|
|
|
BM’den Kıbrıs’a diyalog çağrısı |
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, Kıbrıslı Rum ve Türk liderlere, karşılıklı şikayetleri bırakarak, adanın birleşmesi müzakerelerinin yolunu açacak yeni diyalog süreci başlatmaları çağrısı yaptı.
BM Güvenlik Konseyi’ne sunulan raporda Ban Ki-moon, Kıbrıs’ta tarafların ‘doğru yönde küçük fakat ivmeli adımlar attıklarını’ belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Kıbrıslı Türkler ile Rumlar arasında, özellikle 2004 yılındaki referandumdan sonra ortaya çıkan güvensizlik dikkate alındığında iki taraf arasında sürekli bir diyalog sağlanması bile küçük bir başarı sayılmaz”
Kıbrıs meselesinin çözümü için 2004 yılında referanduma sunulan Annan Planı Türkler tarafından kabul edilirken, Rumlar planı reddetmişti.
Genel Sekreter Ban, tarafların 8 Temmuz 2006’da bir diyalog sürecinin başlamısını kabul ettiklerini hatırlatarak, “İki tarafın tutumlarındaki gözle görülür yakınlaşmanın eyleme dönmesinin vakti gelmiştir. Bu kapsamda, ve taraflar arasında güven tesisi içn, iki lideri de yazılı taahhütlerine bağlı kalmalarına ve süreci sekteye uğratan karşılıklı şkayetlerine son vermeye çağırıyorum” dedi.
BM Genel Sekreteri Ban, henüz çözüme ulaşılamaması sebebiyle, yaklaşık bin kişilik BM barış gücünün görev süresinin 6 ay için daha uzatılmasını istedi.
|
/ NEWYORK
07.06.2007
|
|
|
BM Kuzey Irak’ı yakından izliyor |
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un Kuzey Irak’taki gelişmeleri yakından takip ettiği bildirildi.
BM Sözcüsü Maria Okabe, PKK terör örgütünün Tunceli’de düzenlediği saldırıda, 7 askerin şehit olması ve aynı kapsamda Türkiye-Irak sınırındaki gerginlikle ilgili bir soruya verdiği cevapta, Ban’ın Irak’taki ve bölgedeki durumu yakından izlediğini belirtti. Okabe, Ban’ın siyasi işlerden sorumlu yardımcısı Lynn Pascoe’nin konuyla ilgili olarak Türk yetkililerle temasta olduğuna inandığını da sözlerine ekledi.
|
/ BİRLEŞMİŞ MİLLETLER
07.06.2007
|
|
|
Olmert: Suriye’yle savaş istemiyoruz |
İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Suriye’yle savaş istemediklerini ifade etti. Savunma Bakanı Amir Peretz de her türlü olumsuzluğa hazır olduklarını ama diplomasiyi tercih ettiklerini söyledi.
İsrail Başbakanı Ehud Olmert, güvenlik kabinesi toplantısının ardından yaptığı açıklamada Suriye’yle savaş istemediklerini ifade etti. Olmert, bununla birlikte ‘yanlış hesaplamaların’ taraflar arasında çatışmaya yol açabileceği uyarısını yaptı. Yazılı açıklamada, bu mesajın Suriye’ye farklı diplomatik kanallar aracılığıyla gönderildiği kaydedildi.
Suriye’nin savaşa hazırlandığı yönünde istihbarat raporları İsrail basınına yansırken, Tel Aviv’in güvenlik kabinesi konuyu görüşmek üzere toplandı. Toplantı, Suriye ile sınırda bir çatışma ihtimalini konu alan tatbikattan bir gün sonra gerçekleştirildi.
Toplantı öncesinde ordu radyosuna açıklama yapan Savunma Bakanı Amir Peretz, ordunun Suriye cephesinde her türlü olumsuz gelişmeye hazır olmak zorunda olduğunu vurguladı. Suriye’ye karşı saldırgan niyetlerinin olmadığını savunan Peretz, diplomatik müzakerelere başlamak için her ihtimali değerlendireceklerini söyledi.
OLMERT-ABBAS GÖRÜŞMESİ ERTELENDİ
Bu arada Ehud Olmert’le Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında birkaç gün içerisinde yapılması beklenen görüşmenin süresiz olarak ertelendiği bildirildi. Abbas’ın yardımcılarından Nebil Amr, zirve için daha fazla hazırlık yapılması gerektiğini kaydetti. İsrail tarafı da, görüşmenin Filistin tarafının isteği üzerine ertelendiğini doğruladı. İki lider en son 15 Nisan’da bir araya gelmişti.
|
/ KUDÜS
07.06.2007
|
|
|
İsrail genişlemeyi sürdürüyor |
İsrail medyası, yerleşimciler hareketi Amana’nın Batı Şeria’daki yerleşim birimlerini genişlettiğini bildirdi.
