|
|
|
| |
Afganistan: Bomba hukuk üstünlüğü tanımıyor |
Birleşmiş Milletler, İtalya ve Afganistan’ın öncülüğünde Roma’da düzenlenen ve Türkiye’nin Devlet Bakanı Mehmet Aydın tarafından temsil edildiği Afganistan toplantısı dün sabah başladı. “Afganistan’da Hukukun Üstünlüğü” başlığı altında düzenlenen toplantıya, NATO komutasındaki Uluslararası Güvenlik Destek Gücünün (ISAF) ülkedeki operasyonları sırasında sivillerin ölmesi de damgasını vurdu.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai ve NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer’in de katıldığı toplantıdan önce yetkililerin verdiği beyanatlarda, Afganistan’da ISAF güçlerinin bombardımanları sırasında sivil insanların ölmesinden duyulan rahatsızlık, kendini somut biçimde hissettirdi. BM rakamlarına göre, 2007 başından bu yana Afganistan’daki operasyonlarda ölen sivillerin sayısı 600’e ulaşmış bulunuyor.
Afganistan Devlet Başkanı Karzai’nin, bu konuda duyduğu rahatsızlığı, önceki akşam İtalya Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano ve Başbakan Romano Prodi ile yaptığı görüşmelerde de dile getirdiği öğrenildi.
BM Genel Sekreteri Ban, Roma’da verdiği beyanatta, “Şiddetin halen sürmesinden ve özellikle sivillerin ölmesinde son derece kaygılıyım ve büyük üzüntü duyuyorum” dedi.
Konferansın ev sahipliğini yapan İtalya da sivillerin zarara uğramaması için çare bulunmasını istiyor. İtalya Savunma Bakanı Arturo Parisi, “Artık soruşturma açma dönemi geride kalmalı. Ya iyi nişan almayı öğrenmek ya da ateş açmaya kalkışmamak lazım” diye konuştu.
Roma’daki toplantıda Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Boucher ve BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Zalmay Halilzad tarafından temsil edilen ABD’nin ise bu konuda farklı bir yaklaşım sergilemesi dikkati çekti. Büyükelçi Halilzad, koalisyon güçleri arasında koordinasyonu güçlendirmeye itirazları olmadığını belirtmekle birlikte şöyle konuştu:
“Afganistan’da ABD askerleri, sivillerin zarar görmemesi için elinden geleni yapıyor. Ama silâhlar bazen hedef şaşırabiliyor. Savaş, mükemmel bir bilim değildir. Taliban güçlerinin sivilleri kalkan olarak kullandıklarını da unutmamak gerekiyor.”
|
|
/ ROMA
04.07.2007
|
|
| |
Ataşenin sır ölümü |
ABD’nin güney Lefkoşa Büyükelçiliği askerî ataşesi Yarbay Thomas Mooney’in (45) cesedine yapılan otopside, boyun damarının kesilmesinden kaynaklanan kanamaya bağlı olarak öldüğü belirlendi.
Geçen Perşembe günü kaybolan ve Lefke bölgesinde Güney Kıbrıs sınırları içerisinde ölü bulunan Amerikalı yarbayın cesedine otopsi yapıldı. Rum adli tabip ve Avrupa Parlamentosu’ndaki Rum milletvekili Marios Matsakis tarafından yapılan otopside, Mooney’in, boyun damarının kesilmesinden kaynaklanan kanamaya bağlı öldüğü belirlendi. Otopside ABD elçilik yetkilileri de hazır bulundu.
Rum basını, Amerikalı diplomatın intihar etmiş olabileceğinden şüphelenildiğini duyurdu. Rum gazeteleri, kilitli aracının yakınlarında ölü bulunan Amerikalı yarbayın sol elinde bir ustura tuttuğunu, vücudunun çeşitli yerlerinde kesikler olduğunu ve cesedin vahşi hayvanlar tarafından parçalandığını yazdı. Mooney’in, Lefke bölgesinde Atsa-Orkonda yolu yakınlarında bulunan cesedinin çürümüş vaziyette olduğu belirtildi. Mooney’in cesedinin üzerinde bulunan not ve CD ile arabasında bulunan evrak çantasına, Rum polisi göremeden, ABD elçilik yetkililerinin el koyduğu kaydedildi. Rum basınına göre, Amerikan elçilik çalışanları, psikolojik problem gözlemlenmemesine karşın diplomatın intihar ettiğinden şüpheleniyor.
Amerikalı diplomatın kaybolmadan önce yakınlarından birine “bir otelin spor salonuna”, diğerine ise “bir arkadaşını almak üzere havaalanına” gideceğini söylediği öne sürüldü. Evli ve iki çocuk babası Amerikalı yarbayın, son zamanlarda problemli olduğu da iddia edildi.
|
|
/ LEFKOŞA
04.07.2007
|
|
| |
Bush: İran’a karşı Rusya ile anlaştık |
ABD Başkanı George Bush, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmelerinden sonra yaptığı açıklamada, “Rusya, İran’ın nükleer programıyla ilgili kaygılarımızı paylaşıyor’’ dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün ABD Başkanı George W. Bush ile yaptığı görüşmede, ABD’nin füze kalkanı projesinden vazgeçmesi ve iki ülke arasındaki gerilimi azaltmak amacıyla genişletilmiş bir işbirliği önerisinde bulundu.
Görüşmede önerilerini art arda sıralayan Putin, bu çerçevede Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nin füze kalkanı sistemi içinde yer alması gerekmediğini savunurken, Başkan Bush, Rusya Devlet Başkanı’nın önerilerine katıldığını, ancak bu iki ülkenin, bu sistemin içinde yer almasının gerekliliğine inandığını kaydetti.
Her iki lider, basın önünde karşılıklı güvenlerini ifade etseler de görüşme sonunda İran’a yeni yaptırımlar uygulanması konusunda aynı fikirlerin paylaşılmadığı ve Kosova anlaşmazlığının çözülmediği anlaşıldı.
Bush-Putin görüşmesinin en somut sonucu ise iki ülke arasında 2009’da sona erecek Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması’nın (Start) devamı için görüşmelerin başlatılması konusunda bir anlaşma imzalanması olacak.
ABD ve Rusya dışişleri bakanları Condoleezza Rice ile Sergey Lavrov tarafından imzalanacak anlaşma, iki ülke arasında bu konuda görüşmelerin en kısa sürede başlatılmasını öngörüyor.
Anlaşma ayrıca, Rusya ve ABD’nin diğer ülkelere sivil nükleer teknoloji ihraç etmelerinin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun (UAEK) kontrolü altında yapılmasını öngörüyor.
|
|
/ ANKARA
04.07.2007
|
|
| |
HRW: Kuzey Irak işkence kampı gibi |
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) hazırladığı bir raporda, Kürtlerin denetimindeki kuzey Irak’ta, Kürt güvenlik güçlerinin tutuklulara, aralarında elektrik şoku vermenin de bulunduğu çeşitli yöntemlerle rutin olarak işkence yaptığı ve tutukluların aşırı kalabalık hapishanelerde hiçbir suçlama yöneltilmeden ve kanuni yardım alma hakkı tanınmadan tutuldukları bildirildi.
Merkezi New York’ta bulunan örgüt raporun, 2006 yılında nisan ve Ekim ayları arasında, aşırı kalabalık ve temizlik şartlarından yoksun tutuklama merkezlerinde, 150’den fazla tutukluyla yapılan görüşmeler sonucu hazırlandığını duyurdu. Tutukluların görüşmeler sırasında metal çubuklar ve kablolar ile dövülmek ve kulak memeleri gibi vücudun duyarlı kısımlarına elektrik şoku vermek gibi yöntemlerle kendilerine işkence yapıldığını söylediklerinin kaydedildiği raporda, bazı tutukluların gözleri bağlı ve elleri kelepçeli halde günlerce tutulduklarına dikkat çekildi. Raporda, yüzlerce tutuklunun büyük bir çoğunluğuna hiçbir suçlama yöneltilmediği ve avukat tutma veya bir şekilde itiraz etme hakkının tanınmadığı vurgulandı. Kürtlerin denetimindeki bölgede yapılan tutuklama uygulamaları hakkında geniş kapsamlı bir iyileştirme yapılmasının talep edildiği raporda, ayrıca kuzey Irak’taki Kürtlerin işkence yaptığı yolundaki iddiaların soruşturulması için uluslararası bir kuruluşun görevlendirilmesi istendi. Raporda, ihlallerin, Kürt güvenlik personelince tutuklananlar ile aralarında direnişçi olduğundan şüphelenilen kişilerin de bulunduğu, ABD ve Irak güçlerinin birlikte yaptıkları baskınlarda ele geçirilen kişilere karşı yapıldığı belirtildi.
|
|
/ NEW YORK
04.07.2007
|
|
| |
Saldırının arkasından Hizbullah değil, Selefîler çıktı |
Lübnan’da 24 Haziranda İspanyol askerlerine düzenlenen ve 6 askerin öldüğü bombalı saldırının arkasında “Selefî Grubu”nun bulunduğu iddia ediliyor.
