CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CNN TÜRK canlı yayında Tarafsız Bölge programında gazetecilerin sorularını yanıtlıyor.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalrından satırbaşları şöyle:
Çözüm Süreci için Dolmabahçe'de mutabakat var mı?
-Barıştan, özgürlükten ve kadın erkek eşitliği yönünden tavrımız nettir. Bu 10 maddede yasal değişiklik gerekiyor. Şarttır. 10 maddeden sadece birisi parlamentoya gelebilir mi, gelemez çünkü vakit yok. Tamamen toplumu aldatmaya yönelik bir düzenlemedir. Ortak mutabakat sonrası taraflar birbiririni suçlamaya başladı. Barışın bu kadar istismar edilmesini doğru bulmuyoruz. Yapılan ortak açıklama ile bir oyun oynanıyor.
Hükümet ve HDP bir çok konuda işbirliği yapıyor.
-HDP'den Cumhurbaşkanlığı seçiminde bize işbirliği çağrısı gelmedi.
-Bütün siyasal partiler birbirine rakiptir. Bizim etkili muhalefet yapmadığımızı söyleyenler doğruyu söylemiyor. Bizim vekillerimiz darp ediliyor. Biz özgürlükleri savunan bir partiyiz. Hiç bir partinin parlamento dışında kalmasını istemeyiz. Siyasi partilerin Meclis'te olmasını isteriz, sokakta değil. Çağrı yapmıştık, gelin yüzde 10 seçim barajını kaldıralım. Biz Kürt sorununun parlamentoda çözülmesi gerektiğini hep söyledik.
-Siz güvensizlik üzerine bir şey inşa ediyorsunuz. Güvensizlik üzerine inşa edilen bir süreç barış getirmez.
-Kürt seçmenlerden oy alıyoruz. Yeteri kadar oy alamıyoruz, bu doğru. Bu bizim onların sorunlarını gözardı edeceğimizi de göstermiyor. Kürt sorunun çözümü konusunda en net görüşleri olan parti CHP'dir. Belki bizim sorunumuz onlara fazla gitmiyor oluşumuzdur. Şu anda sorunu çözerse CHP çözer. Bu konuda tereddütüm yok. HDP, samimi olsaydı 10 maddeden biri 'yüzde 10 seçimini düşürün' olurdu. Neden bunu koymadılar. Neden hükümeti sıkıştırmadılar? Desinler...
-Geçmişimizle yüzleşmekten korkmuyoruz. Hatamız varsa yüzleşiriz. Tek parti dönemi sadece CHP'nin değil hepimiz ortak geçmişi bu. Ayıp bir şey değil ki bu. Biz bunun istismar edilmesini istemiyoruz. Dersim konusunda çağrı yaptık arşivleri açsın diye. Olay Dersim konusunda özür dileme olayı değildir. Partiden biri özür dileyecekse, bu böyle olmaz. Özür dileyecek olan Başbakandır. Erdoğan, Dersim ile ilgili özür dilemedi, gerekirse dileriz dedi. Dersim'de acılar yaşanmıştır. Ama oturur bunları inceleriz. Gerekirse özür dilenir mesele biter. Dersim sürgünlerinin toprağı ellerinden alındı. O toprakların verilmesi lazım.
-Dersim olaylarıyla ilgili Tunceli'den alıp Ankara 'ya götürülen bir arşiv var. O arşive ulaşmak istedim. Ama hükümet izin vermedi. Buradan tekrar yineliyorum. Ben de Dersim sürgünüyüm. İzin verin bakayım o belgelere...