Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 01 Şubat 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

Erdoğan: 301’i kaldıramayız

Başbakan Erdoğan, “TCK’nın 301. maddesiyle ilgili düzenlemelerde bir erteleme söz konusu mu?” şeklindeki soruyu cevaplandırırken, “301 ile alâkalı bazı sivil toplum örgütlerinin yalnızca ‘yasa kalksın’ teklifiyle geldiğini” hatırlatarak, “301’i kaldıramayız, kimse bizden bunu istemesin” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “301 ile alakalı bazı sivil toplum örgütlerinin yalnızca ‘yasa kalksın’ teklifiyle geldiğini” hatırlatarak, “301’i kaldıramayız, kimse bizden bunu istemesin” dedi.

Erdoğan, ‘’Afrika Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları 8. Zirvesi’’ne katıldığı Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’dan Ankara’ya gelişinde Esenboğa Havalimanında yaptığı açıklamanın ardından soruları cevaplandırdı. Erdoğan, bir gazetecinin, ‘’TCK’nın 301. maddesiyle ilgili düzenlemelerde bir erteleme söz konusu mu?’’ sorusunu cevaplarken, ‘’301 ile alakalı bazı sivil toplum örgütlerinin yalnızca ‘yasa kalksın’ teklifiyle geldiğini’’ söyledi. ‘’301’i kaldıramayız, kimse bizden bunu istemesin’’ diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

‘’301 ile ilgili değişiklik önerilerine açık olduğumu her zaman söyledim. Ama kim ki ‘301 kalksın’ diyorsa önce kendine bakacak. Çünkü bu tür hakaretler, bu tür yani ciddi manada bizim değerlerimize saldırıların kabul edilebilmesi, buna, ‘eyvallah’ denilmesi, bizim tarafımızdan kabul edilemeyeceği gibi bu kanunla ilgili eş tüm AB’ye üye ülkelerde maddeleri görecekler, dünyanın diğer ülkelerinde de buna benzer maddeleri göreceklerdir. Ama madde içerisinde fıkralarda bazı değişikler yapılabilir. Buna açık olduğumuzu söyledik. Bununla ilgili yaptığım toplantıda bir arada olan sivil toplum örgütleri, bir araya gelip de bize ortak bir teklif henüz sunamadılar. Fakat, Hükümet olarak ayrıca bir çalışma yaptırıyoruz. Eğer bize bu noktada ciddi bir teklif gelmediği takdirde gerekirse o zaman kendi adımımızı kararımızı vererek atarız.’’

/ ANKARA

01.02.2007


 

Sivil toplumdan 301 kampanyası

Sivil toplum kuruluşları, Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmeden önce hedef gösterilmesine sebep olan TCK’nın 301. maddesinin değiştirilmesi için bir dizi kampanya başlattı. Başbakan Erdoğan’ın “çağrısı” üzerine geçen yıl 301 için öneri hazırlamak amacıyla bir araya gelen, ancak ortak bir teklif sunamayan sivil toplum kuruluşları da yeniden çalışma başlatma kararı aldı.

Sivil toplum kuruluşları, Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmeden önce hedef gösterilmesine neden olan Ceza Yasası’nın (TCK) 301. maddesinin değiştirilmesi için bir dizi kampanya başlattı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “çağrısı” üzerine geçen yıl 301 için öneri hazırlamak amacıyla bir araya gelen ancak, ortak bir teklif sunamayan sivil toplum kuruluşları da yeniden çalışma başlatma kararı aldı.

Boğaziçi Üniversitesi öğretim elemanları, geçen hafta “Türklüğe hakaret”i suç sayan maddenin tümden kaldırılması için bir bildiriyi imzaya açmıştı.

İnsan Hakları Derneği (İHD), İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER), Helsinki Yurttaşlar Derneği (HYD) ve Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) Türkiye Şubesi’nin oluşturduğu İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) kısa vadede 301. maddenin kaldırılması, uzun vadede düşünce ve ifade özgürlüğünün sağlanması için kasım ayında başlattığı “Düşünceye Özgürlük Kampanyası”nı canlandırma kararı aldı.

İHOP’un dönem sözcüsü ve MAZLUMDER Genel Başkanı Ayhan Bilgen, geçen eylül ayından beri süren kampanya çerçevesinde 17 bin imza toplandığını belirttikten sonra şunları söyledi:

“Dink’in öldürülmesi sonrası yeniden değerlendirme yaptık. 301. maddenin kaldırılması için yeni bir çalışma başlatıyoruz. İlk aşamada, toplanılan imzaları TBMM Başkanı Bülent Arınç’a vereceğiz. İnternet üzerinden imza kampanyamız da sürüyor.”

Girişim sivil itaatsizliğe çağırıyor

ması için kasım ayında başlattığı “Düşünceye Özgürlük Kampanyası”nı canlandırma kararı aldı.

İHOP’un dönem sözcüsü ve MAZLUMDER Genel Başkanı Ayhan Bilgen, geçen eylül ayından beri süren kampanya çerçevesinde 17 bin imza toplandığını belirttikten sonra şunları söyledi:

“Dink’in öldürülmesi sonrası yeniden değerlendirme yaptık. 301. maddenin kaldırılması için yeni bir çalışma başlatıyoruz. İlk aşamada, toplanılan imzaları TBMM Başkanı Bülent Arınç’a vereceğiz. İnternet üzerinden imza kampanyamız da sürüyor.”