Lübnan’da yayınlanan Essefir gazetesinin Avrupalı istihbarat kaynaklarına dayanarak verdiği haberde, 24 Temmuzda Güney Lübnan’daki BM Barış Gücü (UNİFİL) bünyesinde görev yapan İspanyol askerlerine bombalı araçla yapılan saldırının arkasında, El Kaide bağlantılı Selefî Grubunun olduğu öne sürüldü.
Güney Lübnan’daki sınır kasabası Hıyam ile Mercayun arasındaki yolda devriye görevi yapan İspanyol askerlerinin geçtiği yolda bomba yüklü aracın patlatılması sonucu, 3’ü Kolombiya asıllı 6 İspanyol askeri ölmüştü.
|
|
/ BEYRUT
04.07.2007
|
|
| |
Lal Mescid önünde çatışma |
Pakistan’ın başşehri İslamabad’daki bir caminin önünde öğrencilerle bölgeye konuşlandırılan polis arasında çatışma çıktığı bildirildi.
Bir Associated Press muhabirinin bölgeden bildirdiğine göre, çatışma Taliban yanlılarının gittiği Lal Mescidinden öğrencilerin polis ve paramilislere ateş açması üzerine çıktı. Polis, öğrencilere göz yaşartıcı bombayla karşılık verdi.
|
|
/ İSLAMABAD
04.07.2007
|
|
| |
Bush, Libby’yi affetti |
ABD Başkanı George W. Bush, bir gizli ajanın kimliğinin basına sızdırılması skandalında yalan ifade vermekten 2,5 yıl hapis cezasına mahkûm edilen eski kıdemli Beyaz Saray yetkilisi Lewis Libby’nin hapis cezasını affetti.
Bush, açıklamasında, jürinin kararına saygı duyduğunu,ancak Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin eskibaşdanışmanı Libby için verilen hapis cezasının çokağır olduğu kanaatine vardığı için af kararını aldığını belirtti. Başkan Bush, ağır bir para cezasına da çarptırılan ve işini, şöhretini kaybeden Libby’nin yeteri kadar ağır bir bedel ödediği görüşünü savundu. Hakkındaki hapis kararı Bush tarafından affedilen Libby, buna karşılık kendisine verilen 250 bindolarlık para cezasını ödeyecek.
|
|
/ WASHINGTON
04.07.2007
|
|
| |
Direnişçiler, Amerikan helikopteri düşürdü |
Irak’ta direnişçiler, bir Amerikan helikopterini düşürdü.
Amerikan ordusundan yapılan açıklamada, OH58D Kiowa tipi helikopterin Bağdat’ın güneyinde düşman ateşiyle düşürüldüğü, bir AH-64 Apaçi helikopterinin hafif yaralı pilotları kurtardığı belirtildi. Açıklamada, pilotlar kurtarıldıktan sonra bir ABD savaş uçağının helikopteri bomba atarak imha ettiği bildirildi.
|
|
/ BAĞDAT
04.07.2007
|
|
| |
İran’ın İngilizce haber kanalı yayında |
İran devlet televizyonunun, uydudan 24 saat İngilizce yayın yapacak haber kanalı faaliyete başladı.
Press Tv’nin açılışını yapan Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, açılışta yaptığı konuşmada, Batı medyasının ‘’büyük güçlerin emellerine alet olduğunu ve dünyayı kandırdığını’’ söyledi. Batı medyasının otoriter güçlere hizmet ettiğini ifade eden Ahmedinejad, ‘’İran medyasının farklı olduğunu, adalete ve insan haklarına dayandığını, aynı zamanda mazlûmların savunucusu olduğunu’’ öne sürdü.
Ahmedinejad, yeni yayına başlayan Press Tv’nin, haberleri anında doğru olarak vereceğini ve ‘’büyük güçlerin gizli faaliyetlerini ortaya çıkaracağını’’ söyledi. CNN ve BBC World gibi kanallarla rekabet için kurulduğu ifade edilen Press Tv, ‘’ABD ve Batı medyalarında yayımlanan olumsuz haberlere karşılık, doğru haber verme’’ iddiasıyla yayına başladı.
|
|
/ TAHRAN
04.07.2007
|
|
|
|
