Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Temmuz 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

Yeni Meclisin gündemi yoğun

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 1 hafta sonra kesin sonuçları ilân etmesinin ardından 5 gün sonra TBMM toplanacak, milletvekilleri yemin edecek. TBMM’nin gündeminde bundan sonra üç önemli gündem maddesi bulunuyor. YSK en geç bir hafta içinde, 22 Temmuz 2007 milletvekili genel seçiminin kesin sonuçlarını ilân edecek.

Kesin sonuçların ilanını izleyen 5’inci gün, TBMM toplanacak. Milletvekilleri arasında “en yaşlı üye” olan, “geçici başkan” olarak Genel Kurul’u yönetecek ve milletvekilleri kürsüye çıkarak “yemin” edecek.

Yemin töreninin ardından en geç 10 gün içinde TBMM Başkanı seçimi başlayacak. TBMM Başkanı ve TBMM Başkanlık Divanı seçiminin Ağustos ayının ortasında sonuçlanması bekleniyor.

Başkanlık Divanı’nın oluşumunun ardından TBMM’nin gündeminde “süreli” ve “zorunlu” iki madde bulunuyor.

30 gün içinde yeni cumhurbaşkanı seçilecek

Aynı anda hükümet kurma süreci de işlemeye başlayacak. 45 gün içinde yeni hükümetin kurulup güvenoyu alması gerekiyor.

Yeni hükümet için görevlendirmeyi, süresi dolan cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer yapacak.

Teamüllere göre, hükümeti kurma görevi, seçimlerden birinci parti çıkan ve TBMM’de ençok milletvekili bulunan partinin liderine veriliyor. Sezer’in de teamüllere uyarak 60’ıncı hükümeti kurma görevini AKP lideri Tayyip Erdoğan’a vermesi bekleniyor. Ancak, cumhurbaşkanlarının teamül dışına çıkarak görevlendirme yetkisi de bulunuyor.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Asker vesayetine cevap

İngiliz basını, Türkiye’de yapılan genel seçimlerin sonuçlarına geniş yer verirken, ülkenin önde gelen gazetelerinden The Guardian, “Sonuç ordunun baskısına cevap niteliği taşıyor” başlığını kullandı. Times ise, seçim sonuçlarıyla ortaya çıkan tablonun, “orduya, yargıya, bürokrasiye ve ana muhalefete” güçlü mesaj niteliği taşıdığını yazdı.

İngiliz basını, Türkiye’de yapılan genel seçimlerin sonuçlarına geniş yer verirken, ülkenin saygın gazetelerinden The Guardian, ‘’sonuç ordunun baskısına cevap niteliği taşıyor’’ başlığını kullandı.

MHP’nin oylarını arttırmasını ‘’aşırı milliyetçiler Parlamento’ya yüzde 14 çoğunlukla girdi’’ başlığıyla duyuran gazete, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti’nin zafer kazandığını, oyların neredeyse yarısını aldığını, iktidar partisinin bunu ordunun örtülü tehditlerine rağmen başardığını” yazdı. “Erdoğan’ın erken seçim çağrısı yaparak büyük bir kumar oynadığını” kaydeden gazete, “Erdoğan’ın büyük bir demokrasi sınavı olarak adlandırdığı seçimin sonucunda, Başbakana karşı olan generaller ve politik rakiplerinin hükümetin altını oyma çabalarının fiyasko ile sonuçlandığı” yorumunu yaptı. “Bağımsızların etkisiyle AK Parti’nin Meclis’teki sandalye sayısının düştüğünü” de hatırlatan gazete, “Başbakan Erdoğan’ın sonuçların ortaya çıkmasının ardından yaptığı ilk değerlendirmede bölünmeleri ortadan kaldırmaya yönelik mesajlar verdiğine” dikkat çekti.

“Erdoğan’ın AB hedefine bağlılıkları konusunda taahhüdünü tekrar edip, siyasî rakiplerine zeytin dalı uzattığını” yazan Guardian, ‘’zaferin düzeyi Erdoğan hükümetinin meşrûiyetini içeride ve dışarıda bir kez daha tescil etmiş, tartışılmaz noktaya taşımıştır’’ ifadesine yer verdi.

Gazete, “darbe tehdidi, Cumhurbaşkanlığı seçimi, kuzey Irak’a askerî müdahale baskısı, Irak konusunda ABD ile görüş ayrılıkları, AB ile müzakereler gibi konuların da Erdoğan’ın önünde bekleyen meseleler olduğunu” belirtti.

“AK Parti’nin seçmenin neredeyse yarısının oyunu alarak önemli bir seçim zaferi kazandığına” dikkat çeken Independent gazetesi de sonucu, ‘’halkın ordunun siyasete müdahalesine karşı verilmiş ültimatomu’’ olarak değerlendirdi.

Gazetenin haberinde, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle başlayan ve erken seçime kadar uzanan süreç özetlenirken, köşe yazarlarının süreçle ve sonuçla ilgili yorumlarından alıntılar yapıldı.

The Times gazetesi de “halkın Ak Parti’nin İslâmî bir devlet kuracağına dair ürkütücü planları bulunduğuna dair endişeleri reddedip, AK Parti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir kez daha iktidar olma hakkı verdiğini” yazdı. “Alınan sonucun iktidardaki bir partinin halk desteğini artırarak seçim kazandığı nadir örneklerden birini oluşturduğunu” kaydeden Times, “bu sonuca rağmen bağımsızlar ve küçük partilerin TBMM’de temsil hakkı kazanmasıyla AK Parti’nin milletvekili sayısında geçen döneme göre düşüş olduğuna” işaret etti.

“Batı yanlısı demokratik ve ekonomik reformların, Türkiye’de yaşam standardının yükseltilmesinin Erdoğan’a puan kazandırdığını” belirten Times, Cumhurbaşkanlığı sürecinde yaşanan tartışmalara da dikkat çekti.

‘’Ancak Erdoğan’ın kazandığı zaferin büyüklüğü orduya, yargıya, bürokrasiye ve ana muhalefete güçlü mesaj niteliği taşıyor’’ görüşünü dile getiren Times, “önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı adayını açıklamaya hazırlanan Erdoğan’ın kazandığı zaferden cesaret alacağını” yazdı.

Gazete, haberin son bölümünde de “AK Parti’ye oy veren seçmenin büyük bölümünün daha İslâmî bir ülke istemediğini, söz konusu seçmeni liberaller, entelektüeller, iş çevreleri ve tüccarların oluşturduğunu” yazdı.

Gazetenin yazarlarından Michael Binyon da sonucu değerlendirirken, “dünyanın önümüzdeki günlerde de siyasi İslâma örnek oluşturan AK Parti iktidarını izlemeyi sürdüreceğini” belirtti. Yazar, “erken seçimin, laik Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk’ün ölümünden bu yana yapılan en önemli seçim olduğunu” kaydetti.

