|
|
|
Haksız tazminat AİHM gündeminde |
Genel Yayın Müdürümüz Kâzım Güleçyüz hakkında, E. Org. Doğu Aktulga için yazdığı bir yazıdan dolayı Aktulga’nın vârisleri adına açılan dâvâda verilen, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından onanan ve tashih-i karar için yaptığımız başvurunun da reddiyle kesinleşen mahkûmiyet kararı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gündeminde. Dâvâ, Av. Turgut İnal tarafından AİHM’e götürülmüştü.
Geçtiğimiz günlerde AİHM İkinci Dairesi Yazıişleri Müdürlüğünden Hukukçu Uğur Erdal imzasıyla İnal’a gönderilen mektupta, başvurumuzun mahkemeye ulaştığı, dosya numarası verilerek işleme konulduğu, sunduğumuz bilgi ve belgeler ışığında mümkün olan en kısa zamanda mahkemeye sunularak değerlendirileceği ve mahkemenin kararı hakkında ileride bilgi verileceği bildirildi.
|
29.10.2007
|
|
|
İsim ve resimden ibaret kaldı |
Ülkemizin iç ve dışta yaşadığı sorunlar, yığınakta yapılan bir kısım hataların birikmiş sonucu olarak karşımıza çıkı-yor. İsim ve resimden ibaret kalan cumhuriyet rejimi bugün, Bediüzzaman’a kulak tıkamanın bedelini ödüyor. İnsan fıtratına aykırı olarak yapılan düzenlemelerin, atılan adımların getirdiği problemlere çözüm aranıyor. Silâhlı terör olarak karşımıza çıkan dehşetli planın arkasında da cumhuriyetin ilk yıllarındaki jakoben ırkçı anlayış ile halkın inanç, kültür ve değerlerini tehdit sayan zihniyet yatıyor.
Devlet-millet kaynaşması sağlanamadı
Halkın bir kısmını bölücü yaftasıyla toptan dışlayan, diğer bir kısmını ise dinî hassasiyeti dolayısıyla irticaî tehdit sayan resmî ideoloji devlet-millet kaynaşmasını engelledi. Demokratik değerlerin yerleşmesinden de hoşlanmayan bu zihniyet sahipleri halkın tercihlerini de küçümsemekte. Terörün taban bulmasına yol açan bu antidemokratik ve baskıcı anlayış gerçekçi çözüm önerilerine kulak tıkamakta, tehdit değerlendirmelerinde hâlâ dinî değerleri birinci sırada saymakta.
|
29.10.2007
|
|
|
Bu kumpasta kimler var? |
Yeni Asya’ya konuşan yazar Muhsin Kızılkaya “PKK’nın başı Öcalan 750 rütbeli tarafından korunan İmralı Adası’ndan nasıl oluyor da bir savaş kararı çıkarabiliyor. İşin içinde kimler var, büyük bir kumpasın içinde miyiz? Bu konuda ciddî şüphelerim var” dedi.
DEVAMI RÖPORTAJ SAYFASINDA
|
Hasan Hüseyin KEMAL
29.10.2007
|
|
|
Beşağaç katliâmı Meclis’e geliyor |
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, bu hafta Şırnak’ın Beşağaç köyünde bölücü terör örgütü PKK mensuplarının yaptığı katliâmla ilgili raporu değerlendirecek.
TBMM Genel Kurulu, bu haftaki çalışmalarına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında verilen soruşturma önergesinin görüşmeleri ile başlayacak. Genel Kurulda, yarın CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş ve 73 milletvekilinin, Ankara’da yaşanan içme ve kullanma suyu sorununda, Ankara Büyükşehir Belediyesi üzerinde gözetme ve düzenleyici tedbirler alma ve ilgili bakanlıklar arasında işbirliği sağlama konusunda sorumluluklarını yerine getirmeyerek görevlerinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme gösterdiği gerekçesiyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında verdiği Meclis soruşturması açılmasına ilişkin önerge görüşülecek. Genel Kurul, 31 Ekim Çarşamba günü ise İstanbul 2010 Kültür Başkenti hakkındaki kanun tasarısını görüşecek. Tasarının görüşmelerinin 31 Ekim Çarşamba günü tamamlanması durumunda Genel Kurul, 1 Kasım Perşembe günü uluslararası anlaşma ve sözleşmeleri görüşecek. Genel Kurul, Çarşamba ve Perşembe günleri 15.00-19.00 saatleri arasında çalışacak.
İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu da 1 Kasım Perşembe günü toplanarak Şırnak’ın Beşağaç köyünde bölücü terör örgütü PKK mensuplarının yaptığı katliamla ilgili raporu değerlendirecek.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
Erdoğan: Uygulama istiyoruz |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, artık PKK’yı terör örgütü ilân etmenin kendilerini tatmin etmediğini belirterek, “Uygulama istiyoruz, uygulama... Bunu göstereceksiniz. Eğer bunu gösteremezseniz, samimiyet testini kaybediyorsunuz. Hangi ülke olursa olsun” dedi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan 111 projenin, Gölcük’teki Barbaros Hayrettin Paşa Parkı’nda düzenlenen toplu açılış töreninde konuşan Erdoğan, yapılması gereken bir operasyon varsa bunun askerî, siyasî ve diplomatik boyutları olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan, kendilerinin bunun siyasi boyutunu olgunlaştırdıklarını ve olgunlaştırmaya devam ettiklerini belirterek, ''Birileri zaman zaman soruyorlar. 'Ne zaman?' Herhalde ilan vererek zamanı söylenmez. 'Nasıl?' Herhalde nasılı açıklanmaz. 'Nereden?' Herhalde nereden olacağı da anlatılmaz'' diye konuştu.
Parlamentonun 19 ret oyuna karşılık 507 evet oyuyla kendilerine bir yetki verdiğini ve bu yetkinin, talepleri üzerine sınırlı bir yetki olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, 1 yıl süreyle bu yetkiyi aldıklarını hatırlattı. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ‘’Bu süre içerisinde biz, sayın Cumhurbaşkanımızla olsun, Bakanlar Kurulumuzla olsun, Genelkurmayımızla olsun, hepsiyle istişarelerimizi yaparak, operasyon yapılması gerektiği anda bunun adımını atarız. Bunun için de kimseye sormaya ihtiyacımız yoktur. Bu konuda herkesin temennisi olabilir. Uluslararası camiada söylüyorum. Onlar temenni ederler, ama kararı biz veririz. Bunu da böyle bilmelidirler. Niye? Bizim kimseye hesap vermeye ihtiyacımız yok. Böyle bir görevimiz de yok. Biz, sadece Hakka ve halkımıza hesap veririz.’’
Başbakan Erdoğan, bütün bunları aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan haklarını geleceğe yönelik pekiştirmek için yaptıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
‘’Çünkü, çok farklı bir dünyada yaşıyoruz. Bölücü terör örgütü, Türkiye’nin içinde oluşan, olgunlaşan bir örgüt değil. Terör evrensel bir zemin bulmaktadır, uluslararası zemin bulmaktadır. Maalesef dost olarak görünenler bunlara yataklık etmektedir, destek vermektedir. Yani teröristi yakalayacaksın, yargılayacaksın, ondan sonra ‘tutuksuz olarak yargılanmasına’ deyip, serbest bırakacaksın. Daha sonra bir başka ülkeye gidecek ve bir başka ülkeden uçakla hemen Irak’a, oradan da Kandil Dağı’na geçecek. Bu mudur dostluk? Veyahut da efendim, ‘PKK terör örgütüdür, bunu biz ilan ettik’, bunlarla biz artık tatmin olmuyoruz. Bunlar yeterli değil. Uygulama istiyoruz, uygulama... Bunu göstereceksiniz. Eğer bunu gösteremezseniz, samimiyet testini kaybediyorsunuz. Hangi ülke olursa olsun.’’
|
/ GÖLCÜK
29.10.2007
|
|
|
Liderlerden birlik çağrısı |
Liderler, 29 Ekim Cumhuriyeti Bayramı dolayısıyla yayınladıkları mesajlarda birlik ve beraberliğe vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, mesajında, Türk milletinin daha da kuvvetli olması ve karşısına çıkan engelleri aşabilmesi için ihtiyaç duyulan en önemli hususun, birlik ve beraberlik olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
‘’İstiklal mücadelesindeki başarımızı nasıl birlik ve beraberliğimize borçluysak, bugün önümüze çıkabilecek engelleri aşmak için yine birlik ve beraberliğe ihtiyacımız vardır. Büyük ve güçlü Türkiye tasavvurunda farklı renklerin olması doğaldır. Biz farklılıkları zenginlik olarak gören, ortak tarih bilinciyle yoğrulmuş, ortak hedeflere kitlenme kabiliyeti olan bir milletiz. Tarihimiz, farklılıkların yüzyıllarca nasıl bir arada yaşayabildiğinin somut göstergesidir.
Daha demokratik Türkiye için gayret göstermeliyiz
TBMM Başkanı Köksal Toptan da mesajında, Türk milletinin cumhuriyet ile perçinlenen onurlu ve özgür yaşama tutkusunun, zaman içinde kurumsallaşan demokrasi ile zirveye çıktığını belirtti. Toptan, “Bugün, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti niteliğindeki dinamik Türkiye Cumhuriyeti’nde hepimiz, aydınlık günlere doğru ilerlemenin sevinç ve huzurunu yaşıyoruz. Bu durumda her bir vatandaşımıza düşen en büyük görev, birlik ve bütünlüğümüzden taviz vermeden, daha demokratik Türkiye Cumhuriyeti için gayret göstermek olmalıdır’’ dedi.
Teröre karşı mücadelemiz kararlılıkla sürecek
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise, mesajında şunları kaydetti: ‘’Cumhuriyetimizin en büyük başarısı da bana göre milletimizin bütün fertlerini vatandaşlık temelinde birleştirmesi olmasıdır. Bugünlerde aziz şehitlerimizin acısını, kahraman gazilerimizin fedakarlıklarını millet olarak derinden hissediyoruz. Bir kez daha ilan etmek istiyorum ki, birlik ve beraberliğimize, anayasal düzenimize kast eden bölücü teröre karşı yürüttüğümüz mücadele, işte bu sağlam zemin üzerinde inanç ve kararlılıkla devam edecektir’’ dedi.
Farklılıklarımız, en büyük zenginliğimizdir
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de, “Hepimiz biliyor ve içtenliğimizle inanıyoruz ki; farklılıklarımız en büyük zenginliğimizdir. Zaten Cumhuriyetimizi bu aşamaya getiren de bu zenginliğimizdir. Zenginliğimizi birlik ve bütünlük içinde hiç ödün vermeden devam ettirmek, ülkemizin güvenceli yarınları için kaçınılmaz bir görevdir. Farklılıklarımız, ayrılıkçılık heveslerine izin vermeyecek kadar güçlü bir yapıdadır. Ülkemiz ve ulusumuz üzerinde kötü niyetleri olanların, bunu çok iyi bilmeleri gerektiğini anımsatmak istiyorum’’ dedi.
Oyunları millet bozacak
BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ise mesajında, Türkiye’yi kuruluş amaçlarından saptıracak yerli ve yabancı odakların oyunlarının karşısına, hiçbir siyasi ayrım ve çıkar gözetmeden yüce milletiyle birlikte çıkmaya devam edeceklerini kaydetti.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
DTP, "arabuluculuk" haberlerini yalanladı |
DTP Genel Başkan Vekili Nurettin Demirtaş, ‘’Kayıp 8 asker ile ilgili olarak basında çıkan ‘arabulucu olabiliriz’ biçiminde beyanat verdiğimiz haberleri doğru değildir’’ dedi.
Demirtaş, yaptığı yazılı açıklamada, ‘’arabulucu’’ kavramını hiçbir yerde kullanmadıkları halde bu tarz bir yansıtmayla DTP’nin konumunun saptırıldığını ileri sürdü. Demirtaş, şu görüşlere yer verdi:
‘’Basın mensuplarının sorularına karşılık verdiğimiz cevap içeresinde arabulucu olmak gibi bir ifade olmadığı gibi, Meclis’te grubu bulunan bir partinin görevinin arabulucu olmak değil, sorunların çözümü için çalışmak olduğunun bilincindeyiz. Öte yandan, hükümetin bu konuda nasıl bir politika izleyeceği dahi henüz belli değilken, biz siyasi ve insanı duyarlılığımızı dile getirdik. Bu vesile ile çeşitli basın yayın organlarında çıkan haber ve yorumlarda ‘DTP’nin arabulucu olmak istediği’ şeklindeki ifadeler gerçeği yansıtmamaktadır.’’
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
Mehmetçik sınır bölgelerinde teyakkuzda |
Mecliste Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyon için Tezkerenin kabul edilmesinin ardından Şırnak’ta askerî birlikler teyakkuzda.
TBMM’de PKK’ya karşı sınır ötesi operasyon için tezkerenin kabul edilmesinin ardından Şırnak’ta askeri hareketlilik devam ediyor. Sabah saatlerinde birliklerinden çıkan askerler tek kol şeklinde Gabar ve Cudi dağlarındaki PKK geçiş noktalarını tutarken, PKK’nın uzaktan kumanda mayınlı saldırılarını önlemek için birlikler güzergahlarda mayın taraması yapıyor. Aynı zamanda helikopterler de havadan güvenlik sağlıyor. Öte yandan, bölgedeki bazı birlikler Gabar, Cudi, Namaz, Küpeli, Kato gibi çatışmaların yoğun olduğu bölgelere yerleştiriliyor. Hakkâri'nin Çukurca ilçesinde de gergin bekleyiş sürüyor. Irak sınırına sıfır noktada bulunan ilçede sivillerin gündelik hayatı normal şekilde sürerken Mehmetçik arazi aramalarına devam ediyor. Hakkari - Çukurca karayolunda 10 kilometre aralıklarla kurulan güvenlik noktalarında askerî kontroller yapılırken zaman zaman üslerinden çıkan timlerin arazi kontrolü yaptığı da görülüyor. Ancak güvenlik güçleri, basın mensuplarının askerî birlikleri görüntülemesine Genel Kurmay Başkanlığı'ndan emir geldiğini söyleyerek izin vermiyor.
|
/ ŞIRNAK
29.10.2007
|
|
|
Bağcılar’da molotoflu saldırı |
Bağcılar’da 2 ayrı yere atılan molotofkokteyli maddî zarara sebep oldu.
