|
|
|
| |
Filistin'de kardeş kanı |
Gazze Şeridi’nde çatışmaları ve kaosu önlemek amacıyla uygulamaya konan güvenlik planı ve sokaklara 3 bin dolayında güvenlik gücünün yerleştirilmesi, iç çatışmaları önleyemedi. Bir El Fetih liderinin öldürülmesinin ardından Hamas ve El Fetih üyeleri arasında çıkan çatışmalarda, toplam 5 kişi öldü, 19 kişi de yaralandı.
Filistin’de hükümetin ortaklarından Hamas ile El Fetih üyeleri arasındaki çatışmaların ardından, iki grubun ateşkes anlaşmasına vardığı bildirildi.
Filistinli bir yetkili, Mısırlı arabulucular eşliğinde Gazze şehrinde biraraya gelen Hamas ve El Fetih üyelerinin gün boyunca süren çatışmaları sona erdirme konusunda anlaşmaya vardığını söyledi.
Hamas ve El Fetih sözcüleri de, grupların sokaklardaki güçlerini çekmek ve karşılıklı olarak rehineleri serbest bırakmak için anlaştığını ifade etti.
Gazze’de bir El Fetih liderinin öldürülmesinin ardından Hamas ve El Fetih militanları arasında çıkan çatışmalarda, dün 5 kişi ölmüş, 19 kişi de yaralanmıştı.
Filistin’de Hamas ve El Fetih’i ulusal birlik hükümetine götüren Mekke Anlaşması’nı da tehlikeye sokan gerginlik taraflar arasında son dönemin en kanlı günlerinden birinin yaşanmasına sebep olmuştu.
Uzmanlar, geçmişte de Hamas ile El Fetih arasında benzer ateşkes anlaşmaları olduğunu, ancak bunlardan bazılarının uygulanamadığına dikkati çekiyor.
Bu arada, Filistin’de koalisyon hükümetinin ortakları El Fetih ile Hamas’ın yandaşları arasında Gazze Şeridi’nde çatışmaların yeniden patlak vermesi üzerine İçişleri Bakanı Hani Kavasme istifa etti.
Yetkililer, Kavasme’nin, Gazze’de kötüleşen güvenlik durumunu protesto etmek üzere iki hafta önce sunduğu istifanın bugün Başbakan İsmail Haniye tarafından kabul edildiğini bildirdi.
Adı açıklanmayan yetkililer, Gazze’de yeniden tırmanan, 6 kişinin öldüğü son çatışmaların ardından Haniye’nin dün Kavasme’nin istifasını kabul ettiğini kaydetti.
Hamas ile El Fetih hükümetinde, güvenlik servislerinin denetiminden sorumlu olan İçişleri Bakanlığı görevine, üzerinde uzlaşmaya varılan bir isim olarak Kavasme getirilmişti.
Haniye’nin de Kavasme’yi görevinde kalması için ikna etmeye çalıştığı haber verilmişti.
Hamas ile El Fetih arasında yeniden alevlenen çatışmalarda, dün ölenlerin sayısı 2’ye, Cumadan beri ölenlerin sayısı 6’ya yükseldi.
Çatışmalar, Gazze’de bir El Fetih liderinin öldürülmesinin ardından alevlenmişti.
|
|
/ GAZZE
15.05.2007
|
|
| |
İsrail’de savaş tatbikatı |
İsrail’de muhtemel savaş senaryosuna karşı 4 gün sürecek geniş çaplı bir tatbikat başladı. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, tatbikata, Başbakan Ehud Olmert, Savunma Bakanı Amir Peretz ve yardımcısı Efraim Sneh’in katılmasının beklendiği belirtildi.
Ordu sözcüsü, geniş çaplı tatbikatın başlamasının dışında başka ayrıntı vermezken, bir askeri yetkili, bu tatbikatla genelkurmayın farklı askerî bölgelerin komuta kademesi ve siyasilerle arasındaki koordinasyonun ölçülmesinin hedeflendiğini kaydetti.
|
|
/ KUDÜS
15.05.2007
|
|
| |
Hikmetyar’a göre Ladin yaşıyor |
Afganistan’ın eski başbakanlarından ve Hizb-i İslâm örgütünün lideri Gülbeddin Hikmetyar, El Kaide lideri Usame bin Ladin’in yaşadığını söyledi.
El Arabiya Televizyonu’na konuşan Gülbeddin Hikmetyar, edindiği istihbaratlara göre Bin Ladin’in sağ olduğunu belirterek, El Kaide liderinin basına açıklama yapmayarak dikkatleri üzerine çekmemeyi tercih ettiğini kaydetti.
Dünyanın en çok aranan adamı olan Bin Ladin’in uzun süredir sessiz olması, öldüğü yolundaki söylentileri artırıyor. Bin Ladin’in son video görüntüleri 2004 yılının sonunda, ses kasedi ise 2006 yılı ortalarında yayımlanmıştı. Bin Ladin’in, Afganistan-Pakistan sınırında dağlık bölgelerde saklandığına inanılıyor. ABD’nin en çok arananlar listesinde Bin Ladin ile birlikte ön sıralarında yer alan isimlerinden Hikmetyar’ın güçleri ise, Afganistan’ın güneydoğusunda Pakistan sınırı yakınlarında faaliyet gösteriyor. Hikmetyar’ın Taliban’dan ayrılan Hizb-i İslâm adlı hareketi, Afganistan’da NATO bünyesinde bulunan yabancı askerlere ve ABD ordusuna karşı silâhlı mücadele veriyor. Hikmetyar, Ocak ayında yaptığı bir açıklamada, kendisine bağlı güçlerin 2001 yılının sonlarında, Bin Ladin ve yardımcısı Eymen El Zevahiri’nin Afganistan’ın doğusunda ABD askerlerinin eline geçmesini engellediğini söylemişti.
|
|
/ DUBAİ
15.05.2007
|
|
| |
Nejad’dan aynı nakarat |
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, muhtemel bir ABD saldırısına ‘’çok sert cevap’’ vereceklerini söyledi.
İran ajanslarının bildirdiğine göre Ahmedinejad, resmî ziyaret için bulunduğu Birleşik Arap Emirlikleri’nin başşehri Abu Dabi’de düzenlediği basın toplantısında, muhtemel ABD saldırısına ilişkin sert açıklamalar yaptı.
Muhtemel ABD saldırısına nasıl tepki vereceklerinin sorulması üzerine Ahmedinejad, ‘’Zorba güçler, İran halkının önünü kesemeyeceklerini anladılar. Ancak artık askerî saldırı dönemi geride kaldı. Bütün düşmanlarımız bir araya gelse de bize zarar veremezler. İran kendini koruyacak güce sahip’’ diye konuştu. ‘’ABD’nin İran’a saldıracak güce ve cesarete sahip olmadığını’’ söyleyen Ahmedinejad, ‘’ABD’nin İran’a saldırısı söz konusu değil. Ama böyle bir girişimde bulunurlarsa İran’ın bu saldırıya cevabı çok sert olacak’’ dedi.
Ahmedinejad, ABD yönetimiyle Irak konusunda yapmayı kararlaştırdıkları müzakere konusuna değinirken de Irak’taki güvenlik sorununun çözümü için görüşme talebinin karşı taraftan geldiğine dikkati çekti.
|
|
/ TAHRAN
15.05.2007
|
|
| |
El Kaide’den Cezayir seçimlerine boykot |
Terör örgütü El Kaide’nin Mağrip kolunun lideri Ebu Musab Abdüluvadud, Cezayirlileri 17 Mayıs’ta yapılacak seçimi boykot etmeye çağırdı.
Takma adı Aldülmalik Drukdal olan Abdüluvadud, El Cezire televizyon kanalında yayımlanan bant kaydında, seçimi “komedi” olarak niteleyerek, “Bu seçim, Cezayir’in tanık olduğu diğer komedilerden farksızdır. Bu seçime katılırsanız, bu döneklerle birlikte büyük günaha girersiniz” ifadesini kullandı. El Cezire’nin kısa bir bölümünü yayımladığı bantta, Abdüluvadud, “Bu seçime karşı tavır alın, boykot etmek ya da oy vermemek kâfidir” dedi ve “cihada devam” çağrısında bulundu. Cezayir’de 11 Nisan’da düzenlenen kanlı saldırılar, El Kaide’nin Mağrip kolu adını alan eski GSPC örgütü tarafından üstlenilmişti.
|
|
/ DUBAİ
15.05.2007
|
|
| |
MOSSAD: Müzakereler Suriye ile savaşa yol açabilir |
İsrail istihbarat servisi Mossad’ın şefi Meir Dagan’ın, Şam’dan gelen barış sinyallerinin taktik amaçlı olduğunu ve muhtemel müzakerelerin başarısızlığa uğraması halinde savaş çıkabileceğini söylediği kaydedildi.
