|
|
|
| |
G.SARAY VEDA EDİYOR |
Şampiyonlar Ligi'nde henüz galibiyet alamayan ve 1 puan elde edebilen Galatasaray, gruptan çıkmayı garantileyen İngiliz ekibi Liverpool karşısında bugün ilk galibiyetini almayı hedefliyor. Olimpiyat Stadında saat 21.45'te başlayacak maçı Star TV naklen yayınlayacak.
Avrupa Şampiyonlar Ligi (C) Grubu'ndaki 5. maçında bugün sahasında Liverpool ile karşılaşacak olan Galatasaray, İngiliz takımlarına karşı 15. kez sahaya çıkacak. Olimpiyat Stadında saat 21.45'te başlayacak karşılaşmayı Star TV naklen yayınlayacak. İngiliz rakiplerine karşı Şampiyonlar Ligi'nde 9, UEFA Kupası'nda ise 5 olmak üzere toplam 14 maç oynayan sarı-kırmızılılar, bu karşılaşmalardan 2'sini kazanırken, 6 maçta berabere kaldı, 6 maçta ise yenildi.Yaptığı 14 mücadelede rakip filelere 16 gol bırakan Galatasaray, kendi kalesinde ise 26 gole engel olamadı.
Galatasaray'ın İngiliz takımlarına karşı başarı grafiği oldukça düşük olmasına karşın, sarı-kırmızılı takımın en unutulmaz maçları yine İngiliz ekipleriyle oldu.Sarı-kırmızılıların, 1993-94 sezonu Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme turunda karşılaştığı ve geleceğin takımını kurduğu iddiasıyla güçlü bir kadro hazırlayan Manchester United takımını 3-3 ve 0-0'lık sonuçlarla eleyerek Şampiyonlar Ligi gruplarına kalması büyük yankı meydana getirmişti.
Tarihindeki en büyük başarılarından birisi olan 1999-2000 sezonu UEFA Kupası zaferinde de Galatasaray, yarı finalde 2-0 ve 2-2'lik sonuçların ardından Leeds United'ı elemiş, finalde ise bir başka İngiliz devi Arsenal'i normal süresi 0-0 sona eren mücadelede penaltı atışları sonucu 4-1 mağlup ederek kupaya uzanmıştı.
Galatasaray, 197. Avrupa kupası maçına çıkacak. Gösterdiği performansla en başarılı Türk ekibi olarak dikkati çeken sarı-kırmızılılar, bugüne kadar Şampiyon Kulüpler Kupası ile Şampiyonlar Ligi'nde 130, UEFA Kupası'nda 33, Kupa Galipleri Kupası'nda 32 ve Süper Kupa'da da 1 kez olmak üzere Avrupa kupalarında toplam 196 maç oynadı.Sarı-kırmızılı takım, 196 mücadeleyi geride bıraktığı Avrupa serüveninde 70 galibiyet ve 76 yenilgi alırken, 50 karşılaşmada ise eşitliği bozamadı.Bu karşılaşmalarda rakip filelere toplam 251 gol göndermeyi başaran Galatasaray, kalesinde ise 283 gole engel olamadı. FC Liverpool karşısına prestij için çıkacak olan Galatasaray, son yaptığı Şampiyonlar Ligi (C) Grubu beşinci maçında Fransız ekibi Girondis de Bordeaux'a deplasmanda 3-1 yenilmişti.
Teknik direktör Erik Gerets, bugün oynanacak FC Liverpool maçıyla Galatasaray'da 10. kez Avrupa kupası mücadelesine çıkacak. Belçikalı çalıştırıcı, takımın başına geçtiği geçen yıl, UEFA Kupası'nda Norveç ekibi Tromsö'ye deplasmanda 1-0 yenildikten sonra Ali Sami Yen Stadı'nda ise 1-1 berabere kalarak elenmiş ve büyük hayal kırıklığı meydana getirmişti.
|
|
05.12.2006
|
|
| |
Zico: Yarış devam ediyor |
F.Bahçe Teknik Direktörü Zico, G.Saray'dan 3 puan aldıkları için mutlu olduklarını belirterek, "7 puanlık fark avantaj ama henüz herşey bitmedi, sonuna kadar mücadele edeceğiz" dedi.
Fenerbahçe Teknik Direktörü Zico, Galatasaray karşısında aldıkları 2-1'lik galibiyetle puan farkının 7'ye çıktığını, ama henüz hiçbir şeyin bitmediğini söyledi. Zico, her derbi maçında olduğu gibi bu karşılaşmada da tansiyonun ve sinirlerin dozunun çok yüksek olduğunu belirterek, ''Maçın başında duygularına daha fazla hakim olan taraf bizdik, oyunun kontrolünü ele geçirdik ve 2-0 öne geçtik'' dedi. Galatasaray'ın özellikle ikinci yarının başlarında oyunu kontrol eden taraf olduğunu belirten Zico, şöyle devam etti:
HİÇBİR ŞEY BİTMEDİ
''İkinci yarıda oyundan koptuğumuz anlar oldu. Maç 2-1 oldu, rakibimiz beraberliği de yakalayabilirdi. Fakat maçın sonlarına doğru tekrar kontrolü ele geçirdik, farkı arttırabilirdik ama olmadı. Bu tür örnekler gösteriyor ki maçın sonucu ne olursa olsun maç bitmeden skor belli olmaz. O yüzden sonuna kadar maça aynı dikkatle devam etmeliyiz. 2-1'lik bir skor, en yakın rakipten 7 puan öndeyiz, bu büyük bir avantaj ama daha hiçbir şey bitmedi, sonuna kadar mücadele edeceğiz. Umarım sezon sonunda bu savaştan galip gelen taraf da biz olacağız.''
ALEX'LE İLGİLİ ESPRİ
Zico, bir gazetecinin takımın ikinci yarılarda neden iyi oynayamadığı şeklinde bir sorusu üzerine, ''(İkinci yarının ilk 15 dakikasında iyi oynamadığınız) derseniz buna kabul edebilirim. Çünkü 90 dakika boyunca iyi olduğumuz anlarda 2 gol attık, rakip iyi olduğu dönemde 1 gol atmış. Önemli olan da skora yansımasıdır. Demek ki 90 dakikaya baktığımızda bizim iyi olduğumuz anlar daha fazlaymış'' şeklinde konuştu.Bir gazetecinin, ''Alex'de gözle görülür bir düşüş var, Alex'i dinlendirmeyi düşünüyor musunuz?'' şeklindeki sorusu üzerine, ''Siz yaptığınız yorumlarda (Takımı Alex kuruyor) diyordunuz ya ona da artık Alex karar verir'' diye esprili bir cevap verdi.
TARAFTAR MUTLU OLDU
Brezilyalı çalıştırıcı, derbi maçın ardından omuzlarından bir yük atılmış gibi hissettiğini, taraftarları evlerine mutlu gönderdikleri için mutlu olduğunu söyledi. Derbi maçların sadece takım için değil özellikle taraftarlar için çok önemli olduğunu kaydeden Brezilyalı çalıştırıcı, ''Tabii ki böyle bir derbinin ardından taraftarımızın 3 puanın mutluluğuyla evine gitmesini görmek, teknik direktör için çok güzel. Şampiyonluğa oynuyoruz, her maç ayrı bir önem taşıyor ama bu maçları farkı yapan şey taraftarın içine kattığı duygu, o tansiyon, kulüplerin büyüklüğüdür. Bu maçtan da 3 puan alarak, taraftarımızı mutlu gönderdiğimiz için mutluyum'' şeklinde konuştu.
|
|
05.12.2006
|
|
| |
Fener seriyi az hasarla geçti |
Fenerbahçe, 15 günlük sürede çıktığı zorlu maçlar serisini az hasarla geçti. Turkcell Süper Lig'de ve Avrupa kupalarında 19 Kasım-3 Aralık tarihleri arasında 5 önemli sınav veren sarı-lacivertliler, 3-4 günde bir maç oynadığı zorlu seriyi, 3 galibiyet, 1'er beraberlik ve mağlubiyetle geride bıraktı
Zorlu serinin son maçında dün yendiği en yakın rakibi Galatasaray ile ligde arasındaki puan farkını 7'ye çıkaran Fenerbahçe, UEFA Kupası'nda Celta Vigo karşısında aldığı mağlubiyetle gruptan çıkma şansını 13 Aralık'ta Almanya'nın Eintracht Frankfurt takımıyla yapacağı son maça bıraktı.
Zorlu maçlar serisine 19 Kasım Pazar günü Kadıköy'de Beşiktaş derbisiyle başlayan sarı-lacivertliler, sahasında 2001 yılından bu yana yenemediği siyah-beyazlı ekip karşısında 0-0'lık sonuçla galibiyet hasretini sürdürdü. Beşiktaş maçından 4 gün sonra 23 Kasım Perşembe günü UEFA Kupası'nda yer aldığı (H) Grubu'ndaki 2. maçında İtalya'nın Palermo takımını konuk eden Fenerbahçe, rakibini 3-0 yenerek grup maçlarındaki ilk galibiyetini aldı.
İtalyan rakibi karşısında aldığı galibiyetin moraliyle bu kez 3 gün sonra 26 Kasım Pazar günü deplasmandaTrabzonspor'un konuğu olan sarı-lacivertli ekip, 2-1 kazandı.Zorlu serinin ilk 3 maçında yenilgi görmeyen Fenerbahçe, UEFA Kupası'nda deplasmandaki Celta Vigo maçı için de İspanya'ya umutlu gitti.Trabzonspor maçından 4 gün sonra 30 Kasım Perşembe günü çıktığı maçta, ortaya koyduğu futbolla beğenilen, Alex ile bir penaltı atışından da yararlanamayan sarı-lacivertliler 1-0 yenilmekten kurtulamadı.
Celta Vigo maçından 3 gün sonra da Kadıköy'de Galatasaray'ı konuk eden sarı-lacivertliler, 2-1 kazanarak, 1999 yılından bu yana sahasında mağlup olmadığı ezeli rakibini yine yendi. Fenerbahçe, zorlu seride lig ve Avrupa kupalarında yaptığı 5 maçta 7 gol atıp kalesinde de 3 gol gördü. Palermo'yu Appiah, Lugano ve Tuncay'ın golleriyle geçen, Trabzonspor maçında Appiah ve Aurelio ile gülen sarı-lacivertlilerde, Galatasaray karşısında ise Alex ve Kezman sahneye çıktı.
|
|
05.12.2006
|
|
| |
Nobre Beşiktaş'ta 13 maçta 1 gol atabildi |
Sezon başında Fenerbahçe'den ezeli rakibi Beşiktaş'a transfer olan Mert Nobre, geride kalan 16 haftada siyah-beyazlı formayla gol yollarında başarılı olamazken, geçen sezonki performansının çok gerisinde kaldı.
Fenerbahçe formasıyla geçen sezon Turkcell Süper Lig'de 16 hafta sonunda 8 gole ulaşan Nobre, Beşiktaş'ta ise aynı sürede sadece 1 kez rakip fileleri havalandırabildi. Nobre, siyah-beyazlı formayla 13 maçta forma giyip 941 dakika sahada kalırken, 2 maçta kırmızı kart cezası, 1 maçta ise sakatlığı nedeniyle forma giyemedi.
Siyah-beyazlı formayla Turkcell Süper Lig'de sadece deplasmanda 1-1 berabere kalınan Kayseri Erciyesspor maçında gol bulan Nobre, diğer karşılaşmalarda ise taraftarlarına gol sevinci yaşatamadı. Nobre, Ankaragücü ile yapılan lig maçında kazanılan bir penaltı atışından da yararlanamadı. Bu arada, Mert Nobre, UEFA Kupası'nda da siyah-beyazlı formayla şu ana kadar 1 gol kaydetti. Nobre, CSKA Sofya ile oynanan UEFA Kupası 1. tur rövanş maçının uzatma bölümünde takımına 1 gol kazandırmıştı.
Nobre, geçen sezonun ilk 16 haftasında eski takımı Fenerbahçe'ye tam 8 gol kazandırmıştı. Sarı-lacivertli takımda Alex ile iyi bir ikili oluşturan Nobre, 3. haftadaki Çaykur Rizespor, 4. haftadaki Samsunspor, 7. haftadaki Kayserispor, 14. haftadaki Galatasaray maçlarında 1'er, 8. haftadaki Konyaspor ve 15. haftadaki Trabzonspor karşılaşmalarında ise 2'şer gole imza atmıştı.
|
|
05.12.2006
|
|
| |
G.Saray, F.Bahçe'ye ceza bekliyor |
Galatasaray Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Gökşen, şeref tribününde otururken yakın mesafede bulunan Fenerbahçeli taraftarlar tarafından maç sırasında kendilerine küfür edildiğini söyledi.
