|
|
|
Irak'ta petrol kavgası |
Irak Petrol Bakanı Hüseyin Şahristani, Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetiminin imzaladığı petrol anlaşmalarının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Şahristani, Iraklı Kürtlerin imzaladığı anlaşmaların hükümetçe benimsenen tartışmalı petrol yasasına uyumlu hale getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Irak Petrol Bakanı Hüseyin Şahristani, Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetiminin imzaladığı petrol anlaşmalarının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Merkezi Dubai’de bulunan El Arabiya televizyonuna demeç veren Şahristani, Iraklı Kürtlerin imzaladığı anlaşmaların hükümetçe benimsenen tartışmalı petrol yasasına uyumlu hale getirilmesi gerektiğini ifade etti ve “Yasa tasarısının bir maddesine göre, önceki (Saddam Hüseyin) rejim döneminde yapılan anlaşmalar ya da bölgesel yönetim tarafından yapılan anlaşmalar gözden geçirilmeli ve yeni petrol ve gaz yasasıyla uyumlu hale getirilmelidir” dedi. Bakan Şahristani, bir kez gözden geçirildikten sonra anlaşmaların yasada öngörüldüğü gibi petrol ve gaz konseyine sunulması gerektiğini de belirterek, “Yasaya uygun olmaları halinde onaylanırlar, ihlâl söz konusuysa o zaman da uygun hale gelecek şekilde düzenlemeliler” dedi.
Şahristani’nin, bu açıklamaları Irak’taki Sünnî ve Kürt gruplarla radikal Şii lider Mukteda Sadr’ın, farklı sebeplerle yeni yasa tasarısına karşı çıktığı bir dönemde yapıldığına dikkat çekiliyor. ABD tarafından Irak’taki ulusal uzlaşmanın temel unsurlarından biri olarak kabul edilen yeni petrol yasa tasarısı, petrol gelirlerinin 18 vilayeti arasında adil biçimde dağılımı öngörüyor. Tasarının mecliste oylamasının Eylül ayına bırakılabileceği belirtiliyor.
|
/ DUBAİ
08.07.2007
|
|
|
Yine İntihar saldırısı: 30 ölü |
Irak’ın kuzeyinde, patlayıcı yüklü kamyonla düzenlenen intihar saldırısında ölü sayısı 30’u geçti. Hastane kaynakları, çoğunlukla Türkmenlerin yaşadığı Tuz Hurmatu şehrindeki bir pazar yerinde düzenlenen saldırının ardından ölü sayısının en az 30, yaralı sayısının da 105 olduğunu belirtti.
Hastane kaynakları, çoğunlukla Türkmenlerin yaşadığı Tuz Hurmatu şehrindeki bir pazar yerinde düzenlenen saldırının ardından ölü sayısının 30’a çıktığını, yaralı sayısının 105 olduğunu belirtti.
Ölenler arasında kadın ve çocukların da bulunduğu bildiriliyor.
Bu arada, patlamasının etkisiyle çok sayıda evin yıkıldığı ve 20 kadar işyerinde yangın çıktığı haber veriliyor.
Irak polisi, daha önce yaptığı açıklamada saldırıda 22 kişinin öldüğünü, 50 kişinin yaralandığını duyurmuştu. Ölü sayısının artmasından endişe ediliyor.
|
/ TUZ HURMATU
08.07.2007
|
|
|
Lal Mescid’de silâhlar konuşuyor |
Pakistan’ın başşehri İslamabad’da 3 gündür güvenlik güçlerinin kuşatması altındaki Lal mescidi yakınında yeniden patlama ve silah seslerinin duyulduğu bildirildi.
Bölgedeki AFP muhabirleri, mescit yakınından gelen patlama ve otomatik silâh seslerinin kilometrelerce uzaktan duyulduğunu ve binadan dumanlar yükseldiğini belirtti. Resmî kaynaklara göre, güvenlik güçleri mescide hâlâ baskın düzenlemedi.
Henüz eyleme geçmediklerini belirten bir güvenlik yetkilisi, mescidde rehin alınan kadın ve çocukları kurtarmaya çalıştıklarını, mesciddeki öğrencilerin kendilerine bomba ve molotofkokteyli attığını, güvenlik güçlerinin de ateş açarak karşılık verdiğini söyledi. Olaylarda ölen ya da yaralanan olup olmadığı bilinmiyor.
Bu arada polisin Lal mescidi yönetiminin idare ettiği bir medresenin denetimini ele geçirdiği ve buradaki öğrencilerin gözaltına alındığı bildirildi.