Girişim sivil itaatsizliğe çağırıyor Müzisyen Şanar Yurdatapan’ın yürüttüğü “Düşünce Suçuna Karşı Girişim” de daha önce Dink’i yargılandığı davalarda yalnız bırakmamak için başlattığı, “Dink’in Suçuna Katılır mısınız” kampanyasını canlandırıyor. Girişim, “Elbette soykırım vardır diyorum” diye demeç verdiği için Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde Dink aleyhine açılan davanın 22 Mart’taki duruşmasında, düşünce özgürlüğüne duyarlı herkesi “Ben de Hrant Dink’im” demeye çağırıyor.

GTP’den “Beni de

yargıla 301” kampanyası

301 karşıtlarının diğer bir unsuru da Güçlü Türkiye Partisi (GTP).

Dink, katledildikten sonra Agos gazetesinin Şişli’deki binasına “Katil 301” dövizleriyle yürüyen GTP üyeleri, bu kez de “Beni de yargıla 301” diye kampanya başlattı.

GTP Genel Başkanı Tuna Bekleviç, kampanya çağrı metninde, “TCK 301. madde, ‘ortak gelecek’ hedefine odaklanması gereken bir Türkiye’yi düşüncenin suç olduğu bir ‘ortak geçmiş’e sürüklemektedir. Biz, Türk, Kürt, Ermeni, Süryani, Laz, Çerkez, Arap, Laik, Ateist, İslamcı, Alevi, Yahudi, Kemalist, Sosyalist, Komünist, Liberal, Sosyal Demokrat, Kadın ve Erkek olarak Türkiye topraklarında ikamet ediyoruz ve biz hepimiz ‘Güçlü Türkiye’ istiyoruz” dedi.

Bu kampanyayla 301 genç, yasa kapsamındaki bir suçu 23 Şubat’tan itibaren işleyip 10’arlı gruplar halinde kendilerini mahkemelere ihbar edecek. Kampanyaya destek vermek isteyenlerden, isimleri ve yaşlarını [email protected] adresine bildirmeleri isteniyor.

Sabancı: 301 ve uygulaması utanç veriyor

Türk Sanayi ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) eski Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı, 37. Genel Kurul’daki konuşmasında “Demokrasiye sahip çıkmak isteniyorsa yapılacak ilk iş 301. maddenin ve yerleşik uygulamalarının yarattığı utançtan kurtulmaktır” demişti.

CNN Türk’te yayınlanan “Manşet” programına katılan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, 301. maddeyle ilgili çalışmalarını bitirdiklerini, birlikte hareket ettikleri diğer kuruluşlarla maddeyi görüşmek amacıyla son kez bir araya geleceklerini söyledi. 301. madde benzerlerinin bütün Avrupa Birliği ülkelerinde bulunduğunu savunan Hisarcıklıoğlu, “Her ülke kendisini korumak zorundadır. Ancak maddedeki muğlak ifadeleri netleştirmemiz lazım” dedi.

/ İSTANBUL

01.02.2007


 

Irak işgali internette protesto edilecek

DİSK, KESK ve meslek odaları, Irak’ın işgalinin 4. yıl dönümü dolayısıyla 20 Şubat-20 Mart 2007 tarihleri arasında internette miting yapmayı da içeren bir kampanya düzenleyecek.

Alınan bilgiye göre, hazırlıkları devam eden kampanya, önümüzdeki günlerde demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilere duyurularak, son program birlikte oluşturulacak. Kampanyanın hedefleri, ‘’Irak işgalini protesto’’, ‘’ABD’nin Orta Doğu politikalarını protesto’’, ‘’AKP’nin ABD yanlısı politikalarını teşhir’’ ve ‘’Barış için mücadelenin yükseltilmesi’’ olarak belirlendi. Kampanya için bir logo belirlenecek, duvar gazetesi, afiş, bildiri, broşür ve stikerlar hazırlanacak, basın kuruluşları için bilgi notları ve reklam spotları oluşturulacak. Irak işgali nedeniyle yaklaşık 1 milyon kişinin hayatını kaybettiği vurgusu yapılacak kampanyada, düzenlenecek etkinliklere de 1 milyon kişinin katılımı sağlanmaya çalışılacak. Kampanyanın sloganı, ‘’Irak’ta işgale ve savaşa dur de ilk bombanın atıldığı 20 Mart 20.00’de (20M20) bir ses ver... Bir ışık yak...’’ olarak belirlendi. Türkiye çapında ve illerde yapılacak çalışmalar katılımcı örgütler tarafından birlikte yürütülecek. Örgütler kendi bağımsız etkinliklerini de yapabilecek. Yapılması planlanan ortak etkinlikler arasında ‘’barış zinciri oluşturma’’, ‘’barış şenlikleri’’ ve ‘’pazar yerlerinde tencere/düdük eylemleri’’ bulunuyor. Kampanyanın, 19 Şubat 2007’de genel başkanlar düzeyindeki katılımla kamuoyuna duyurulması öngörülüyor. Panel, açık oturum ve konferansların düzenleneceği kampanyada, ayrıca kahvehane, iş yeri düzeyinde de toplantılar yapılması planlanıyor. Kampanya, ABD’nin Irak’ı bombalamaya başladığı 20 Mart saat 20.00’deki eylemle sona erecek. Eylemde, ışıklar 10 dakika boyunca kapatılarak mumlar yakılacak ve ‘’Savaşa dur’’ çağrısı yapılacak. Kampanyada, alışılmış protesto gösterilerinin dışında ‘’e-miting’’ yöntemine başvurulacak. Oluşturulacak ‘’20M20’’ isimli internet sitesinde e-miting düzenlenecek.