İsrail hükümetinin yerleşim birimlerinin genişletilmesine karşı verdiği taahhütlere rağmen Amana’nın, Ölü Deniz yakınlarındaki Alon ve Kalkilya’nın doğusundaki Yakir dahil bazı yerleşim birimlerinde 100 yeni konut inşa ettiği belirtildi. Bu arada, Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimcilerin sayısının geçtiğimiz yıl 268 bin kişi ile yüzde 5.8 oranında arttığı kaydedildi.
|
/ KUDÜS
07.06.2007
|
|
|
Ambargo Sudan’a zarar verir |
Sudan Dışişleri Bakanı Lam Akol, ABD Başkanı George W. Bush’un Darfur’daki iç çatışmalardan dolayı aldığı ambargo niteliği taşıyan kararlarına ilişkin açıklamada bulundu.
Sudan Meclisi’nde basına açık olarak gerçekleştirilen toplantıda konuşan Dışişleri Bakanı Lam Akol, “Darfur’da barışın sağlanması için elimizden geleni yapıyoruz” dedi. ABD Başkanı Bush’un geçtiğimiz günlerde Sudan ile ilgili yaptığı açıklamalara tepki gösteren Akol, “Bush, 29 Mayıs tarihinde yaptığı açıklamasında Sudan’a takviye asker gönderilmesi gerektiğini söyledi. Sudan hükümetini suçladı. Birleşmiş Milletler’den Sudan alehinde kararlar almasını istiyor. Sudan’a ambargo uygulatmak istiyor. Amerika’nın uygulayacağı bu ambargolar Sudan halkını ekonomik anlamda çok zarar verir. Bunun için barışı destekleyen tüm ülkeleri, Sudan halkını ve siyasi partileri, Amerika’nın Birleşmiş Milletler’den talep ettiklerine karşılık destek vermeye çağırıyorum” diye konuştu. Bu arada Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), yüzbinlerce kişinin iç savaş sebebiyle hayatını kaybettiği Sudan’ın Darfur bölgesini uydudan izleyeceğini duyurdu. Yetkililer, uydudan çekilen fotoğraflarla, yıkılan evlerin, askerlerin yoğunlaştığı yerlerin ve kaçan mültecilerin görülebileceğini, ayrıca bu görüntülerden adli çerçevede de yararlanılabileceğini belirtiyor.
|
/ HARTUM
07.06.2007
|
|
|
Yasakçı başkan pişman |
Belçika’da yerel seçimlerin hemen ardından gişelerde çalışan belediye memurlarına başörtüsü yasağı getiren Anvers Belediye Başkanı, yasağı yürürlüğe sokarken birtakım yanlışlar yaptığını itiraf etti.
Başkan, kamuoyunda geniş tepkilere sebep olan ve sadece Müslüman bayan çalışanları etkileyen yeni kılık kıyafet yönetmeliğini geri çekmeyi düşünmediğini fakat mağduriyet giderici düzenlemelere gidebileceğini ifade etti.
Anvers şehrinin Sosyalist Belediye Başkanı Patrick Janssens, gişe memuru gibi halkla birebir temasta olan belediye çalışanlarının herhangi dini bir sembol içeren takı ya da giysi giymelerini yasaklayan kılık kıyafet yönetmenliğini uygulamaya sokmadan önce bir takım yanlışlar yaptığını itiraf etti. Başörtüsü yasağına karşı organize olan bayanların kurduğu Kendi Başımızın Sahibi (BOEH!) Komitesini temsilcileriyle bir araya gelen Belediye Başkanı, “Nerede hata yapıldığını araştırıp, taraflarla görüşerek nasıl bir iyileştirme yoluna gidilebileceğine bakacağım.” dedi.
|
/ BRÜKSEL
07.06.2007
|
|
|
Görev uzatmaya Irak meclisinden onay şartı |
Irak parlamentosu, hükümetin, BM’den ülkedeki çok uluslu gücün görev süresinin uzatılmasını istemeden önce meclisin onayını almasını öngören karar tasarısını kabul etti.
Şii din adamı Mukteda Sadr yanlısı milletvekillerinin hazırladığı tasarı, 275 üyeli mecliste hazır bulunan 144 milletvekilinin katıldığı oylamada, 59’a karşı 85 oyla kabul edildi. Mevcut milletvekili sayısının gerekli çoğunluğu oluşturduğu belirtildi. Sünni Uyum Cephesi ve bir süre önce Irak Birleşik Şii İttifakından ayrılan Fazıla partisi üyelerinin de tasarıya destek verdiği kaydedildi. Sünni Meclis Başkanı Mahmud El Meşhedani, “Eğer hükümet, çok uluslu güçlerin mevcudiyetinin süresini uzatmak istiyorsa, önce bizi iknâ etmeli” dedi.
|
/ BAĞDAT
07.06.2007
|
|
|
Sistani’nin yardımcısı öldürüldü |
Iraklı Şii lideri Büyük Ayetullah Ali Sistani’nin yardımcısı Şeyh Rahim El Hasnavi’nin öldürüldüğü açıklandı.
