Ford S-Max dış ve iç görünümüyle heybetli bir araç olmanın yanında sahip olduğu özellikler ile güvenlik konusunda kendini ispatlıyor.
Tasarım konusunda kendini ispatlayan Ford’un, bütün araçlarındaki tasarımlar göze hoş geliyor ve dikkat çekmekte sıkıntı yaşamıyor. S-Max’in de tasarımına baktığınızda, logosuz olsa bile Ford olduğunu ilk anda anlayabilirsiniz. Heybetli bir yapıya, geniş ve ferah bir iç mekâna sahip olan S-Max ile rahat bir yolculuk yapmamak mümkün değil. Kısacası bu haftaki test misafirimiz Ford S-Max 2.0 TDCi Powershift Titanium oldu.
İÇTEN BAKINCA
S-Max’in iç mekanına adım atınca makam aracı olarak da kullanılabileceği aklınıza gelebilir. Geniç iç mekânı günümüzün kalabalık aileleri içinde iyi bir seçenek olarak karşımızda duruyor. Sürücü odaklı orta konsolda düğme ve şalterler diğer Ford modelleriyle ortak. Haliyle kullanımda bir kolaylık sağlıyor. Malzeme ve işçilik konusunda kalite gözden kaçmıyor. Hareketli koltuklar ve katlanır üçüncü sıra koltuklar kalabalık aileler için kullanışlı bir seçenek. Üçüncü sıra koltuklar açılmadığında 2000 lt’lik geniş mi geniş bir yükleme alanına sahip olan S-Max koltuklar açılınca 265 lt’lik bir alana düşüyor. Bagaj kapağının ayak hareketiyle açılması ise büyük kolaylık sağlıyor. Aracın üst donanım paketinde opsiyonel olarak sunulan ısıtma-soğutma ve masaj özellikli ön koltuklarsa iç mekândaki konforu fazlasıyla arttırıyor. Bu özellik sayesinde yol yorgunluğunu minimuma indirebiliyorsunuz.
DIŞTAN BAKINCA
İri ve heybetli bir görünüme sahip olan S-Max yerinde durmak istemeyen bir havaya sahip. Bir an önce ileri fırlamak isteyen atlet gibi duruyor. Ön kısımda büyük farlar ve geniş ızgara göze çarpıyor. Motor kaputundaki kat izi tasarıma pozitif bir katkı sunuyor. Mondeo ile aynı platformu paylaşan S-Max’te tasarım olarak da ona göndermeler artı bir değer katıyor. Arka kısımda heybetli bir Hatchback havası mevcut. Kullanılan büyük stoplar görünümde ön kısım ile bütünlük sağlıyor. Daha sade olan arka kısımda yine heybetli bir görünüm sunan iki egzoz çıkışı ile ‘ben güçlüyüm’ diyor. Arka camın daha küçük ve yukarı doğru olması iri bir Focus HB havası vermiş. Kısacası S-Max bu tasarım ögeleriyle dikkat çeken bir aile aracı.
MOTOR & PERFORMANS
Test aracımızın kaputunun altındaki 2.0 litrelik 4 silindirli dizel motor 180 HP gücü ve 400 Nm torkuyla oldukça etkileyici bir güce sahip. Heybetli gövdesine rağmen farklı modellerde de kullanılan motor araca ilk kalkış anından itibaren ihtiyaç duyduğu gücü sunma konusunda en ufak bir sıkıntı yaşatmıyor. Motor, 6 ileri orana sahip Powershift çift kavramalı şanzımanla kombine edilmiş. Hızlı vites değişimlerine sahip olan vites kutusu sayesinde sportif de ekonomik de olabiliyor. Sarsıntı yaşatmayan şanzıman doğru ve yerinde vites geçişleri sunuyor. Bu kadar iri ve heybetli gövdesine rağmen 0-100 km/s hızlanma süresi 10 saniyenin altında kalıyor. Motor performans beklentilerini karşılayan S-Max ile testimiz süresince elde ettiğimiz 6.8 lt/100 km’lik ortalama tüketim de böyle ağır bir araç için ekonomik sayılır. Motorun sessiz ve sarsıntısız çalışma karakteri de iç mekân konforuna büyük katkı sağladığını da belirtelim. S-Max’in direksiyon ve süspansiyon sistemleri sınıfının en sert olanı. Fakat bu, konfor konusunda bir eksiklik hissettirmiyor. Yoldaki pürüzleri, yol ve rüzgâr gürültüsünü absorbe ediyor. Direksiyon sürücünün isteklerine harfiyen uyuyor. Yönlendirme hassasiyeti ve geri bildirimleri çok başarılı. S-Max büyük ebadına rağmen izinden sapmıyor ve yola sağlam basıyor. Kısacası üstün yol tutuş karakteri güven veriyor.
TEST SÜRÜŞÜ: RECEP BOZDAĞ
[email protected].