“Seçimin Türk demokrasisinin gelecekteki yapısı, Türk devletinin kimliği ve genç neslin askeri darbe tehditlerini bertaraf edip edemeyeceğini belirleyeceğini” belirten yazar, “seçimin etkilerinin sınırları aştığını, bu seçimin Müslüman dünyası için politik İslam açısından emsal olarak algılandığını” yazdı.

‘Erdoğan Ordu ile bilek güreşini sandıkta kazandı’

Yüksek tirajlı El Pais gazetesi, “AK Parti’nin başarısındaki en önemli faktörlerin ekonomideki iyi gidişat ve AB’ye yakınlaşma olduğunu” belirtti. “Cumhurbaşkanlığı seçimiyle başlayan gerginlikte Erdoğan’ın orduyla ilk kez karşı karşıya geldiğini” yazan El Pais, “İslamcı Erdoğan, Silahlı Kuvvetler’in onlarca yıldır ilkelerin bekçisi olduğu laik bir ülkeyi reforme etmek istiyor” diye yazdı.

El Mundo gazetesi de “cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti hükümetiyle ordu arasında yaşanan gerginliğe cevabın Türk halkı tarafından verildiğini” kaydederek, “Erdoğan, ordu ile bilek güreşini oy sandıklarında kazandı” ifadesini kullandı.

Sağ görüşlü ABC gazetesi de “Türk İslâmcılar, oy sandıklarından galibiyetle çıkıp, askerlerle olan bilek güreşini kazanıyorlar” başlığına yer verdi.

Katalonya bölgesinin gazetelerinden Lavanguardia da “Oy sandıkları, ılımlı İslâmı güçlendiriyor” manşetini kullanarak, “Seçimleri büyük zaferle kazansa da Erdoğan’ın partisi, ordunun da kabul edebileceği, İslâmcı olmayan yeni cumhurbaşkanı adayı çıkarmazsa Türkiye’de milletvekili genel seçiminin sonuçları, cumhurbaşkanlığı seçimiyle başlayan kurumsal krizi çözmek için garanti oluşturmuyor” yorumunu yaptı.

Muhtıraya tepki

22 Temmuz seçim sonuçlarını değerlendiren sivil toplum örgütleri, AKP’nin, 27 Nisan’daki e-muhtıraya karşı oluşan tepki oylarını aldığını belirttiler. Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca, seçim sonuçları ile ilgili yaptığı açıklamada, sonucun halkın iradesini ortaya koyduğunu ve bu iradenin anti demokratik dayatmalara duyulan tepkinin yansıması olduğunu belirtti.

ASKON Başkanı Koca, seçimlerin sorunsuz geçmesinin ve hızla sonuçların açıklanmasının önemine dikkat çekerek, sonuçların baskı ve dayatmalara karşı bir tepki niteliğinde olduğunu ifade etti. Bu oylar içerisinde reaksiyon oylarının ciddî boyutlarda olduğuna inandıklarını söyleyen Koca, “Sonuçlar halkın AKP Hükümetinin performansından duyduğu memnuniyeti ve eksiklerin yeni dönemde giderileceğine duydukları inancı göstermiştir” dedi.

Seçim sonuçlarının istikrarın devam ettirilmesine duyulan özlem açısından önemli olduğunu belirten Koca, bundan sonraki dönemde hükümetin önündeki en önemli sorunun işsizlik olduğuna dikkat çekerek, Cumhurbaşkanlığı seçiminde ise uzlaşı ve huzurun korunması gerektiğini belirtti.

YENİ ASYA / LONDRA/İSTANUBUL

24.07.2007


 

Genç Siviller: Muhtıracılar kaybetti

Genç Siviller, seçim sonuçlarının 27 Nisan’daki muhtıraya halkın cevabı olduğunu belirterek, “Demokrasiye müdahale edenlere özeleştiri yapmalarını tavsiye ediyoruz” dedi.

Genç Siviller yaptıkları açıklamada, “bu seçimin hikâyesi 9 Kasım 2005’de Şemdinli’de başladığını” vurguladı. Açıklamada, Şemdinli savcısının meslekten ihraç edildiği, Hrant Dink’ in öldürüldüğü, Nokta dergisinin kapatıldığı ve ordunun muhtıra yaptığı hatırlatıldı.

Sonuçların, toplumun darbecilere ve muhtıracılara verdiği cevap olduğunu belirtilen Genç Siviller açıklamasında şöyle denildi: “27 Nisan’da demokrasiye müdahale edenlere, bu müdahaleyi çeşitli tonlarda destekleyenlere ya da karşısında net bir tavır ortaya koyamayanlara bu sonuçlar karşısında şaşırmamalarını ve karşılaşacakları manzarayı bari bu kez doğru düzgün değerlendirmelerini, özeleştiri yapmalarını tavsiye ediyoruz."

/ İSTANBUL

24.07.2007


 

Solda tarihî yenilgi

CHP’nin DSP ile yaptığı seçim ittifakına rağmen yüzde 20 oyla yerinde sayması, yeni bir tartışma başlattı. Seçime tek sol parti olarak giren CHP’nin bu başarısı, genel olarak solun hezimeti olarak yorumlanıyor. Buna karşılık CHP, özeleştiri yapmak yerine halkı suçlamaya devam ediyor.

Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, CHP Bursa İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, CHP’nin Türkiye genelinde oylarını koruduğunu, hatta artış sağladığını fakat AKP’nin oylarında büyük sıçrama meydana geldiğini söyledi.’’Bunun belki de en önemli sebeplerinden biri merkez sağda yaşanan çöküntü olmuştur’’ diyen Öymen, bir gazetecinin ‘’Deniz Baykal istifa etmeli’’ yönündeki görüşleri hatırlatması üzerine, şu iddalarda bulundu:

‘’Ama CHP, şimdiki göstergelerin ortaya koyduğu gibi oy kaybetmemiştir, hatta oyunu artırmıştır. Kuşkusuz daha fazla oy almak isterdik, ama CHP öyle anlaşılıyor ki aleyhteki bütün unsurlara, AKP’deki bütün dış desteklere, devletin gücünün, hükümetin olanaklarının bu seçimlerde en geniş şekilde kullanılmasına, vatandaşlara seçimlerden önce hediyeler, paketler, kömürler dağıtılması gibi demokratik ülkelerde örneği görülmemiş uygulamalara rağmen CHP gücünü korumuştur. Eğer tam demokratik koşullarda bu seçimler yapılsaydı, bu gibi demokrasiyle bağdaşmayan yöntemlere başvurulmasaydı, din istismarı yoluna gidilmeseydi ve Türkiye’nin büyük basını tarafsız bir tutum sergileseydi sonuç daha farklı olabilirdi. Bu olumsuz şartlara rağmen vatandaşların CHP’yi desteklemesini şükranla karşılıyoruz.’’

İktidarda olmasına rağmen, yıpranması gerekirken AKP’nin oylarını CHP’den daha fazla arttığının hatırlatılması üzerine de Öymen, “İktidar partisinin oylarında artış olduğu muhakkak. Bunu yadsımıyoruz. ‘Bunun sebeplerini tahlil edeceğiz’ diyoruz. İktidar partisinin bu oylarındaki artışın sebebi nedir mutlaka değerlendireceğiz” dedi. Vatandaşlarımızın geniş kesimlerinin bu kadar sıkıntı çektiği bir dönemde bu iktidar partisi oylarını artırabiliyorsa bunda rasyonel olmayan bazı sebepler aramak gerekir” dedi.

Öymen’in, bu sözleri yadırgandı.

/ BURSA

24.07.2007


 

Oyları arttı, vekilleri azaldı

2002 genel seçimlerinde yüzde 34.29 oy oranı ile 363 milletvekili çıkaran AKP, bu seçimde oy oranını yüzde 46.50’ye yükseltti, ancak milletvekili sayısı 340’a düştü.

2002 Milletvekili Genel Seçiminde parlamentoda 2 parti yer alırken, 2007 seçiminde 3 parti yer aldı. 2002 seçimlerinde 9 olan bağımsız milletvekili sayısı ise bu seçimde üç katı artarak 27’ye yükseldi.

2002 genel seçimlerinde yüzde 34.29 oy oranı ile 363 milletvekili çıkaran AKPi, bu seçimde oy oranını yüzde 46.50’ye yükseltti, ancak milletvekili sayısı düştü. AKP, 340 milletvekili çıkardı.

2002 genel seçimlerinde yüzde 19.38 oy oranı ile 178 milletvekili çıkaran CHP, oy oranını yükselterek yüzde 20.89’a çıkardı, ancak CHP’nin de AKP gibi milletvekili sayısı düştü. CHP, 112 milletvekiline sahip oldu. CHP, geçen seçimde olduğu gibi yine ana muhalefet oldu.

2002 milletvekili genel seçimlerinde yüzde 8.35 oy oranı ile baraj altında kalan MHP ise oylarını yaklaşık iki katına çıkararak, barajı aştı. MHP 71 sandalyeyle TBMM’de temsil edilecek.

2007 milletvekili genel seçimine Demokrat Parti adıyla giren DYP, yine baraj altında kaldı. DYP, 2002’da 9.56 oy oranıyla baraja takılmıştı. Bu seçimde ise daha düşük bir oy oranıyla ve yüzde 5.43 oyla baraj altında kaldı.

2002 seçiminde olduğu gibi bu seçimde de baraja takılan bir diğer parti de Genç Parti oldu. 2002 yılında yüzde 7.26 gibi sürpriz bir orana rağmen baraja takılan Genç Parti bu kez aynı orana yaklaşamadı. Genç Parti yüzde 3.04 oy oranında kaldı.

2004 yılında yapılan yerel seçimlerde partilerin il genel meclisi oy oranlarına göre karşılaştırma yapıldığında ise AKP’nin yüzde 41.7 olan oy oranı bu seçimlerde yüzde 46.50’ye yükseldi.

CHP’nin yüzde 18.2 olan oy oranı ise yüzde 20.89, MHP’nin yüzde 10.5 olan oy oranı ise yüzde 14.28 oldu.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Toplumsal uzlaşma sağlanmalı

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), “Cumhurbaşkanlığı seçim süreci de dahil olmak üzere, toplumda oluşmuş olan hassasiyetlerin giderilerek, toplumsal uzlaşma ortamının sağlanmasına yönelik bir anlayışın benimsenmesi gerektiği görüşünde” olduklarını bildirdi.

Genel seçimlerin ardından TÜSİAD’dan yapılan yazılı açıklamada, seçimlerin barış ve huzur ortamında gerçekleştirilmiş olmasının, Türk demokrasisinin başarısı ve eriştiği olgunluk düzeyinin bir göstergesi olduğu kaydedildi. Açıklamada, “Seçmenin parlamentoda temsili, bir evvelki döneme göre büyük ölçüde artış göstermiştir” değerlendirilmesine yer verildi.

İş dünyasının beklentisinin, yeni parlamento ve yeni kurulacak hükümetin, elde edilen başarıları artırarak devam ettirmesi yönünde olduğu ifade edilen açıklamada, meclisin çalışmaya başlaması ile birlikte, yeni hükümetin, hızla Türkiye’nin gerçek gündemini oluşturan yapısal reform ve demokratikleşme alanlarına odaklanmasının uygun olacağı kaydedildi.

/ İSTANBUL

24.07.2007


 

TBMM, 3 Ağustos'ta toplanacak

Ülke genelinde önceki gün yapılan milletvekili genel seçiminin ardından oluşan 23. Dönem Parlamentosunun, 3 Ağustos Cuma günü toplanması bekleniyor.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), genel seçim kesin sonuçlarını 1 haftaya kadar açıklayacak. Sonuçların, 7. gün olan 29 Temmuz Pazar günü açıklanması halinde, bu tarihi takip eden 5. günde, yani 3 Ağustos Cuma günü, TBMM Genel Kurulunun toplanabileceği belirtiliyor. Ancak YSK’nın, kesin sonuçları daha erken açıklaması halinde, bu tarih öne alınabilecek.

Genel Kurul, en yaşlı üye sıfatını taşıyan, 83 yaşındaki CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ başkanlığında toplanacak. Elekdağ’ın görev süresi, yeni başkan seçilinceye kadar devam edecek. İlk birleşimde milletvekilleri, seçim çevresi, soyadı ve adlarının alfabe sırasına göre yemin edecekler. Yemin etme töreninde bulunmayan milletvekilleri, katıldıkları ilk birleşimin başında ant içecekler.

Milletvekillerinin yemin etmesinden itibaren ilk 5 gün içinde TBMM Başkanı ve Başkanlık Divanı için adaylık başvuruları yapılacak; ikinci 5 günlük sürede de seçimler gerçekleştirilecek.

Meclis başkanı seçimi gizli oyla yapılacak. İlk iki oylamada üye tam sayısının üçte 2’sinin oyu, üçüncü oylamada salt çoğunluk aranacak. Üçüncü oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oyu alan 2 aday için dördüncü oylama yapılacak. Dördüncü oylamada en fazla oy alan üye, başkan seçilmiş olacak.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Erdoğan: Cumhuriyetin kazanımlarını koruyacağız

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’Millet ve devlet olarak Cumhuriyetimizin bütün değer ve kazanımlarını korumaya ve geliştirmeye, Türkiye’yi bu temeller üzerinde yükselterek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesinin ötesine taşımaya kararlıyız’’ dedi.

