Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 27 Haziran 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Memur ve emekliye Temmuz zammı

SSK ve BAĞ-KUR emeklileri Temmuz’dan itibaren yüzde 3 oranında zamlı maaş alacak. Memur ve memur emekli maaşları da yüzde 2,5 oranında zamlanacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, SSK ve BAĞ-KUR emeklilerinin Temmuz ayından itibaren zamlı maaşlarını alacaklarını bildirdi.

Buna göre en düşük SSK emeklisinin maaşı 495.74 YTL, en yüksek SSK emeklisinin maaşı ise bin 395.78 YTL olacak. BAĞ-KUR’da ise, 1479 Sayılı Kanuna göre 1. basamaktan, yani esnaf ve sanatkarlıktan emekli olan bir BAĞ-KUR emeklisinin maaşı 363.56 YTL, 24. basamaktan emekli olan bir BAĞ-KUR emeklisinin maaşı ise bin 140.96 YTL olacak.

Memur, sözleşmeli ve memur emekli maaşları da, 1 Temmuz’dan itibaren yüzde 2,5 oranında zamlanacak. Devletin zirvesindekilerin maaşları ise vergi dilimleri sebebiyle düşecek. Buna göre, Müsteşar maaşları, 3 bin 202 YTL’den 3 bin 282 YTL’ye, genel müdür maaşları da 2 bin 901 YTL’den 2 bin 974 YTL’ye çıkacak. 14’ün 2’sindeki bir memurun halen 610,8 YTL olan aylık maaşı, 1 Temmuz’da 665,3 YTL olurken, Ocak-Haziran döneminde 991 YTL maaş alan 9’un 2’sindeki bir polis memurunun cebine de ikinci yarıda bin 55 YTL girecek. KİT’lerde sözleşmeli olarak çalışanların ücret tavanı da, 2 bin 180 YTL’den 2 bin 274 YTL’ye yükselecek.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in yılın ilk 6 aylık döneminde 14 bin 720 YTL olan aylık ortalama maaşı, ikinci 6 aylık dönemde 13 bin 580 YTL’ye gerilecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Ocak-Haziran döneminde 7 bin 720 YTL olan ortalama aylık maaşı da, Temmuz-Aralık döneminde 7 bin 660 YTL’ye inecek. Yılın ilk yarısında ortalama 7 bin 675 YTL maaş alan Bakanların eline ise ikinci yarıda 7 bin 625 YTL geçecek. Milletvekillerinin ilk 6 aylık dönemde 7 bin 465 YTL olan ortalama aylık maaşları da, ikinci yarı 7 bin 405 YTL’ye düşecek.

Bu şekilde 5’in 1’inden aylık bağlanan bir memur emeklisinin maaşı, 587 YTL’den 601,9 YTL’ye yükselecek.

/ ANKARA

27.06.2006


 

Güven sarsıldı

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankasının kredibilitesinin test edildiğini söyledi. İki hafta içinde Merkez Bankasının faiz oranlarını 4 puan yükseltmek zorunda kaldığını, piyasalara iki kez müdahale ettiğini hatırlatan Çağlayan, ‘’Ancak ne yazık ki Merkez Bankasının bugüne kadar soğukkanlı, kararlı ve piyasalara güven verici bir tutum sergileyememesi nedeniyle, piyasalar üzerinde etkili olamamıştır" dedi. Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ise, bundan böyle hem döviz, hem de faiz konularında daha aktif bir Merkez Bankasının izlenmesinin şaşırtıcı olmaması gerektiğini, hızla değişen dünya şartlarının bunu gerektirdiğini söyledi.

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası’nın kredibilitesinin test edildiğini söyledi. ASO Başkanı Çağlayan, Merkez Bankasının 2,25 puanlık faiz arttırım kararı ile diğer tedbirleri değerlendirdi. İki hafta içinde Merkez Bankasının faiz oranlarını 4 puan yükseltmek zorunda kaldığını, piyasalara iki kez müdahale ettiğini hatırlatan Çağlayan, ‘’Ancak ne yazık ki Merkez Bankasının bugüne kadar soğukkanlı, kararlı ve piyasalara güven verici bir tutum sergileyememesi nedeniyle, piyasalar üzerinde etkili olamamıştır. Faiz arttırımı umarız piyasalardaki panik havasını yatıştırır’’ dedi. Çağlayan ayrıca, Merkez Bankasının döviz piyasasındaki likidite sıkıntısı karşısında tavır alacağını ve döviz satım ihaleleri başlatacağını belirtmesini, altı çizilecek bir gelişme olarak değerlendirdi ve şöyle devam etti: ‘’Günlük döviz satım ihaleleri, Merkez Bankası’nın piyasadaki likidite sıkıntısını ve oluşan talep baskısını ölçebilmesi açısından önemlidir. Piyasalarda bir yangın var, bu yangının tükürükle söndürülemediğini gördük. Şimdi bahçe hortumu mu yoksa itfaiye hortumu mu gerekecek, bu, günlük ihaleler sayesinde anlaşılabilecek.”

Merkez Bankası, olayların arkasından gitmeye devam ederse, o zaman eldeki bütün rezervin yangına dökülen bir bardak sudan fazla etkisi olmaz ve bugün yaşadığımız para krizi daha ciddi ekonomik sıkıntılara yol açar. Şimdi piyasalarla Merkez Bankası arasında birkaç haftadır süren sinir harbinde yeni bir aşamaya geldik. Sinirleri güçlü olan, proaktif olan, olayların gidişatın arkasından giden değil, olaylara yön veren kazanacaktır.’’

"PARAYI İYİ İDARE ETMEYE BAKALIM"

Çağlayan, Merkez Bankasının faiz arttırımına giderek enflasyonla mücadeleden vazgeçmeyeceğini ifade ettiğini vurgularken, bu çalkantı birkaç ay sonra dindiğinde, bu parasal kriz etkilerinin sınırlı kalması için herkesin soğukkanlı davranması gerekeceğini bildirdi. ‘’Şimdi paranın sıcağı soğuğu ile uğraşmayı bırakıp parayı iyi idare etmeye bakalım’’ diyen Çağlayan, başta Merkez Bankası olmak üzere, ekonomi yönetiminin kredibilitesinin test edildiği bir dönemden geçildiğini kaydetti. Çağlayan, bu testin başarılı sonuçlanmasının herkesin çıkarına olduğunu ifade ederken, bunun için ekonomi yönetiminin de kararlılıkla yapısal reformlara devam etmesi, mali disiplini güçlendirecek adımlar atması ve reel sektörün rekabet gücünü gelişterecek mikroreformlar üzerinde yoğunlaşmasının gerekeceğini belirtti. Çağlayan, ‘’Aksi takdirde, ekonomide son dört yılda sağlanan kazanımların kaybedilmesi riski vardır’’ dedi.

Yılmaz: Daha aktif olacağız

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, bundan böyle hem döviz hem de faiz konularında daha aktif bir Merkez Bankası’nın izlenmesinin şaşırtıcı olmaması gerektiğini, hızla değişen dünya koşullarının bunu gerektirdiğini söyledi.

Yılmaz, dün aldıkları para politikası kararlarlarıyla, uluslararası mali piyasalarda son dönemde gözlenen aşırı dalgalanmaların ekonomi üzerindeki etkilerini en aza indirmeyi amaçladıklarını vurguladı. Kur ve faizlerin bugün bulunduğu düzeylerin, Türkiye’nin ekonomik temelleri ve para politikası kararlılığı ile tutarlı olmadığına işaret eden Yılmaz, şu görüşleri dile getirdi: “Aldığımız kararlar, baskının yol açtığı oynaklığı azaltacaktır. Ancak dalgalı kur rejiminde kur riskinin piyasa üzerinde olduğu unutulmamalı. Kimse Merkez Bankasından, kur seviyesine ilişkin taahhüt beklememeli.”

Para politikasının temkinli duruşunu güçlendirmesi sonucunda, enflasyonun bu yıl sonunda tek haneli rakamlarda kalmasını beklediklerini vurgulayan Yılmaz, ancak daha da önemlisi, orta vadede enflasyonun hedeflere tekrar yakınsadığı bir görünümü öngördüklerini belirtti. İçinde bulunulan 2006 yılında enflasyonun, Haziran ve Temmuz aylarında bir miktar yükselebileceğini, ancak Ağustos ayında yıllık enflasyonda düşüş öngördüklerini belirten Yılmaz, enflasyonun Eylül ve Ekim aylarında ise yatay seyretme olasılığının yüksek olduğunu kaydetti. Yılmaz şöyle devam etti: “Bundan böyle hem döviz hem de faiz konularında daha aktif bir Merkez Bankası izlemeniz şaşırtıcı olmamalı. Hızla değişen dünya koşulları bunu gerektirmektedir.”

Faiz oranları 2.25 puan arttı

Önceki gün olağanüstü toplanan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) faiz oranlarını 2.25 puan artırmıştı. Böylece, gecelik borçlanma faiz oranı yüzde 15’ten yüzde 17.25’e, borç verme faiz oranı yüzde 18’den yüzde 20.25’e çıkmıştı.

/ ANKARA / WASHINGTON

27.06.2006


 

TOBB: Ekonomi yönetimi de tedbir almalı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı (TOBB) Rifat Hisarcıklıoğlu, “Sadece Merkez Bankası yetmez ekonomi yönetimi de tebdir almalı” diyerek hükümeti uyardı. Merkez Bankası Para Politikaları Kurulu’nun aldığı kararları değerlendirdi. Hisarcıklıoğlu, Merkez Bankası’nın YTL ve döviz piyasalarının etkin çalışması yolunda aldığı kararları, yerinde ve doğru bulduklarını bildirdi.

