|
|
|
Araplardan blok barış |
Filistin Dışişleri Bakanı Ziyad Ebu Amr, İsrail’in Arap barış planını kabul etmemesi halinde, uluslar arası toplum tarafından yalnız bırakılması gerektiğini söyledi. Amr, AFP’ye yaptığı açıklamada, “İsrail (barış çabalarına) sürekli olarak köstek oluyor ve neredeyse bütün uluslar arası toplum tarafından desteklenen Arap barış planını reddederse bu ülke dünya tarafından yalnız bırakılmalıdır” dedi.
Arap ülkelerinin adil ve global bir barışa ulaşmak için çabalarını devam ettireceğine vurgu yapan Amr, Hamas önderliğindeki ulusal birlik hükümetinin Arap barış inisiyatifine ilişkin tavrının sorulması üzerine de hükümetin tamamının bu inisiyatifi, Arap-İsrail anlaşmazlığına çözümün temeli olarak algıladığını ve ayrıca inisiyatifin ulusal birlik hükümetinin programında yer aldığını söyledi.
Bu arada, Suudi Arabistan’ın başşehri Riyad’da önceki gün bir araya gelerek bugün başlayacak liderler zirvesinin hazırlıklarını yapan Arap Birliği Dışişleri Bakanları, 2002 tarihli Arap barış inisiyatifini uygulamaya çalışmak amacıyla bir çalışma grubu kurmaya karar vererek, ilk kez blok halinde İsrail ile müzakereden yana tavır koyuyor.
Lübnan’ın başşehri Beyrut’ta 2002’de ortaya atılan barış planına oy birliğiyle işlerlik kazandırma niyetlerini gösteren Dışişleri Bakanları, İsrail dahil olmak üzere ilgili bütün taraflarla temaslar başlatmak için “çalışma grupları” kurulması çağrısında bulundular. Toplantıya katılan bakanlardan biri, adının açıklanmamasıyla kaydıyla yaptığı açıklamada, “Araplar, başta Filistinli mülteciler gibi çetin bir konu üzerinde olmak üzere, kendi girişimlerinin ayrıntılarını ele almak amacıyla İsrail ile müzakerelere hazır olduklarını ilan ederek, barış için kararlı oldukları yönünde dünyaya açık bir mesaj da ilettiler” dedi.
Geçmişte, birçok Arap ülkesi, İsrail ile müzakerelerde bulunmuş, hatta aralarından Mısır, Ürdün ve Moritanya İsrail ile ilişkilerini normalleştirmişti. Ancak ilk kez bir bütün halinde Arap Birliği, bu yönde niyet bildiriyor ve müzakere başlatmak için bir mekanizmayı hayata geçiriyor.
Bir başka Arap bakan da, yine adının gizli tutulması şartıyla yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanlarının barış planına ilişkin kararı, önceki zirvelerde görülenin aksine gergin ve hararetli tartışmalardan uzak bir ortamda kabul ettiklerine vurgu yaptı. 2002’deki zirvede Suudi Arabistan’ın başını çektiği 11 ülke, bir bakanlar komitesi kurmayı kararlaştırmış ve komiteyi de üyeleri arasından eylem grupları oluşturmakla görevlendirmişti. Açıklamada bulunan Arap bakanlardan biri, komitenin gerekli görmesi halinde diğer Arap ülkelerine de çağrıda bulunabileceğini belirtti ve “İki ya da üçerli bu gruplar Arap barış planını tanıtmak için ve bunu BM Güvenlik Konseyine kaydettirmek için temaslar başlatacak” dedi.
|
/ RİYAD
28.03.2007
|
|
|
Blair, Tahran’ı tehdit etti |
İngiltere Başbakanı Tony Blair, İran’ın elindeki 15 İngiliz deniz piyadesinin salıverilmesini diplomasinin sağlamasını ümit ettiğini, ancak bu olmazsa Londra’nın “farklı aşamaya” geçmeye hazırlandığını söyledi.
Blair, bir televizyon kanalına verdiği demeçte, İran yönetiminin, İngiliz denizcileri salıvermek zorunda olduğunu anlayacağını ümit ettiğini, aksi takdirde sorunun farklı bir aşamaya geçeceğini ifade etti. İngiltere Başbakanı, “farklı aşamaya geçmekten neyi kastettiğinin” sorulması üzerine, bunun görüleceğini, ancak karşı tarafın “kadın ve erkek askerlerinin gerçekten Irak karasularında, BM yetkisi altında ve bu yetkiye uygun olarak tamamen doğru biçimde devriye gezerken fiilen ele geçirilip İran’a götürülmesi durumunu kabul edemeyeceklerini” anlaması gerektiği ifadesini kullandı.