Başbakan Erdoğan, Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasının yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Erdoğan, Başbakanlık Basın Merkezi aracılığıyla yayımladığı mesajda, Lozan Barış Antlaşması ile 24 Temmuz 1923’te Türkiye’nin bağımsızlığı ve egemenliğinin uluslararası alanda tescil edildiğini ifade etti. Erdoğan, şunları kaydetti:

‘’Tarihimizin önemli bir dönüm noktası olan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu belgeleri arasında yer alan bu anlaşmayla ülkemiz bugünkü sınırlarına kavuşmuştur.

Millet ve devlet olarak Cumhuriyetimizin bütün değer ve kazanımlarını korumaya ve geliştirmeye, Türkiye’yi bu temeller üzerinde yükselterek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesinin ötesine taşımaya kararlıyız.

Bu düşüncelerle, Lozan Barış Antlaşması’nın 84. yıl dönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere İstiklal Mücadelemizin bütün kahramanlarını ve anlaşmanın mimarı olan devlet adamlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.’’

/ ANKARA

24.07.2007


 

Özfatura: DP yoluna devam eder

Demokrat Parti (DP) İzmir 1. sıra Milletvekili Adayı Dr. Burhan Özfatura, seçim mağlûbiyetinin DP’yi ortadan kaldırmayacağını ifade ederek, Ağar’ın istifasını ise erken bulduğunu söyledi.

Seçim sonuçlarını DP İzmir İl Başkanlığı’nda takip eden Özfatura, sonuçları değerlendirirken, halkın takdirinin bu yönde olduğunu ve halkın kararına saygı duyduklarını ifade etti. Özfatura, “Bu mağlûbiyet DP’yi ortadan kaldıracak mıdır? Hayır. Partilerin politik hayatında inişler çıkışlar vardır. Allah’ın izniyle mücadeleden yılmak yok. Askerî darbelerden bile hayatiyetini hiç bir şekilde kaybetmedi” dedi.

Parti teşkilâtının elinden gelenin en iyisini yaptığını, en iyi yemeği ortaya koyduklarını dile getiren Özfatura, Ağar’ın istifasını ise erken alınmış bir karar olarak değerlendirdi ve bunu Türk siyaseti için büyük bir kayıp olarak değerlendirdi. Hiçbir zaman karamsar olmadıklarını, Türkiye’nin geleceğinin iyi olacağına inandığını kaydeden Özfatura, üzüldüğü tek şeyin gençlerin siyasete olan ilgisizliği olduğunu ifade etti.

/ İZMİR

24.07.2007


 

Adan da istifa etti

Celal Adan, Demokrat Parti (DP) Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa etti.

Adan, yaptığı yazılı açıklamada, seçim sonuçlarının belli olmasıyla DP’nin baraj altında kaldığını belirterek, başarının da başarısızlığın da yegâne takdir edicisinin millet olduğunu kaydetti.

DP’nin çizgisinin, yüce milletin yüksek çıkarları doğrultusundaki siyasetinin doğru olduğunu, fakat şartlar ve yaşanan çeşitli olayların milletle DP’nin buluşmasına mani olduğunu ifade eden Adan, “Bu şartlar altında DP mirasının, geleneğinin ve idealinin yeni bir değerlendirme ile yaşatılması, milletle kucaklaşmasının gelecek seçimlerde gerçekleşmesi çalışmalarına imkân tanımak amacıyla, her zaman onur duyduğum, onur duymaya devam edeceğim Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa ediyorum’’ dedi.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Salim Uslu: Seçmen demokratik açılımın devamını istedi

Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, ‘’AK Parti’nin oylarını artırarak yeniden iktidar olması, milletin istikrarın, reformların ve demokratik açılımların devamını istemesidir’’ dedi.

Uslu, yaptığı yazılı açıklamada, seçimlerin AKP’nin merkeziliğini teyit ettiğini ifade ederek, milletin ‘’uçlara ve uçuk vaatlere’’ prim vermediğini, tüm partilerin seçim sonuçlarını doğru okuması ve daha sorumlu davranması gerektiğini belirtti. Parlamentoya giren partilerin siyasî kriz politikaları gütmek yerine, parlamentonun daha etkin ve verimli çalışmasının ve toplumsal barış ve istikrara katkıda bulunmasının önemine işaret eden Uslu, AKP’nin geçmiş dönemin tecrübesiyle reformları kamuoyu desteğiyle sürdürmesi ve bu reformları sosyal tarafları ikna ederek hayata geçirmesi gerektiğini kaydetti. Uslu, ‘’AK Parti’nin oylarını artırarak yeniden iktidar olması, milletin istikrarın, reformların ve demokratik açılımların devamını istemesidir. Millet, kaderine sahip çıktığını, baskılara ve zorlamalara karşı demokrasinin yanında yer alacağını göstermiştir’’ dedi.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Kriz kelimesi artık unutulmalı

Konya Sanayi Odası Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, sandıktan çıkan sonuca göre kriz kelimesinin artık tamamen unutulması, herkesin olumlu düşünerek ülkenin geleceği için çalışması gerektiğini söyledi.

Büyükhelvacıgil, genel seçimlerle ilgili yaptığı açıklamada, birkaç yıl önce krizler sebebiyle büyük sıkıntı çeken iş dünyasının güven ve istikrar istediğini bildirdi. Toplumsal olarak AKP’ye yoğun bir destek çıktığını ifade eden Büyükhelvacıgil, ‘’Sandıktan, güven ve istikrarı isteyen halkın AK Parti’ye yola devam mesajı çıktı’’ dedi.

Büyükhelvacıgil, Cumhurbaşkanlığı meselesinin anlayış içinde çözülmesi ve hemen arkasından diğer sorunlara geçilmesi gerektiğini belirtti. Konya Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Mehmet Kara ise güven ve istikrarı isteyen vatandaşın iradesini sandığa yansıttığını, bu noktadan sonra halkın iradesine saygı duyulması, eleştirilerin bir yana bırakılması gerektiğini söyledi.

/ KONYA

24.07.2007


 

ÖSS’de tercih maratonu

Üniversite adaylarının tercih işlemleri dün başladı. Adaylar, 3 Ağustosta sona erecek süreçte Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı’nda (ÖSS) aldıkları puan çerçevesinde kendilerine en uygun tercihi yapmaya çalışacaklar.

Adaylardan, 2007-ÖSS’ye girip 160 ve üstünde puan alanlar, 2007-ÖSS’ye girip aynı zamanda sınavsız geçiş hakkına sahip olanlar ve sadece sınavsız geçiş için başvuranlar tercih yapabilecek. Özel yetenek sınavıyla öğrenci alan yüksek öğretim programlarına yerleşmek isteyen adayların ise tercih formu doldurmaları gerekmiyor.

Tercihler, başvuru merkezlerine yapılabileceği gibi bireysel olarak ÖSYM’nin internet adresinden T.C Kimlik Numarası ve ÖSYS şifresiyle de yapılabilecek. Tercih bildirimi faks, posta, elektronik posta gibi yollardan yapılmayacak. Başvuru merkezleri aracılığıyla tercih yapacak adayların bu işlem için başvuru merkezinden randevu alması gerekecek.

Adaylar kılavuzda yer alan kurallara uygun olarak doldurdukları formları, başvuru merkezine teslim edebilecekler. Tercihler, internet yoluyla da ÖSYM’ye gönderilebilecek. Bu yolu kullanacak adaylar ‘’www.osym.gov.tr’’ internet adresinden gerekli bilgilere ulaşabilecekler.

ÖSYM yetkilileri, tercihlerini internet üzerinden bireysel olarak gönderecek adayları, ‘’Tercihleriniz sistem tarafından başarıyla kabul edilmiştir’’ uyarısını mutlaka görmeleri ve yazıcıdan ‘’Tercih Listesi’’ni almaları gerektiği konularında önemle uyarıyor.

Yerleştirme işlemlerinin yaklaşık iki haftada tamamlanması ve sonuçların 20 Ağustosa kadar açıklanması bekleniyor.

Adaylar bu yıl tercihler için ücret ödemeyecek ve adaylara ‘’yerleştirme sonuç belgesi’’ gönderilmeyecek.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Dersler kayda alınacak

Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) 2007-2008 eğitim öğretim yılında başlatacağı yeni projeyle, ilk ve ortaöğretim okullardaki bütün dersler kamera ile görüntülenebilecek.

Alınan bilgiye göre bakanlık bilişim teknolojileri alanında yeni bir uygulamaya başlayacak. Bakanlık, daha önce başlattığı geliştirilmiş özel bilgisayarların ekranları üzerinde öğretmenlerin ve öğrencilerin somut deneyler yapmasına imkân sağladığı ‘’NOVA 5000’’ uygulamasının devamı olarak ‘’derslerin kamerayla görüntülenmesi uygulamasını’’ hayata geçirmeyi planlıyor. Uygulamaya göre her sınıf için temin edilen küçük kameralarla 40 dakikalık ders süresince çekim yapabilecek. Kamerayı öğretmen sınıfa koyacak ve o gün yapılan dersi kaydedecek. Ders bitiminde öğrenciler görüntü verilerini alabilecek. Akşam eve giden öğrenci o gün içinde anlatılan dersi, görsel olarak tekrar edebilecek.

Okulların tercihine göre, görüntüler okulların internet sitelerine de yerleştirilebilecek. Bakanlığın gelecek sene başlatmayı planladığı proje ilk olarak bir ilde pilot olarak uygulanacak.

“İRLANDA’DA UYGULANIYOR”

İrlanda’da da uygulanan program, Türkiye’deki okulları elektronik ortama yöneltmek adına eğitim muhtevasıyla daha da zenginleştirilecek. MEB yetkililerince konuya ilişkin yapılan açıklamada, uygulamanın bütün dersler için yapılabileceği, bu projenin eğitimde teknolojilerden yararlanmaya ciddî katkılar sağlayacağı belirtildi. İntel firmasıyla yürütülecek bu projenin, öğretmeni farklı anlamda frenleyecek bir uygulama olduğu, uygulamayla öğretmenin ders anlatımına daha özen göstereceği ve öğretmenlerin bir başka şehirdeki ders anlatımını izleyerek en iyi ders anlatımı için adapte olabilecekleri kaydedildi.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Gurbetçilerin tercihi Alman vatandaşlığı

Almanya’da Alman vatandaşlığına geçen yabancıların sayısının 2000 yılından bu yana 2006’da ilk kez yeniden arttığı bildirildi. Wiesbaden şehrinde bulunan Federal İstatistik Dairesi tarafından yapılan açıklamada, 2006 yılında Alman vatandaşlığına geçen yabancıların sayısının, 2005 yılına göre yüzde 6,5 arttığı ve 124 bin 830 olduğu belirtildi.

Alman vatandaşlığına geçen yabancıların başında Türklerin geldiği, 2006 yılında Alman vatandaşı olan yabancılar arasında Türklerin oranının yüzde 26,8 olduğu ifade edildi. Tesbit edilen rakamların, Alman vatandaşlığına geçmeyi en fazla isteyen yabancıların da Türkler olduğunu gösterdiği, ülkede yaşayan yabancılar arasında Türklerin yüzde 25,8’lik bir kesimi oluşturduğu kaydedildi. Alman vatandaşlığına geçen Türkleri, 12 bin 611 kişiyle Sırplar ve Karadağlılar, 6 bin 937 kişiyle Polonyalılar, 4 bin 545 kişiyle Ukraynalılar ve 4 bin 313 kişiyle İsrailliler izliyor. İran ve Irak’tan gelerek Alman vatandaşlığına geçen yabancıların sayısının ise 2006 yılında azaldığı bildirildi.

/ BERLİN

24.07.2007


 

İzmir sağlıkta örnek olacak

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesinin öncülüğünde kurulan Sağlıklı Kentler Platformunun ilk toplantısında, İzmir’in sağlıklı şehirlere örnek olacağını söyledi.

İzmir Büyükşehir Belediyesinin öncülüğünde bir araya gelen 72 kurum ve kuruluşun katılımıyla oluşturulan Sağlıklı Kentler Platformu, ilk toplantısını Belediye Başkanı Kocaoğlu’nun başkanlığında yaptı. Kocaoğlu, toplantıda yaptığı konuşmada, İzmir’in sağlık konusunda açılım yapabilecek bir şehir olduğunu ve sağlıklı şehirlere örnek olacağını kaydetti.

/ İZMİR

24.07.2007


 

Kızılay, Bornova'da kan merkezi yaptıracak

Türkiye Kızılay Derneği Genel Müdürlüğü, İzmir Bornova’da ‘’Ege Bölgesel Kan Merkezi’’ inşaatını anahtar teslimi götürü bedel olarak yaptırmak üzere ihale açtı. İhaleye ait duyuru, Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yayımladı.

Duyuruya göre istekli firmalar ihale dosyasını Ankara’da Kızılay Genel Müdürlüğü Yapı ve Teknik Hizmetler Bölümünden görebilecekleri gibi aynı yerden bedeli mukabili temin edebilecekler. Katılımcılar ihale dosyası içinde yer alan teklif alma şartnamesi ve sözleşme şartlarına göre hazırlanacak teklifleri en geç 15 Ağustos 2007 tarihinde saat 12.30’a kadar Ankara’da Kızılay Genel Müdürlüğü Haberleşme ve Arşiv Bölümüne verecekler.

