Türkiye’nin uluslararası alanda bilinirliğini artırmak iddiasıyla kurulan Yunus Emre Enstitüsü, son dönemde büyük bir yolsuzluk skandalıyla gündeme geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün beş ay süren incelemesi sonucunda, Enstitü’nün eski Başkanı Şeref Ateş ve bazı kurum çalışanları hakkında ciddi usulsüzlükler tespit edildi. Konu ile ilgili başlatılan soruşturmada gözaltına alınan 11 şüpheliden 8’i tutuklandı. Ancak eski Başkan Ateş ikametinde bulunamadı. Bakanlık tarafından başlatılan soruşturma, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, savcılığın devreye girmesiyle birlikte olayın boyutları gün yüzüne çıkmaya başladı.

Başkan yurtdışına kaçtı iddiası

Enstitü tarafından yapılan açıklamada, 2024 yılı Haziran ayında, başta Şeref Ateş olmak üzere bazı personelin görevden alındığı ve Temmuz ayında teftiş sürecinin başlatıldığı belirtildi.

Teftişin ardından 23 Aralık 2024 tarihinde, elde edilen bulgular doğrultusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu ifade edildi. Savcılığın soruşturmayı derinleştirmesiyle birlikte, eski Başkan Şeref Ateş’in yurtdışına kaçtığı bilgisi ortaya çıktı. Ateş’in Almanya’ya gittiği ve orada tedavi gerekçesiyle uzun süre kalmayı planladığı iddiaları gündemde.

SAHTE FATURALAR İLE MİLYONLARCA LİRA KAYBOLMUŞ

dW türkçe’de yer alan bir haberde enstitünün 2016 yılından bu yana başkanlığını yapan Ateş’in 2020 ve 2023 dönemini kapsayan dönemdeki işlemlerinin şüpheli olarak değerlendirildiği ifade edildi. Yurtdışında çok sayıda alım yapan Enstitünün sahte faturalar ile bazı malları almış gibi gösterdiği ancak gerçekte bu malların satın alınmadığı iddia ediliyor. Öte yandan yapılan yardımların da kağıt üzerinde olduğu ve sahte faturalar ile milyonlarca liranın kaybolduğu düşünülüyor. Toplamda 16-17 milyon dolar civarında sahte fatura olduğu tahmin edilirken, soruşturma ve Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporu kapsamında bu rakamın artabileceği kaydediliyor.

İSTANBUL - YENİ ASYA