Kendisinin öncelikli kaygısının İngiliz askerlerinin sağlıkları olduğunu belirten Blair, şu an, İran hükümetinin bu kişileri salıvermesi gerektiğini anlamasını ve çözümü diplomatik kanallarla sağlamaya çalıştıklarını söyledi. İran Devrim Muhafızları, geçen cuma günü, Basra Körfezi’nde 15 İngiliz deniz piyadesini, “sınır ihlali” gerekçesiyle gözaltına almış, İngiltere ise askerlerinin körfezdeki Irak karasularında rutin denetleme sırasında ele geçirildiklerini ileri sürmüştü.
|
/ LONDRA
28.03.2007
|
|
|
Beckett yardım istemeye mi geldi? |
İngiliz The Times gazetesi, İngiltere Dışişleri Bakanı Margaret Beckett’ın İran’ın alıkoyduğu İngiliz askerlerin serbest bırakılması için Türkiye’den yardım isteyebileceğini yazdı.
Gazete, İngiliz diplomatların, İran’ın askerleri serbest bırakması için çeşitli ülkelerde lobi faaliyeti yaptıklarını yazdı. Gazete, “Dışişleri Bakanı Margaret Beckett, Tahran ile yakın ilişkileri olan Ankara’dan yardım isteyebilir.” dedi. İngiliz basını, dün Ankara’da temaslarına başlayan Beckett’in ilk olarak Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile bir araya geleceğini haber verdi. Beckett’in Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da kabul edeceği haber verildi.
|
/ LONDRA
28.03.2007
|
|
|
İsrail, Arap Planını kabul etsin |
Ürdün Kralı Abdullah, gün içinde ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile yaptığı görüşmede ele alınan konular ve Arap barış planıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Ürdün Kralı Abdullah, Arap barış planı hakkında ABD Dışişleri Bakanı Rice’la konuştukları hakkında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Abdullah, “İsrail Hükümeti Arap barış planına saygı duymalı ve bölge barışı için olumlu adımlar atmalıdır. İsrail Hükümeti bu fırsatı iyi değerlendirmeli ve bölge barışına katkıda bulunmalıdır. Arap barış planı tüm unsurları düşünülmüş, kapsamlı bir barış planıdır” dedi. İsrail ve Filistin’in aynı sınırları paylaşan iki devlet olduğunu vurgulayan Abdullah, “Taraflar birbirini tanımalı ve barış içinde yaşamaya alışmalıdır. İsrail ve Filistin geçmiş yıllarda yaptığı anlaşmaları gözden geçirip tazelemelidir. Ortadoğu bölgesini paylaşan Iraklı, Lübnanlı ve Filistinli Müslümanların artık daha iyi bir hayat yaşamaları ve tüm bölgeye barış getirilmesi adına bir şeyler yapmaları lâzım” diye konuştu. Lübnan’ın iç meselelerine dış odakların karışmaması gerektiğini belirten Abdullah, “Kendi problemlerini çözmeleri için Lübnanlılara fırsat tanınmalıdır” şeklinde konuştu.
|
/ AMMAN
28.03.2007
|
|
|
Hoşyari’den, Araplara küstahça karşılık |
Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, hükümetin yükümlülüklerinin farkında olduğunu, ulusal uzlaşma için Arapların buyurmasına gerek olmadığını söyledi.
Arap Birliği liderler zirvesi öncesi Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da yapılan hazırlık toplantısına katılan Zebari, AFP’ye yaptığı açıklamada, Irak anayasasında değişiklik yapılmasından yana tavır belirleyen Arap Dışişleri Bakanlarına atıfta bulunarak, “Anayasada değişiklik, zaten anayasa metninde öngörülen bir zorunluluktur ve bize söylemelerini bekleme gereği duymaksızın bunu icra etmeye kararlıyız” ifadesini kullandı.
Ekim 2005’teki referandumla kabul edildiği üzere anayasada değişiklik imkanı anayasa metninde yer alıyor. Anayasayla belirlenen federalizme, ülkenin bütün doğal zenginliklerden yoksun olan en yoksul orta bölgelerine sıkışıp kalacakları endişesiyle karşı çıkan Iraklı Sünniler anayasada değişiklik istiyor. Bu istek, başta Suudi Arabistan olmak üzere Sünni Arap ülkelerince de destekleniyor.
Irak’ın Kürt Dışişleri Bakanı Zebari, “Halkımıza karşı yükümlülüklerimiz var ve bunların farkındayız. Arap ülkelerinden gelen buyruklara ihtiyacımız yok. Ulusal uzlaşmanın onların değil bizim fikrimiz olduğunu söylüyoruz” dedi ve Irak’ın terörle mücadele etmek, Irak topraklarına teröristlerin girişini engellemek amacıyla sınırları kontrol etmek için Arap ülkelerinden yardım beklediklerini kaydetti. Arap ülkelerinin Irak’taki ulusal uzlaşma sürecini güçlendirmek için eski Baaslılardan arındırılmaya ilişkin yasanın gözden geçirilmesi talebi hakkında da Zebari, ülkesinin kendisinden istenmeden de bunu taahhüt ettiğini vurguladı.
|
/ RİYAD
28.03.2007
|
|
|
Mısır’da skandal referandum |
Mısır’da anayasa değişikliği reform paketi, önceki günyapılan referandumda yüzde 75,9 “evet” oyuyla kabul edildi.
Adalet Bakanlığından yapılan açıklamada, referanduma katılım oranının ise yüzde 27,1’de kaldığı bildirildi. Mısır’daki bağımsız İnsan Hakları Örgütü ise katılımın yüzde 6-9 arasında olduğunu ileri sürdü. Hükümetin, başta Müslüman Kardeşler örgütü olmak üzere İslâmî muhalifleri siyasî sistem dışında tutmasına yardımı olacağı belirtilen anayasa değişikliği paketi, aralarında terörle mücadele çerçevesinde polisin yetkilerinin artırılmasıyla ilgili unsurların da yer aldığı 34 maddeden oluşuyor.
Müslüman Kardeşler dahil bütün muhalif gruplar, oylamanın adil olacağından şüpheli olduklarını söyleyerek, yandaşlarına referandumu boykot etme çağrısında bulunmuştu. Anayasa değişikliği paketinde, terörle mücadeleyle birlikte seçimlerin gözetimine ilişkin maddeler bulunuyor. Paket, geçen hafta iktidardaki Ulusal Demokrat Parti’nin çoğunlukta olduğu 454 sandalyeli mecliste, milletvekillerinin 315’inin oyuyla kabul edilmişti. Anayasa değişikliği paketinde, dinî temele dayanan her türlü siyasî faaliyete yasak getirildiği için, Müslüman Kardeşlerin, cumhurbaşkanı seçimlerine aday sunabilmesi için aranan şart olan parti kurma imkânının elinden alınmış olduğu belirtiliyor.
Muhalefet ayrıca, paketteki maddelerin seçimlerin denetlenmesini zayıflattığı görüşünü savunuyor. Yetkililere hakim kararı olmadan zanlıların konuşmalarını dinleme, yazışmalarını inceleme ve zanlıların evlerini arama yetkisi tanınması da anayasa değişikliklerinin en tartışılan maddeleri arasında yer alıyor.
|
/ KAHİRE
28.03.2007
|
|
|
Haşimi Türkiye’ye geldi |
Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi, temaslarda bulunmak üzere Ankara’ya geldi. Haşimi, Esenboğa Havaalanı’nda Ankara Valisi Kemal Önal ve Başbakanlık Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu tarafından karşılandı.
Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Haşimi’nin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile bir araya gelmesi öngörülüyor. Görüşmelerde, bölgesel sorunların yanı sıra iki ülkeyi ilgilendiren konuların ve ağırlıklı olarak İstanbul’da yapılması beklenen genişletilmiş Irak toplantısının ele alınması bekleniyor.
|
/ ANKARA
28.03.2007
|
|
|
Bush’dan Maliki’ye ültimatom |
ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Zalmay Halilzad, Beyaz Saray yönetiminin Nuri El Maliki hükümetine, ülkede yaşanan huzursuzlukları giderme konusunda süre verdiğini belirtti.
Irak’taki görev süresi sona yaklaşan ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Halilzad, Irak’ın içinde bulunduğu genel durumla ilgili düzenlediği veda niteliğindeki basın toplantısında, “Irak’taki gelişmeler, şu an olumlu yönde ilerliyorsa da, Iraklı yetkililerin şunu bilmesini istiyorum ki; Irak’ta yaşanan gelişmeler konusunda Amerikalılar’ın sabrı tükenmek üzeredir. Maliki hükümeti, ülkede yaşanan huzursuzlukları azaltmak için etkili adımlar atmalıdır” dedi. Bağdat güvenlik planının uygulanmaya başlamasından itibaren geçen 6 hafta içinde yaşanan şiddet olaylarının yüzde 25 oranında azaldığını kaydeden Amerikalı diplomat, “Ancak bu Amerikan halkı için yeterli bir durum değildir. Maliki hükümeti, güvenliğin sağlanması için önlemlerini arttırmalıdır” şeklinde konuştu. ABD’nin Maliki hükümetine Irak’ta yaşanan güvenlik sorunlarının çözümü için süre tanıdığını anlatan Halilzad, 30 Haziran’a kadar Irak’taki güvenlik sorunlarını çözememesi durumunda ABD’nin Maliki hükümetine verdiği desteği kesebileceğine dikkat çekti.
|
/ BAĞDAT
28.03.2007
|
|
|
Pandalar için fabrikalar kapanacak |
Çin, titizlikleriyle tanınan pandaları korumak için Siçuan bölgesinde çevreyi kirleten fabrikaları kapatıyor.
China Daily gazetesinin haberine göre, 1869’da Fransız misyoner Armand David tarafından pandaların ilk görüldüğü Ya’an’da yerel hükümet, pandaları korumaya yardımcı olmak için çevreyi kirleten bazı fabrikaları kapattı ve diğerlerini de atıklarını temizlemeleri yolunda uyardı. Yerel hükümetin geçen birkaç yıl içinde pandaların sağlığı için yaklaşık 30 işletmeyi kapattığı belirtildi. Millî hazine olarak görülen dev pandaların korunması için her türlü tedbirin alındığı Çin’de Siçuan, Şaanksi ve Gansu bölgelerinde yaklaşık 1000 panda yaşıyor.
|
/ PEKİN
28.03.2007
|
|
|
|