Giresun’da yığma taş ile 29 yılda tamamlanan kündekari tekniğinin de kullanıldığı Sarayburnu Camii’nde, aynı anda 4 bin 500 kişi ibadet edebiliyor. Bulancak ilçesinde 1987’de temeli atılarak imece usûlüyle uzun yıllar sonra tamamlanan cami Karadeniz Sahil Yolu kenarında yer alıyor.

Geometrik biçimlerde kesilmiş küçük ahşap parçaların büyük bir yüzey oluşturmak üzere birbirleriyle geçmeli olarak birleştirilmesi tekniği kündekarinin de uygulandığı caminin çeşitli bölümlerindeki hat ve tezhip çalışmaları dikkat çekiyor.

Yaklaşık 4 bin 500 kişinin aynı anda namaz kılabildiği caminin 70 metrelik minareleri Osmanlı motiflerinden izler taşıyor. Belli bir bölümünde 2010 yılından itibaren ibadet yapılabilen caminin açılışı, 2017 yılında gerçekleştirildi.  

Yığma taşla yapılan bir eser 

Sarayburnu Camii ve Külliyesi Yapma ve Yaşatma Derneği Başkanı Yusuf Ziya Sipahi, yaptığı açıklamada, Osmanlı ve Selçuklu mimarisini harmanlayarak ortaya çıkarılan caminin 29 yılda tamamlandığını söyledi. Taş yontma yöntemiyle yığma taşla yapılan bir eser meydana getirdiklerini ifade eden Sipahi, caminin uzun yıllar yaşayan bir kültür mirası olacağını kaydetti. Sipahi, Sarayburnu Camii’ni diğer camilerden ayıran en büyük özelliğinin taş olması olduğuna dikkati çekerek, “Ecdadımızın yaptığı gibi büyük yığma taş bir cami. 130 santimetre duvar kalınlığı, 16 metre duvar yüksekliği, 2 bin 588 metrekare kapalı alanı, irili ufaklı 17 kubbesi var. Son 200 yıldaki camilere baktığımızda bir örneği yok” dedi.

Caminin yeri çok güzel

Caminin yerinin çok güzel olduğunu aktaran Sipahi, şöyle devam etti: “Cami, uluslararası kullanılan Karadeniz Sahil Yolu kenarında bulunuyor. Yolu kullanan insanlarda camiyi gördüklerinde çok merak ediyor. Bu yoldan Müslim, gayrimüslim gelen giden çok, muhakkak camiyi ziyaret ediyorlar. Fırsatı olanlar, ilgi duyanlar camimize uğruyorlar, fotoğraflar çekiyorlar, bilgi almak isteyen de bilgi alıyor.” Sipahi, kendilerine camiyle ilgili bir çok soru geldiğine işaret ederek, “En çok ‘Bu zamanda böyle ustanız var mıydı?’ soruları geliyor. Tabi uzun bir sabır gerektiren bir iş, acele etmeden, nasıl ki ecdadımız yapmış, nesline bir eser bırakmış, bizimki de nesillere kalsın diye yapılan bir eser” ifadesini kullandı. Her insanın Sarayburnu Camii’ne bakış açısının değişik olabildiğini anlatan Sipahi, “Kimileri sanat yönüne, kimileri taşına, kimileri de yerine ilgi duyuyor. İbadet etmek için, gezmek için var, duymuş görmek için de gelen var” şeklinde konuştu.

Dede, torununun elinden tutsun gelsin

Yusuf Ziya Sipahi, camide çevre düzenlemesi yapmak istediklerini dile getirerek, şunları aktardı: “Çevre düzenini öyle güzel yapalım ki inşallah ilk fırsatta gördüğünde ziyaret fırsatı olmayanın bir daha ki seyahatinde geçtiğinde buraya bir vakit ayırsın, gününü burada geçirsin. Bir de şehirde dede, torununun elinden tutup öğle namazına geldiğinde akşam namazını kılsın, ama ne torunun canı sıkılsın ne de dedenin canı sıkılsın. Buranın çevre düzeni bu şekilde olmalı.” Ordu, Rize, Trabzon ve Samsun gibi çevre illerden bir çok kişinin camiye namaz kılmaya geldiğini dile getiren Sipahi, camiyi şu ana kadar iki Cumhurbaşkanı ve 10’a yakın da bakanın ziyaret ettiğini sözlerine ekledi.

Benden mutlu insan olmaz

Trabzon’dan Ordu’ya seyahat ederken camiyi ziyaret eden bir yolcu, caminin yapılışını hatırladığını belirterek, şunları söyledi: “Ben buradan İstanbul’a giderdim, ‘Bu cami ne zaman yapılacak da namaz kılacağız?’ O kadar zamandır bu benim aklımdadır. Allah’a yalvardım ‘Sen bize nasip eyle ömür ver de şurada iki vakit namaz kılalım’ Allah müsaade etti, şimdi namaz kılacağım, benden mutlu insan olmaz şimdi.”

AA