Fenerbahçeli yöneticilerin bulunduğu bir ortamda, Adnan Polat ve kendisine küfür edildiğini kaydeden yönetici Gökşen, ''Buradaki taraftarlar dönüp dönüp küfür ediyorlardı. 'Bizim sahamızda küfür yok' diye çıkmasınlar ortaya'' ifadesini kullandı. Gökşen, Fenerbahçe'nin iyi bir ceza almasını beklediklerini de vurguladı. Gökşen, mücadelenin henüz bitmediğini de söyledi.
|
|
05.12.2006
|
|
| |
Konya'yı gençler taşıyor |
16. hafta sonunda ulaştığı 24 puanla lig tarihinde ilk yarıda toplanan en yüksek puanı elde eden yeşil beyazlılarda son haftalarda takımı gençler sırtlıyor. Basın Sözcüsü Memduh Oğuz, "Hocamız Nurullah Sağlam'ın gençlere fırsat tanımasının meyvesini topluyoruz" dedi.
Süper Lig'de 16. hafta sonunda topladığı 24 puanla tarihinde ligin ilk yarısındaki en yüksek puanına ulaşan Konyaspor'da, son haftalarda takımı gençler sırtlıyor. Kulüp basın sözcüsü Memduh Oğuz, Vestel Manisaspor deplasmanından galibiyetle dönmelerinin ardından sahalarında Çaykur Rizespor'dan alınan 3 puanın takımda moralleri en üst seviyeye çıkardığını söyledi. Gençlerbirliği'ne yenilmelerinin ardından kalan 3 maçta 9 puan hedeflediklerini anımsatan Oğuz, bu hedeflerine sadece 3 puan kaldığını kaydetti.
İlk yarının son maçında deplasmanda Gaziantepspor ile karşılaşacaklarını dile getiren Oğuz, bu maçtan da galip ayrılarak Türkiye Kupası maçlarına moralli çıkmayı istediklerini bildirdi. Oğuz, son haftalarda sakatlıklara rağmen gençlerle çok iyi sonuçlar aldıklarını belirterek, şunları kaydetti:
''Takımda Batista, Sedat, Yordanov, Eder gibi oyuncularımızın sakatlığı nedeniyle sahaya gençlerin ağırlıkta olduğu kadroyla çıkıyoruz. Gençler verilen görevleri en iyi şekilde yerine getiriyor. Şu anda ilk 11'in yarısı, yaşları 18-21 arasında değişen gençlerden oluşuyor. Teknik direktör Nurullah Sağlam, sezon başında gençlere şans tanıyacağını söylemişti. Sağlam, birçok maçta gençleri sahaya sürerek motive etmeye çalıştı. Gençlere her zaman güvendi.''
Son haftalarda teknik direktör Sağlam'ın gençlere bu şekilde fırsat tanımasının meyvesini topladıklarını ifade eden Oğuz, ''Gençler sahada koşuyor, mücadele ediyor. Aldığı formayı çıkarmamak için elinden gelenin fazlasını yapıyor. Kazanma hırsı nedeniyle topu ayağına alan rakip oyuncuya 3 futbolcumuz birden pres yapıyor. Bunlar güzel şeyler'' dedi.
Takımda gençlerle ağabeyleri arasında yakalanan uyumun başarıyı getirdiğini belirten Oğuz, ''Şu anda 24 puana ulaştık. Birinci Lig tarihimizde ilk yarıda toplanan en yüksek puanı elde ettik. Son haftayı da 3 puanla kapatırsak her şey çok güzel olacak. İnançlı ve hırslı oyunumuz sürecek'' diye konuştu.
|
|
05.12.2006
|
|
| |
F. Bahçe son haftaya da lider girdi |
Turkcell Süper Lig'deki derbi maçta Galatasaray'ı 2-1 yenen Fenerbahçe, 16. haftayı da lider olarak kapadı. Sahasında Galatasaray ile karşılaşan Fenerbahçe, ilk yarısını 2-0 önde tamamladığı maçtan 2-1 üstün ayrılarak bu hafta da 34 puanla liderliğini sürdürdü. Sarı-lacivertli ekip, en yakın takipçileri Galatasaray ve Vestel Manisaspor ile arasındaki puan farkını da 7'e yükseltti.
Ankaraspor deplasmanından golsüz beraberlikle ayrılan Beşiktaş ise puanını 26'ya çıkarmasına karşın puan cetvelinde 1 basamak gerileyerek haftayı 4. sırada tamamladı. Ligde uzun süredir galip gelemeyen Trabzonspor ise deplasmanda karşılaştığı Bursaspor'a da 2 - 1 yenilerek düşme potasına iyice yaklaştı. Vestel Manisaspor ise sahasında konuk ettiği Gaziantepspor'u 4-1'lik skorla geçti ve 27 puanla 3. sıraya yükseldi.
