"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Son Şahitler”den Abdunnur Sezgin dualarla

19 Kasım 2024, Salı 00:28
Son Şahitler’den Mersinli Abdunnur Sezgin ağabey Hakkın rahmetine kavuştu. Abdunnur Sezgin ağabey 1960 ihtilalinden sonra “Risale-i Nur Sönmez” adlı eseri teksirle gizlice çoğaltıp dağıtılmasına vesile olmuş ve büyük dua almıştı.

Mersinli Abdunnur’un hikâyesi

Son Şahitler’den Mersinli Abdunnur Sezgin Ağabey Hakkın rahmetine kavuştu. Bir süredir İstanbul’da bir hastanede tedavi gören Abdunnur Sezgin ağabeyin cenazesi 18 Kasım Pazartesi günü Mersin’in Mezitli ilçesindeki Ayşe Aslan Camiinde kılınan öğle namazından sonra Mihrican Yayla Kabristanına defnedildi. Abdunnur Sezgin, 1936 Mersin doğumlu olup Mersin’in ilk Nur Talebelerindendir. 1957 yılında tatil için Mersin’e gelen Abdunnur Ağabey, dayısı Abdüsselam Efendi’nin elinde dağıtılmak üzere gönderilmiş “Gençlik Rehberi” isimli kitabı okuyunca ondan etkilenir ve Risale-i Nur’larla tanışır. Abdunnur ağabey, 1960 yılında İstanbul Piyer Loti otelinde Üstad Bediüzzaman Said Nursîyi ziyaret eder. 

MATBAACILAR KORKTU, RİSALELERİ EVDE ÇOĞALTTIK

Abdunnur Sezgin ağabey “Risale-i Nur Sönmez” isimli kitabın basım hatırasını şöyle anlatıyor: “Bazı arkadaşlar benden “Risale-i Nur Sönmez” isimli kitabın nasıl basıldığını sordular. 1960 yılında ihtilal olmuştu. O yıllarda İstanbul’daydım. O günlerde biz Risale-i Nur’un hizmetinin hiçbir zaman durmayacağını ve her şartta devam edeceğini anlatmak için “Risale-i Nur Sönmez” isimli kitabı basmaya karar verdik. Teklif ettiğimiz matbaacılar: “Aman aman benim nurum da imanım da içimde ben bunu yapamam” diyerek reddettiler. Neticede kendimiz teksirle çoğaltmaya karar verdik. Uygun bir yer aradık. Kayınpeder memlekete gitmişti, evi boştu. Kayınpederin evine aletleri, teksir makinelerini götürdük ve yerleştirdik. Günlerce “Risale-i Nur Sönmez” isimli kitabın teksirine çalıştık. Sıra kitabın kapağına geldi. Matbaacılar kapağını basmayı da kabul etmediler. Ben de lastik mühür yaptırmayı düşündüm. Lastik mühürcüler de “Risale-i Nur Sönmez” cümlesini yazmaktan korktular. Bunun üzerine bir mühürcüye kelimeleri ayrı ayrı yazdırdım. Sonra iki lastik mühürü ortadan yan yana getirip Risale-i Nur kelimesini birleştirdim. ‘Sönmez’ kelimesini de başka bir mühürcüye yaptırdım. Matbaacılar korkudan Said Nursî ismini de basmadı. ‘Mustafa Said’ diye bir isim, ‘Osman Nursî’ diye başka bir isim şeklinde iki mühür yaptırıp Said Nursî’yi ortaya çıkarttık. Kitabı bu şekilde yazıp bastıktan sonra arkadaşlara dağıttık. Bayram sevinci yaşandı.”

Okunma Sayısı: 167
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı