Windows Live…

Hiçbir çaba harcamaya gerek kalmadan her şey birlikte sorunsuz çalıştığında çevrimiçi dünyanız güzelleşir. Windows Live’ın ardındaki temel fikir budur” diyor Microsoft ve özellikle web teknolojilerine dayanan tüm yeniliklerini Windows Live çatısı altında topluyor. Şu anda Microsoft’un Windows Live üzerinde beta ya da tamamlanmış olarak birçok çalışması bulunuyor ve önümüzdeki günlerde de birçok yenilikle karşılaşacağımızın sinyallerini alıyoruz. Windows Live olgusunu tam olarak anlayabilmek, Windows Live ürünlerini incelemekle daha kolay olacağı için bu yazıda en çok dikkat çeken Windows Live ürünlerinden birkaçını inceleyeceğiz…

Windows Live Messenger

Windows Live Messenger, Microsoft’un kendi tabiriyle, yeni nesil Msn Messenger. Geçtiğimiz haftaya kadar beta olan Windows Live Messenger, hafta içinde son şekliyle yayınlandı. Yani artık Msn Messenger yerine gönül rahatlığıyla Windows Live Messenger’ı kullanabilirsiniz.

Windows Live Messenger’ı kurmak için Msn Messenger’ı kaldırmanıza gerek yok. Windows Live Messenger’ı kurduğunuzda Msn Messenger’daki tüm kişileriniz, özel karakterleriniz, kısacası her şeyiniz Windows Live Messenger’a upgrade ediliyor. Yani hiçbir sorunla karşılaşmadan Windows Live Messenger’a geçiş yapabilirsiniz. Windows Live Messenger’ın Msn Messenger’dan farklarını ise şöyle sıralayabiliriz:

Msn Messenger’da birisiyle görüşme yapabilmeniz için çevrimiçi olmanız gerekiyordu. Yani çevrimdışı iken kimseyle görüşme yapamıyordunuz. Windows Live Messenger’da ise durumunuz çevrimdışı iken kişi listenizdeki arkadaşlarınızla görüşebiliyorsunuz ( En sevdiğim özellik bu :) ).

İkinci bir fark ise Windows Live Messenger’da “Paylaşım Klasörleri” diye bir yenilik geldi. Paylaşım Klasörü’nde; klasörde her dosya ekleme, değiştirme veya silme işlemi yapıldığında, bu değişiklikler paylaştığınız kişininkiyle eşitlenecek. Meselâ bir arkadaşınız için paylaşım klasörü oluşturdunuz. Bu klasör hem sizin bilgisayarınızda hem de arkadaşınızın bilgisayarında oluşacak. Siz bu klasör içine ne eklerseniz karşı tarafta arkadaşınızın klasöründe de aynı veri olacak. Ya da siz bu klasör içinden bir şey silerseniz karşı taraf herhangi bir değişiklik yapmaksızın onun bilgisayarından da aynı dosya silinecek.

Ayrıca şu anda olmayan ama en kısa zamanda gelecek olan bir yenilik: Yakında “Yahoo Messenger” kullanan arkadaşlarınızı çevrimiçi olduklarında görebilecek ve Windows Live Messenger ile doğrudan iletişim kurabileceksiniz.

Windows Live Messenger hakkında son olarak şunu söyleyebilirim: Windows Live Messenger, çok orjinal bir arayüze sahip, yakında piyasaya sürülecek olan Windows Vista işletim sistemini çağrıştırıyor. Windows Live Messenger’ın Türkçe sürümünü http://get.live.com/messenger/overview web adresinden ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

Windows Live Mail

Windows Live Mail için Hotmail’in yeni versiyonu diyebiliriz. Yalnız aradaki farklar çok fazla. Hatta kıyaslamamı isteseniz, kıyas bile yapamayacağım kadar çok fark var arada.

Öncelikle, Windows Live Mail dinamik bir yapıya sahip. Dinamik yapıdan kastım, kendi ara yüzünüzü kendiniz belirleyebiliyorsunuz. Yani daha çok kullanıcı odaklı. En sevdiğim özelliği de “drag & drop” yani “sürükle-bırak” mantığıyla çalışması. Meselâ bir maili silmek için, maili sürükleyip “deleted items” klasörü üzerine bırakmanız yeterli oluyor. Ayrıca sildiğiniz tüm nesneler öncelikle “deleted items” klasörü içine gönderiliyor. Bir maili tam olarak silmek için “deleted items” klasöründen de silmek gerekiyor. Bu da kullanıcılar için ikinci bir şans gibi düşünülebilir. Hata ile bir maili sildiğinizde o maili tekrar geri döndürebilme şansına sahip oluyorsunuz.

Windows Live Mail de çok hoş bir arayüze sahip. Ancak Windows Live Mail şu anda beta aşamasında. Öyle ki bazen maillerinizi okuyamama gibi bir durumla karşılaşabiliyorsunuz. İnanıyorum ki; nasıl Gmail’in fanatik kullanıcıları varsa, Live Mail’in de yapım aşaması tamamlandıktan sonra fanatik kullanıcıları olacaktır.

Windows Live Safety Center

Windows Live Safety Center; bilgisayarınızdaki virüsler, casus yazılımlar, hard diskinizin durumu, registry’nizdeki atıklar, bilgisayarınızdaki açıklar ve bunlara karşı ne yapmanız gerektiği konusunda sizi bilgilendiren, yani daha çok güvenliğinizle ilgili size bilgi veren web tabanlı ücretsiz bir hizmet. Bir antivirüs ya da bir firewall yazılımından farkları olmakla birlikte ben bu hizmeti, bir çeşit online güvenlik tarayıcısı olarak nitelendiriyorum.

Bilgisayarınızda herhangi bir güncel “Antivirüs yazılımı” ve “Güvenlik Duvarı”nız varsa, Windows Live Safety Center’ı kullanmanıza gerek yok diyebilirim. Microsoft, Windows Live Safety Center ile ayda bir bilgisayarınızı taramanızı tavsiye ediyor. Bu tarama süresi de bilgisayarınızın hızına, hard diskinizin boyutuna vb gibi bazı parametrelere bağlı olarak değişiyor (30 dakikadan fazla sürdüğünü tecrübemle söyleyebilirim). Windows Live Safety Center, kesinlikle bir antivirüs yazılımı gibi “gerçek zamanlı koruma” (real time protection) sağlayabilen bir hizmet değildir. Bu yüzden bilgisayarınızda mutlaka bir antivirüs yazılımı bulundurmalısınız.

Windows Live Search

Gelelim yeni nesil arama motorumuza… Windows Live Search, şimdilik aramalarınıza çok iyi sonuçlar veremiyor maalesef. En azından Google kadar iyi sonuç döndüremiyor. Zamanla aramaların daha kesin sonuçlar döndüreceğini ümit ediyorum. Çünkü Windows Live Search de şu anda beta aşamasında. Ancak, Windows Live Search’ün beni en çok etkileyen kısmı “Images” bölümü, yani resim aramaları oldu. Mükemmel bir resim efekti verilmiş bence. İncelemenizi tavsiye ederim. Windows Live Search’e www.live.com web adresi üzerinden bağlanabilir ve aramalarınızı bu adres üzerinden yapabilirsiniz.

Yakında, özellikle Windows Vista işletim sistemi tam olarak çıktığında, bu Live kelimesi ile o kadar haşir neşir olacaksınız ki, artık duymaktan sıkılacaksınız ( illallah gelecek :) ) diyebilirim. Windows Live sadece burada anlattıklarım ile sınırlı değil tabiî ki. Üzerinde uğraşılan daha birçok beta var. Yeri geldiğinde bu betalar ve yenilikler üzerinde durmaya, siz değerli okuyucularımızı bilgilendirmeye çalışacağım. Windows Live hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için http://ideas.live.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Ahmet Sait DURAN

02.07.2006

Türk müziği dünyaya açılıyor

Türkiye’de faaliyet gösteren müzik yapımcılarının yüzde 80’inin üye olduğu Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği (Mü-Yap), 73 ülkede 1 milyon adetten fazla müzik eserinin dijital haklarına sahip olan dünyanın en büyük dijital müzik distribütörü The Orchard ile anlaştı. Bu anlaşma sayesinde, Mü-Yap tarafından dijital ortama aktarılmış olan yaklaşık 80 bin Türkçe eser, 1 ay içinde internetteki iTunes, MSN, Napster, Yahoo, Sony, Virgin gibi 125 dijital müzik mağazası ve dünya genelindeki 200 cep telefonu operatörü üzerinden satın alınabilecek. The Orcard, bir süre önce Uzelli Kasetçilik ile anlaştı ve Türkiye Ofisi’nin başına da Metin Uzelli’yi getirdi. Mü-Yap bundan bir süre önce, üyesi olan yapımcıların ellerindeki eserleri dijital ortama aktarmaya başlamıştı. Bu sayede, Doğan Online ve Power Club gibi firmalar, internet üzerinden Mü-Yap’ın dijital müzik kataloğundaki eserlerin satışına başlamışlardı.

Mü-Yap Başkanı Bülent Forta, konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Temsil ettiğimiz plak şirketleri için oluşturulabilecek global gelir fırsatlarından en iyi şekilde faydalanabilmemiz için uluslar arası pazarda bir çok görüşme yaptık. Dünya çapında dijital müzik pazarına hâkim ve en büyüğü olan The Orchard ile distribütörlük anlaşması yapmayı en iyi seçenek olarak değerlendirdik. The Orchard müzik endüstrisinde gerçekten harika bir iş yürütüyor ve biz de bunun bir parçası olmaktan dolayı büyük heyecan duyuyoruz” dedi.

The Orchard’ın CEO’su ve The Orchard’ın kardeş kuruluşu olan eMusic ile Dimentional Music Publishing’in Genel Müdürü Greg Scholl ise, “Türkiye, doğuyla batının gerçek anlamda buluştuğu yer olarak, muhteşem bir kültürel ve müzikal tarihe sahip. Türkiye’nin müzik türleri büyüleyici bir çeşitliliğe sahip. Bu zengin katalog için dünya çapında yeni dinleyiciler oluşturmayı ve aynı zamanda dünyanın her yerindeki Türk dinleyicilerin kendi kültürel mirasları olan müziklerine dünyanın her yerinden ulaşmalarını sağlamayı büyük bir heyecanla bekliyoruz” dedi.

Müzik eserlerinin, dijital ortamda telif haklarının korunabilmesi için DRM (Digital Rights Management / Dijital haklar yönetimi) adı verilen özel bir teknoloji kullanılıyor. DRM aslında dijital müzik dosyasının içine yerleştirilen küçük bir programcık. DRM, MP3 formatında kullanılamadığı için yasal dijital müzik eserleri WAV (Waveform Audio Format) formatında üretiliyor. DRM teknolojisi sayesinde, o dijital parçanın satın alan kişi tarafından en fazla kaç bilgisayara kopyalanabileceği, ne kadar süreyle dinlenebileceği, kaç mobil cihaza veya CD’ye aktarılabileceği gibi pekçok şey belirlenebiliyor. Mü-Yap, The Orchard ile yaptığı anlaşmada, kendi temsil ettiği Türkçe eserler için bilgisayarlarda sınırsız kopyalama, 2 mobil cihaza kopyalama veya 3 CD’ye aktarma sınırlaması getirecek.

Neslihan ÖZGÜL

02.07.2006

Schengen sistemi Microsoft’tan

Yazılım şirketi Microsoft, piyasadaki hâkim konumunu kötüye kullandığı suçlamasıyla mahkemelik olduğu AB’ye yeni Schengen ve vize bilgi sistemi kurulmasında görev alacak.

Şirketten yapılan açıklamada, Microsoft’un Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) birimiyle AB Komisyonunun Schengen ve vize sisteminde danışmanlığını üstlenen Unisys arasında, uygulamayla ilgili teknoloji çözümleri konusunda anlaşma imzalandığı bildirildi. Açıklamada, anlaşmanın malî boyutu hakkında bilgi verilmezken, sisteme dâhil olacak ülke sayısının artmasıyla Microsoft’un daha fazla gelir elde edebileceği bildiriliyor. Lüksemburg’da 1985 yılında 7 ülkenin imzaladığı bir anlaşmayla oluşturulan Schengen bölgesi, daha sonraki katılımlarla genişletildi.

Halen AB üyesi 13 ülkeyle Norveç ve İzlanda’nın dâhil olduğu sistemde, ülkeler arasındaki seyahatlerde vize aranmazken, dışardan gelenler için tek bir ülkeden alınacak vize geçerli oluyor. AB Komisyonu, birliğe 2004 yılında katılan 10 yeni üye dışında İngiltere ve İrlanda’nın da dâhil olmadığı Schengen sistemini, özellikle altyapı açısından uygun hale getirerek genişletmek istiyor.