Buna göre teklifler aynı gün saat 14.00’de açılacak.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Urfa'da iş yeri yangını

Şanlıurfa’da çakmak ve elektronik eşya satışının yapıldığı iş yerinde çıkan yangında dumandan etkilenen 2 kişi hastaneye kaldırıldı.

Alınan bilgiye göre, Sarayönü Caddesi’ndeki Bağdat Pasajı’nda çakmak, pil ve elektronik eşya satışının yapıldığı bir iş yerindeki ‘’çakmağın patlaması sonucu’’ yangın çıktı.

İş yerindeki pil, saat ve çakmak ile bazı elektronik malzemelerin tutuşması sonucu yoğun dumanın oluştuğu iş merkezinde bundan etkilenen 2 kişi, olay yerine gelen 112 Acil Servis ekiplerince Şanlıurfa Devlet Hastanesine kaldırıldı. Olay yerine giden Şanlıurfa Belediyesi itfaiye ekipleri, kısa sürede yangını kontrol altına alarak söndürdü.

/ ŞANLIURFA

24.07.2007


 

Avladığı balık hastanelik etti!

Saint Kitts-Nevis bandıralı ‘’Volgo Balt 194’’ adlı yük gemisinin güvertesinde oltayla balık tutan Rus denizci, yakaladığı ‘’Trakonya’’ cinsi çarpan balığı eliyle tutunca hastanelik oldu.

Alınan bilgiye göre, İtalya’dan İzmit’e 3 bin 132 ton çelik yükü taşıyan 114 metre uzunluğunda, 2 bin 457 grostonluk geminin Rus mürettebatından Bridze Jaba (23), gemisi Bozcaada açıklarında seyir halindeyken oltasıyla güverteden balık tutmaya başladı.

Oltasına vuran ‘’Trokanya’’ cinsi çarpan balığı güverteye çektikten sonra eliyle tutan Jaba, bir süre sonra fenalaştı. Gemiciye ilk müdahale, diğer mürettebat tarafından yapıldı. Jaba’nın sağlık durumunun düzelmemesi üzerine gemi kaptanı Gemi Trafik Hizmetlerini (VTS) telsizle arayarak, gemisinde bir hasta personelinin bulunduğunu söyledi.

Bunun üzerine Gökçeada’da konuşlanan ‘’Sağlık-11’’ botu geminin yanına giderek, Rus denizciyi bota aldı. Çanakkale Yat Limanı’nda karaya çıkarılan Jaba, burada bekleyen ambulansla Çanakkale Devlet Hastanesine götürüldü. Tedavi altına alınan Jaba’nın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

/ ÇANAKKALE

24.07.2007


 

KÖMÜR VERECEĞİZ DİYEREK DOLANDIRDI

Kırklareli’de bir kişi, ‘partiden kömür vereceğiz’ diyen kişi tarafından dolandırıldı. Pınar Mahallesi, Pazarcık Sokak’ta oturan Z.Ç, polise yaptığı başvuruda, evine gelen bir kişinin tanımadığı 3 kişiyi sorduğunu, parti adına kömür dağıttıklarını, nakliye parası olarak 150 YTL verirse kendisine 6 ton kömür vereceğini söylediğini belirtti.

Parayı verdikten sonra evin biraz ilerisinde kömür indiren kamyonu gösteren dolandırıcının, ‘’İşte kamyon orada, sana da kömür verecek’’ diyerek ayrıldığını, kendisinin kamyonun yanına gittiğinde ise dolandırıldığını anladığını söyledi. Olayla ilgili soruşturmaya başlanıldığı bildirildi.

/ KIRKLARELİ

24.07.2007


 

Minibüs uçuruma yuvarlandı: 3 ölü

Giresun’un Dereli ilçesinde, minibüsün uçuruma devrilmesi sonucu 3 kişi öldü, 15 kişi yaralandı.

Alınan bilgiye göre, ilçeye bağlı Kümbet Yaylası’nda, Hüseyin Karademir yönetimindeki 53 AS 763 plakalı minibüs, uçuruma devrildi. Kazada Selime ve Emine Kılıç ile İpek Çil, olay yerinde hayatını kaybetti. Yaralanan Müberra ve İsmail Kılıç, Merve, Sevgi, Emine ve Mehmet Seçkin, Derin Bülbül, Havva, Reyhan, Fatma ve Gülüşan Çil, Turgut Erzurum, Hüseyin Karademir ve Fatma Sarı ile Uğur Çolakoğlu, Dereli Devlet Hastanesinde tedâvi altına alındı.

/ GİRESUN

24.07.2007


 

Zehirlenen 30 kişi taburcu edildi

Bartın’ın Arıt beldesinde, düğün yemeğinden zehirlenen 30 kişi taburcu edildi.

Alınan bilgiye göre, Aydınlar köyünde, Ömer ve Fatma Bayram’ın evlerinin önünde yapılan düğünde ikram edilen tavuk ve pilavdan yedikten sonra rahatsızlanarak Bartın Devlet ve Bartın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları hastanelerine kaldırılan 10’u çocuk 30 kişi, taburcu oldular.

2 gün önce, düğün yemeğinden zehirlenen aralarında gelin ve damadın da bulunduğu 40’ı çocuk 75 kişi çeşitli hastanelerde tedavi altına alınmıştı. Ayakta tedavi gören 45 kişi daha sonra taburcu edilmişti.

/ BARTIN

24.07.2007


 

Başına demir boru düştü

Konya’da başına demir boru düşen kişi, hayatını kaybetti. Edinilen bilgiye göre, Cemal Çelik (38), merkez Meram ilçesi Alpaslan Mahallesi’ndeki evinin bahçesinde bulunan kuyudan, 20 metre uzunluğundaki demir boruyu çıkartmak istedi.

Bu sırada demirin kırılarak başına düşmesi sonucu ağır yaralanan Çelik, kaldırıldığı Vakıf Hastanesinde hayatını kaybetti.

/ KONYA

24.07.2007


 

Kaçaklar sandık başında yakalandı

Bolu’da haklarında çeşitli sebeplerle arama kararı olan 14 kişinin, oy kullanmak için gittikleri sandıklarda emniyet güçleri tarafından yakalandıkları bildirildi.

Alınan bilgiye göre, yakalanan kişilerin çoğunun, ‘’mal beyanında bulunmamaktan’’ dolayı haklarında arama kararı bulunduğu belirildi. Yakalanan kişilerin, adlî makamlara sevk edildiği kaydedildi.

/ BOLU

24.07.2007


 

Edirne’de orman yangını

Edirne’nin Lalapaşa ilçesine bağlı Düğünlü köyü ormanlık alanında yangın çıktı.

