ERZURUM - Türkiye’de, 1960’larda doktorların terk etmesiyle başlayan beyin göçünün ülkenin bilimsel ve teknolojik çalışmalarda geri kalmasına sebep olduğu belirtildi. Vasıfsız insan göçünü önlemek için çok sert tedbirlere başvuran batı ülkeleri, yaptıkları bilimsel ve teknolojik çalışmalarla kendilerini kabul ettiren bilim adamlarının ülkelerine yerleşmesi için her türlü kolaylığı sağlaması dikkat çekiyor.
Beyin avcısı ülkelerin başında gelen ABD’de 4 bine yakın Türk hekim hem yaptıkları bilimsel çalışmalar hem de geliştirdikleri tıbbî yöntemlerle bilim dünyasında çığır açıyorlar. Beyin avcısı ülkeler arasında Kanada, Avustralya, İngiltere, Fransa, Almanya ilk sıralarda yer alıyor.
Düşük ücret politikası, vergi oranlarının yüksek olması, gelecek endişesi, üniversite mezunları iş bulamaması, mezun oldukları bölümlerin dışında bir iş sahasında çalışmak zorunda kalmaları beyin göçünün önemli etkenleri arasında yer alıyor. Kayırmacılık, Ar-Ge çalışmalarına yeterli kaynağın ayrılmaması, bilim ve teknolojiye değer verilmemesi, fikir üretiminin, buluşun para etmemesi ve desteklenmemesi de beyin göçünü tetikliyor.
Yurtdışında okuyan 50 bini aşkın öğrenci bulunurken, eğitimleri tamamlayıp geri dönmeyenlerin oranının yüzde 30’larda olduğu veriler arasında.
Özellikle fen bilimlerinde mastır ve doktora çalışmasını tamamlayan Türk öğrencilerin ülkeye dönmemesinin en büyük nedeni ise bulundukları ülkede sağlanan maddi imkânlar. Mastır ve doktora öğrencileri eğitim gördüğü ülkelerin araştırma merkezleri ve teknoparklarda kısa sürede yüksek ücretle çalışma imkânı bulabiliyorlar.
Eğitimlerini tamamlayarak Türkiye’ye dönenler ise bilgi birikimleri ve deneyimleri doğru yerlerde değerlendirilmediği, aldıkları ücretlerin yetersizliği ve meslekî gelişimlerinin sekteye uğradığı için bilimsel çalışmalara önem vermiyorlar.
|