Bu kapsamdaki çalışmaların gelecek yıl tamamlanarak Schengen sisteminin yeni AB üyelerinin katılımına hazır hale getirilmesi öngörülüyor. Schengen sisteminin mevcut altyapısı, aranan zanlılar ve çalıntı arabalar gibi bilgilerin paylaşılmasına imkân veriyor. Çalışmaları sürdürülen yeni sistemle, Avrupa genelinde tutuklama emri ve vize bilgilerinin üye ülkelerce paylaşımı gibi uygulamalar mümkün olabilecek. Öte yandan AB Komisyonunun, rekabeti ihlal ettiği gerekçesiyle Microsoft hakkında 2004 yılında aldığı karar uyarınca, verilen sürede gerekli düzenlemeleri yapmadığı için şirkete günlük 2 milyon avro para cezası uygulamaya hazırlandığı iddia edildi. Microsoft, Windows işletim sistemine görüntü oynatıcısı, internet tarayıcısı ve belge okuyucusu gibi entegre program geliştiren rakipleriyle gerekli bilgileri hafta başından itibaren paylaştığını duyururken, AB Komisyonu zamanlamayı geç buluyor. AB Komisyonu, 2004 yılında aldığı kararda Microsoft’u 497 milyon avro para cezasına çarptırırken, şirketin Media Player yazılımını Windows işletim sisteminden ayırmasını ve rakip yazılım şirketlerine, işletim sistemleriyle ilgili gerekli bilgileri sağlamasını istemişti.

02.07.2006

“Cep” alkol kadar tehlikeli

ABD’li bilim adamları cep telefonu kullanan sürücülerin alkollülerden farkı olmadığını ortaya çıkardı. Cep telefonları, kulaklıkla bile olsa kaza riskini 5 kat artırıyor. ABD’li bilim adamlarının yaptığı bir araştırma, direksiyon başında cep telefonuyla konuşan şoförlerin, içkili araç kullananlar kadar tehlikeli olduğunu ortaya koydu.

Utah Üniversitesi’nde yapılan araştırma 40 şoför üzerinde yapılan simülasyon testlerine dayanıyor.

Araştırma kapsamında her bir denek, araç simülasyonuna dört kez girdi; bir kez dikkatlerini azaltacak bir unsur olmadan, bir kez cep telefonuyla, bir kez kulaklık ya da hoparlörü olan cep telefonuyla, bir kez de yasal limitin üzerinde alkol alarak.

Sonuçlar, şoförlerin cep telefonunu nasıl kullanırsa kullansın reflekslerinin aynı derecede zayıfladığını ve kaza yapmaya daha meyilli olduklarını gösterdi. Şoförler sarhoş olduklarındaysa arabayı daha yavaş kullanıp daha az kaza yaptılar. Sonuçta ise alkol ya da cep telefonu kullanmanın, kaza riskini en az beş kat artırdığı belirlendi.

Araştırmacılar alkollü araç kullanmanın yasak olduğunu ancak cep telefonuyla araç kullanmanın birçok ülkede yasak olmadığına dikkat çekiyorlar.

Araştırmacılara göre, yolcularla konuşmak, cep telefonuyla konuşmaktan daha az tehlikeli. Çünkü yolcular da trafiğe dikkat ediyor ve zaman zaman konuşmayı kesip, tehlikeleri şoföre işaret edebiliyor.

02.07.2006

İntel’den süper işlemci

Dünyanın en büyük dijital girişimci grubu Intel şirketi, yeni Dual-Core Xeon Processor 5100 işlemcisini piyasaya sürdü. San Francisco’da şirketin Başkan Yardımcısı Tom Kilroy tarafından basına tanıtılan işlemci, bundan önceki işlemcilerden iki kat daha hızlı ve yüzde 40 daha az enerji harcıyor. Yeni işlemci, 209-851 dolar arasında satılacak.

02.07.2006

Google’dan online elektronik ödeme sistemi

Amerikan internet şirketi Google, eBay’in sahibi olduğu PayPal hizmetine rakip olarak değerlendirilen yeni bir online elektronik ödeme sistemi başlattı.

“Checkout’’ adı verilen yeni hizmetin tanıtımı için San Francisco’da düzenlenen özel gecede, bu hizmetin Google’a reklâm versin vermesin tüm Amerikalı işadamlarına açık olduğu ve yakında uluslar arası düzeyde verilmesinin amaçlandığı belirtildi.

Google şirketinden yapılan açıklamada, elektronik ortamda daha hızlı, daha pratik ve daha güvenli alış veriş imkânı sağlayacağı belirtilen hizmetin, Visa, MasterCard, American Express ve Discover banka kredi kartlarıyla alış verişe imkân tanıdığı kaydedildi.

Google’ın ürün geliştirme yetkilisi Salar Kamangar, yeni hizmetleriyle kullanıcılarına “Arıyorum, buluyorum, satın alıyorum” sloganıyla online alış verişte yardımcı olmayı amaçladıklarını söyledi. Google’ın programına katılan e-ticaret sitelerine “Google Checkout” aracılığıyla ulaşılırken, hizmetten yararlanmak için şifre ve kullanıcı ismi edinmek gerekiyor.

02.07.2006