Alınan bilgiye göre, Fatih Mahallesi Muhtarlığına gelen bir grup, terör örgütü lehine slogan attıktan sonra muhtarlık girişine molotofkokteyli atarak kaçtı. Molotofkokteylinin parlaması sonucu muhtarlık binasında çıkan küçük çaplı yangın, çevredeki vatandaşlar tarafından söndürüldü. Aynı saatlerde Yavuz Selim Mahallesi 5/2 Sokak’ta gösteri yapan başka bir grup tarafından 4 katlı bir binanın giriş katına da molotofkokteyli atıldı. Çıkan küçük çaplı yangın, itfaiye ekiplerince büyümeden söndürüldü. Polis, her iki olaya ilişkin başlattığı çalışmayı sürdürüyor.
|
/ İSTANBUL
29.10.2007
|
|
|
Kaçaklara geçit yok |
Yurdun değişik illerinde yasadışı yollarla sınır geçişi yapmak isteyen 3’ü Türk vatandaşı, toplam 179 kişi yakalandı.
Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan bilgilere göre, kolluk kuvvetlerince Tekirdağ, Hatay, Aydın ve Edirne’de yapılan çalışmalarda, yurda yasadışı yollardan girmiş 30 Pakistan, 29 Somali, 18 Filistin, 14 Çin, 9 Moritanya, 4 Mısır, 3 Burma ve 3 Tanzanya uyruklu toplam 110 kişi yakalandı.
Yunanistan Türkiye sınırında yapılan çalışmada ise Türkiye’den Yunanistan’a yasal olmayan yollarla geçmeye çalışan 2’si Türk, 48’i Filistin, 12’si Moritanya, 3’ü Irak, 2’si Afganistan ve biri Gürcistan uyruklu toplam 68 kişi yakalandı. Suriye sınırında da Türkiye’ye yasadışı yolla geçen bir Türk vatandaşı yakalandı. Yakalanan kişiler hakkında yasal işlemlerin yapıldığı, yabancı uyruklu kişilerin sınır dışı edileceği belirtildi.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
Tepkiler haddi aşarsa yaraları kapatmak kolay olmaz |
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ‘’Böylesine bir uluslararası desteğe sahip terör örgütü karşısında Türk milletinden başka bir millet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden başka bir devlet olsaydı şimdiye kadar çoktan havlu atmıştı’’ dedi.
Çiçek, Kanal 7 televizyonunda katıldığı programda soruları cevapladı. Terörle mücadeleye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Çiçek, terörün arkasındaki güçlerin bir iç çatışmayı körüklemek istediğini söyledi. Terörü protesto gösterilerini değerlendiren Çiçek, şunları söyledi: ‘’Eğer biz tepkimizi ortaya koyarken teröre lanet mitinglerinde hiç umulmadık sonuçlara işi götürebiliyorsak, iyi niyetle kötü niyetle, geçmişte yaşandı Maraş olaylarına bir bakın, Çorum’da yaşanan olaylara bir bakın, 6-7 Eylül olaylarına bir bakın, Sivas’ta yaşanan olaylara bir bakın birilerinin bir yanlışı sonuçta hepimizi üzen sonuçlara götürmüştür, bu yaraları kapatmakta zor olmuştur.”
Terörün, sadece bir hükümet meselesi olmadığını dile getiren Çiçek, ‘’Bu 25 yıllık süre içerisinde kaç tane hükümet geldi. Değişik kompozisyonlarda, değişik düşüncelerde. Ben inanıyorum ki, her hükümet bu belayı defedebilmek, tesirlerini azaltmak doğrultusunda bir çabanın içinde oldu’’ dedi.
Şimdi kendilerinin de bununla uğraştığını, başka hükümet de olsa yine bu sorunla uğraşacaklarını anlatan Bakan Çiçek, ‘’Oradaki AK parti hükümeti değil, Türkiye Cumhuriyeti devletidir, meseleyi böyle anlamak lazım’’ diye konuştu.
Çiçek, şöyle devam etti: ‘’Böylesine bir uluslararası desteğe sahip terör örgütü karşısında Türk Milletinden başka bir Millet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden başka bir devlet olsaydı şimdiye kadar çoktan havlu atmıştı. Halbuki bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu mücadeleyi veriyor. Zaman zaman belli zayiatlarda veriyor, üzüntümüz var, yüreğimiz de yanıyor. Ama bu mücadelenin tabiatında bu var ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti bugüne kadar terörle ilgili başarıyı hiçbir yerden destek almadan bu noktada tutabildi, buradan daha ileri bir noktaya götürecek.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
Walter Steinmeier: İzolasyonların kaldırılması için çalışıyoruz |
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, KKTC’ye uygulanan izolasyonların kaldırılması için çalıştıklarını söyledi.
Alman Sosyal Demokratlar’ın (SDP) Hamburg’da başlayan kongresinde hazır bulunmak için Almanya’da bulunan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Dış İlişkiler Sekreteri Ünal Fındık, Lefkoşa Milletvekili Mustafa Yektaoğlu ve Dış İlişkiler Büro üyesi Kutlay Erk, kongre öncesinde Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile görüştü.
İzolasyonlar konusunun ele alındığı görüşmede Steinmeier, konu üzerinde çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti.
