"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Zilan’daki katliam için de özür dilensin

29 Kasım 2011, Salı
AKP Diyarbakır eski milletvekili Cavit Torun, 30 Ağustos 1930’da 15 bin kişinin kurşuna dizildiği Zilan Deresi katliamıyla devletin yüzleşmesini, Cumhurbaşkanının Türkiye’de yaşayan tüm halklardan özür dilemesini istedi. Torun, Dersim katliamından söz edilirken, 15 bin kişinin katledildiği Zilan Deresi olayının Türkiye’nin hafızasında olmadığını kaydetti.
Zilan katliamı için özür çağırısı
AKP Diyarbakır eski milletvekili Cavit Torun, 1930’da 15 bin Kürt’ün kurşuna dizildiği Zilan Deresi katliamıyla devletin yüzleşmesini, Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’de yaşayan tüm halklardan özür dilemesini istedi. Torun, Dersim katliamından söz edildiğini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın özür dilediğini, 15 bin Kürt’ün katledildiği Zilan Deresi olayının Türkiye’nin hafızasında olmadığını kaydetti. Dersim katliamının öncesinde daha büyük katliamlar olduğunu ifade eden Torun, “Zilan Deresi’nde 30 Ağustos 1930 tarihinde 15 bin Kürt’ün katledilmesi olayı var. 40 köy yakılıyor. Zilan Deresi’nde katlediliyor. Bugün bunu konuşmuyoruz. Dersimle ilgili olarak çeşitli şekilde başkaldırısından söz ediliyor. Başkaldırıda ne olduğu ifade edilmiyor. Kim başkaldırmış, niye başkaldırmış, bunlar da ortaya konmalı ki mevzu çok iyi anlaşılabilsin. Başbakan bunu dile getirirken çok üzgün bir haldeydi. Gözleri doluyordu. Üzüldüğünü ortaya koydu. Oralarda insanlara zulüm, işkence yapılmış, katliam yapılmış olduğunu ifade etmiş oldu. İleride bu olay belki soykırım olarak da nitelendirilebilir. Aynı yıllarda Zilan Deresi’nde 15 bin insan katlediliyor. Günlerce bu katliamın eserleri oradan silinmiyor. Kuşlar, kurtlar, köpekler o insanların yiyor. Bu bilinen bir gerçek. Zilan Deresi’nde ne oldu, kim niçin yaptı, o yıllarda kim iktidarda var? İşin başında kimler var, emrini kimler veriyor? Bir takım operasyonlar yapılıyor. İçişleri Bakanı’nın bu operasyonlarda haberinin olmaması mümkün mü? O tarihte bir takım eylemler yapılıyor. Ordu 15 bin insanı öldürüyor. Dile kolay” diye konuştu.
Subaylar bizi vuracaktı
Eski vekil Torun, katliama katılan erlerden birinin hatıralarından ise şunları aktardı: “Kadın, çocuk ve bebeler dahil herkesi, bölgedeki bütün köylerin halkını, binlerce insanı, Zilan Deresi’ne doldurdular. Etraflarını makineli tüfeklerle çevirdiler. Makineli tüfeklerin başında bizler, yani erler vardı. Ellerimiz tetikteydi ve namlular topluluğa dönüktü. Bizim arkamızda erbaşlar sıralanmıştı. Elleri tüfeklerin tetiğinde namluyu bize yöneltmişlerdi. Onların arkasında, üçüncü sırada subaylar tabancaların namlusuna mermiyi sürmüş bekliyorlardı. Biz ateş etmesek erbaşlar bizi vuracaklardı. Onlar bizi vurmazsa subaylar onları ve bizi vuracaklardı. Tetiğe bastık. Binlerce mermi deredeki insan topluluğunun üzerine ateş kustu. Kadınların, çocukların, yaşlı, genç erkeklerin korkunç çığlıkları dereyi sardı. Bir süre sonra çığlıklar iniltiye dönüştü. Ve sonra iniltiler de kesildi. Yaşlı ve genç erkeklerin yanında, binlerce kadının, çocuğun, kundaktaki bebeklerin cesetleri bir kan gölü içinde bırakıldı. Kurda, kuşa yem edildi. Bir süre sonra cesetler koktu, çürümeye terk edildi.”
 “CUMHURİYET ÇOK KANLI KURULMUŞ”
Torun, “Cumhuriyet çok kanlı kurulmuş. Bunu hepimizin çok iyi bilmesi lazım. Dersim’de meydana gelen olaylarda, 13 bin 862 kişi katlediliyor. Dersim’de bombalama işini yapanların içinde Sabiha Gökçen var. Atatürk’ün manevi kızı, pilotu. Hiç kimsenin haberi yok. Sabiba Gökçe’nin bu işi yapmış olduğundan kimsenden haber alamadı da, Sabiha Gökçen’den de mi bilgi almadı? Mümkün mü ki 13 bin 862 kişi öldürülecek de bu işten kimsenin haberi olmayacak” şeklinde konuştu. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Dersim tartışmasının ardından İstiklal Mahkemeleri arşivlerinin açılmasını dile getirdiğini hatırlatan Torun, Bülent Arınç’ın kendisine TBMM Başkanlığı döneminde İstiklal Mahkemesi arşivlerini okuduğunu aktardığını belirtti. Torun, şöyle devam etti: “Bakanımız Bülent Arınç Bey ‘Ben başkan olduğum dönemde bunları okudum. Kaç tane Dersim katliamı çıkar içinden. Bunları açıklamak Meclis Başkanlığı’nın görevi.’ diyor. Keşke kendi başkanlığı döneminde açıklayabilseydi. Onun yapmadığını Cemil Çiçek açıklayabilecek mi bilmiyoruz, yapılması lazım.”
“ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULSUN”
Başbakan Erdoğan’ın ‘arşivler açık, herkes incelesin’ dediğini ifade eden Cavit Torun, bireysel olarak arşivlerde çalışma yapılmasına izin verileceğini sanmadığını, verilse bile bunun kişisel çalışma olacağını vurguladı. Almanlar’ın Yahudilere karşı yaptıkları katliamla yüzleştiğini anlatan Torun, ‘‘Türkiye de açsın. Yöntemi belli. En yetenekli kurum TBMM’dir. Bir araştırma komisyonu kurulur, komisyon büyük bir ekiple çalışır. Bunları ortaya çıkaralım. Araştırma komisyonu, bu rapor haline gelsin. Araştırma komisyonu suç tespit ederse, soruşturma komisyonuna dönüştürülmesi sağlansın, Türkiye Cumhuriyeti’nin hangi temeller üzerine nasıl kurulduğunu, öğrenme fırsatı buluruz’’ şeklinde konuştu.  Torun, öncelikli olarak yapılması gereken şeyin, araştırma ve soruşturma komisyonlarının kurulması olduğunu belirterek, komisyon çalışmalarının sonuçlarının toplumla paylaşılması gerektiğini kaydetti. 1920’den çok partili rejime geçtiğimiz zamana kadar kayıtlarda ne var ne yok incelemesini isteyen Torun, “Yara deşilince bir tedavi ister. Tedavi yapma imkânı buluruz” dedi. 
Okunma Sayısı: 2515
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • hüseyin KESER

    29.11.2011 00:00:00

    Sonucu ne olursa olsun gerçeği araştırmak, Ülkemizin saygınlığını artıracağı kanaatindeyim.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı