Dünya

200 gazeteci savaş kurbanı

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), Irak’ta ABD’nin işgalinden bu yana 200 basın mensubunun öldürüldüğünü açıkladı. Merkezi Paris’te bulunan RSF’nin açıklamasında, Amerikan CBS televizyonu için çalışan Iraklı tercüman Enver Abbas’ın geçen hafta öldürülmesiyle Irak’ta 2003’ten beri öldürülen medya mensuplarının sayısının 200’e çıktığı belirtildi.

Bağdat’ta birkaç gün önce kaçırılan Abbas’ın cesedi, geçen Cumartesi bulunmuştu.

RSF’nin açıklamasında, sadece bu yılın başından beri Irak’ta öldürülen medya mensuplarının sayısının 49 olduğu kaydedildi.

Açıklamada, öldürülen 200 basın mensubunun yüzde 73’ünün doğrudan hedef alındığı, öldürülen gazetecilerin yüzde 80’inin Iraklı olduğu ve bunların çoğunun yabancı basın için çalıştığı belirtildi.

Iraklı gazetecilerin büyük bölümünün, çalışmalarının engellenmesi ya da işverenlerinin cezalandırılması amacıyla öldürüldüğü kaydedilen açıklamada, ‘’200 basın mensubunun 110’u Bağdat’ta, 34’ü de Bağdat yakınlarında öldürüldü. Diğerleri de Musul ve Kerkük başta olmak üzere ülkenin kuzeyinde öldürüldü’’ denildi.

Irak’ta 84 basın mensubunun da kaçırıldığı belirtilen açıklamada, kaçırılanların yarısından fazlasının Iraklı olduğu ve sadece 40 kadarının serbest bırakıldığı bildirildi.

/ BAĞDAT

01.09.2007

‘Sih’lerden “başörtüsü kontrolüne” tepki

ABD’deki hava alanlarında 4 Ağustos’tan itibaren uygulamaya giren yeni ‘başlık’ düzenlemesi tartışmalara sebep oluyor.

Başında türban, kovboy şapkası ya da bere bulunanların, kontrol noktalarında ikinci bir manyetik taramadan geçirilmesi, özellikle ‘Sih’ erkeklerini çileden çıkardı. Amerikalı güvenlik görevlileri, ikinci kontrolden sonra gerekli gördükleri takdirde, söz konusu yolcudan türbanını çıkartmasını isteme yetkisine sahip hale geldi. New York merkezli Sih Koalisyonu, Sih erkeklerinin dini inaçları sebebiyle taktıkları türbandan dolayı, hedef haline gelmekten endişe ediyor. Koalisyon yetkilileri, sadece Sihlerin değil, dini sebeplerle başlık kullanan tüm kişilerin aynı haksızlıklara uğrama riski altında bulunduğuna dikkat çekiyor.

Aralarında, Uzakdoğu Kökenli Amerikalılar Hak Merkezi, Amerikan Araplar Anti Ayrımcılık Komitesi gibi etnik ve dini 25 sivil toplum kuruluşu, Sih Koalisyonun değişiklik talebi dilekçesine imza koydu.

Sih inançlarında türbanın mahremiyet anlamına geldiğini ifade eden Koalisyon Direktörü Neha Singh, “Biz Sih erkekleri için türbanı çıkarmak, kadınlar için bluzunu çıkarmak kadar rahatsız edici ve aykırıdır” sözleriyle yaşadığı zorluğu dile getirdi.

Ulaşım Güvenliği Dairesi (TSA) yetkilileri ise, güvenlik sebebiyle yeni uygulamanın detaylarını vermekten kaçınıyor. Bazı hukuk profesörleri de, sınırları ve şekli somut olarak belirlenmemiş böylesi bir uygulamanın, ırkçı ve ayrımcı temayüllere hizmet edebileceği uyarısında bulunuyor.

/ NEWYORK

01.09.2007

‘Irak’ta ortaklara ihtiyacımız var’

ABD Başkanı George W. Bush, ‘’Irak’ta, bütün koalisyon ortaklarına ihtiyaçları olduğunu’’ söyledi.

Avustralya’daki Sky News kanalına konuşan Bush, Irak’ta hâlâ Avustralyalı askerlere ihtiyaç olup olmadığının sorulması üzerine, ‘’Bütün koalisyon ortaklarımıza ihtiyacımız var’’ dedi. ‘’Herkesin, kendi iç politikası olduğunu anlayabildiğini’’ ifade eden Bush, sadece, Afganistan ya da Irak’ta, daha yapılacak çok şey olduğunu vurgulamak istediğini kaydetti. Başkan Bush, ‘’Biz, yani özgür dünyanın daha yapacak çok işi var’’ diye konuştu.

/ SYDNEY

01.09.2007

İki ABD askeri daha öldü

Irak’ta düzenlenen saldırılarda 2 Amerikan askerinin öldüğü bildirildi. Amerikan ordusu adına yapılan açıklamada, Irak’ın batısındaki Anbar vilayetinde düzenlenen iki ayrı saldırıda 2 askerin öldüğü kaydedildi.

Son saldırılarla, Irak’ta ağustos ayında ölen Amerikan askeri sayısı 79’a yükseldi.

/ BAĞDAT

01.09.2007

İsrail’de deniz kazası: 2 ölü

İsrail’e ait bir şileple Kıbrıs Rum kesimi bandıralı bir yolcu gemisinin çarpışması sonucu 2 denizcinin öldüğü bildirildi.

İsrail deniz kuvvetlerinden Tümgeneral Ram Rutberg, dün akşam Akdeniz’de İsrail sahil şehri Hayfa’dan yaklaşık 3 kilometre açıkta demir atmış olan şilebin, Rum kesimi bandıralı yolcu gemisiyle çarpışıp battığını söyledi. Rutberg, şilebin çoğunluğu yabancı 13 kişilik mürettebatının yolcu gemisi ve deniz kuvvetleri tarafından kurtarıldığını, ancak 2 denizcinin kaybolduğunu kaydetti.

Rutberg, yolcu gemisindeyse ciddî bir hasar olmadığını, yolcular arasında da yaralanan bulunmadığını belirtti. İsrail radyosu, Slovak vatandaşı olduğu belirtilen 2 denizcinin cesetlerinin bu sabah bulunduğunu duyurdu. Kazanın sebebi hakkında henüz bilgi verilmedi. Radyo, kazayla ilgili ilk bilgilerde, 2 geminin çarpıştığını ve gemilerden birinin Çin bandıralı olduğunu duyurmuştu.

/ KUDÜS

01.09.2007

Fransa’dan, Avrupa’ya Irak çağrısı

Fransa, Birleşmiş Milletler’in (BM) Irak’a barış getirme çabasına tam olarak desteklemesi gerektiğini açıkladı.

Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, bir radyoya yaptığı açıklamada, “Uluslararası toplum, özellikle Avrupa, BM’nin bu ay çıkardığı en son kararını uygulamalı.” dedi. BM Güvenlik Konseyi, ABD ve İngiltere’nin hazırladığı kararı onaylamıştı. Kararda, Irak’ta BM’ye daha fazla rol tanınıyor. Güvenlik Konseyi’nin kararı ardından Fransız bakan, Irak’ı ziyaret etmişti. Kouchner, “Umarım Avrupalı meslektaşlarım bu örneği takip eder.” şeklinde konuştu.

Fransa, Irak siyasetinde değişikliğe gitmeye başladı. Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin ABD’de Başkan George W. Bush ile görüşmesinin ardından Dışişleri Bakanı Kouchner, Irak’a 3 günlük bir ziyaret düzenlemişti. Kouchner, Paris’in Irak konusunda kenarda beklemeyeceğini söylemişti. Irak ziyareti sırasında gelen tepkilere ilişkin Kouchner, Sarkozy’nin iktidara gelmesi ile Irak siyasetlerine değişiklik olduğunu söylemişti. Kouchner, “Önceden ‘Irak’ta görecek bakacak birşey yok. Çok karışık bir yer. Karışmamak gerekli’ diye bir düşünce vardı. Artık bu yok.” şeklinde konuşmuştu. Dış politikaya ilişkin cumhurbaşkanı olduktan sonra konuşan Sarkozy Irak’a ilişkin olarak, “Siyasi çözümden başka seçenek yok. Yabancı unsurların çekilmesi için net bir takvim açıklanmalı. Bu şekilde, sahadaki oyuncular sorumluluklarını tartıp kendilerini organize edebilir.” demişti.

Fransa Dışişleri Bakanı Kouchner, Avrupalıların ABD ile anlaşmazlıklarını bir kenara koyarak varolan duruma istikrar getirmek için çalışmalarını istedi. Kouchner, “ABD’lileri Irak’ı işgal ettikleri için cezalandırmaya gerek yok. Irak’taki yabancı unsurların çekilmesini ABD ve Irak hazırlayabilir. Kriz sadece Irak’ta değil, bölgesel. İran, burada önemli bir rol oynuyor.” dedi.

/ PARİS

01.09.2007

Maliki: Diğer gruplar Sadr’ı takip etmeli

Irak Başbakanı Nuri El Maliki, radikal Şiî lideri Mukteda Sadr yandaşlarının faaliyetlerini dondurma kararından memnuniyet duyduğunu açıkladı. Maliki, diğer silâhlı gruplardan da bu kararı takip etmelerini istedi.

Başbakanlıktan yapılan açıklamada, “Mehdi Ordusu milislerinin saldırılarını 6 ay boyunca durdurma kararı almasından memnuniyet duyulmuştur” denildi.

Açıklamada, Sadr grubunun bu hareketinin, diğer eylemcilerin de faaliyetlerini askıya almaları için “iyi bir şans” sunduğu ifade edildi. Kerbelâ’da geçen hafta çıkan ve 52 kişinin hayatına mal olan çatışmalardan sonra Sadr, milislerine faaliyetlerini dondurmaları talimatını vermişti.

/ BAĞDAT

01.09.2007

Taliban’ın bıraktığı rehineler sorun çıkardıkları için üzgün

Afganistan’da Taliban güçlerinin 6 hafta rehin tuttuktan sonra bıraktığı Güney Koreliler, soruna sebep oldukları için üzgün olduklarını açıkladı.

Rehinelerden 29 yaşındaki Suh Myung-hwa ve 55 yaşındaki Yoo Kyungsik, Afganistan’ın başşehri Kabil’de bir otelde Güney Kore medyasıyla buluşarak neler yaşadıklarını anlattı.

Güney Kore televizyonuna demeç veren Suh, kaçırıldığı sırada düşünebildiği tek şeyin hayatta kalmak olduğunu söyledi.

Hükümete ve halka çok fazla endişeye sebep oldukları için özür dileyen Suh, halka müteşekkir olduklarını kaydetti. Yonhap ajansına konuşan Yoo da, çok fazla soruna sebep oldukları endişesiyle uyuyamadığını ve üzgün olduğunu ifade etti.

/ KABİL

01.09.2007

Gazze’de Hamas karşıtı gösteri

Hamas’ın kontrolündeki Gazze’de, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bağlı El Fetih yanlıları tarafından Hamas karşıtı protesto gösterisi düzenlendi.

Görgü şahitleri, gösterinin, Hamas yanlılarının eylemcileri dağıtmak için şiddet kullanmasıyla son bulduğunu söyledi.

Hamas yanlılarının havaya ateş açtığı, göstericilerle gazetecileri darp ettiği belirtilirken, Filistin Sağlık Bakanlığı yetkilisi, çıkan çatışmada 3 kişinin yaralandığını belirtti.

Yetkili, yaralananların sağlık durumlarıyla ilgili ayrıntılı bilgi vermedi.

Gösterinin, El Fetih yandaşlarının Cuma namazını kılmalarının ardından başladığı belirtildi.

Benzeri bir gösteri, geçen hafta Cuma günü de düzenlenmiş ve aynı şekilde sona ermişti.

/ GAZZE

01.09.2007

ABD okullarına tabiat isimleri

ABD’deki kamu okulları, tarihî şahsiyetler yerine, ağaç, hayvan, göl, nehir gibi ‘tabiiat’ isimleri almaya başladı.

Arkansas Üniversitesi öğretim üyelerinden Brian Kisida öncülüğünde Arizona, Florida, Massachusetts, Minnesota, New Jersey, Ohio ve Wisconsin eyaletlerindeki okul isimlerinin analiziyle yapılan araştırmaya ilişkin rapor, Manhattan Politik Araştırmalar Enstitüsü’ne bağlı Kentsel Yenilenme Merkezi tarafından yayınlandı. Rapor, okul isimlerinde, “Baykuş Deresi ilkokulu” , “Manzara Tepesi Lisesi” gibi isimlerin yaygınlaştığına vurgu yapıyor.

/ NEWYORK

01.09.2007

Bulgaristan’da Türk çeşmesine saldırı

Bulgaristan’da ırkçı ve aşırı milliyetçi militanlar, Burgaz bölgesindeki Dikenlik (Trınak) köyünde anıt olarak yaptırılan bir Türk çeşmesine kazmalarla saldırdı.

Militanlar, bununla da yetinmeyip ırkçı saldırılarını kamerayla çekerek dünyanın en büyük görüntü paylaşım sitesi “You Tube” da yayına verdi.

Video görüntülerinde, tanınmamak için yüzlerini kar maskesi ve atkıyla kapatan iki saldırgan, Komünizm döneminde Türklere karşı girişilen asimilasyon kampanyası sırasında (1984-1986) “terör suçlamasıyla” idam edilen 3 Türk’ün anısına yaptırılan anıt çeşmeyi kazmalarla yıkmaya çalışıyor. Çeşmeyi yıkamayacaklarını anlayan saldırganlar, anıtın üzerine siyah sprey boyayla “Katiller” ve “DPS (Hak ve Özgürlükler Hareketi) Dışarı” yazarak olay yerinden kaçıyor.

Anıt çeşmeye yapılan saldırının görüntülerinin “BulgAryans” adlı bir kullanıcı tarafından You Tube’ya yüklendiği öğrenildi.

Dikenlik köyündeki anıt çeşme, Türklere karşı girişilen asimilasyon kampanyası sırasında idam edilen Abdullah Çakır, Saffet Recep ve Emin Mehmedali adlı Türklerin anısına, Bulgaristan’da rejim değişikliğinden sonra yaptırılmıştı.

Anıt çeşme, aşırı milliyetçilerin “Teröristler için anıt yapamazsınız” tepkileri üzerine 1998 yılında savcılık kararıyla yıkılmış ancak üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketinin (DPS-HÖH) girişimiyle bir yıl sonra yeniden onarılmıştı.

/ SOFYA

01.09.2007

Bütün haberler