Bu arada, Pakistan’ın başkenti İslamabad’da güvenlik güçlerinin kuşatması altındaki Lal mescittekilerle güvenlik güçleri arasındaki çatışmaların yoğunlaştığı bildirildi.
Görgü tanıkları, dün 5. gününe giren çatışmaların yoğunlaştığını, hükümet güçlerinin mescitten açılan ateşe karşılık verdiğini belirtti.
Mescitten bir kaynak ise çatışmalar sırasında güvenlik güçlerinin açtığı ateşte bir öğrencinin öldüğünü söyledi. Yetkililer haberi doğrulamadı.
Ordu onlarca talebeyi öldürdü
Öte yandan, Pakistan’ın başşehri İslamabad’da güvenlik güçlerinin kuşatması altındaki Lal Mescidin imamlarından Abdürraşid Gazi, bir ay yetecek kadar cephanelerinin olduğunu söyledi.
Burka giyerek kaçmaya çalışırken yakalanan bir diğer imam Mevlânâ Abdülaziz’in kardeşi Gazi, mescitten AFP muhabirine telefonla yaptığı açıklamada, “Savaşmak için 25-30 gün daha yetecek erzak, silâh ve cephanemiz var. Allah izin verirse savaşacağız” dedi.
Gazi, teslim olmaktan ve hükümet güçleri tarafından tutuklanmaktansa ölmeyi tercih ettiğine dair sözlerini yineledi.
Abdürraşid Gazi ayrıca, dün çıkan çatışmalarda 70-80 öğrencisinin askerler tarafından öldürüldüğünü söyledi. Gazi, önceki gün özel bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, “Şehit olabileceğime karar verdik, teslim olmayacağız. Başlarımızı kesmelerine hazırız ancak boyun eğmeyeceğiz” demişti.
|
/ İSLAMABAD
08.07.2007
|
|
|
Müşerref'e ağır suçlama |
Pakistan ordusunun, öğrencilerin denetiminde bulunan, başkent İslâmabad’daki Lâl Camii çevresindeki kuşatmasını değerlendiren İngiliz Times gazetesine göre, öğrencilerin direnişinin bu kadar uzun sürmesinin ardında, Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref’in zayıflığı değil, siyasî hesapları olabilir.
Daily Telegraph gazetesi son olayların Müşerref’in otoritesini ülke genelinde sarstığını gösterdiğini yazdı.
“Lal Camii kuşatması, El Kaide ve Taleban ile mücadelede, Pervez Müşerref’in ne derece güvenilir bir müttefik olduğunu tartışmalı hale getiren olaylar zincirinin son halkası. Birincisi, Müşerref, Müslüman olmayanlara karşı şiddet kullanılmasını savunan medreseleri kontrol altına almakta başarısız oldu.”
“İkincisi, ağır kayıplar veren ordudan gelen baskı nedeniyle, Afganistan sınırındaki Veziristan bölgesinde denetimi sağlama sorumluluğunu yerel aşiret liderlerine devretmek zorunda kaldı. Böylece Usame bin Ladin’in örgütü, bölgede daha rahat hareket eder hale geldi.”
“Üçüncüsü, ülkenin başyargıcını Mart ayında görevden alması, kamuoyunu hükümete karşı harekete geçirdi. Pervez Müşerref iktidarının sürüklendiği meşruiyet krizi öylesine derinleşti ki, Dubai’de sürgünde bulunan eski Başbakan Benazir Butto’nun, parlamento seçimlerine katılmak için ülkeye dönüşüne izin verilmesi bile konuşuluyor.”
|
/ LONDRA
08.07.2007
|
|
|
Türkiye’ye ekümeniklik baskısı |
Yunanistan’ın ana muhalefet partisi PASOK’un lideri Yorgo Papandreu’nun, AB dönem başkanı Portekiz’in Başbakanı Jose Socrates’i ziyaret ederek, Kıbrıs meselesinde ve Fener Rum Patriğine “ekümenik” sıfatı verilmesi için Türkiye’ye baskı yapılmasını istediği belirtildi.
Portekiz haber ajansı Lusa’nın haberinde, Portekiz meclisinde bir araya gelen Socrates ile Papandreu’nun yaklaşık 1 saat görüştükleri bildirildi.
Görüşmenin ardından Portekiz basınına açıklama yapan Papandreu, “Ortodoks azınlığın haklarının sağlanması için” Fener Rum Patriğine “ekümenik” sıfatının verilmesi gerektiğini savundu.