CTP Basın Bürosu’ndan verilen bilgiye göre heyet, görüşmede, Almanya’dan Kıbrıs sorununun çözümüne katkı amacıyla izolasyonların kaldırılması ve Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün yaşama geçirilmesine destek istedi.
CTP heyetine, izolasyonların kaldırılması üzerinde hâlihazırda çalışmalar sürdürmekte olduğunu kaydeden Steinmeier, “Ancak Güney Kıbrıs’taki seçimlerden sonra bu çalışmaları daha da hızlandıracağım” şeklinde konuştu.
|
/ LEFKOŞA
29.10.2007
|
|
|
Cezaevlerinde açık görüş bugün başlıyor |
Tutuklu ve hükümlüler, Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bugünden itibaren açık görüş yapacaklar.
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin tarafından Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilen genelgeye göre, Adana, Ankara, Antalya, Bakırköy-Metris, Bayrampaşa Kapalı, Bursa E Tipi, İzmir-Buca, Mersin ve Ümraniye E ve T Tipi Kapalı Ceza İnfaz kurumlarında kalan hükümlü ve tutuklular, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla 29-30-31 Ekim ve 1-2-3-4 Kasım günlerinde olmak üzere 7 gün açık görüşten yararlandırılacak.
Diğer bütün ağır ceza merkezi ve müdürü bulunan bağlı ceza infaz kurumlarında kalan hükümlü ve tutuklular 29-30-31 Ekim, 1-2-3 Kasım 2007 tarihleri olmak üzere 6 gün açık görüşten yararlanacak.
Müdürü bulunmayan bağlı ceza infaz kurumlarında kalan hükümlü ve tutuklulara da 29-30-31 Ekim, 1 Kasım tarihlerinde olmak üzere yine 4 gün açık görüş yaptırılacak.
Hükümlü ve tutuklular, belgelendirilmek suretiyle sadece anne, baba, eş, çocuk, torun, büyük anne, büyük baba ve kardeşleriyle görüştürülecek.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
Şehitler mevlid-i şeriflerle anılıyor |
Hakkari’de 12 erin şehit edilmesinden sonra meydanlarda yapılan terörü protesto eylemleri sürerken bir çok camide de mevlid-i şerifler okutularak tüm şehitlerimiz dualarla anılıyor.
Mersin merkez Ulu Camiinde 27-Ekim Cumartesi günü şehitler için mevlid-i şerif okutuldu. Memur-Sen ve Diyanet-Sen’in ortaklaşa düzenledikleri mevlid, çok sayıda vatandaşın da katılımıyla, ikindi namazı öncesi gerçekleştirildi.
Mersin’in tanınmış güzel sesli hoca ve mevlithanlarının okuduğu Kur’ân-ı Kerim aşirleri ve mevlid-i şerifi huşu içinde dinleyen vatandaşlar duygulu anlar yaşadı.
Mevlid sonunda, yapılan duâda, vatanımızın, gençlerimizin, terör belâsından kurtulması ve güvenlik güçlerinin başarılı olması için duâ edildi. Gençlerin, uyuşturucudan bölücülükten ve her türlü kötülüklerden korunması için Allah’ın dua edildiği mevlid-i şerif ile iglili Memur-Sen İl Temsilciliğinden yapılan açıklamada, ”Milletimizin huzurunu, güvenliğini ve birliğini sağlamak için göğsünü siper eden şehitlerimize duâ ve terörün çirkin yüzünü telin etmek amacıyla bu mevlidi düzenledik. Doğudan, Batıya, Güneyden Kuzeye birliğe, dirliğe nöbetçi-yiz. Duymayan duysun, bilmeyen bilsin hepimiz Mehmetçiğiz” denildi.
Öte yandan Erdemli Müftülüğünce Erdemli Merkez Camiinde 25 Ekim Perşembe günü yatsı namazını müteakip şehitler için mevlüt programı düzenlendi. Zaman zaman duygulu anlar yaşandıgı programa vatandaşların katılımı yoğundu. Program dahilinde bir konuşma yapan Erdemli ilçe Müftüsü Mustafa Topal, atalarımızın savaşlara mal ve toprak elde etmek için değil İslâmiyeti yaymak için gittiğini belirtti.
|
Hüseyin KÜÇÜKOĞLU - Ahmet DEKİ
/ MERSİN
29.10.2007
|
|
|
TGS’den ‘yıpranma payı’ tepkisi |
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Yönetim Kurulu’ndan, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda değişiklik öngören taslağındaki fiili hizmet süresine ilişkin düzenlemenin ‘’Çalışanların yıpranma hakkının gasbı anlamına geldiği’’ belirtildi.