/ ANKARA

01.02.2007


 

Dink suikastında 7. tutuklama

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Trabzon’da yakalanarak İstanbul’a getirilen ve dün adliyeye sevk edilen Salih Hacısalihoğlu tutuklandı.

İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ndeki işlemleri tamamlanarak Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne sevk edilen Salih Hacısalihoğlu (30), sağlık kontrolünden geçirildikten sonra savcı tarafından sorguya alındı. Hacısalihoğlu, savcının tutuklanması istemiyle gönderdiği nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Hacısalihoğlu, Ogün Samast, Yasin Hayal, Ahmet İskender, Ersin Yolcu, Zeynel Abidin Yavuz ve Erhan Tuncel’in ardından soruşturma kapsamında tutuklanan 7. kişi oldu. Bu arada, Hrant Dink’in katil zanlısı Ogün Samast’ın, Türk bayrağı ve Atatürk’ün sözü fon alınarak fotoğrafının çekilmesi ve bu fotoğrafın basında yer almasını soruşturmak üzere görevlendirilen 3 müfettiş, Samsun’da çalışmalarına başladı.

/ İSTANBUL

01.02.2007


 

Emniyet iddiaları yalanladı

Emniyet Genel Müdürlüğü sözcüsü İsmail Çalışkan, gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesi ile ilgili basına yansıyan haberlerin bazılarının spekülatif olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

Çalışkan, yaptığı açıklamada, cinayetin ardından faillerin kısa sürede yakalanarak adalete teslim edildiğini, konunun bütün yönleriyle aydınlatılmasına yönelik çalışmaların da büyük bir hassasiyetle devam ettiğini söyledi. Konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığınca idari soruşturma başlatıldığını, mülkiye müfettişlerinin de ilgili illerde çalışmakta olduğunu vurgulayan Çalışkan, ayrıca mülkiye müfettişlerinin isteği üzerine bir polis başmüfettişi ve bir jandarma müfettişinin de iddiaları araştırmak üzere görevlendirildiğini kaydetti. ‘’Son süreçte basına yansıyan spekülatif haberlerin bazıları gerçeği yansıtmadığı gibi kamuoyunu da gereksiz tereddütlere sevk eder niteliktedir’’ diye konuşan Çalışkan, halen adli ve idari açıdan çok yönlü soruşturmaların devam ettiğini ve bu süreçte kamuoyuna aktarılacak bilgilerde daha titiz davranılmasını istedi. Çalışkan, emniyet teşkilatının konuyu bütün yönleriyle aydınlatarak kamu vicdanının rahatlatılması adına üzerine düşenleri büyük bir sorumlulukla yapmaya devam edeceğini kaydetti.

/ ANKARA

01.02.2007


 

Danıştay kararıyla içki satışı

Danıştay 13. Dairesi, içki ve sigaraların internet, televizyon, faks ve telefon gibi elektronik ticaret araçları kullanılarak satışını yasaklayan yönetmelik hükmünü iptal etti.

Danıştay 13. Dairesi, içki ve sigaraların internet, televizyon, faks ve telefon gibi elektronik ticaret araçları kullanılarak satışını yasaklayan yönetmelik hükmünü iptal etti.

Alınan bilgiye göre, Danıştay 13. Dairesi, içki ve sigaraların internet, televizyon, faks ve telefon gibi elektronik ticaret araçları kullanılarak satışını yasaklayan yönetmelik hükmünü iptal etti. Gima Gıda ve İhtiyaç Malzemeleri Şirketi, 24 Ağustos 2005 tarihli ‘’Tütün Mamulleri, Alkol ve Alkollü İçkilerin Toptan ve Perakende Satışı ile Satış Belgelerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’’in 6. maddesinde yer alan ‘’İş yerlerinden veya sanal bir iş yerinden internet, televizyon, faks ve telefon gibi elektronik ticaret araçları kullanılarak her türlü tütün mamulü ve alkollü içki satışı ve bu yöntemle satılan ürünün kapıda teslim edilmesi şeklindeki uygulamalar yapılamaz’’ hükmünün iptali talebiyle Danıştayda dâvâ açtı.

Danıştay 13. Dairesi, söz konusu yönetmeliğin ilgili hükmünü hukuka aykırı bularak, oy çokluğuyla iptal etti.

Dairenin gerekçesinde, dava konusu yönetmelik hükmündeki düzenlemenin, tütün, tütün mamulleri ve alkollü içkiler piyasasında faaliyet gösteren perakende satıcılara yönelik olduğu, toptan satıcıları kapsamadığına işaret edildi. Söz konusu yönetmeliğin dayanağı olan, Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumunun görev ve yetkilerine ilişkin düzenlemeleri içeren 4733 sayılı Kanun’da, tütün, tütün mamulleri ve alkollü içkilerin satış belgesinde yazılı iş yerinden doğrudan tüketicilere satılması gerektiği yolunda bir düzenlemeye yer verilmediği savunuldu.

Bu nedenlerle söz konusu düzenlemenin yasal dayanağının bulunmadığı ifade edilen gerekçede, ‘’Tüketicinin, tütün mamulü ve alkollü içkileri tanımadan ve bilmeden, söz konusu elektronik araçları kullanarak ürün siparişi veremeyeceği kuşkusuzdur’’ denildi. Mesafeli satışların, ‘’tütün mamulü ve alkollü içkilerin tüketiminden kaynaklanan zararları ortadan kaldırmak için alınan tedbirleri etkisiz hale getirecek riskler taşıdığı’’nın öne sürüldüğü belirtilen gerekçede, şunlar kaydedildi:

‘’Belirtilen elektronik ticaret araçları kullanılarak yapılacak satışın da yönetmelikte belirtildiği gibi kurumdan satış belgesi almış, açık ve tam adresi belli bir iş yerine sahip perakende satıcı tarafından yapılacağı aşikar olduğu gibi, söz konusu araçlar kullanılarak yapılacak satış yöntemi düzenlenirken, tütün mamulü ve alkollü içkilerin 18 yaşından küçükler tarafından satın alınmasını engelleyebilecek tedbirlerin de kolaylıkla alınabileceği hususunda kuşku bulunmamaktadır.’’

KARŞI OY; DÂVÂ KONUSU

YÖNETMELİK HUKUKA UYGUN

Dairenin kararına katılmayan üyeler Faruk Öztürk ile Ali Öztürk’ün karşı oy gerekçelerinde, söz konusu düzenlemenin, Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumunun, toplumu tütün mamulleri ile alkollü içkilerin zararlı etkilerinden koruma hedefine uygun nitelik taşıdığı ve dava konusu yönetmeliğin bu nedenle hukuka uygun olduğu belirtildi.

/ ANKARA

01.02.2007


 

Irak’la ticareti kesmek teröre yarar

Türk Irak İş Konseyi Başkan Yardımcısı Rasim Narin, bir çok şehirde yüz binlerce kişinin Irak ile ticaretle geçimini sağladığını belirterek, “Ticareti kesmek terörü destekler, bunu da göz önünde tutmalıyız. Ticaretin durmasından en büyük yararı terör örgütü sağlar” dedi.

Türk Irak İş Konseyi Başkan Yardımcısı ve Irak’a büyük miktarda ihracat yapan BYS Holding’in Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Narin, yaptığı açıklamada, Türk şirketlerinin savaş öncesi Irak’a BM Petrol Karşılığı Gıda yardımı ihaleleri kapsamında 1,5 milyar dolarlara varan miktarlarda ihracat yaptığını, ancak bu ihalelerin bitmesi sonrası ihracatın 150-200 milyon dolara gerilediğini belirtti. Daha önce çoğunlukla Türk şirketlerinin karşıladığı bakliyat, yağ ve un ihtiyacının artık ABD, Kanada ve Avustralyalı firmalarca karşılandığını dile getiren Narin, mevcut ihracatı yapabilmek için de büyük mücadele verdiklerini dile getirdi. Son olarak SOMO’dan gönderilen yazıyla gündeme gelen ‘muhatap krizinin’ uzun bir süredir yaşandığını aktaran Narin, şunları kaydetti: ‘’Biz yıllardır Irak’ın bütün olarak düşündük ama iş uygulamaya gelince bütünlüğün olmadığı gerçeğine göre hareket ettik. Kuzey Irak’tan geçebilmek için halen kamyon başına 100-150 dolar civarında para ödüyoruz. Bunun karşılığı bize makbuz kesiliyor ama paranın nereye gittiği belli değil. Burada kurulan gümrük binaları Türkiye’dekilerden daha modern hale geldi. Öyle ki yaptığımız ihracatla buradaki güç odaklarını zengin eder, bölgeyi kalkındırır hale geldik.’’

Gıdada sevkıyatların devam ettiğini belirten Narin, bu konuda bir sıkıntı yaşanmasını beklemediklerini dile getirdi. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’in gerekirse ticaretin de kesilebileceği konusundaki açıklamalarının yerinde olduğunu, Türkiye’nin Irak ile yapacağı ticarete muhtaç olmadığının belirtilmesi gerektiğini ifade eden Narin, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’Ticaretin kesilmesi Türkiye ekonomisini etkilemez, ihracat yapan bizim gibi firmaları da etkilemez. Ancak beni her gün arayıp iş olup olmadığını soran nakliyeciler ve küçük firmalar var. Bir çok kentte yüz binlerce kişi Irak ile ticaretle geçimini sağlıyor. Ticaret kapanırsa başka bir iş bulma imkanı olmayan insanların geleceğini düşünmek zorundayız. Ticareti kesmek terörü destekler, bunu da göz önünde tutmalıyız. Ticaretin durmasından en büyük yararı terör örgütü sağlar.’’

/ İZMİR

01.02.2007


 

Şiddetin kaynağında medya var

Psikiyatr Prof. Dr. Nevzat Tarhan, araştırmalara göre şiddetin kaynakları arasında medyanın ön planda olduğunu belirterek, “Yayınlardan öfke öğreniliyor. Öfke, beyinde morfin benzeri madde salgılıyor’’ dedi.

Çocuk ve gençlerde artan şiddet eğilimi ile okullarda meydana gelen olayların araştırılması ve gerekli önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Halide İncekara başkanlığında toplandı. İnsani Değerler ve Ruh Sağlığı Başkanı ve NP İstanbul Nöropsikiyatri Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tarhan, 0-18 yaş grubunda 26 milyon kişinin bulunduğunu, bunların da nüfusun yüzde 30’u oranında olduğunu kaydetti.

Son kuşağın yaşına göre, cinsellik, şiddet ve sosyal olaylarla erken tanıştığını belirten Tarhan, ‘’0-18 yaş grubu büyük risk altında. Bunlar, önlem alınmaması halinde iletişim teknolojisinin getirdiği kayıp bir nesil olabilir’’ dedi.

Sorunlara duyarsız kalınması halinde zararlı etkilerinden herkesin sorumlu olabileceğini ifade eden Tarhan, son günlerde meydana gelen bazı olayları hatırlatarak, şiddetin kaynaklarının iyi tespit edilmesi gerektiğini vurguladı.

“ÖFKE, MORFİN BENZERİ MADDE SALGILIYOR”

Amerika’da çocuk ve gençlerdeki şiddete ilişkin yapılan araştırmalardan örnek veren Tarhan, Oklahoma City bombacısı Timothy McVeigh’in yüzlerce kişiyi kasten öldürdüğünü ama bundan pişmanlık duymadığını ve acımadığını; bunun da kişilik problemi olduğunun anlaşıldığını söyledi.

Prof. Dr. Tarhan, ‘’Araştırmalara göre, şiddetin kaynakları arasında medya ön planda. Yayınlardan öfke öğreniliyor. Öfke, beyinde morfin benzeri madde salgılıyor. Başkasına zarar veremeyen birinin kendini kestiğine rastlarız. Öfkesi karşısında, bunu yaparken zevk alıyor, acıyı duymadığı gibi rahatlıyor. Saldırı ve şiddete yönelmede psikiyatri bozukluğu var’’ diye konuştu. Evli erkeklerin aile içinde sinirlendiğinde yaptığı eylemlerden daha sonra pişmanlık duyduğunu belirten Tarhan, bu tür vakalarda antidepresyon ilaçlarıyla öfkenin giderilmesinin mümkün olduğunu söyledi.

KÜLTÜREL KİMLİK ÖĞRETİLSİN

Prof. Dr. Tarhan, Kurtlar Vadisi adlı tv dizisinin yeniden yayınlanmaya başlayacağını belirterek, ‘’Ergenlik çağındakiler, kimlik arayışında olduğu için bu tür dizilerden çok etkileniyor. Ergenler, militarist, şoven filmleri kendilerine örnek almaktadır. Daha önceden kot pantolon giyen bir genç, bu diziden etkilenerek siyah renkli takım elbise giyiyor. Bu diziler, popüler kimlik modeli oluşturuyor’’ diye konuştu. Tarhan, ailelerin kendi kültürel kimliklerini çocuklarına öğretmesi gerektiğine, aksi halde filmlerden Amerika kimliğini öğrenerek kendine kimlik edinebileceğine dikkati çekti.

/ ANKARA

01.02.2007


 

Öğretmenlik başvuruları internet üzerinden

Milli Eğitim Bakanlığının (MEB), 10 bin kadroya yapacağı öğretmen ataması için başvurular bugün başlayacak. Açıktan atama ve açıktan ilk atama yoluyla 10 bin kadroya toplam 28 branştan öğretmen atanacak. En fazla İngilizce ve sınıf öğretmenliği ile ilköğretim matematik branşlarından öğretmen alınacak.

Atamalar için, halen sözleşmeli görev yapan öğretmenler de başvurabilecek. Kadrolu öğretmenliğe atananlardan oluşacak boş pozisyonlar ölçüsünde yoğun ihtiyaç bulunan alanlarda görevlendirilmek üzere sözleşmeli öğretmenlik için de başvuru alınacak. Başvurulara ilişkin bilgilere, MEB’in http://personel.meb.gov.tr internet adresinde yayımlanacak kılavuzda yer verilecek. Başvurular internet üzerinden gerçekleştirilecek.

ANKARA

01.02.2007


 

Bodrum’da çiçekler açtı

Hava sıcaklığının 15 derece olarak ölçüldüğü Bodrum’da kırlar rengarenk çiçeklerle kaplandı, ağaçlar çiçek açtı.

Yaklaşık bir haftadır 15 derecenin altına düşmeyen sıcak hava, bölgede ‘’yalancı bahar’’ yaşanmasına neden oldu. İlçe merkezinde yaşayanlar, güneşli havayı fırsat bilerek sahillerdeki kafelerde oturuyor, sahil boyunca yürüyüş yapıyor. Bodrum’un güzellikleriyle ünlü Yalıkavak ve Gündoğan beldelerinde kırlar rengarenk çiçeklerle kaplandı, meyve ağaçları çiçek açtı. Muğla Meteoroloji Müdürlüğü yetkilileri Bodrum, Fethiye, Marmaris, Datça ve Muğla’da Cuma gününden itibaren yağmur beklendiğini bildirdiler.

/ BODRUM

01.02.2007


 

3 günde 350 ton tuz kullanıldı

Bolu Dağı ve tünel giriş viyadüklerinde, buzlanmayı önlemek ve yol açmak için, son 3 günde, 350 ton tuz, 20 ton sıvı kimyasal madde kullanıldığı bildirildi.

Karayolları Kaynaşlı İşletme Şefi Ahmet Çakır, yaptığı açıklamada, Bolu Dağı ve tünel giriş viyadüklerinde yol açma ve buzlanmayı önleme çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Pazar, pazartesi ve salı günü yapılan çalışmalar çerçevesinde toplam 350 ton tuz, 20 ton sıvı kimyasal madde tüketildiğini kaydeden Çakır, şöyle konuştu: ‘’Yoğun kış şartları nedeniyle 1200 ton tuz rezervi elimizde bulunmaktadır. Ayrıca 40 ton eriyik denilen kimyasal sıvı madde bulunuyor. 20 ton civarında kimyasal sıvı maddesi viyadüklerde denendi. Şu an herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadı.’’

/ DÜZCE

01.02.2007


 

İçişleri, provokasyonlara karşı valilikleri uyardı

İçişleri Bakanlığı, gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesinin ardından meydana gelebilecek muhtelif provokatif eylemlere karşı valilikleri uyararak önlem alınmasını istedi.

İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Şahabettin Harput tarafından 81 il valiliğine gönderilen genelgede, Dink’in öldürülmesinin ardından ülke genelinde olayı protesto etmek amacıyla çeşitli gösteriler düzenlendiğini belirtildi. Genelgede, cenaze merasimi ve gösteriler esnasında meydana gelen gelişmelere tepki olarak toplumun çeşitli kesimlerinde şiddete yönelik hareketler meydana geldiği ve bunun sonucunda bazı illerde kamu düzenini olumsuz yönde etkileyen ve halkı tahrik eden olaylar yaşandığı hatırlatılarak şunlar kaydedildi:

“Önümüzdeki günlerde söz konusu olaylar bahane edilerek ülke genelinde özellikle halkımızın çok büyük hassasiyet gösterdiği milli ve manevi değerlerin ön plana çıkarılarak benzer şiddet olaylarının gündeme getirilebileceği değerlendirilmektedir. Sözü edilen provokasyonların önlenmesi amacıyla özellikle halkın çeşitli amaçlarla bir araya geldiği etkinliklerde istihbari çalışmalara ağırlık verilerek gündeme gelmesi muhtemel yazılama, bildiri ve pankart türü materyaller üzerinde kriminal (kaligrafik açıdan) tespitlere imkan sağlayacak tarzda gerekli görüntüleme işlemlerinin gerçekleştirilmesini, caydırıcı yasal tedbirlerin uygulanması konusunda adli birimlerle yakın koordinasyon içerisinde bulunulmasını, yasa dışı eylemlere izin verilmeyerek provokatif eylemleri organize edenlerin tespit edilerek yakalanmaları yönünde gerekli çalışmaların yapılmasını, muhtemel olaylar karşısında yasal yetkilerin kullanılmasını, kolluk kuvvetlerimizin vatandaşlarımıza karşı sağduyulu davranmalarını, meydana gelebilecek olaylarla ilgili gelişmelerin çok acele Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Dairesi Başkanlığına faks ya da e-mail yoluyla bildirilmesini rica ederim.’’

/ ANKARA

01.02.2007


 

Çiçek: 301 Avrupa Birliği'nde de var

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, TCK’nın 301. maddesinin ‘Türkiye’nin ayıbı’ diye nitelendirildiğini ifade ederek, ‘’Bu Türkiye’nin ayıbı ise bu ayıbı taşıyan pek çok ülke var. Özellikle de Avrupa Birliği üyesi ülke var’’ dedi.

Cemil Çiçek, Ankara Sanayi Odası’nın (ASO) Ocak ayı Meclis toplantısına katılarak, oda üyelerine TCK’nın 301. maddesi hakkında bilgi verdi. Çiçek, toplantının basına açık gerçekleştirilen açılış bölümünde yaptığı konuşmada, 301. maddenin ceza kanununda yer alan bir madde olduğunu belirreterk, bunun hukukçular, öncelikle de ceza hukukçuları tarafından tartışılması gerektiğini vurguladı. ‘’Ama herkes konuşuyor, yani bunu gündem maddesi olarak kabul eden herkes konuşuyor da sonuçta nereye geliyoruz ona bir bakmak lazım’’ diyen Çiçek, şöyle devam etti:

‘’Evvela denildiki ‘bu 301. madde, Türkiye’nin ayıbıdır.’ Bu Türkiye’nin ayıbı ise bu ayıbı taşıyan pek çok ülke var. Özellikle de Avrupa Birliği üyesi ülke var. Çünkü aynı madde ya aynen ya da ifadeleri değişik olarak, cezaları da değişik olarak, üstelik Avrupa Birliği’nin birinci liginde olan, Avrupa Birliği’nin kurucu ülkelerinde var. O zaman niçin onlara ayıp olmuyor da Türkiye için ayıp oluyor. Halbuki bunu bir ayıp bağlamında, ayıp ifadesi ile tartışmak yerine bunun özünü tartışarak daha uygun bir madde düzenlemesi yapılsa diye bu çerçevede değerlendirmek uygun olacakken, hemen Türkiye bir maddeden dolayı bütün dünyada ayıplı hale geldi. Öylesine de keskin ifadeler kullanıldı ki bu tartışmalar sırasında... İkinci yanlışımızda buradadır.’’

/ ANKARA

01.02.2007


 

Dördüncü'den üç bakana tazminat

Fethi Dördüncü, Selanik’teki Atatürk Evi Anı Defteri’ne yazdığı ifadelerle Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın, ‘’kişilik haklarını zedelendiği’’ gerekçesiyle her bir bakana 3’er bin YTL manevi tazminat ödemeye mahkum oldu.

Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesindeki davanın dünkü duruşmasına, Dördüncü, avukatı Coşkun Kurt ve davacı bakanların avukatı Ali Özkaya katıldı. Avukat Özkaya, önceki iddialarını tekrarladı ve delillerin toplandığını belirterek, davanın kabulünü talep etti. Dördüncü’nün avukatı Kurt ise Yargıtay ve yerel mahkeme kararlarının dikkate alınarak, aktif husumet yönünden açılan davanın reddedilmesini istedi.

Yargıç Mahmut Ülgey, davanın kısmen kabul edildiğini açıklayarak, Dördüncü’nün dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte her bir bakana 3’er bin YTL olmak üzere toplam 9 bin YTL manevi tazminat ödemesine karar verdi.

/ ANKARA

01.02.2007


 

AKP, AİHM’in kararından memnun

AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) yüzde 10’luk seçim barajıyla ilgili verdiği karara ilişkin, ‘’Bu karar, Türkiye’nin içinde bulunduğu durum açısından yerinde bir değerlendirmedir. Hak ihlali söz konusu değildir’’ dedi.

Çelik, yaptığı açıklamada, AİHM’nin, yüzde 10’luk seçim barajına karşı açılan davayla ilgili verdiği ‘’insan hakları ihlali olmadığı ve bu barajın TBMM’nin aşırı şekilde bölünmesi ve işlevsiz hale gelmesini önlemeye yönelik olduğu’’ yönündeki kararını yerinde bulduğunu söyledi. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler açısından yönetimde istikrarın daha çok önem arz ettiğini belirten Çelik, ‘’Bu nedenle, etrafımızdaki ateş çemberi, kendi içimizde yeni oturmaya başlayan ekonomik ve sosyal yapı açısından bakınca istikrar, bir adım önde değerlendirilmesi gereken bir kavram’’ diye konuştu. Çelik, seçim barajının, istikrarın korunmasında önemli rol oynadığını belirterek, ‘’Bu karar, Türkiye’nin içinde bulunduğu durum açısından yerinde bir değerlendirmedir. Hak ihlali söz konusu değildir’’

/ BURSA

01.02.2007


 

2000 aileye yardım

İhtiyaç sahibi ailelere yardım etmek amacıyla Bayrampaşa Belediyesi tarafından hizmete açılan Hayır Çarşısı iki bin aileye yardım elini uzattı.

8 Mart 2006 Dünya Kadınlar Gününde hizmete açılan ve Onursal Başkanlığını Fatma Bürge’nin üstlendiği Hayır Çarşısında görev yapan 14 gönüllü hanım bugüne kadar iki bin aileye yardımda bulundu.

Giyim, ev tekstili, mobilya ve benzeri pek çok ürünün yer aldığı ve bu ürünlerin, gönüllü çalışan hanımlar tarafından mağdur ailelerin evlerine kadar ulaştırıldığı Hayır Çarşısında pek çok ihtiyaca da cevap verilerek mağduriyetlerin giderilmesine yardımcı olunuyor.

Yardım sever işadamların stok fazlası ürünlerini bağışladıkları, yine bölge halkının kullanmadıkları yada az kullanılmış eşyalarını bağışladıkları ürünlerin ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığı Hayır Çarşısı “Veren Elin Erdemiyle, Alan elin Duasının Buluştuğu” önemli bir yer olma özelliğini sergiliyor.

Yeni Asya / İSTANBUL

01.02.2007


 

Başarı puanı hesaplaması değişti

Millî Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan, bu yıl Öğrenci Seçme Sınavında (ÖSS) orta öğretim başarı puanı hesaplanırken, 100’lük not sisteminin dikkate alınacağını bildirdi.

Erdoğan, yaptığı açıklamada, öğrencilerin notlarının artık 100 puan üzerinden hesaplanacağını belirterek, öğrenci 100 üzerinden kaç puan almışsa karnesine aldığı puanın yansıyacağını söyledi. ÖSS’ye giren öğrencilerin ortaöğretim başarı puanları hesaplanırken adaletsizliklerin ortadan kaldırılmasını hedeflediklerini anlatan Erdoğan, bu yıldan itibaren Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) de ortaöğretim başarı puanını 100’lük sisteme göre verilen puanlar üzerinden hesaplayacağını kaydetti.

Yeni notlandırma sisteminin getirdiği en büyük yeniliğin, mezuniyet notu yerine mezuniyet puanının esas alınması olduğuna dikkati çeken Erdoğan, 3 yıllık liselerde 9, 10. ve 11. sınıflara, 4 yıllık liselerde ise 9, 10, 11. ve 12. sınıflara ait yılsonu başarı puanlarının aritmetik ortalamasından mezuniyet puanının hesaplanacağını bildirdi.

/ ANKARA

01.02.2007


 

Yalancı şöhret girdaba sürükler

Şöhretin elde edilme yolları ve sınırlarına ilişkin tartışmalar sürerken, buna çok kısa bir sürede ve hak edilmeden ulaşılmasının, kişinin hayatını giderek artan şekilde olumsuzluğa sürükleyen bir sona yol açabileceği uyarısında bulunuldu.

Ege Üniversitesi Psikiyatr-larından Prof. Dr. Ahmet Çelikol, yaptığı açıklamada, şöhret olma isteğinin aslında herkeste bulunabileceğini belirtti. Ruhsal yetersizlikleri bulunan, ancak şöhret olmak için gerekli alt yapısı olmayan bir kişinin, bunu yakalamasının, sonuçta felaketi getirebileceğini savunan Prof. Dr. Çelikol, şunları kaydetti: “Gerçek şöhret olmayan kişiler, bir yerde olay çıkardığında, (Bunu şöhret için mi yapıyorsunuz?) diye soran medya mensubuna, (Ben zaten şöhretim, şöhret olmak için olay çıkarmaya ihtiyacım yok) cevabını vermektedir. Ancak bu kişiler, maalesef toplum önünde kötü duruma düşerler. En acıklısı da, hazmedemediği bu durum içinde yok olup giderler.’’

/ İZMİR

01.02.2007


 

Pardus 2007 hızla gelişiyor

Ulusal işletim sistemi Pardus 2007, yayımlandığından bu yana geçen bir ayda, sadece TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü (UEKAE) sunucularından yaklaşık 80 bin kez indirildi. Bu rakam, bir önceki sürümü Pardus 1.0’ın üç katından fazla.

Pardus 2007 yayımına sunucuları ile destek veren Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin, Linux Kullanıcıları Derneği’nin, Türkiye Bilişim Derneği Eskişehir Şubesi’nin, TÜBİTAK ULAKBİM’in ve yurtiçi ve yurtdışındaki çeşitli internet sitelerinin eklenmesi ile söz konusu rakam 140 binlere yükseliyor. Öte yandan kullanıcıların Pardus ile buluşması, sadece internetten indirilme yoluyla gerçekleşmedi. Aylık bilgisayar dergileriyle birlikte toplam 120 bin Pardus 2007 CD’si verildi. Tüm bunların dışında, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Ankara Şubesi tarafından da 10 bin adet kurulum CD’si Elektrik, Elektronik, Bilgisayar ve Biyomedikal Mühendisliği bölümleri öğrencilerine dağıtılıyor.

Pardus’un ana sayfası www.pardus.org.tr de bu dönemde büyük bir ziyaretçi akınına uğradı. Pardus web sayfaları son bir aylık dönemde 200 bin kişi tarafından ziyaret edildi.

DÜNYADA PARDUS 2007

Pardus 2007’nin yayımlanması, Türkiye’de olduğu kadar yurtdışında da yankı buldu. Türkçe yanında dört dilde (İngilizce, Almanca, Hollandaca ve İspanyolca) daha kurulabiliyor ve 70’in üzerinde dilde kullanılabilen Pardus, uluslararasılaşma konusunda hızla mesafe kaydediyor.

Dünyadaki tüm Linux dağıtımlarını izleyip değerlendiren DistroWatch sitesi 2007 yılındaki ilk bülteninde Pardus 2007 değerlendirmesine geniş yer verdi ve “Pardus yalnızca kayda değer bir Linux dağıtımı değil, ayrıca 2006’nın en beklenmedik sürpriz paketlerinden biri!” diyerek beğenisini belirtti.

Kurumsal Linux haberleri ve değerlendirmeleri ile geniş izleyiciye ulaşan linux.com sitesinde yapılan değerlendirmede ise “Özgün araçları sayesinde Pardus 2007 en kolay kullanılabilen ve yönetilebilen Linux dağıtımlarından birisi” denilerek özgün Pardus teknolojilerinden övgüyle söz edildi.

Yeni Asya

01.02.2007


 

Gölcük’e bakan desteği

Isparta’nın tabiat harikası Gölcük’ün turizme kazandırılması için Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç destek verecek.

Bakan Koç, Davraz Kayak Merkezi’ne yapılan ikinci telesiyej tesisi ile Sirene Otel’in açılışını yapmak ve bir takım incelemelerde bulunmak üzere Isparta’ya geldi. Davraz Kayak Merkezi’ndeki programından sonra Isparta Belediyesi’ni ziyaret eden Bakan Atilla Koç, Mehteran-ı Şehri Gül takımı ile karşılandı.

Belediye Başkanı Hasan Balaman, Isparta’nın tabiî güzelliklerle dolu krater gölü Gölcük hakkında bilgi verdi. Başkan Hasan Balaman Milli Park olarak tahsis edilen alanın önemli bir turizm kaynağı olduğunu ve bu alanın turizme açılması için Bakan Koç’tan destek beklediklerini ifade etti. Bakan Atilla Koç ise, Gölcük’ün turizme kazandırılması için ne gerekiyorsa yapacağına söz verdi.

Yeni Asya

01.02.2007


 

Talihli çoban

Şehirli yaşıtlarının aksine çağın güçlü iletişim araçlarından mahrum olan 13 yaşındaki Mahsun Yılmaz, keçi otlatırken çadırda dinlediği Alman Deutsche Welle (DW) radyosunun yarışmasına katılarak, ödül kazandı.

Mersin’in Erdemli ilçesine bağlı Kocahasanlı beldesine yaklaşık 83 kilometre uzaklıktaki Uzunkuyu Yaylası’nda çobanlık yapan ilköğretim 6. sınıf öğrencisi Mahsun Yılmaz, hiç beklemediği bir hediyenin sevincini yaşıyor. Dinlediği radyo yayınlar arasında BBC ve Alman DW radyosunun Türkçe yayınının da bulunduğunu söyleyen Mahsun, şöyle devam etti: ‘’DW radyosunda ödüllü bir bilgi yarışması vardı. Soruların cevabını mektupla radyoya gönderdim ve kazandım.’’

/ ADANA

01.02.2007


 

Hasta kurtarma operasyonu

Muş’ta, kar yağışı sebebiyle yolu kapanan Yücetepe köyünde rahatsızlanan kalp hastasını, İl Sivil Savunma Müdürlüğü ekipleri kar motoruyla hastaneye yetiştirdi.

Alınan bilgiye göre, kar yağışı ve tipi sebebiyle ulaşımın sağlanamadığı Yücetepe köyünde kalp hastası Süreyya Canik (23) aniden fenalaştı. Canik’in yakınlarının durumu yetkililere bildirmesi üzerine, İl Özel İdare Müdürlüğü, Sivil Savunma Müdürlüğü ve 112 Hızır Acil Servis ekipleri hastayı kurtarma çalışmaları başlattı. İl Özel İdare Müdürlüğü ekipleri, yolu ulaşıma açmaya çalıştı, Sivil Savunma Müdürlüğü ekipleri de durumunun ağır olması sebebiyle yakınlarının köyden 2 kilometre kadar kızakla getirdikleri hasta Süreyya Canik’i kar motoruyla Mercimekkale köyünde hazır bekleyen ambulansa yetiştirdi. Canik, sağlık görevlilerinin ambulansta ilk müdahalesinin ardından Muş Devlet Hastanesine kaldırıldı.

/ MUŞ

01.02.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004