Mossad Şefi Meir Dagan’ın Suriye ile barış müzakerelerine başlanması halinde bunun savaşa sebep olabileceğini söylediği öne sürüldü. Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre Meir Dagan, Suriye ile mevcut diplomatik tıkanıklık sayesinde statükonun devam ettiğini söyledi.
Bakanlar kurulu toplantısına katılan Mossad Şefi Dagan, Suriye’den gelen barış çağrılarının tatkik amaçlı olduğunu savundu. Dagan; İsrail ve Suriye arasında başlayacak bir müzakere sürecinin başarısız olması durumunda iki ülke arasında savaş çıkabileceğini öne sürerek, mevcut durumun sürdürülmesini tavsiye etti.
Sözlerinin yalnızca tahminlere değil, istihbarat raporlarına da dayandığını söyleyen Mossad şefi, Suriye’nin İsrail’e karşı savaş açma ihtimalinin zayıf olduğunu söyledi. Meir Dagan, Suriye’nin sınıra yaptığı yığınağın savunma amaçlı olduğunu ifade ederek, “Suriye Ordusu’nun Scud füzeleri İsrail cephesine ağır kayıplar verdirebilir; fakat İsrail’i teslim olmaya zorlayamaz. Suriyeliler de bunun farkında” diye konuştu.
|
|
/ TELAVİV
15.05.2007
|
|
| |
Rusya’da kafede patlama |
Rusya’da, önceki gece bir kafede meydana gelen patlamada, 10 kişinin öldüğü bildirildi.
Rus Interfax Haber Ajansı, Ural dağlarının güneyinde Orsk kasabasında bir kafede meydana gelen patlamadan sonra, 150 metrekarelik işyerinin tamamıyla yıkıldığını duyurdu. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı Sözcüsü Viktor Beltsov, binadan 10 kişinin cesedini çıkardıklarını belirterek, patlama sırasında kafede kaç kişinin olduğunu bilmediklerini söyledi.
|
|
/ MOSKOVA
15.05.2007
|
|
| |
Rum azınlığı raporu taraflı |
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) İnsan Hakları Komisyonu, Bozcaada ve Gökçeada’daki Rum azınlığının durumunu ele aldı.
Komisyonun dün Paris’te düzenlenen toplantısında ele alınan Rum azınlığının durumu hakkında İsviçreli parlamenter Andreas Gross’un hazırlamakta olduğu raporun Eylül ayındaki toplantılarda AKPM gündemine gelmesi bekleniyor. İsviçreli raportör, gelecek hafta raporuyla ilgili olarak Türkiye’yi ziyaret edecek. AKPM Türk heyeti başkanı Murat Mercan, dünkü toplantıdan sonra AA muhabirine yaptığı açıklamada, “taslak raporun tarafsız olmadığını ve içinde ciddî eksiklikler olduğunu’’ söyledi. Mercan, “bundan sonraki komisyon toplantılarında ve genel kurulda raporun içeriğinin daha dengeli hale gelmesi için çalışacaklarını’’ belirtti.
|
|
/ PARİS
15.05.2007
|
|
| |
ABD’de mahkemelerde Kur’ân’a el basma tartışması |
ABD’nin Kuzey Carolina eyaleti, mahkemelerde Kur’ân’ın üzerine de yemin edilip edilmemesini tartışıyor.
Amerikan Sivil Haklar Birliği’nin, dâvâlarda sadece İncil üzerine yemin edilmemesi için dâvâ açtığı mahkeme önceki gün devam etti. Oturumda avukat Seth Cohen, “Devlet dini yemin işine girecekse âdil olmalı” dedi. Dâvâ, 2005’te mahkemede Kur’ân üzerine yemin etmesine izin verilmemesi sebebiyle Seyide Mateen adına açılmıştı. Dâvâda, “Hıristiyanlık diğer dinlerin üzerinde kabul ediliyorsa bu anayasaya aykırıdır” fikri dile getirildi.
|
|
/ CAROLINA
15.05.2007
|
|
| |
Papa: Kürtaj insanlığa tehdit |
Papa 16. Benediktus, 5 günlük Brezilya gezisinin son gününde yüzlerce din adamının katıldığı konferansta yaptığı konuşmada, kürtaj konusuna değinerek Latin Amerika’da doğum kontrolü ve kürtajın yasallaşmasının “insanların geleceğini tehdit ettiğini”, bölgenin tarihsel Katolik kimliğinin saldırı altında olduğunu söyledi.