TGS Yönetim Kurulu’ndan yapılan yazılı açıklamada, ‘’Sosyal Güvenlik Yasası’’ adı altında yapılan düzenlemeyle, aralarında basın emekçilerinin de bulunduğu geniş bir çalışanlar kitlesinin emekliliklerinde dikkate alınan ‘’yıpranma hakkının kaldırılması öngörüldüğü’’ belirtilerek, ‘’TGS olarak, bunu bir hak gasbı olarak nitelendiriyor ve taslak Bakanlar Kurulu’na gönderilmeden düzeltilmesini talep ediyoruz’’ denildi.
Taslağın sosyal taraflara sunulduğu hatırlatılan açıklamada, taslak incelendikten sonra, TGS’nin konuyla ilgili önerilerinin Türk-İş yönetimi ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iletileceği belirtildi.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
SBS öğrencileri ‘sınavkolik’ yapacak |
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, ilköğretimde yapılacak Seviye Belirleme Sınavı’nın (SBS), öğrencilerin çocuk yaşta ‘’sınavkolik’’ ve ‘’dershanekolik’’ olmasının önünü açacağını iddia etti.
Özcan, yaptığı yazılı açıklamada, SBS ile öğrencilerin 3 yıllık performanslarının dikkate alınmadığını ve öğrencilerin okula bağlanmadığını kaydetti. Öğrencilerin hayatları boyunca sayısız sınava girdiğini ifade eden Özcan, ‘’Türkiye’de öğrenciyi yarış atı gibi gören zihniyetin ürünü olan bu sınavlar, öğrenciyi doğru ve etkili olarak test edemiyor. Öğrenciler daha çok çocuk yaşta sınavların dayanılmaz ağırlığını omuzlarında hissederek, birbirleriyle yarışıyor’’ dedi. SBS’lerde öğrencilere yabancı dil dersinden de soru yöneltileceğini belirten Özcan, Türkiye’de öğrencilere mükemmel bir yabancı dil eğitimi verilmediğini ve bu durumun devlet okullarında okuyan öğrenciler için haksız bir durum olduğunu kaydetti.
|
/ ANKARA
29.10.2007
|
|
|
Düğün konvoyunda kaza: 2 ölü, 24 yaralı |
Ağrı merkeze bağlı Başçavuş köyüne gelin götüren düğün konvoyunda meydana gelen kazada 2 kişi öldü, 24 kişi yaralandı
Alınan bilgiye göre, Başçavuş köyündeki düğüne gitmek üzere yola çıkan plakası belirlenemeyen Zeki Turan yönetimindeki minibüs, Murathan köprüsünden geçtiği sırada sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole yuvarlandı. Kazada, minibüste bulunan 26 kişi yaralandı. Ağrı Devlet Hastanesine kaldırılan yaralılardan sağlık durumu ciddiyetini koruyan İffet Özgül (63) ile Seray Taşdemir (51) ilk müdahalenin ardından ambulansla Erzurum’a sevk edildi. Özgül ve Taşdemir’in, bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yolda öldü, 24 kişinin ise Ağrı Devlet Hastanesi’nde tedavilerine devam edildiği bildirildi.
|
/ AĞRI
29.10.2007
|
|
|
Fırıncılar zamma doymuyor |
Tüketiciler Birliği Konya Şubesi Başkan Vekili Mustafa Dinç; “Fırıncılar Odası yılbaşında gramaj oyunuyla yaptığı gizli zamdan sonra ikinci bir zammın peşinde, fırıncılar zamma doymuyor” dedi.
Kuraklık bahanesiyle ikinci bir zam için zemin yoklama girişimlerini değerlendiren Mustafa Dinç, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi: “Bu yılın başlarında kamuoyundan saklanan bir tarifeyle; ekmeğin gramajını 200 gr. dan 150 gr.’a düşürerek yüzde 25 gizli zam yapan Fırıncılar Odası kuraklık ve maliyet artışları bahanesiyle öncekinden daha fahiş ikinci bir zam yapmaya hazırlanıyor. Buğday fiyatlarının cüzi bir miktar arttığı doğrudur. Ancak buğdayın ekmek içindeki maliyet etkisi yüzde 21’dir. Yüzde 10-15’lik bir buğday fiyat artışının ekmek maliyetine etkisi yüzde 2-3 civarında olacaktır. Buğday dışındaki maliyetlerde ise bir artış söz konusu değildir. Enflasyonun tek haneli olduğu, işçi ücretlerinin artmadığı bilakis vergilerin düşürüldüğü bir ülkede yüzde 2-3 seviyesinde etki eden bir maliyet artışını yüzde 100 zam fırsatçılığa çeviremeyeceklerdir. Tüketiciyi hesap bilmez zannedip ekmek fiyatlarına yüzde 100’lere varan zam yapma heveslerine asla izin verilmeyecektir.”
|
YENİ ASYA
/ KONYA
29.10.2007
|
|
|
Kaçak avcıları para cezaları caydırdı |
Batman merkezde son bir yıl içerisinde 126 kişiye avcılık sertifikası verildi. Bölgede halen yaklaşık bin kişinin kaçak avlandığını tahmin ediliyor.
