Dünya

ABD’den sinsi plan

ABD’nin Irak’ta çözüm amacıyla BM’yi devreye sokmak istediği öne sürüldü. İngilizlerin Guardian gazetesinin yazdığına göre, Amerikan yönetimi Irak’taki askeri varlığını zamanla azaltabilmek için BM Güvenlik Konseyi, Japonya, AB üyeleri ve Irak’ın komşularına daha fazla rol verilmesini öngören plan hazırladı.

Bir Amerikan yetkilisine dayanan gazete, ABD’nin öncelikli olarak Irak’a askeri, ekonomik ve siyasi destek sağlanmasını istediğini yazdı.

Gazeteye göre, bu ilk aşamada Amerikan koalisyon komutanlığının görevini BM üstlenecek ve Irak’ta BM bayrağı dalgalanacak. Planın bölgesel ayağında, Irak’ın İran’a yanaşmasını önlemek için komşu Arap ülkelerinin seferber edilmesi amacıyla politikalar geliştirilecek.

Planın son bölümünde de radikal dincilerin izole edilmesi, Sünnilerin isyancılardan uzaklaştırılması, Mukteda Sadr’ın Mehdi ordusunun radikal unsurlarının ele geçirilmesi ve İran ve Suriye sınırından sızma hareketlerinin önlenmesi öngörülüyor.

/ LONDRA

24.05.2007

Amerikalı temsilciler: Irak’ı biz mahvettik

Amerikan Temsilciler Meclisinin Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Tom Lantos, Irak’ın yeniden yapılandırılması çalışmalarında kötü idare konusunda Bush yönetimini eleştirdi.

Tom Lantos, düzenlenen oturumda yaptığı konuşmada, Irak’ın kuzeyindeki Erbil’de bir doğumevinin 6,8 milyon dolara mal olduğunu, ancak hastanenin kanalizasyonunun tıkandığını, kullanılmış şırıngalar ve pansuman atıkları yüzünden suyun kirlendiğini söyledi. Alaycı bir ifadeyle “İşte Irak’ta tamamlandığı söylenen altyapı projelerinin sayısız örneklerden biri” diyen Lantos, Irak’ın yeniden yapılandırılmasından sorumlu Amerikalı General Stuart Bowen’in de hazır bulunduğu bu toplantıda, “Geçen yıl ve ondan önceki yılki beceriksizliklerle hala karşı karşıya olmamız bir skandaldır” ifadesini kullandı.

/ WASHINGTON

24.05.2007

Eski Mücahidler Taliban saflarına katılıyor

Afganistan’da ABD ordusu ve NATO’nun sürdürdüğü operasyonlarda ölen sivil sayısını artması, Taliban’ın kendisine yandaş ve savaşçı toplamasını kolaylaştırdı.

Ülkedeki koalisyon askerlerinin hava saldırılarında sivillerin ölmesi, kamuoyunda sert tepkilere neden olurken, binlerce kızgın Afgan, Başbakan Hamid Karzai’nin istifa etmesi için geçtiğimiz günlerde protesto gösterileri düzenledi.

Afganistan’daki insan hakları örgütlerinden birisinin temsilcisi olan Nader Nadery, “Yabancı askerler bu ülkede düş kırıklığı meydana getirdi. Çoğu Afgan, koalisyon askerlerinin neden kara operasyonlarından çok hava saldırıları yaptığını soruyor” dedi.

Politikacı Vahid Mozdah ise masum Afganların öldürülmesinin Taliban’ı güçlendireceğini belirterek, “Köylerimiz ve evlerimiz Rusya tarafından bombalandığı yıllarda birleştik ve bir kutsal savaş, cihat ruhu doğdu. Şimdi yine o günlerdeki gibi masum halkın yaşadığı yerler bombalanıyor. Benzer birlik ruhu Taliban çatısı altında giderek büyüyor ve mücahitler Taliban saflarına katılıyor” diyerek düşüncelerini dile getirdi.

