Suriye’deki iç savaştan kaçan yaklaşık 2 milyon kişiyi ağırlayan Lübnan’da sığınmacıların durumu felaket. Ağırlaşan kış şartlarıyla durum daha da kötüleşirken yardım için Türkiye de devrede.
Lübnan, Suriye’de yaklaşık dört yıldır devam eden iç savaşın bedelini en ağır ödeyen ülkelerden biri.
Sayısı ülke nüfusunun neredeyse yarısına varan Suriyeli sığınmacılar savaştan kaçarak Lübnan’a girdi.
Siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın arttığı ülke ağır sığınmacı yükünü kaldırmakta zorlanıyor.
Ağırlaşan kış şartlarıyla beraber, son günlerde sığınmacı kamplarında çok sayıda çocuk aşırı soğuklar nedeniyle öldü.
Şartların daha da kötüleşmesinin ardından Türkiye kamplardaki sığınmacılara destek için devreye girdi.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), 13 farklı noktada yaklaşık 10 bin aileye 40 bin yardım paketi dağıttı.
TİKA Başkanı Serdar Çam, yardımlarla ilgili Al Jazeera Türk’e yaptığı açıklamada, "Bugün Lübnan nüfusunun üçte biri, hatta neredeyse yarısı kadar yurt dışından insan gelmiş. Lübnan pek çok alanda sığınmacılarla ekonomisinin imkanlarını paylaşmak durumunda kalıyor ve bu durum Lübnan ekonomisine büyük bir yük getiriyor. Buna hiçbir şekilde duyarlı olunmaması büyük bir bencillik. Hükümetimizin talimatıyla bizim buralara gelmemizin en büyük nedenlerinden bir tanesi de, kendi topraklarımızdaki sıkıntılara rağmen, buradakileri de bir şekilde desteklemek. İnsanlar, çocuklar dağ başında donarken en azından önümüzdeki birkaç haftayı, aşırı soğuklar ve donma tehlikesi döneminde, mazot, gıda çadır, battaniye yardımıyla kritik süreci atlatmak” ifadelerini kullandı.
Al Jazeera Türk, Bekaa Vadisi’nde yer alan Sad Nayal, Bar Elias ve Duris kamplarına gitti.
Kamplarda durum ‘facia’
Lübnan’daki sığınmacı kamplarında özellikle kış şartlarıyla beraber durum felaket boyutuna ulaştı.
Lübnan hükümetinin bu kamplara desteği yok denecek kadar az.
Isınma sorunuyla beraber, gıda sıkıntısı ve yoğun kar yağışı sığınmacılar için hayatı daha da zorlaştırıyor.
Sığınmacılar belirli aralıklarla yardım karneleriyle birlikte insani yardım paketlerini edinebiliyor.
Aşırı soğuk havada çadırlarda çeşitli hastalıklarla boğuşan yaşlılar ve karda terliklerle yürüyen çocuklar artık sıradan görüntüler haline gelmiş.
Kamplarda yaşayan Suriyeli Türkmenlerin sayısı da bir hayli fazla. Bölgede yalnızca Türkmenlerin yaşadığı kamplar da var.
Yardımların yeterslizliğinden şikayet eden Türkmenler, dışardan gelen desteğin yanısıra, Lübnan vatandaşı Türkmenlerin kısıtlı desteğiyle hayata tutunmaya çalışıyor.
Açık kapı uygulaması bitti
Lübnan yönetiminin Suriyeli sığınmacıların ülkeye giriş ve çıkışı için vize uygulaması başlatmasının ardından kamplardaki Suriyeliler iç savaşın sürdüğü ülkede mahsur kalan akrabaları için de endişelenmeye başladı.
Kamp sakinleri, Suriye sınırında sıkışan yakınlarına kavuşmayı bekliyor.
Bu uygulama nedeniyle Lübnan’daki Suriyeliler de akrabalarını görebilmek için Suriye’ye geçemiyor.
Lübnan hükümetinin yardımlarda yetersiz kalması nedeniyle kamplardaki sığınmacılar büyük oranda dışarıdan gelecek desteğe muhtaç durumda.
Ancak uluslararası yardım kuruluşlarının verdikleri yardım da ihtiyacı karşılamaya yetmiyor.
Bar Elias kampında derme çatma bir çadırda yaşayan 65 yaşındaki Ammun Omar Sadık yaşadığı durumu şu sözlerle anlatıyor:
"Artık yokluğa alıştım, yeter ki savaş bitsin. Savaş bittiğinde çıplak ayakla ülkeme döneceğim."