Bu mevsim, aralarında esnaf, avukat, mühendis, memur ve işçilerin bulunduğu 34 kişinin avcılık sertifikasına hak kazandığını dile getiren Batman Doğa Koruma Milli Park Mühendisi Ercan Turan, son zamanlarda para cezası ile hapis cezasından çekinen birçok korsan avcının, avcılık izin belgesi almak için kendilerine müracaat ettiklerini söyledi.
Turan, açıklamasında, son zamanlarda kaçak avlanmanın arttığına işaret ederek, bunları yakalayan jandarmanın adli makamlara sevk ettiğini dile getridi. Turan, “Yakalananlar en az 2 bin YTL para cezası ödüyor. Bunu bilen avcılar daha rahat avlanabilmek için 200 YTL’lik kurslardan faydalanıyor. Bu da kendilerine rahat bir ortamda avlanma imkanı sağlıyor” dedi.
|
/ BATMAN
29.10.2007
|
|
|
Göletlerde su tükendi |
ozgat’ta, şebeke suyuna takviye amaçlı olarak kullanılan Kirazlı Göleti’nde su tamamen çekildi. Göletin zemininde temizlik çalışması başlatıldı.
Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, yaptığı açıklamada, Kirazlı Göleti’nde suyun tamamen çekildiğini, zemininde temizlik çalışması başlattıklarını söyledi. Başer, ‘’Kirazlı ve Cevdet Dündar göletlerinde biriken suyu takviye olarak kullanıyoruz. Şebeke suyumuzu Arapseyfi’deki kuyulardan karşılıyoruz. Göletlerde su kalmadı, Arapseyfi’deki kuyularda seviye düştü’’ dedi. Halkın su ihtiyacını karşılamak için yeni arayışlara girdiklerini kaydeden Başer, ‘’şebeke suyunun karşılandığı Arapseyfi’de yeni kuyular açarak açığı kapattık. Açtığımız yeni kuyulardan saniyede 7 litre su alabiliyoruz. Şebekeye saniyede 220 litre debide su veriyoruz’’ diye konuştu. Başer, suyun tamamen çekildiği Kirazlı Göleti’nde başlatılan temizlik çalışmalarının devam ettiğini anlattı.
|
/ YOZGAT
29.10.2007
|
|
|
Muş diş hastahanesi gün sayıyor |
Muş, 1 Kasım’da diş hastanesine kavuşuyor. Postane Caddesi’nde hizmete girecek diş hastanesi, çevre illerin de bu yöndeki ihtiyacını karşılayacak.
Diş hastalıkları ve yapımıyla ilgili bütün ihtiyaçlara cevap verecek diş hastanesine talebin oldukça fazla olacağı düşünülüyor. Yeni açılacak hastanede, protez, diş yapım üniteleriyle birlikte 8 poliklinikle 7 diş doktoruyla hizmet verilecek. Hastanede görev yapacak personelin de atamaları yapılmış durumda. İlerleyen günlerde doktor sayısının 11’e çıkarılması düşünülüyor. Hastanede 4 diş teknisyeni, hemşireler ve yardımcı personel görev yapacak. Hastanenin açılacak olmasından dolayı mutlu olduklarını belirten vatandaşlar, şunları ifade ettiler:
“Diş problemlerimiz için, çoğu zaman çevre illere gidiyorduk. İlimizde son zamanlarda sağlık alanında büyük gelişmeler oldu. Eskiden küçük bir rahatsızlık da bile başka şehirlere gidiyorduk. Ama son yıllarda yapılan yatırımlarla ihtiyaçlarımızı Muş’ta karşılaya biliyoruz. Bu da bizi hem ekonomik hemdi manevi yönden rahatlatıyor.”
|
/ MUŞ
29.10.2007
|
|
|
Doğu’dan Avrupa’ya salyangoz ihracatı |
Doğu Anadolu’nun bir çok ilinde yaygın olarak bulunan salyangoz, gün geçtikçe daha önemli bir geçim kaynağı haline geliyor.
Doğu Anadolu da toplatılan salyangozlar, Balıkesir, İstanbul ve İzmir de ki fabrikalarda temizlendikten sonra Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.
Özellikle yağmurlu havalarda orman ve otarın arasında ortaya çıkan salyangoz, yöre çocukların harçlıklarını çıkartmak için ilgi odağı oldu. Salyangoz toplayarak aile bütçelerine katkıda bulunduklarını söyleyen çocuklar, “ Ormanlık ve otlar arasında topladığımız salyangozların kilosunu 50 YKr’tan satıyoruz. Özellikle yağmurlu havalarda bolca ortaya çıkıyorlar. Bazı günlerde 20-25 YTL para kazanıyoruz. Bu sayede hem harçlığımızı çıkartıyoruz, hem de aile bütçemize katkıda bulunuyoruz.”
|
Oktay YILDIRIMOĞLU
/ VAN
29.10.2007
|
|
|
Okul yönetiminden belediyeye teşekkür |
Eskişehir Cemal Mümtaz Anadolu Öğretmen Lisesi Müdürü ve öğrencileri Tepebaşı Belediye Başkanı Dr. M. Tacettin Sarıoğlu’nu ziyaret ederek okullarına yaptığı katkılardan dolayı teşekkür plaketi verdi.
