Haftaya Avrupa Birliği’nin ilerleme raporu açıklanacak. Raporda, Ceza Kanunu’nun meşhur 301. maddesiyle ilgili çok sert eleştirilerin yer alması bekleniyor. Zaten raporun sızan bölümlerinde bu eleştiriler yer alıyordu.
Aslına bakacak olursanız, 301 konusu şu an AB ile yaşadığımız en ciddi sorun. Evet evet, 301 Kıbrıs’tan bile daha önemli, daha zorlu bir sorun. Çünkü Kıbrıs konusunda Türkiye’nin haklı olduğunu düşünen, en azından haksız olduğunu düşünmeyen çok sayıda AB üyesi ülke var. Ama aynı şeyi 301 için söylemek mümkün değil, mesele ifade özgürlüğüne gelince AB neredeyse blok halinde Türkiye’yi eleştiriyor.
Ayrıca bilindiği gibi AB’nin Türkiye ile tam üyelik müzakerelerini tamamen askıya alabilmesi için ‘ciddi insan hakları ihlalleri’ ve ‘Kopenhag Kriterleri’nden geri gidiş’ olması lâzım. 301 bu geriye gidişin, ifade özgürlüğü gibi en temel özgürlüğün henüz Türkiye’de tam olarak hayata geçememiş olmasının adı aynı zamanda.
Bu bilindiği için olsa gerek ne Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ne Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ne Başmüzakereci Ali Babacan ve ne de Adalet Bakanı Cemil Çiçek konu 301’i değiştirmeye gelince kapıyı tamamen kapatıyorlar. Söylenen, “Gerekirse değiştiririz.”
Ancak geçen gün aynı zamanda hükümet sözcüsü de olan Cemil Çiçek Bakanlar Kurulu sonrası basın toplantısında 301. madde ile ilgili bir ‘şaka’ yaptı. Çiçek’e göre 301’den yargılananlar bir anda ünlü oluyor ve yurtdışında ödüller kazanıyorlardı.
Herhalde Çiçek’in kastettiği Orhan Pamuk ve onun kazandığı Nobel ödülüydü. (...)
Cemil Çiçek, Orhan Pamuk’u Nobel’den ötürü kutladı mı veya onun Nobel almasına sevindi mi bilmiyorum ama gerek Başbakan Erdoğan ve gerekse Dışişleri Bakanı Gül’ün Pamuk’un Nobeli’ne sevindiklerini, yazarı kutladıklarını biliyoruz. Aynı hükümette yer aldığına ve o hükümetin sözcülüğünü yaptığına göre belki Çiçek de Başbakan ve Dışişleri Bakanı gibi düşünüyordur, yani sevinmiştir.
Önümüzdeki günlerde 301. maddenin değiştirilmesi gerektiği konusunda içten ve dıştan pek çok baskı gelmesi beklenmeli. Aslında belki bu baskılara gerek de kalmadan hükümet 301. değiştirmek için düğmeye basabilir.
Ben işte o gün için, yani Adalet Bakanı olarak Cemil Çiçek’in 301. maddenin değiştirileceğini açıklayacağı gün için ona bir önerim var.
Canlı yayımlanan basın toplantılarında zaman zaman neşeli ve esprili üslubuyla dikkat çeken Cemil Çiçek, 301 değişikliğini şöyle açıklayabilir:
“Amacımız bir Türk yazarın uluslararası üne sahip olması ve Nobel dahil pek çok ödül kazanmasıydı. Orhan Pamuk’un Nobel’i kazanmasıyla birlikte bu amaca ulaşıldı, dolayısıyla Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesi işlevini tamamlamış bulunuyor ve bu maddeye artık bundan sonrası için ihtiyaç duymuyoruz. O yüzden de 301’i değiştiriyoruz.”
Hatta daha sonra şöyle de devam edebilir Çiçek:
“Bu amacımıza ulaşmada yardımı geçen bütün kişilere, başta milli başarılar konusunda duyarlılıkları bilinen avukatlar ve savcılarımız olmak üzere herkese buradan teşekkür etmeyi de bir borç bilirim.”
Ne dersiniz? Bir temel insan hakkı olan ifade özgürlüğünü, ‘meşhur olma’ ve ‘ödül kazanma’ gibi konularla bir araya getirip şaka yapan Adalet Bakanımız, 301’in değiştirilmesini böyle açıklasa çok daha eğlenceli olmaz mı?
Radikal, 3 Kasım 2006
|