinin öldürüldüğü ocak 2007’nin en çok insanın öldürüldüğü ay olduğu belirtildi. Bu rakamlar bağımsız kaynaklarca doğrulanmadı.

/ BAĞDAT

02.12.2007


 

“Kes sesini” krizi

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, bir toplantıda kendisine “kes sesini” diye bağıran İspanya Kralı Juan Carlos’un özür dilememesi durumunda İspanya’yla diplomatik bağlarını keseceklerini söyledi.

Bir mitingde konuşan Chavez ayrıca, Kral’ın özür dilememesi durumunda Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) içinde İspanya şirketlerine karşı tavır alabileceği tehdidinde bulundu. Şili’de yapılan 17. İbero-Latin Amerika zirvesi sırasında eski İspanya Başbakanı Jose Maria Aznar’a “faşist” diyen Chavez’e, İspanya Kralı Juan Carlos “kes sesini” diye bağırmıştı.

/ CARACAS

02.12.2007


 

Darfur’da AB barış gücü gecikiyor

Sudan’ın Darfur bölgesindeki şiddetten kaçan mültecileri korumayı hedefleyen Avrupa Birliği (AB) barışgücü askerlerinin konuşlanmasının, hava desteği sağlanamadığı için gecikebileceği açıklandı.

İrlanda Savunma Bakanı Willie O’Dea, hava desteği sağlamada isteksiz davranan diğer ülkeleri eleştirerek, ilk AB barışgücü askerlerinin Ocak ayından önce bölgeye ulaşamayacaklarını söyledi. Bu arada, İrlanda Ordu sözcüsü Gavin Young da, çoğu askerin bölgeye ulaşmasının mart ayını bulabileceğini belirtti. İrlanda komutası altında olan, ancak çoğunu Fransızların oluşturduğu AB Darfur barışgücü yaklaşık 4000 askerden oluşuyor. Barışgücünün gelecek hafta Çad ve Orta Afrika Cumhuriyeti’nin Sudan sınırına konuşlanmaya başlaması bekleniyordu.

/ DUBLİN

02.12.2007


 

Sarkozy’de değişiklik yok

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Türkiye konusunda AB üyeliği yerine stratejik ortaklığın hedeflenmesi gerektiğine ilişkin görüşünde değişiklik olmadığını söyledi.

Sarkozy, İtalya’daki günlük gazetelerden Corriere della Sera’da yayımlanan özel demecinde, “Türkiye konusunda tavrım belli, bu tavrımda değişiklik yok. Sorun, AB’nin sınırlarıyla ilgilidir. Bu, karmaşık bir mesele. Ele alınmamalıdır demiyorum, ama kolay bir yanıt bulunamayacağının da bilincindeyim” dedi. Sarkozy, Türkiye ile müzakerelerin tam üyeliğin yanı sıra stratejik ortaklık ihtimalini de göz önüne alarak yürütülmesi gerektiğini yineleyerek şöyle konuştu:

“Yeni fasılların da müzakereye açılmasına onay vermeye hazırım, ama tek bir şartla: Müzakereler iki olası sonuçla da örtüşebilecek biçimde yürütülmelidir; Hem Türk arkadaşlarımızın temenni ettikleri bütünleşme, hem de AB ile Türkiye arasında son derece sıkı bir ortaklık hedeflenmeli ki, bence en iyi formül de budur.”

/ ROMA

02.12.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri