|
|
|
Gençlerin gözüyle Ramazan |
“Oruç ayı”, “Kur’ân ayı”, “Duâ ayı” gibi sıfatlarla andığımız bir Ramazan ayı daha geldi çattı. Bu ay öyle özel, öyle mübarek bir ay ki, yılın 11 ayında “dünya”yı hayatlarının merkezine koyan pek çok mü’min Ramazan’ın gelmesiyle Allah’a kul olmanın, O’na el açmanın, O’nun için aç kalıp, O’nun için yiyip içmenin lezzetini yaşar.
Her Ramazan’da dile getirilen, ama ne yazık ki hep bir dilek olarak kalan “Diğer 11 ay da Ramazan gibi geçsin” temennisi, kul olma şuuruyla beraber, Kur’ân ahlâkını da yılın tamamına yayma isteğinin dışa vurumudur aslında.
Aylık gençlik dergisi Genç Yaklaşım da bu sayısında Ramazan’la beraber bir kez daha hatırladığımız “Kur’ân ahlâkı”na yer veriyor.
Saadet Bayri Fidan, “Yaşasın, Ramazan geldi” başlıklı yazısında Ramazan’ın getirdiklerini ve Ramazan’la beraber hayatımızda meydana gelen değişiklikleri özetliyor.
Vehbi Kara, kendi tecrübeleri ışığında gemilerde tutulan oruçları, yapılan iftarları anlatıyor.
Ayşegül Akakuş, “Siyah beyaz” Ramazanlar’ı, “Nerede o eski Ramazanlar” diye iç geçirilerek anlatılan duâ ve Kur’ân aylarına götürüyor okuyucularını.
Ali Karabiber, teybini gençlere uzatıyor ve Ramazan hakkındaki görüşlerini alıyor.
Ayrıca bu sayıda Yavuz Topalcı’nın Turgay Başyayla ile, Tuğba Akbey İnan’ın Din Psikoloğu Öznur Özdoğan’la yaptıkları söyleşileri de okuyabilirsiniz.
Osman Yiğit, bambaşka bir şehirde, “Risâle-i Nur Şehri”nde gezdirecek okuyucularını.
Ayşe Çağlayan, çok tartışmalı bir kavramı, “etik”i, medya özelinde ele alıyor.
|
12.09.2007
|
|
|
Ödemiş’te fuar coşkusu |
ÖDEMİŞ - 3 Eylül günü başlayan 23. Ödemiş Fuarı, 13 Eylül Çarşamba günü sona eriyor. Gıdadan giyime her türlü malzemenin sergilendiği fuar halkın yoğun ilgisini çekiyor.
Fuara, yayınlarıyla katılan Ödemiş Yeni Asya Temsilciliği yetkilileri; halkın gösterdiği ilgiden dolayı memnuniyetini ifade ettiler. Yetkililer, ‘’Ramazan, insanların manevî duygularının en doruğa ulaştığı bir mevsim. Bu mevsimde insanlar Kur’ân-ı Kerim ve dinî kitaplara daha fazla satın alıyorlar. Bizim de Yeni Asya Neşriyat olarak yayınlarımız ve fuarda sergilediğimiz kitaplar bu yönde’’ şeklinde konuştular.
Sergide aynı zamanda hanımlar tarafından öğrenciler yararına gıda kermesi de düzenlendi.
|
Bilal NACİR
12.09.2007
|
|
|
150 tarihî eser onarıldı |
Konya Vakıflar Bölge Müdürü İbrahim Genç, müdürlük olarak 3 yılda mülkiyetleri altındaki 150 tarihî eserin onarım ve restorasyonunu gerçekleştirerek, Anadolu’da en fazla restorasyon yapan kent olduklarını söyledi.
Genç, yaptığı yaptığı açıklamada, Vakıflar Bölge Müdürlüğü mülkiyetinde yaklaşık 400 tarihî eserin korunması ve gelecek nesillere taşınması için Genel Müdürlüğünün verdiği destekle ellerinden geleni yaptıklarını belirtti.
Genel Müdürlük tarafından bütün bölgelere tarihi eserlerin korunması ve restorasyonu için maddî anlamda büyük destek sağlandığını ifade eden Genç, şunları kaydetti:
‘’Müdürlük olarak 3 yılda mülkiyetimiz altındaki 150 tarihî eserin onarım ve restorasyonunu gerçekleştirerek Anadolu’da bir ilke imza attık. İstanbul dışında bu kadar tarihî eserin onarımı gerçekleştirilen başka bir il olduğunu sanmıyorum. Çünkü Konya, tarihî eser bakımından oldukça zengin bir il. Osmanlı, Selçuklu ve beylikler dönemine ait onlarca eser bulunuyor. Biz bu eserlerin yarıdan fazlasının restorasyonu ve projesini gerçekleştirdik. 133 adet tarihî eserin projesini hazırlattık. Restore edilerek korunan, kuvvetlendirilen tarihî eserler arasında, Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinden kalma Alaaddin Cami, Şerafettin Cami, İplikçi Cami, Sultan Selim Camii gibi birçok eser bulunuyor.’’
Genç, 2007 yılında yaptıkları tarihî eser restorasyonunun iki katını da 2008 yılında gerçekleştirmeyi planladıklarını dile getirerek, daha yapılacak çok iş olduğunu, bu sebeple çıtayı yükselterek çalışmaya devam edeceklerini bildirdi.
Restorasyon çalışmalarında önceliği daha fazla tarihî öneme sahip ve daha çok ziyaret edilen, şehir merkezindeki eserlere verdiklerini vurgulayan Genç, ‘’Ancak aralıksız sürdürdüğümüz çalışmaları gören birçok vatandaş, kendi mahalle ve sokaklarındaki tarihî öneme sahip olmayan camileri için dahi bizden yardım istemeye başladı. Aşırı talep alıyoruz. Ama biz, mutlaka, tarihî öneme sahip olan, şehir merkezindeki yıpranan eserlere öncelik veriyoruz’’ dedi.
Hedeflerinin Konya, Karaman ve Aksaray’da restore edilmemiş tarihî eser bırakmamak olduğunu anlatan Genç, bu çerçevede çalışmaların yoğun şekilde sürdüğünü sözlerine ekledi.
|
/ KONYA
12.09.2007
|
|
|
Vuslat İslam fobisini masaya yatırıyor |
Vuslat dergisi 75. sayısında “İslâm Fobisi” başlığıyla Eylül ayında da okuyucularıyla buluşuyor. Dergi 11 Eylül olayından sonra dünya da yükselen İslâm düşmanlığı konusunu enine boyuna masaya yatırıyor.
Dergide konu başlıkları kısaca şöyle: “Bir Sünneti İhya Etmek” Abdullah Dâî, “Korku Üzerine Korkulu ve Korkusuz Düşünceler” Ahmed Kalkan “Kimler Niçin İslâm’dan Korkuyor” Ferid Aydın “Tarihsel Gecikmeler Yaşıyoruz” Atasoy Müftüoğlu, “Amerikanofobi” Faruk Yeşil, “Avrupa’lı Özgürlük Putunu Yiyor” Hüseyin Kulaoğlu .
|
12.09.2007
|
|
|
40 ülkeye dâvetiye |
Özel günlerin habercisi dâvetiyeleri ‘’Hatıralar Koleksiyonu’’ adı altında tescilleyen bir firma, yurt dışındaki temsilcilikleri aracılığıyla yılda ortalama 300 bin dâvetiye ihraç ediyor.
Özel tasarımları ve plaketleri andıran kutular içinde sunulan el yapımı dâvetiyelerin tanesinin fiyatı 10,5 YTL’ye kadar çıkıyor. Bu dâvetiyeyi alanlar evinin bir köşesine aksesuar olarak kullandıkları gibi özel günün anısını da yaşatma fırsatı buluyorlar.
Koza Davetiye Mağaza İşletmeleri ve İhracat A.Ş. Dış Ticaret Müdürü Atılay Canseven, yaptığı açıklamada, dâvetiyenin, mutlu günleri dostlarla paylaşma arzusunun göstergesi olduğunu, bu nedenle alınıp okunduktan sonra bir köşeye atılmak yerine anı olarak saklanması gerektiğini ifade etti.
Yarım asra yakın süredir bu sektörde faaliyet gösterdiklerini ifade eden Canseven, işlerini ciddiye aldıklarını, özel tasarımlarıyla oluşturdukları dâvetiyeleri ‘’Hatıralar Koleksiyonu’’ adı altında kendi firmaları adına tescil ettiklerini bildirdi.
Canseven, dâvetiyede Türk markasını oluşturduklarını, bu sayede 40 ülkeye yurt dışındaki temsilcilikleri aracılığıyla ihracat yaparak, ülke ekonomisine katkı sağladıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Yurt dışında (Memories For The Future) olarak bilinen bu dâvetiyelerde en büyük müşterilerimizi Yunanistan, Almanya, İngiltere, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Suudi Arabistan, Rusya, Kazakistan, Özbekistan, Azerbaycan ve Romanya oluşturuyor.
Bu dâvetiyeler sadece düğün, nişan ve sünnet gibi törenler için değil özel ya da resmî dâvetler ile açılışlar için de tercih ediliyor. Bu nedenle bu koleksiyonun tasarım yelpazesini buna göre geniş tutuyoruz. Her özel gün için ayrı ayrı koleksiyon oluşturduk. Son derece titiz ve özenli bir üretim sürecinden geçen dâvetiyeler yurt içinde olduğu gibi yurt dışından da büyük ilgi görüyor. Ülkelerin coğrafi ve kültürel özellikleri dikkate alınınca tasarım tercihlerinde farklılıklar olduğu gibi ortak zevklere hitap eden tasarımlar da yapıyoruz.’’
|
/ ADANA
12.09.2007
|
|
|
Osmaniye’de tarih sempozyumu |
Osmaniye Kültür ve Turizm Müdürlüğü öncülüğünde 25-26 Ekim tarihlerinde 1. Osmaniye Tarihi Sempozyumu düzenlenecek.
Sempozyumun; tarihî süreç içerisinde önemli bir yerleşim yeri olan Osmaniye’nin tarihte geçirdiği evreleri, bugünkü durumunu, gelecekteki yerini ve kaynaklarını ortaya koymak için düzenlendiği kaydedildi.
Sempozyuma başta Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu olmak üzere çeşitli üniversitelerden 17 akademisyenlerin katılacağı belirtildi.
|
12.09.2007
|
|
|
|