Okul Müdürü Muhittin Adıyaman, Tepebaşı Belediyesi Fen İşleri, Park ve Bahçeler ve Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerinin okulun taleplerine hemen olumlu cevap verdiklerini ve bu talepleri en kısa sürede yerine getirdiklerini söyleyerek “Bizim okulumuzun en önemli sorunu asfalttı. Bağlantı yolları asfaltlandı ve bahçemizin bir kısmının bakımı gerçekleştirildi, belediyemiz sayesinde güzel bir yeşil alana sahip olduk. Belediyemize müteşekkiriz. Tepebaşı Belediyemizin okulumuzu kucaklayarak daha iyi bir eğitim öğretim yuvası haline getirmesi adına sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz”dedi.
Eğitim öğretime her zaman destek olduklarını ve olacaklarını söyleyen Tepebaşı Belediye Başkanı Dr. M. Tacettin Sarıoğlu “Belediye olarak geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın eğitimine katkıda bulunmak bizlerin en önemli görevidir. Eğitim öğretime yapılan yatırım geleceğe yapılan en büyük yatırımdır” diye konuştu.
|
YENİ ASYA
/ ESKİŞEHİR
29.10.2007
|
|
|
Öğrenciler uzay kampında |
Bilecik Bilim ve Sanat Merkezi, İstanbul Cebit’ten sonra şimdi de İzmir Uzay Bilim Kampında.
Bir uzay ve bilim merkezi olan Uzay Kampı Türkiye, gençleri bilim, matematik ve teknoloji alanında kariyer yapmaları için motive etmeye odaklanmış durumda. Hem çocuklar hem de yetişkinler uzayla ilgili interaktif simülasyonların kullanıldığı dinamik ve eğlenceli bir ortamda; iletişim, takım çalışması ve liderlik alanlarında da eğitim alıyorlar. Merkez Müd. Yard. Nihat Bahçe ve öğrencilerden Umut Kılıçaslan ile Esra Nur Ayaz’ın katıldıkları kamp İzmir’de, Ege Serbest Bölgesi’nde ESBAŞ tarafından işletiliyor. Uzay Kampı Türkiye, dünyadaki üçüncü, Ortadoğu, Güneydoğu Avrupa ve Batı/Orta Asya’da bulunan tek uzay kampı özelliğini taşıyor.
|
YENİ ASYA
29.10.2007
|
|
|
Grip, hafife alınmamalı |
Vatandaşları gribe karşı uyaran uzmanlar, bu hastalığın küçümsenmemesi gerektiğini belirtti.
Özellikle çocuk ve yaşlıların gribe karşı dikkatli olması gerektiğini söyleyen Diyarbakır Ergani ilçesi Dâhiliye Dal Merkezi Baştabibi Dr. Mustafa Güçlü, mevsim geçişlerinde insanları hazırlıksız yakalayan gribin insandan insana kolay bulaşan bir hastalık olduğunu, dolayısıyla toplu hayat alanlarında hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti. Anti gribal ilâçların doktor tavsiyesi ile kullanılabileceğini ifaden eden Dr. Güçlü, gripten korunmak için piyasaya sürülen aşıların geçmiş yıllarda en çok görülen grip virüslerine karşı geliştirildiğini ifade ederek, grip virüslerinin her yıl kendini yenileme özelliğine sahip olduğunu söyledi.
|
/ DİYARBAKIR
29.10.2007
|
|
|
Aksaray, toprağını da kaybediyor |
Bilinçsiz tarımsal sulama ve kuraklık yüzünden Eşmekaya Sazlığı’nın kuruduğu Aksaray’da içme ve sulama suyunu karşılayan Mamasun Barajı’ndaki doluluk oranı yüzde 4’e kadar düştü.
Devlet Su İşleri (DSİ) 44 Şube Müdürü Sezai Kavurmacı, Konya Kapalı Havzası sınırlarında bulunan Aksaray’da küresel ısınmanın etkilerinin son yıllarda net olarak görüldüğünü söyledi. Küresel ısınma sonucu sıcaklık ve yağışlarda dengesizlik görüldüğünü belirten Kavurmacı, ‘’Yağışlarda azalmanın yanı sıra belli bölgelere yağışlar fazla düşüyor ve bunun sonucunda sel oluşuyor. Sıcaklıklardaki dengesizlik sonucu ağaçlar yaz mevsiminde çiçek açarken, bitkisel ve hayvansal üretimde verim düşüklüğü gözleniyor’’ dedi. Sulak alanını ve barajındaki suyunu kaybeden Aksaray’ın topraklarında çoraklaşma başladığını ifade eden Kavurmacı, yer altı suyunun bilinçsiz kullanılmasının toprakta çoraklaşmayı arttırdığını bildirdi.
|
/ AKSARAY
29.10.2007
|
|
|
|