Bu ay içerisinde koalisyon askerlerinin hava bombardımanlarında sadece Herat vilayetinde 50 masum sivil yaşamını yitirdi. Uluslar arası Kızıl Haç Örgütü’nün yayınadığı raporda 173 evin yerle bir olduğu, en az 2 bin kişinin mülteci durumuna düştüğü ifade edildi. Afganistan Özgür İnsan Hakları Komisyonu raporunda ise bu yıl koalisyon askerleri ve Taliban tarafından 136 sivilin öldürüldüğü, geçtiğimiz yıl bu sayının 700 civarında olduğu kaydedildi. 1979’da başlayan ve 10 yıl süren Sovyet Rusya işgali nedeniyle 20 bin Afgan yaşamını yitirmişti.

/ KABİL

24.05.2007

Kürt bölgesine intihar saldırısı

Başşehir Bağdat’ın kuzeydoğusundaki bir Kürt bölgesinde intihar eylemcisinin düzenlediği saldırıda en az 20 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.

Diyala Emniyet Müdürlüğü’nden Yüzbaşı Ahmed Ali yaptığı açıklamada, intihar eylemcisinin Mandali bölgesindeki kalabalık bir kafeye girerek üzerindeki bombaları patlattığını söyledi. Ali, “Tamamı erkek, 20 kişi hayatını kaybetti, 15 kişi de yaralandı” dedi. Bu arada, Irak polisi, başkent Bağdat’ın güney kesiminde, Fırat nehrinde yüzen Amerikan askeri üniformalı bir ceset bulunduğunu bildirdi.

9 ABD ASKERİ ÖLDÜRÜLDÜ

Irak’ta dünkü saldırılarda toplam 9 Amerikan askerinin öldüğü bildirildi. Amerikan ordusundan yapılan açıklamada, Irak genelindeki saldırılarda ölen Amerikan askerlerinin sayısı 9 olarak kaydedildi. Ordu, dün sabahki açıklamasında 2 Amerikan askerinin öldüğünü duyurmuştu. Açıklanan son ölümlerle mayıs başından beri Irak’ta ölen askerlerin sayısı, AFP’ye göre 85’e yükseldi.

/ BAĞDAT

24.05.2007

Fetih’den, Fethü’l İslâm’a müdahale

El Fetih’in Lübnan’daki lideri Sultan Ebul Aynain, hareket olarak, Filistin mülteci kampı Nahr El Bared’i mesken tutan El Fetih El İslam’ı ortadan kaldırmak için askeri müdahaleye hazır olduklarını bildirdi.

AFP’ye açıklamalarda bulunan Sultan Ebul Aynain, “Sanırım bu grubu bizzat bizim ortadan kaldırmamız gerek ve askeri seçenekler dahil bütün seçenekler açık. Lübnan’da, Filistin mülteci kampları aracılığıyla bir savaş patlak vermesini istemiyoruz. Sözleri eyleme dökmeliyiz. Grubu ortadan kaldırmanın bir yolunu bulmadan sonsuza kadar mevcudiyetleri korumayı kabul etmek, El Fetih El İslam’ı tanımak anlamına gelecektir” dedi. El Fetih El İslam’ın bazı sorumlularının birçok Filistinli yetkiliyle bir çözüm bulunması için temasa geçtiğini de ifade eden Sultan Ebul Aynain, “Kendileri de Lübnan ordusundan böyle bir tepki beklemediklerini kabul etti ve artık ordunun ölü ya da sağ teslim olmak dışında başka bir çözümü kabul etmeyeceğinin bilincine vardı” dedi.

/ SAYDA

24.05.2007

ABD savaş gemileri Körfez’de

Amerikan donanmasına ait 9 savaş gemisinin Basra Körfezine girdiği bildirildi. Amerikalı yetkililer, Irak’ın 2003 yılındaki işgalinden bu yana Amerikan donanmasının bölgedeki en büyük mevcudiyetini teşkil eden hareketlenmenin nedeni olarak bölgede eğitim yapılacak olmasını gösterdi.

Yetkililer, aralarında iki uçak gemisi bulunan filonun İran açıklarındaki Hürmüz Boğazına doğru ilerlemesinden Tahran yönetiminin haberdar edilmediğini söyledi. Amerikalı Tuğamiral Kevin Quinn, gemilerin boğazlardan geçmesinin ardından, ABD’nin bölge güvenliği konusundaki kararlılığını civar ülkelere gösterme niyeti çerçevesinde eğitime başlayacaklarını belirtti.

/ USS JOHN C. STENNIS’İN GÜVERTE

24.05.2007

Amerikalı Müslümanlar: Terör saldırıları kabul edilemez

Amerika’da yapılan bir araştırma, ülkede yaşayan Müslümanların ezici bir çoğunluğunun El Kaide örgütünün kullandığı taktiklere karşı olduğunu ortaya çıkardı. Amerikalı Müslümanlar, terörün her türlüsüne karşı olduklarını belirtiyorlar.

Pew Research Center isimli bir kuruluş tarafından yapılan anket sonuçlarına göre; yüzde 80’e yakın Amerikalı Müslüman, dini savunmak için canlı bombalarla yapılan intihar eylemlerini kabul edilemez bulurken, her türlü teröre karşı olduklarını belirttiler.

2005 yılında Londra metrosuna yapılan saldırıdan sonra Amerikan güvenlik güçleri ülke içinde canlı bombalı eylemlerin olabileceği endişelerini dile getirmeye başladılar. İstihbarat servisleri de, terörizm tehlikesinin büyüyebileceği uyarısında bulundu.

Amerika’da yapılan araştırmalar; ülkede yaşayan Müslümanların masum insanları hedef alan saldırıları kınadıklarını ve kesinlikle tasvip etmediklerini ortaya koydu. Pew Research Center’in ülke çapında Müslüman Amerikalılara yönelttiği sorulardan çıkan sonuçlardan bazıları şu şekilde:

Amerika’daki Müslümanların sadece yüzde 5’i El Kaide için olumlu görüş bildirirken, yüzde 25’i fikrini açıklamadı. 10 kişiden 6’sı Amerika’daki tutuculuğun yükselişinden endişeli olduğunu söyledi. Dört kişiden biri Amerika’nın terörle savaşının uluslar arası terörün azalmasında önemli bir adım olduğunu belirtti.

Amerikalı Müslümanların yüzde 40’ı 11 Eylül’ü Arapların yaptığına inanıyor. 6 kişiden biri Amerika’nın Irak’a girmesini yanlış buluyor. Afganistan’a müdahalenin yanlış olduğuna inanların oranı ise 6’da 3’e çıkıyor.

Müslümanların yarısından fazlası özellikle de iyi eğitimli, geliri fazla, daha dindar ve genç olanlar; 11 Eylül’den sonra Amerika’da Müslüman olmanın daha zor olduğunu söylediler. Geçen sene uçakla seyahat eden Müslümanların neredeyse yüzde 30’u kimliklerinden dolayı daha fazla kontrol altına alındıklarını söylediler.

Kanunlara göre İstatistik Bürosu insanlara dinleri hakkında soru sormuyor. Araştırma Ocaktan Nisana kadar 1050 yetişkin Arap, Urdu ve İran kökenli Amerikalı Müslüman üzerinde yapıldı. İsimleri Müslüman olanlar ve daha önceden araştırmada bulunulan aileler seçilerek telefonla arandı ve sorular soruldu. Araştırmayı yapan kuruluş, sonuçlarda yüzde beş yanılma payı olabileceğini belirtti.

/ NEWYORK

24.05.2007

Iraklı çocuklar zor durumda

Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu UNICEF, Irak’ta çocukların durumlarının kritik bir noktada olduğunu bildirdi.

UNICEF tarafından yayınlanan rapora göre, yılın ilk kolera vakaları çocuklarda görülürken ülkenin güneyindeki Necef’te ishal hastalığı oranları ortalamanın iki kat üzerine çıktı. Raporda, Irak’ın içme suyunda bozulmanın çocukların yalnızca yüzde 30’unun temiz suya ulaşabildiğini gösterdiği ifade edilirken, şiddet ve göçten etkilenen çocukların hayat şartlarının kritik bir noktaya ulaştığı belirtiliyor.