İsminin açıklanmasını istemeyen kaynaklar, El Hasnavi’nin, evinin yakınlarında bir araçtan ateş açılması sonucu öldüğünü söylediler. El Hasnavi’nin, Sistani’nin, Necef’in 35 kilometre güneyinde bulunan El Mişhab bölgesinden sorumlu temsilcisi olduğu belirtildi.
|
/ BAĞDAT
07.06.2007
|
|
|
G-8’de gündem küresel ısınma |
ABD ve Almanya, önceki akşam Heiligendamm şehrinde başlayan G-8 zirvesinde, küresel ısınmayla mücadelede bağlayıcı hedefler belirlemeyecek.
Zirvenin sonuç bildirgesinde, ısı artışının en fazla 2 dereceyle sınırlanması ya da karbondioksit salımıyla ilgili bir üst sınır belirlenmesi konusunda bağlayıcı kararların yer almayacağı bildirildi. ABD Başkanı George W. Bush’un çevre konusunda başdanışmanı olan James Connaughton, dün Rostock şehrinde yaptığı açıklamada, her bir ülkenin kendi sınırlarını belirlemesi gerektiğini söyledi.
|
/ BERLİN
07.06.2007
|
|
|
Almanya’da nüfus azalıyor |
Almanya’da nüfusun gerilemeye devam ettiği bildirildi. Wiesbaden şehrindeki Federal İstatistik Dairesi tarafından yapılan açıklamada, ülke nüfusunun 2006 yılında 2005’e göre yüzde 0,1 oranında ve 123 bin kişi azaldığı belirtildi.
Almanya’da aynı dönemde 822 bin kişinin öldüğü, buna karşın 673 bin çocuğun doğduğu ifade edildi. Aradaki açığın geçen yıl Almanya’ya yerleşen 23 bin göçmenle biraz olsun kapatıldığı kaydedildi.
Almanya’da nüfusun 2003 yılından bu yana gerilediğine işaret edilen açıklamada, evlenenlerin sayısının da gerilemekte olduğu bildirildi. Ülkede 2006 yılında doğan çocukların sayısının 2005 yılına göre yüzde 1,9 oranında azaldığı, 1994-2001 yılları arasında azalmakta olan ölenlerin sayısınınsa 2001 yılından bu yana gittikçe artmaya başladığı belirtildi.
|
/ BERLİN
07.06.2007
|
|
|
Britanya’da en sevilen isim: Muhammed |
İngiliz The Times Gazetesi, Muhammed adının Britanya’da yıl sonuna kadar en popüler bebek ismi olacağını yazdı.
İngiltere Ulusal İstatistik Ofisi verilerine dayanarak hazırlanan haberde, Muhammed isminin halihazırda en çok kullanılan 3 bin çocuk ismi arasında 23. sırada olduğu belirtildi. Ancak Arapça olan ismin Latin harfleri ile farklı yazılımı dikkate alındığında Jack isminden sonra en çok tercih edilen isim olduğu belirtildi.
Gazete, Jack ve Muhammed isimlerinin ardından en popüler isimlerin sırasıyla Thomas, Joshua ve Oliver olduğunu yazdı. The Times bununla birlikte, geçtiğimiz yıl yüzde 12 oranında artan Muhammed isminin aynı hızla yaygınlaşmaya devam etmesi halinde yıl sonuna kadar Britanya’da en popüler erkek bebek ismi olacağını ifade etti.
|
/ LONDRA
07.06.2007
|
|
|
İngilizlere katlı mezar |
İngiliz hükümeti, mezarlıklardaki yer yokluğuna çözüm için bir mezarın birden çok kez kullanılmasına izin verdi. Yeni düzenleme çerçevesinde, mezardaki ilk kalıntılar daha derine gömülerek, üzerine yeni bir cenaze defnedilebilecek.
Mezar taşının ne olacağına ise yerel yetkililer karar verecek. Ancak Adalet Bakanlığı, bu konuda ikinci kişinin isminin ilkinin altına yazılmasının olasılıklar arasında olduğunu belirtti. Bir mezarın yeniden kullanılması en az 100 yıllık kabristanlarda mümkün olabilecek. Yeniden kullanım için cenazenin ailesinin onayı da aranacak ancak aile ile temas kurulamazsa onay şartı koşulmayacak. Adalet Bakanlığı, İngiltere ve Galler’de 30 yıl içinde mezar yeri kalmayacağını, başşehir Londra’da ise mezarlık alanının 12 yıla kadar tükeneceğini bildiriyor.
|
/ LONDRA
07.06.2007
|
|
|
|