Papa 16. Benediktus, Latin Amerika’nın sorunlarıyla ilgili olarak Marksizm ve vahşi kapitalizmi suçladı.
5 günlük Brezilya gezisinin son gününde yüzlerce din adamının katıldığı bir konferansta yaptığı konuşmada, kürtaj konusuna da değinen Papa, Latin Amerika’da doğum kontrolü ve kürtajın yasallaşmasının “insanların geleceğini tehdit ettiğini”, bölgenin tarihsel Katolik kimliğinin saldırı altında olduğunu söyledi. Selefi 2. Jean Paul gibi Kapitalizm ve Marksizmi eleştiren Benediktus, Marksist sistemin sadece ekonomik ve ekolojik yıkıma sebep olmadığını, aynı zamanda insan ruhunu da tahrip ettiğini ileri sürdü.
Benediktus, Latin Amerika’daki konuşmasında, kapitalizm ve küreselleşmeye de çatarak, bu sistemlerin zengin ile fakir arasındaki ayırımı derinleştirdiğini, uyuşturucu, alkol kullanımı yoluyla kişisel itibarı zedelediğini ve sahte mutluluk illüzyonlarına yol açtığını kaydetti.
|
|
/ APARECİDA
15.05.2007
|
|
| |
AB dışişleri bakanları Brüksel’de toplandı |
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin dışişleri bakanları Rusya ile yapılacak zirveyi görüşmek için Brüksel’de biraraya geldi.
Brüksel-Moskova hattında kötüleşen atmosfere rağmen bakanlar, AB-Rusya zirvesinin olacağını belirtti. AB-Rusya ilişkileri, Moskova’nın Polonya’dan et ithaline izin vermemesi ve Kosova’nın bağımsızlığına karşı çıkması sebebiyle bozulmuştu. AB dönem başkanı Almanya’nın Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, “Zirve olup olmayacağına yönelik tartışmaları sonlandırmalıyız.” dedi. Durumun karışık olduğunu kabul eden Steinmeier, “AB, uluslar arası sorunları çözmek için Rusya’ya ihtiyaç duyuyor. Ancak Rusya, Brüksel’e ihtiyaç duyuyor. İkili ilişkilerde mantığın öne çıkacağına eminim” dedi.
Bu arada, toplantıya katılmak üzere gelen AB’nin genişlemeden sorumlu komiseri Olli Rehn, Belgrad’ı ziyaret edeceğini söyledi. Sırbistan’da Avrupa yandaşı hükümetin kurulması, Brüksel’i rahatlattı. Sırbistan Meclis Başkanlığı’na aşırı sağcının gelmesi Brüksel’i endişelendirmişti. Hükümeti kurmak üzere anlaşma sağlanması ile Brüksel rahatlamış ve bu gelişmenin ardından Nikoliç’in de meclis başkanlığında çekilmişti. Olli Rehn, “Demokratik güçlerin görüşmeleri iyi bir şekilde sonlandıracağına ve meclisin de bu hükümete onay vereceğine inanıyorum. Kişisel olarak Sırbistan’ı ziyaret edip bu konuları ve hükümetin planını görüşeceğim.” şeklinde konuştu.
|
|
/ BRÜKSEL
15.05.2007
|
|
| |
İngilizler depresyonda |
İngiltere’de aile hekimlerinin rekor seviyede kişiye antidepresan verdiği, sadece geçen bir yıl içinde 31 milyon müsekkin ilâç reçetesi yazıldığı açıklandı.
Sağlık Bakanlığı ve uzmanların uyarılarına rağmen, antidepresan kullanımının artmasını eleştiren The Times gazetesi, ‘’Antidepresan Milleti Olduk’’ diye manşet attı.
İngiltere’de yapılan araştırmalar, depresyonun her beş kişiden birini hayatının en az bir döneminde etkisi altına aldığını gösteriyor. Bu da 16-75 yaş arasındaki nüfusun içinde en az 1,5 milyon kişinin depresyonun etkisi altında olduğu anlamına geliyor. Depresyon ayrıca, İngiltere’deki intiharların yüzde 70’inde temel sebeplerden biri kabul ediliyor.
|
|
/ LONDRA
15.05.2007
|
|
|
|