/ BAĞDAT

24.05.2007

Üç semavî dinden ABD Kongre’sine “küresel ısınma” uyarısı

İklim değişikliğine yol açmanın aynı zamanda “moral ve manevi bir konu” olduğunu belirten Hıristiyan, Müslüman ve Yahudi din adamları, ABD Başkanı George Bush’u ve ABD Kongre’sini bu konuda harekete geçmeye çağırdı.

Gazetelerde Başkan ve Kongre’ye hitaben bir açık mektup yayınlayan 20 kadar dinî grup lideri, yönetimden gaz emisyonunun sınırlandırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılması çağrısında bulundu.

Kongre bölgesinde yayın yapan Roll Call ve The Politico gazetelerine verilen ilanda, “Küresel ısınma gerçektir ve insan eseridir. Harekete geçmekle mükellefiz” denilerek, “Yöneticileri sera gazlarını sınırlandırmaları yolunda ikna etmek için dinî toplulukların gücünü seferber ediyoruz” uyarısı yapıldı.

İlan National Council of Churches (Ulusal Kiliseler Konseyi), the Islamic Society of North America (Kuzey Amerika İslam Toplumu) ve the Reform Branch of Judaism (Reformcu Yahudiler) gibi çatı organizasyonlarca verildi. Organizasyon olarak girişime destek vermeyen National Association of Evangelicals (Ulusal Evanjelikler Birliği) adına Rahip Joel Hunter da ilana imza attı.

/ WASHINGTON

24.05.2007

Uzayda Avrupa Birliği

27 AB üyesiyle Norveç ve İsviçre, ortak uzay politikasına sahip oldu. AB dönem başkanlığınca Brüksel’de yapılan açıklamaya göre, 29 Avrupa ülkesi, uzay alanında tarihte ilk kez ortak politika kabul etti.

Avrupa Uzay Ajansı (ESA) yöneticisi Jean-Jacques Dordain, “Şimdiye kadar ESA üyelerinin ulusal veya toplulukla ilgili uzay politikaları vardı, şimdiyse ortak politika ve stratejileri var” dedi.

Ortak politika uyarınca, Avrupa uzayı öncelikle çevre şartlarının denetimi, haberleşme, ulaştırma ve sivil güvenlik açısından kullanacak. Avrupa, bu ortak siyasi temel sayesinde, uzay programlarını kamu finansmanıyla hazırlayacak. Yeni politika, yürürlükteki uzay programlarının da sürdürülmesini garanti altına alıyor.

/ BRÜKSEL

24.05.2007

Ayn el Hilve’den Nehr el Bared’e destek

Lübnan’daki en büyük mülteci kampı Ayn El Hilve’de yaşayan Filistinliler, Lübnan ordusuyla savaşan Fethülislam örgütüne yardım için “cihat grupları” oluşturulacağını açıkladılar.

Bir internet sitesinde yayımlanan açıklamada, “Nahr el Bared kampındaki korkunç mezalime karşılık vermek için, Ayn el Hilve’deki kardeşlerinizin cihat grupları oluşturacağını ilan ediyoruz” denildi. Açıklamada, “Haçlılar kuzeydeki halkımıza karşı saldırılarına devam ederlerse savaşı yayacağımıza yemin ederiz” ifadesi kullanıldı.

/ KAHİRE

24.05.2007

Amerikan işbirlikçilerine vize kıyağı

ABD Temsilciler Meclisi, Amerikalılar ile işbirliği yaptıkları için tehlikede olan daha çok sayıda Afgan ve raklı tercümana vize verilmesini kabul etti.

ABD Temsilciler Meclisi’ndeki oylamada, daha çok sayıda Afgan ve Iraklı’nın özel göçmen vizesi alabilmesine ilişkin tasarı, 8’e karşı 412 oyla kabul edildi. Kabul edilen kararla, ABD ordusuyla 1 yıl çalıştıktan sonra vize almaya hak kazananların sayısı, yıllık 50’den 500’e çıkarıldı. Dış İlişkiler Komisyonu terörizm heyetinin Demokrat başkanı Howard Berman, ABD ordusu için çalışan tercümanların işbirlikçi olarak görüldüğünü belirterek, bu kişilerin ölüm timleri, milisler ve El Kaide tarafından hedef alındığına dikkati çekti.

/ WASHINGTON

24.05.2007

Bütün haberler