MB’nin, para piyasalarında yaşanan aşırı dalgalanmalara karşı aldığı tedbirlerin, piyasalardaki güveni sağlama ve belirsizlik ortamını azaltma yönünde çok önemli adımlar olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, yaşanan dalgalanmanın niteliği ve boyutu dikkate alındığında, sadece Merkez Bankası’nın değil, ekonomi yönetiminin de somut tedbirler almasının zorunlu olduğunu kaydetti. Hisarcıklıoğlu, orta vadeli politika taahhüdünün yinelenmesinin, istikrarın yeniden tesisi için önem taşıdığına dikkat çekerek, ”MB’nin aldığı bu tedbirlerin beklenen etkiyi daha hızlı sağlayabilmesi için, maliye politikası ve yapısal tedbirlerle de desteklenmeli” dedi.

“CARİ HARCAMALAR KONTROL

ALTINA ALINMALI”

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, bu çerçevede, faiz harcamalarının artacağı da göz önüne alınarak, merkezi yönetim bütçesi kapsamındaki cari harcamaların kontrol altına alınması ve mali disiplinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Cari işlemler açığı probleminin kalıcı çözümünün, kurdaki hareketlerle değil, rekabet gücünü artırıcı mikro reformlarla güçlendirileceğinin görülmesi gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: “Rekabet gücümüzü artıracak, cari açığın yapısal temellerini değiştirmeyi hedefleyen bir tedbirler dizisine ihtiyaç vardır. Devlet yardımları düzenlemesinden başlayarak, hem Avrupa Birliği taahhüdünü, hem de yatırım ortamını güçlendirecek tedbirler gündeme getirilmeli.

Sıfır stopoj uygulamasının, ayrım yapılmaksızın yurtiçinde mukim yatırımcılar için de uygulanması gerektiğini bildirdin Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti, “Hepsinden önemlisi, tüm bu tedbir paketleri, parça parça değil, birbirini tamamlayan bir bütün içinde tasarlanarak kamuoyuna en kısa sürede açıklanmalı.”

Recep GÖREN / ANKARA

27.06.2006


 

Merkez YTL alıp döviz satacak

Kısa vadeli faiz oranlarını yüzde 17.25’e yükselten Merkez Bankası, doların hızını kesmek üzere dünden itibaren döviz satım ile Yeni Türk Lirası depo alım ihalelerine başladı.

Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamada, döviz satış ihalesinde en fazla 500 milyon dolar satılacağı belirtildi. Döviz satım ihale tutarları, ihtiyaç duyulan günlerde saat 10.00’da kamuoyuna açıklanacak.

Merkez Bankası, döviz arzını artırmanın yanı sıra, piyasadaki YTL fazlasını çekmek için de, depo alım ihalelerine başlıyor. 1-2 hafta vadeli olarak yapılacak ihalelerde toplam tutar 500 milyon YTL’yi aşmayacak. Açıklamada, döviz satış ihalelerine rağmen kurda dalgalanma olursa, bankanın doğrudan satış müdahalesinden kaçınmayacağı kaydedildi.

/ ANKARA

27.06.2006


 

Ucuz otomobil hayal oldu

Döviz kurlarındaki artışın ardından fiyatlarını revize eden yerli ve yabancı otomobil firmalarının, en düşük motor gücü ve donanıma sahip modellerini bile artık 20 bin YTL’nin altında bulmak güçleşti.

Türkiye pazarında yeni olan birkaç marka ve modelin fiyatı bu sınırın altında kalırken, önemli pazar payına sahip marka ve modellerin 1.0-1.4 motor gücüne sahip versiyonlarının en düşük fiyatları ise 20 bin 100 ile 26 bin 815 YTL arasında değişiyor.

/ BURSA

27.06.2006


 

DPT, illerin ‘’tipolojisini’’ çıkaracak

Devlet Planlama Teşkilâtı (DPT), 81 ilin “tipolojisini” çıkarmak üzere çalışmalara başladı.

Yapılacak çalışmayla iller gruplandırılarak, hangilerinde tarıma, hangilerinde sanayiye veya tabiî kaynaklara ağrlık verileceği belirlenecek. Yapılan sınıflandırmada, Ankara, İstanbul, İzmir gibi illerin bulunduğu ‘’metropol iller’’ gruplandırmasının yanı sıra, ‘’Anadolu Aslanları’’’ olarak anılan Denizli, Gaziantep ve Kayseri illeri de başka bir grubu oluşturacak. Bunun yanında tek sektöre bağımlılığı olan, Zonguldak, Karabük, Kırıkkale ve Kastamonu gibi tam gelişememiş, ancak gelişme potansiyeli bulunan iller de ayrı bir grupta yer alacak.

/ ANKARA

27.06.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004