Kıbrıs meselesinde Türkiye’ye baskı yapılmasını isteyen Papandreu, Kıbrıs sorununun çözülmesinin Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecini kolaylaştıracağını ileri sürdü.
Öte yandan, Papandreu, Socrates ile görüşmesinde orta vadede bazı Balkan ülkelerinin (Sırbistan ve Arnavutluk) AB’ye katılımı konusunun gündeme getirilmesinden yana olduğunu, bunun Balkanlar’da istikrarın sağlanmasına yardımcı olacağını düşündüğünü kaydetti.
Papandreu, Kosova konusunda ise “tüm taraflarca kabul edilen, uluslar arası bir çözümden yana olduklarını” ifade etti.
|
/ MADRİD
08.07.2007
|
|
|
Maliki: Sadr hareketi kontrolden çıktı |
Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Şiî lideri Mukteda Sadr hareketi liderlerine, ulusal uzlaşma sürecine katılabilmek için şiddetten vazgeçmeleri çağrısında bulundu.
Irak Başbakanlığından yapılan açıklamaya göre, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ile Bağdat’ta görüşmesinin ardından Maliki, “Bir omuzunuzu siyasî sürece, diğerini teröre ve şiddete dayamanız mümkün değildir” dedi.
İlk kez eski müttefiki Sadr’ın hareketini bu kadar açık eleştiren Maliki, harekete Baasçıların ve çetelerin sızdığını, Sadr hareketinin adını temizlemesi için bunlardan arınması gerektiğini belirterek, Sadr hareketi liderlerinden “kesin ve açık” kararlar almalarını istedi.
Sadr ve Maliki arasındaki gerginlik, Sadr’ın, Irak hükümetinin Amerikan ordusuyla işbirliği yapmasını protesto etmesi ve nisan ayında hükümette yer alan 6 bakana koalisyondan ayrılma talimatı vermesi üzerine tırmanmıştı.
Ayrıca Bağdat’ın güneyindeki Semava ve Divaniye şehirleri son zamanlarda sık sık Sadr’a bağlı Mehdi Ordusu milisleriyle güvenlik güçleri arasındaki çatışmalara sahne olmuş, çok sayıda kişinin üldüğü çatışmalara Sadr hareketi tepki göstermemişti.
|
/ BAĞDAT
08.07.2007
|
|
|
Sadr yanlıları öldürüldü |
Irak’ın Divaniye şehrinde dün sabah çıkan çatışmalarda Şii milis lideri Mukteda Sadr’a bağlı 6 militanın öldüğü bildirildi.
Sadr’ın Divaniye bürosundan bir yetkili, yaptığı açıklamada, Amerikan askerlerinin militanların evlerine şafaktan önce düzenlediği operasyonlarda çıkan çatışmalarda 6 militanın öldüğünü, 15 militanın yaralandığını söyledi.
Hastane kaynakları ise 7 kişinin öldüğünü, 9 kişinin yaralandığını belirtti.
Bu arada, Irak’ın Basra şehrindeki İngiliz işgalci askerlerinin saldırıya uğradığı bildirildi. İngiliz ordusundan yapılan açıklamada, Basra’da düzenlenen operasyonlar sırasında saldırıya uğrayan işgalci İngiliz askerlerinden ölen veya yaralananlar olduğu belirtildi, ancak sayı verilmedi.
Basra’da 28 Haziranda yol kenarına yerleştirilen bombayla düzenlenen saldırıda 3 İngiliz askeri ölmüştü.
|
/ BAĞDAT
08.07.2007
|
|
|
Amerikan askerlerinden 6 kayıp |
Irak’ta son iki günde 6 ABD askerinin daha öldürüldüğü bildirildi. ABD Ordusu’ndan yapılan açıklamada başşehir Bağdat’ta yol kenarına yerleştirilen bombanın patlatılması sonucu 3 askerin öldüğü kaydedildi.
Bağdat’ta Perşembe günü düzenlenen benzer bir saldırıda da bir asker öldü. Ülkenin batısındaki Anbar eyaletinde de iki deniz piyadesi öldürüldü. Amerikan Ordusu’ndan daha önce yapılan açıklamada Perşembe günü Bağdat’ta 3 askerin öldürüldüğü bildirilmişti.
Irak’ta savaşın başladığı 2003 yılının Mart ayından bu yana ölen ABD askerlerinin sayısı 3 bin 598’e yükseldi.
|
/ BAĞDAT
08.07.2007
|
|
|
|