Alınan bilgiye göre, meşe ağaçlarının bulunduğu alanda henüz belirlenemeyen sebeple çıkan yangına Lalapaşa Belediyesi itfaiye ekipleri, çevre ilçe ve beldelerden gelen itfaiye ekipleri ile köylülerin müdahale ettiği bildirildi. Yetkililer, 300 dönüm alanın yandığını kaydetti.

/ EDİRNE

24.07.2007


 

Kahvaltı, çocuklar için yazın da vazgeçilmez

Uzmanlar, çocukların yaz aylarında beslenmesi konusunda anne-babalara önemli tavsiyelerde bulunuyor. Okul öncesi çağın, çocuklarda bütün hayatları boyunca beslenme alışkanlıkları açısından oldukça şekillendirici bir dönem olduğunu belirten uzmanlar, kahvaltının her mevsim olduğu gibi yaz aylarında da günün en önemli öğünü olduğuna dikkati çekiyor.

Okul öncesi çocuklarda yaz aylarında düzenli üç öğün yemek tüketilmesinin oldukça önemli olduğuna değinen uzmanlar, “Geç uyanıp geç kahvaltı edilmesi sebebiyle öğünün ikiye indirilmesi doğru bir yaklaşım değil. Okul öncesi çağ, çocuklarda bütün hayatları boyunca beslenme alışkanlıkları açısından oldukça şekillendirici bir dönem. Ailelerin sıklıkla yaptığı yanlış çocuğu ne kadar çok beslerlerse, kendilerini o kadar mükemmel, sorumluluklarını yerine getirmiş, iyi anne baba hissetmeleridir ki bu hiç de doğru değil. Yaz aylarında sıcaklık artışları besin ihtiyaçlarında da bazı değişikliklere sebep olur. Sıvı ihtiyacı için suyun yanı sıra ayran ve sıvı oranı yüksek karpuz, kavun, üzüm gibi meyvelerin öncelikle tercih edilmesi gerekir” dedi.

Kahvaltı çok önemli

Çocuklar için kahvaltının çok önemli olduğunu ifade eden uzmanlar, “Akşam yemeği ile sabah arasında geçen yaklaşık 12 saatlik sürede vücuttaki besinlerin tümü sindirilmekte, böylece sabah kahvaltısında tüketilen yiyecekler vücutta daha verimli kullanılarak gün için gereken enerji ve besin ögeleri ihtiyacının bir bölümünü karşılamakta. Okul öncesi çocukların zihinsel ve fiziksel gelişimlerinin yanı sıra oyun çağında olduklarından fiziksel aktiviteleri için gerekli enerji ihtiyaçlarının büyük bölümü kahvaltı öğününde karşılanır” diye konuştu.

/ BURSA

24.07.2007


 

Sülük, doğru kullanılırsa tedâvi eder

Yaz aylarında sayıları artan sülüklerin doğru kullanımı durumunda iyi bir panzehir oldukları bildirildi.

Göllerde yaşayan, kan emici bir canlı olan sülük, Mersin’in en işlek caddelerinden birinde tanesi 1 ile 5 YTL arasında satılıyor. Aldıkları sülüğü kollarına ya da alınlarına bırakarak kanlarını emmesini sağlayan vatandaşlar, bu sayede bu hayvanın tedavi edici özelliklerinden faydalanmaya çalışıyorlar. Ancak, uzmanlar, sülüğün tıptaki kullanımını doğrularken, uygulamadaki yanlışlığa dikkati çekiyorlar.

Sülük konusunda 20 yıldır bilimsel araştırmalar yapan Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naim Sağlam, bu canlıların vücutlarında barındırdıkları enzimlerinin birçok hastalığa şifa olduğunu bildirdi.

Sağlam, sülüğün, tabiatta 650’den fazla çeşidinin bulunduğunu, ancak her sülüğe kan emdirmenin sakıncalı olduğunu belirterek, ‘’Çünkü, AIDS hastalığından hepatite kadar bir çok hastalık sülük vasıtasıyla insandan insana bulaşabilir’’ dedi.

/ MERSİN

24.07.2007


 

Muz, leblebi, ayran ishali kesiyor

Yaz mevsiminde daha sık görülen ishallerin enfeksiyonlara bağlı oluşabilmesinin yanında, besinlere bağlı olarak da ortaya çıktığını belirten uzmanlar, karpuz, kavun, kayısı, acı biber gibi yiyeceklerin fazla miktarda tüketilmesi sebebiyle barsak dengesinin bozulduğunu kaydediyor.

Besin kaynaklı ishallere karşı yenecek besinleri sıralayan International Hospital’dan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. İbrahim Bağcivan, “Muz, tuzlu çubuk kraker, leblebi, asidi kaçmış kolalı içecekler, çay, kahve, yoğurt, peynir ve ayran tüketmek basit ishali önler” dedi.

İshallerin yazın hem yetişkinlerin hem çocukların sık karşılaştığı bir sağlık sorunu olduğunu belirten Bağcivan, yiyeceklere bağlı basit ishalleri, yine yiyeceklerle ve sıvı, tuz kaybını gidererek iyileştirmenin mümkün olduğunu ifade etti.

/ BURSA

24.07.2007


 

Suyla gelen güzellik

Uzmanlar, kilo vermek ve bir daha almamak için en ideal formülün su olduğunu söylüyor.

“Su, iştahı doğal olarak bastırır ve bedenin depolanmış yağları metabolize etmesine yardımcı olur” diyen Anadolu Sağlık Merkezi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Çağatay Demir, özellikle sıcak yaz günlerinde vücudun en önemli temel taşlarından birisi olan su tüketiminin önemine dikkat çekti ve alınan su miktarı azalınca vücutta depolanan yağ miktarının artmaya başladığını söyledi. Demir, şunları ifade etti; “Bir yetişkin günde ortalama 10 bardak su kaybeder ve bu kaybedilen suyun yerine konması gerekmektedir. Günlük tüketilen 812 bardak su, sıvı ihtiyacımızı karşılamaktadır. Kilolu bireylerin daha çok suya ihtiyacı vardır çünkü bu bireylerin metabolik yükleri fazladır. Yağların kullanılmasında suyun özel bir yeri olduğundan dolayı, şişmanlar suya çok daha fazla ihtiyaç duyarlar. Kilolu bir kişi her 12 kilo fazlası için bir bardak daha fazla su içmelidir. Eğer egzersiz yapıyorsanız yada hava sıcak ya da kuru ise, yine tüketilen su miktarı arttırılmalıdır.”

/ İSTANBUL

24.07.2007


 

Az suya kanaati öğrenmeliyiz

Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma (TEMA) Vakfı Genel Müdürü Uygar Özesmi, suyun, uzun bir süreden beri harcandığını, yanlış yönetildiğini ve fazla kullanıldığını söyledi.

Ülkenin ‘’Su Çerçeve Yasası’’na ihtiyacı olduğunu ifade eden Özesmi, gittikçe fazlalaşan su tüketiminin, uzun vadede meydana getirdiği sorunların gözden kaçırılmaması gerektiğini belirtti. Su kıtlığının işaretlerinin her yerde görüldüğüne dikkat çeken Özesmi, bu çerçevede yer altı sularının seviyelerinin düştüğünü, göllerin küçüldüğünü ve sulak alanların yok olduğunu kaydetti. Mühendislerin nehir yataklarından başka havzalara tünellerle su aktarmak gibi hem çevreye zarar verecek hem de fevkalâde pahalı çözümler tavsiye ettiklerini savunan Özesmi, şunları kaydetti: ‘’Su sıkıntısı çeken şehirlerde, aynı kısıtlı su kaynağını paylaşmak zorunda kalan şehirlilerle çiftçiler arasındaki rekabet gittikçe fazlalaşmaktadır. Su uğruna savaş olasılığı gittikçe daha fazla yüksek sesle dile getirilmektedir. Türkiye 2030’da su fakiri ülke konumuna gelecektir. Ülke genelinde, tarımda salma sulama yöntemi yerine ‘’damla sulama’’ yöntemine geçilmesi, su kaynaklarının akılcı kullanımı açısından yarar sağlayacaktır. Özesmi, bütün dünyada su kıtlığı ile mücadele sürecine girildiğini belirterek, ‘’Az su ile idare etmeyi ve bunun geri dönüşümünü sağlamak için gerekli sistemi hayata geçirmeyi öğrenmek gerekir’’ dedi.

KÜRESEL ISINMA ETKİSİNİ GÖSTERDİ

Küresel ısınmanın etkilerinin artık gözle görülür hale geldiğini ifade eden Özesmi, kuraklığın etkisinin sadece kırsal kesimde değil, şehirlerde de hissedildiğini söyledi.

Son yirmi yıl içinde yürütülen yanlış uygulamalar, göz yumulan kaçak kuyu açmak ve atık suları akarsulara boşaltmak gibi hukuksuz davranışlar sebebiyle yer altı ve yer üstü sularının kalite ve miktarında ciddî azalmalar ortaya çıktığını savunan Özesmi, ‘’Buna rağmen, Türkiye’de henüz tüm tarafların katılımıyla hazırlanmış bütüncül bir su politikası ve suyun yönetimiyle ilgili temel ilke ve yöntemlerin çerçevesini belirleyen bir su çerçeve yasası bulunmuyor’’ dedi.

Herkesin suya ulaşmaya hakkı olduğunu ifade eden Özesmi, suyun, öncelikle yaşamak için gerekli temel bir madde olduğunu ve herkesin bu maddeye ulaşmaya hakkı olduğunu söyledi. Suyun, korunması, savunulması ve doğru kullanılması gerektiğine dikkat çeken Özesmi, ‘’Su, devletin yönetimindedir ve ekonomik değerinin yüksek olması ile birlikte asla sadece ticarî bir mal olarak görülmemeli, ekolojik sistemin bir parçası olduğunun bilinci etkinleştirilerek yaygınlaştırılmalıdır’’ dedi.

TÜRKİYE SU AZLIĞI YAŞIYOR

Türkiye’nin, sanıldığının aksine su zengini bir ülke olmadığını ifade eden Özesmi, yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 8 bin- 10 bin metreküp olan ülkelerin su zengini, 2 bin metreküpten az olanların su azlığı çeken, bin metreküpten azının da su fakiri ülkeler arasında kabul edildiğini kaydetti. DSİ’nin verilerine göre ülkede tüketilebilir yer üstü ve yer altı su potansiyelinin yılda ortalama toplam 112 milyar metreküp olduğunu bildiren Özesmi, “Mevcut kaynakların tamamının bozulmadan korunduğunu varsaysak bile 2030 yılı için kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının bin metreküp/yıl civarında olacağı söylenebilir’’ şeklinde konuştu.

/ ANKARA

24.07.2007


 

Seçim boyası alerji yapar mı?

Seçimlerde parmağa sürülen boyanın, sağlığa zararının olmadığı bildirildi. DMO’nun açtığı ihaleyi kazanarak 180 bin şişe seçim boyasını üreten Bmcolor firmasının yetkililerinden Aslıhan Erdoğan, boyalarının insan sağlığına zararının olmadığını daha önce Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi’nden aldıkları raporla belgelediklerini söyledi.

Seçim boyasının alerji yaptığı kişinin, boyayı nasıl kullandığını bilmediklerini, ancak olaydan üzüntü duyduklarını belirten Erdoğan şunları söyledi: ‘’Boyamızın içerisinde insan sağlığına zararlı hiçbir kimyasal madde yok. Boyamız alerjik olsaydı 36 milyon seçmenin birçoğunda benzer rahatsızlık görülebilirdi. Boyamızı ürettikten sonra Hıfzıssıhha Merkezi’nden (insan sağlığına zararı olmadığı) yönünde rapor aldık. Boyanın 36 milyonda 1 kişide alerji yapmasından da üzgünüz.’’

Aslıhan Erdoğan, boyanın teslimatından önce çok sayıda test yaptıklarını da ifade ederek ‘’Boyamızın alerjiye neden olduğunu sanmıyoruz. Boya döküldükten sonra nasıl temizlenmiş? Boyanın döküldüğü bölgeye çıkartmak için neler sürülmüş? Elin boyanan bölümünde açık yara var mı? Bunları bilmiyoruz. Nevşehir’deki bir vak’a dışında bize bir şikâyet de gelmedi’’ diye konuştu.

/ KAYSERİ

24.07.2007


 

İstanbul Avrupa’nın en iyi 3’üncü şehri

stanbul, ABD’nin çok satan ‘Travel and Leisure’ dergisinin okuyucularına yaptığı ankette, Avrupa’nın en iyi üçüncü şehri seçildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, dünya çapında 1 milyon 500 bin tiraja sahip dergi son sayısında, dünya ve Avrupa’daki en iyi şehir ve oteller ile ilgili okuyucularına anket düzenledi.

Anket sonuçlarında İstanbul, 100 tam not üzerinden aldığı 84.78 puanla Avrupa’daki en iyi üçüncü şehir oldu. Floransa’nın birinci, Roma’nın ikinci olduğu ankette İstanbul, Paris, Barselona, Venedik ve Prag gibi Avrupa’nın ünlü şehirlerini geride bıraktı. İstanbul, bütün dünyadaki en iyi şehirler arasında ise sekizinci oldu. İstanbul’u NewYork, Sidney, Bangkok gibi şehirler geçti.

24.07.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004