23 gol atılan ligin 16. haftasında yapılan karşılaşmalarda 7 maçta ev sahibi takımlar kazanırken, 2 maç da berabere tamamlandı.
TOPLU SONUÇLAR
Bursaspor-Trabzonspor : 2-1
Sivasspor-Ankaragücü : 2-1
Konyaspor-Çaykur Rizespor : 2-0
Kayserispor-Denizlispor : 1-0
Ankaraspor-Beşiktaş : 0-0
Sakaryaspor-Gençlerbirliği : 1-1
Vestel Manisaspor-Gaziantepspor : 4-1
Antalyaspor-Kayseri Erciyesspor : 3-1
Fenerbahçe-Galatasaray : 2-1
17. HAFTANIN MAÇLARI
8 Aralık Cuma: Ankaragücü - Fenerbahçe. 9 Aralık Cumartesi: Kayseri Erciyesspor - Sivasspor, Çaykur Rizespor - Sakaryaspor, Beşiktaş - Kayserispor. 10 Aralık Pazar: Gaziantepspor - Konyaspor, Denizlispor - Vestel Manisspor, Gençlerbirliği - Antalyaspor, Trabzonspor - Ankaraspor, Galatasaray - Bursaspor.
GOL KRALLIĞI
Gol krallığı yarışmasında Fenerbahçe'nin Brezilyalı yıldızı Alex, Galatasaray'a attığı golle gol sayısını 11'e yükseltti ve ilk sıradaki yerini korudu. Galatasaraylı Iliç ve Vestel Manisasporlu Rafael 8 golle 2. sırada yer alırken, bu futbolcuları 7 golle Beşiktaşlı Bobo, 6 golle Galatasaraylı Ümit, Bursasporlu Sinan, Trabzonsporlu Ersen Martin, 5 golle de Ankarasporlu Wederson, Kayserisporlu Gökhan Ünal ve Gaziantepsporlu Diawara izliyor.
|
|
Seyhan ŞENTÜRK
05.12.2006
|
|
| |
Bazı isimler gitmeli |
Klasik bir F.Bahçe-G.Saray derbisi izledik. F.Bahçe yine kazandı. G.Saray'dan çok iyi olmadığı veya tek devrelik oyunuyla hatta ilk yarının 25 dakikalık bölümüyle maçı kazandı. İki takım arasındakazanma yüzdesi her zaman F.Bahçe'nin lehine oluyor. G.Saray F.Bahçe derbisini kazanması için rakibinden çok daha iyi olmak zorunda. Bunubir kez daha gördük.
Bu maçın şifresi ilk yarısında saklı idi. G.Saray ilk yarıda golyememeyi becerebilseydi, maçı kazanma ihtimali artacaktı. Çünkü F.Bahçe iki gün önce Avrupa'da maç oynamıştı. İkinci yarıda yorgunluk faktörü ön plana çıkabilirdi. Nitekim de öyle oldu. Gerets'in değişikilikleriyle de G.Saray oyuna hakim oldu. Bir gol buldu. İkinci golü bulamayınca maçı kaybeden taraf oldu.
G.Saray'da Arda, Hasan ile ikinci yarı oyuna giren Necati etkisizdi. Ayrıca Ergün, Cihan, Tomas çok fazla hata yapan oyunculardı. İlk golde Hasan'dan başlayan,Tomas ve Ergün'le devam eden hatalar zinciri, F.Bahçe'ye gol kazandırdı. İkinci gol G.Saray'ın hücuma çıkarken kaptırdığı toplar sebebiyle başına iş açmasına, iyi örnekti. Ayhan'ın kaptırdığı top birazda talihsizlik sebebiyle, Ergün'e çarparak Fener'e 2. golü getirdi. Bu gol maçın kopmasına sebep oldu.
Hakem Selçuk Dereli gösterdiği ve göstermediği kartlarda hatalar yaptı. Oyunu oynama düşüncesine engel olunmasına seyirci kaldı. Direk vuruşlarda hakemin düdüğü beklenmez. G.Saray'ın bu tür çabuk oynama düşüncesinin engellenmesine, Dereli seyirci kaldı. Kezman'ın kafa toplarına çıkarken elini tersten rakibinin yüzüne vurmasına da, Dereli seyirciydi. Alex'in Frikik atabileceği yerlerde faul araması, aldatmaya yönelik hareketleri de kartlıktı. Bu da pas geçildi. Sonlardaki penaltı verilseydi kimin itirazı olabilirdi.
F.Bahçe kadro kalitesi G.Saray'dan daha iyi. Bu maçı o kaliteyle kazandılar. Ben yine aynı şeyleri takrar ediyorum. G.Saray, ne kadar iyi G.Saraylı olsalar da, bazı oyuncularla yollarını ayırmak zorunda. Son söz, sahaya atılan yabancı maddelerle ilgili. Daha evvelde Fatih Terim'in, Eser Özaltındere'nin kafası bu statda yarılmıştı. Aynı olay Gerets'in alnının yarılmasıyla tekrarlandı. Bunların tekrarlanmaması için caydırıcılık olmalı. Kararlı uygulamalar yapılmalı.
|
|
Said OKUR
05.12.2006
|
|
| |
Yakışmadı! |
İki takım arasında geçen yıl Malatya'da oynanan karşılaşmanın gergin ve olaylı geçmesi sebebiyle, Samsun Emniyeti'nin isteği üzerine iki kulüp arasında yapılan "deplasmana karşılıklı taraftar götürmeme" anlaşması gereği Malatya'dan taraftarın gitmediği zorlu karşılaşmada, "yalnız" Malatyaspor, 23. dakikada Taner'in attığı golle Samsunspor'u 10 mağlup etti ve "altın" değerinde 3 puanın sahibi oldu. Maç öncesi
Karşılaşmanın ilk 15 dakikasında ev sahibi takım zaman zaman etkili olurken, sonraki dakikalarda Malatyaspor daha üstün gözüktü. Malatyaspor'da Serdar'ın iki topu, ev sahibi takımdan da Fatih'in bir topu direkten döndü. Ramazan Kahya, Serdar Samatyalı ve Taner'in etkili oyunları Malatyaspor'un hücum gücünü artırırken, son 10 dakikada "kontra ataklarla" gol arayan Malatyaspor, farkı açabilecek durumdayken, son vuruşlardaki beceri eksikliği skorun 10'da kalmasına yol açtı.
Maçın bitiş düdüğüyle, sahaya giren ve hakeme saldırmaya çalışan 2 Samsunlu taraftar engellenirken, Malatyaspor kalecisi Şenol'un tribünlerle "olumsuz" diyaloga girdiği, bunun maç sonrası gerginliği daha da artırdığı ifade edildi. Maç sonrasında ev sahibi takım taraftarlarının protestoları da uzun süre devam etti.
Malatyaspor Başkan Vekili İlyas Karahan, olay çıkaranları "birkaç kendini bilmez" diye nitelendirip, kendilerine gösterilen ilgi sebebiyle de Samsunspor Kulübü ile Samsun Emniyet Müdürlüğü'ne teşekkür etti.
|
|
Said YALÇIN
05.12.2006
|
|
| |
Taraftara yazık |
Hep böyle oluyo. Beşiktaş ne zaman bir Avrupa maçı oynasa o hafta oynanan maçta mutlaka puan kaybediyor. Geçen yıllarda olduğu gibi UEFA mücadelesinden önceki ya da sonraki lig maçlarında puan kaybetme geleneği sürüyor. Tek istisna bu yıl ki ÇSKA maçı.Ankaraspor karşısında puan kaybedince şampiyonluk yarışında rakiplerinden geri kalırken, oynadığı futbol ile taraftarına da ilerisi için ümit vermiyor.
Tigana’nın isteği doğrultusunda oluşturulan genç kadro ve kaliteli transferlere rağmen,bir türlü takım olamayan Beşiktaş, şu an hiç bir maça favori olarak çıkamıyor. Kazandıkları maçlarda bile taraftarını memnun edemiyor. Muhteşem taraftarına layık, rakibine baskı kuran, sağlı sollu ataklarla rakibini bunaltan mücadeleci oyun yerine, vurdumduymaz yan paslar, hücumda etkisiz ve hırssız oyun sonucu gol pozisyonu az, tatsız tuzsuz maçlardan sonra gelinen nokta şu: İstikbal vadeden gençler ve Delgado maalesef boş çıkmıştır.
Devre arasında kim transfer edilirse edilsin Tigana’nın bu oyun anlayışı ile bir yere varmak mümkün değildir. Takımın ağır ve mücadelesiz oyunun tek sorumlusu Fransız hocadır.Yönetim Tigana ile mutlaka konuşmalı, sorgulamalı ve bu düzensizliğe bir çare bulmalıdır. Aksi haldekaybedilen puanlar değil, taraftar desteği olacaktır.
|
|
Nidai PAKSOY
05.12.2006
|
|
|
|
